Dolmabahçe Sarayı, İstanbul, Beşiktaş'ta, Kabataş'tan Beşiktaş'a uzanan Dolmabahçe Caddesi'yle İstanbul Boğazı arasında, 250.000 m²'lik bir alan üzerinde bulunan Osmanlı sarayı. Marmara Denizi'nden Boğaziçi'ne deniz yoluyla girişte sol kıyıda, Üsküdar ve Kuzguncuk'un karşısında yer alır. Sultan Abdülmecid tarafından inşa ettirilen sarayın yapımı 1843 yılında başlayıp 1856 yılında bitirilmiştir. Günümüzde müze olarak kullanılmaktadır.
Michelangelo di Lodovico Buonarroti Simoni, İtalyan rönesans dönemi ressam, heykeltıraş, mimar ve şairidir.
İshak Paşa Sarayı; Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesinde bulunan bir saraydır. Yapımına 1685 yılında başlanan ve 1784'te tamamlanan saray; içinde barındırdığı cami, türbe, kütüphane, mahzenler, koğuşlar, harem ve selamlık bölümleri ile büyük bir yapı kompleksidir. Osmanlı İmparatorluğu döneminde inşa edilmesine karşın genel olarak Selçuklu mimarisinden izler taşıyan İshak Paşa Sarayı'nda; Batı kökenli barok, gotik, rokoko ve ampir gibi sanat akımlarının etkileri de gözlemlenir. 2000 yılından beri UNESCO'nun Dünya Mirası Geçici Listesi'nde bulunmaktadır.
Mezopotamya sözcüğü Grekçe Potamos (nehirler) ve Mezos (arası)sözcüklerinin birleşiminden doğmuştur ve bu yeni sözcük genel anlamda Fırat ve Dicle nehirlerinin Anadolu'yu terk ettiği bölgeden başlayıp iki nehrin birleşerek Basra körfezine döküldüğü noktaya dek uzanan nehirler arasındaki geniş alanı kapsar.
El-Hamra Sarayı (İspanyolca: Alhambra; Arapça: الْحَمْرَاء: "Kırmızı", İspanya'nın Endülüs bölgesindeki Granada kentinde yer alan, İslami Arap mimarisinin Kalʿatü'l-Hamrâ mimari anlayışı ile yapılan saray ve kale olarak kullanılmış tarihi binadır. Günümüzde müze olarak kullanılmaktadır.
Lihtenştayn Sarayı, Avusturya'nın Viyana kentinde bulunan bir sanat müzesidir. Dünyanın önde gelen özel sanat koleksiyonlarından birini oluşturan önemli Avrupa sanat eserlerini içerir. En önemli özelliği, 1967'de Washington DC'deki Ulusal Sanat Galerisi tarafından satın alınan Leonardo da Vinci'nin Ginevra de' Benci portresiydi.
Abdülaziz Av Köşkü ya da başka bir adıyla Kasr-ı Hümayun, İzmit'te bulunan barok ve ampir üslupta bir köşktür. Son şeklini Abdülaziz devrinde alan yapı, Osmanlı Devleti'nde İstanbul dışında yapılan tek küçük saray olarak bilinir. Mimarı Garabet Amira Balyan'dır. Günümüzde müze olarak kullanılmaktadır.
Sistina Şapeli Vatikan'da, Papa'nın resmi ikametgâhı Apostol Sarayı'nda bulunan bir şapeldir. Esasen Cappella Magna olarak bilinen şapel, adını onu 1477 – 1480 yılları arasında restore eden Papa IV. Sixtus'tan aldı. O zamandan bu yana şapel hem dînî, hem sivil papalık etkinliklerine ev sahipliği yapan bir yer oldu. Günümüzde papalık seçimlerine de ev sahipliği yapmaktadır. Sistina Şapeli'nin şöhreti büyük oranda iç mekânını süsleyen fresklerden gelmektedir. Bunlar arasında en önemlileri Michelangelo tarafından yapılan Sistina Şapeli tavanı ve Son Hüküm'dür.
Versay Sarayı ya da Versailles Sarayı, tarihi bir Fransız şatosudur. Sarayın ilk binasının yapımına 1661'de başlanmıştır, daha sonra değişik zamanlarda genişletilmiştir. Saray, günümüzde müze olarak kullanılır. Versailles sarayı çok geniş planlanmış olması yönüyle tipik Fransızdır. Roma İmparatorluğu'ndan sonra ilk kez bu sarayda büyük ölçüler kullanılmıştır. Bunun nedeni ise zengin ve merkezi krallık yönetimiydi. İtalya, Almanya ve İngiltere'de siyasi ortamlar farklı olduğu için Versailles sarayı gibi saraylar uzun süre yapılamadı.
Barok mimari, 16. ve 18. yüzyıllarda gelişen ve müzik, resim ve edebiyat alanından sonra mimaride de kendine önemli ölçüde yer edinen akımdır. İtalyan kiliselerinde gücünü tanrı ve mitoloji taslaklarından alan ve işlemeli duvarlar, görkemli bahçelerle donatılmış mimari yapıdır.
Giovanni Battista Tiepolo, bilinen diğer adlarıyla Gianbattista veya Giambattista Tiepolo, Venedikli ressam ve baskı sanatçısıydı. Tiepolo, Venedikli fresk ressamlarının son "büyük ustası" olarak gösterilir. Gayet çok sayıda eser bırakmış ve sadece İtalya'da değil Almanya ve İspanya'da da çalışmıştır.
Schönbrunn Sarayı, Avusturya'nın başkenti Viyana'da, Habsburg Hanedanı'nın yazlık sarayıdır. Schonbrunn Sarayı'nın ve bahçesinin yapımı ancak 1744-1749 yılları arasında imparatoriçe Maria Theresia tarafından tamamlatılmıştır.
Prag Kalesi, Çekya'nın başkenti Prag’da yer alan bir kaledir. Bohemya ve Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu kralları ve Çekoslovakya ve Çekya devlet başkanları bu mekanda ofisler bulundurmuşlardır.
Şeki Han Sarayı, Azerbaycan'ın Şeki şehrinde bulunan eski bir han sarayıdır. Şu anda müze olarak faaliyet göstermektedir. Yukarı Baş Devlet Tarihi-Mimari Koruma Alanı topraklarında bulunan saray, dünya çapında öneme sahip tarihi ve mimari bir anıttır. 18. yüzyılda inşa edilen saray binası, şehrin kuzeydoğu kesiminde, kale duvarlarıyla çevrili alanda yer almaktadır
Sistina Şapeli tavanı, 1508-1512 yılları arasında Michelangelo tarafından resimlerle süslenmiştir. Yaklaşık dört yıl süren bu çalışmalar sonucunda, Rönesans döneminin en görkemli ve önemli eserlerinden birisi ortaya çıkmıştır. İsmini IV. Sixtus'tan alan ve 1477-1480 yılları arasında yapımı tamamlanan Sistina Şapeli'nin tavanı, II. Julius'un emriyle yenileme ve görselleştirme projesi kapsamında boyanmıştır. Şapelin tavan süslemelerinde aslında bir hikâye anlatılmış; orta kısımda yer alan 9 sahne ile Tekvin'deki yaratılışın 9 mühim olayına gönderme yapılmıştır. Bu projede Michelangelo'nun yanı sıra Sandro Botticelli, Domenico Ghirlandaio, Pietro Perugino ve Raffaello Sanzio gibi dönemin birçok önde gelen sanatçısı yer almıştır. Şapelin tavanındaki birçok fresk ve Kutsal Duvardaki büyük Kıyamet Günü tasviri Michelangelo tarafından çizilmiştir. Raffaello şapelin goblenlerini işlemiş, diğer sanatçılar ise yaptıkları duvar resimleriyle bu işe katkıda bulunmuşlardır. Özellikle Michelangelo'nun yaptığı fresklerde kullandığı kendine has figürleri, giyinik ve nü insan modelleri onun yaratıcı sanat anlayışının üstünlüğünü ve gelişmişliği kanıtlamış; gelecek kuşaklar için de önemli ve öğretici örnekler haline gelmiştir. Michelangelo'nun Adem'in Yaratılışı'ndaki Tanrı ile Adem'in ellerinin kavuşması detayı, Leonardo da Vinci'nin Mona Lisa tablosundan sonra dünyada en çok taklit edilen ve reprodüksiyonu yapılan sanat eseridir.
Weißenstein Şatosu, Almanya'nın güneyinde Bavyera eyaleti'ndeki, Pommersfelden'de bir şato veya saray ikametgâhıdır. Johann Dientzenhofer ve Johann Lukas von Hildebrandt tarafından Bamberg Prens Piskoposu ve Mainz Başpiskoposu Lothar Franz von Schönborn için tasarlanmıştır. Özel bir yazlık konut olarak inşa edilen Weißenstein, Schönborn ailesine aittir. Barok mimarisinin bir şaheseri olarak kabul edilir.
Pietro da Cortona, İtalyan Barok Dönemi ressamı ve mimar. Çağdaşları ve rakipleri olan Gian Lorenzo Bernini ve Francesco Borromini ile birlikte Barok mimarinin ortaya çıkışındaki kilit isimlerden biri olmuştur. Aynı zamanda önemli bir iç dekorasyon tasarımcısıydı. Maniyerist Andrea Commodi'nin stüdyosunda Floransa'da eğitim almış Toskana ressamı ve mimarı. c. 1612, Commodi Cortona'yı Roma'ya götürdü ve onu meslektaşı Baccio Ciarpi'nin atölyesine yerleştirdi. 1620'lerde Cortona, en önemli erken patronları haline gelen Papa VIII. Urban'ın iyi arkadaşları Sacchetti ile temasa geçti. c. 1623-1624, onlar için Bacchus'un Zaferi'ni verdi ve c'de. 1629, Sabine Kadınlarının Tecavüzü, Cortona'nın Venedik renkçiliğine ve gevşek fırça işçiliğine yakın yakınlığını gösteren iki eser. 1633'te Cortona, Urban'ın ailesi olan Barberini için çalışıyordu ve onlar için Roma'daki palazzolarının büyük salonunda en önemli eserlerinden biri olan VIII. Quadratura çerçevesinin içinde ve dışında örülen figürlerle bu dinamik kompozisyon, tavan boyama tarihindeki en büyük başyapıtlardan biridir. Cortona'nın Grand Duke Ferdinand II de' Medici tarafından yaptırılan Floransa Palazzo Pitti'deki (1637-1647) ve Papa Masum X için boyanmış Roma Palazzo Pamphili (1651-1654) freskleri de daha az coşkulu değildir.
Branicki Sarayı Białystok, Polonya'da yer alan tarihi bir yapıdır. Zengin bir Polonya-Litvanya Topluluğu hetmanı olan Jan Klemens Branicki tarafından 18. yüzyılın ilk yarısında önceden eski bir binanın bulunduğu yerde yapıldı. Fransız modellerine göre hemen hemen aynı zamanda ve şekilde inşa edilmiş bahçeleri, köşkleri, heykelleri, müştemilatları ve diğer yapıları, çevresinde de kiliseleri, belediye binası ve manastırı olduğu için Versay sarayına benzetildi. Bu nedenle Versailles de la Pologne ve Podlachie olarak nitelendirildi.
Mermer Köşk ya da Serdâb Köşkü, İstanbul'un Üsküdar ilçesindeki Beylerbeyi Sarayı kompleksinde yer alan bir köşktür.
Lotz Károly Antal Pál veya Karl Anton Paul Lotz Alman - Macar ressamdı.