Frengi, spiroket bakterisi Treponema pallidum alttürünün sebep olduğu cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyondur. Cinsel yolla bulaşmanın yanı sıra kan transfüzyonlarıyla da bulaşabildiği gösterilmiştir. Aynı zamanda anneden fetüse, hamilelik ya da doğum sırasında bulaşabilir. Treponema pallidum ile alakalı olarak insanlarda görülen diğer hastalıklar arasında veremdutu, pinta ve endemik frengi bulunmaktadır.
Şistozomiyaz; şistozomiazis veya bilharyaz olarak adlandırılan, insanlarda görülen, Schistosoma (Şistozoma) cinsinden parazitlerin enfestasyonudur (istilasıdır). Bilharyaz ismi 1851'de ilk (üriner) şistozomiyazı tanımlayan Theodor Bilharz'dan gelir. Bu hastalık; salyangoz ateşi, salyangoz humması, Katayama ateşi ve Katayama humması olarak da bilinir. Schistosoma (Şistozoma) türündeki asalak solucanların neden olduğu bir hastalıktır. İdrar yolu veya bağırsakları etkileyebilir. Belirtiler arasında karın ağrısı, ishal, kanlı dışkı veya kanlı idrar bulunur. Hastalığa uzun bir süre önce yakalanmış kişilerde karaciğer hasarı, böbrek yetmezliği, kısırlık veya mesane kanseri görülebilir. Çocuklarda yavaş büyümeye ve öğrenme güçlüğüne neden olabilir.
Klamidya, filum Chlamydiae türü bakterilerin neden olduğu cinsel yolla bulaşan bir hastalık türüdür. Chlamydia trachomatis, chlamydia muridarum ve chlamydia suis olmak üzere üç türü bulunur.
Şigelloz, ağır vakalarda basil dizanterisi olarak da bilinir, Shigella bakterisinin bağırsaklarda neden olduğu bulaşıcı bir hastalıktır. Belirtiler genelde bakterinin alınmasından bir-iki gün sonra başlar. İshal, ateş ve karın ağrısı ile bağırsakların boş olmasına rağmen dışkılama isteği (tenesmus) bazı belirtileridir. İshal kanlı olabilir. Belirtiler tipik olarak beş-yedi gün sürer, ancak bağırsakların normal düzenine dönmesi birkaç ayı bulabilir. Şigelloz komplikasyonları arasında reaktif artrit, sepsis, nöbetler ve hemolitik üremik sendrom bulunur. Hayvanlarda ender olarak görülür, başlıca insan ve primatların bir hastalığıdır.
Cinsel yolla bulaşan hastalık (CYBH) veya cinsel yolla bulaşan enfeksiyon (CYBE), daha eski adıyla zührevi hastalık, özellikle vajinal seks olmak üzere anal seks, oral seks, bazen de sürtünme yoluyla cinsel ilişkiyle bulaşabilen enfeksiyonların genel adıdır. CYBE'ler genellikle başlangıçta semptomlara neden olmadığından başkalarına bulaştırma riskleri fazladır. İngilizce literatürde Cinsel yolla bulaşan enfeksiyon terimi, semptomatik hastalığı olmayan vakaları da kapsadığından cinsel yolla bulaşan hastalık veya zührevi hastalık terimlerinin yerine tercih edilmektedir. CYBE'lerin belirti ve bulguları olarak vajinal akıntı, penis akıntısı, cinsel organların üzerinde veya çevresinde ülserler ve pelvik ağrı sayılabilir. Bazı CYBE'ler kısırlığa neden olabilmektedir.
Helmintler bir grup polifletik ökaryotik parazittir. Bu organizmalar solucan şeklindedir ve konakta yaşar ve oradan beslenir. Konaktan aldığı besinlerle organizmanın beslenmesini sekteye uğratır ve hâlsizlik, hastalık gibi sorunlara neden olur. Sindirim sisteminde yaşayan parazitlere intestinal parazitler denir. Bu tür canlılar hayvanlarda ve insanlarda yaşarlar.
Drakunkuliyaz ya da gine solucanı hastalığı (GWD), gine solucanının yol açtığı bir enfeksiyondur. Bir kişi, gine solucanı larvalarıyla enfekte olmuş su pireleri içeren suyu içtiğinde enfekte olur. Başlangıçta hiçbir belirti görülmez. Yaklaşık bir yıl sonra, dişi solucan genellikle bacakta su toplamış bir kabarcık oluşturduğunda enfekte kişide ağrılı bir yanma gelişir. Bunun ardından, birkaç hafta içinde solucan deriden dışarı çıkar. Bu süre zarfında kişi yürümekte ve çalışmakta zorluk çekebilir. Bu hastalığın ölüme yol açması çok nadirdir.
Ekinokokkoz ya da diğer adlarıyla kist hidatik, hidatidoz veya halk arasında türüne bakılmaksızın bilinen adıyla kist hastalığı, Echinococcus türü şerit solucanlarının sebep olduğu bir paraziter hastalıktır. İnsanlarda bu hastalığın iki ana türü görülür: kistik ekinokokkoz ve alveolar ekinokokkoz. Daha seyrek görülen ve polikistik ekinokokkoz ve ünikistik ekinokokkoz adı verilen iki türü daha vardır. Bu hastalık çoğunlukla belirti vermeden başlar ve bu durum yıllarca sürebilir. Ortaya çıkan belirti ve işaretler kistlerin yerine ve büyüklüğüne bağlıdır. Alveolar hastalık genellikle karaciğerde başlar, ama akciğerler ve beyin gibi vücudun diğer kısımlarına da sıçrayabilir. Karaciğeri etkilenen kişilerde karın ağrısı, kilo kaybı ve renkte sararma görülebilir. Akciğer hastalığı ise göğüs ağrısına, nefes darlığına ve öksürüğe yol açabilir.
Onkoserkiyaz ya da bilinen diğer adlarıyla nehir körlüğü veya Robles hastalığı, bir asalak solucan olan Onchocerca volvulus enfeksiyonunun sebep olduğu bir hastalıktır. Hastalığın belirtileri arasında şiddetli kaşınma, deri altında şişlikler ve körlük sayılabilir. Trahom hastalığının ardından körlüğün en yaygın ikinci sebebidir.
Giardiasis ya da yaygın adıyla kunduz ateşi, Giardia lamblianın neden olduğu bir parazit hastalığıdır. Enfekte olanların yaklaşık %10'unda hiçbir belirti görülmez. Belirtiler ortaya çıktığı zaman ishal, karın ağrısı ve kilo kaybı olabilir. Kusma, dışkıda kan ve ateş daha az görülür. Belirtiler genellikle hastalığa maruz kaldıktan 1-3 hafta sonra başlar ve tedavi olmadan altı hafta sürer.
Sistiserkoz domuz tenyasının genç formunun neden olduğu bir doku enfeksiyonudur. İnsanlar yıllar boyunca çok az semptom gösterebildikleri gibi hiç semptom görülmediği de olabilir. Bazı vakalarda, özellikle Asya'da bu enfeksiyona yakalananlarının derilerinin altında bir ila iki santimetrelik katı yumrular gelişebilir. Aylar ya da yıllar sonra bu yumrular ağrıyabilir ve şişebilir ve sonra da yok olurlar. Nörosistiserkoz adı verilen ve beyni etkileyen özel bir formu nörolojik semptomplara neden olabilir. Bu formu gelişmekte olan ülkelerde nöbetlerin en yaygın nedenlerindendir.
Tıbbi anlamda 'komplikasyon' terimi, bir rahatsızlığın, hastalığın veya tıbbi tedavi işleminin ön görülebilen istenmeyen etkileridir. Komplikasyonlar bir hastalığın gidişatını kötü yönde etkiler. Komplikasyonlar mevcut hastalığın ağırlaşması veya diğer organ sistemlerini etkileyen yeni şikayet ve bulguların ortaya çıkması olarak görülebilir. Altta yatan hastalıkla birlikte komplikasyonlar yeni hastalıkların ortaya çıkmasına sebep olabilirler. Ayrıca uygulanan tedavilere de bağlı komplikasyonlar ortaya çıkabilir.
Herpes simpleks, herpes simpleks virüsünün neden olduğu bir enfeksiyon hastalığıdır. Enfeksiyonlar, vücudun enfekte olan kısmına göre kategorize edilir. Oral uçuk, yüzü veya ağzı içerir. Genellikle uçuk veya gruplanmış küçük kabarcıklara neden olabilir veya sadece boğaz ağrısına neden olabilir. Genellikle basitçe herpes olarak bilinen genital herpes, minimal semptomlara sahip olabilir veya küçük ülserlerle sonuçlanan kabarcıklar oluşturabilir. Bunlar tipik olarak iki ila dört hafta içinde iyileşir. Kabarcıklar ortaya çıkmadan önce karıncalanma veya ağrılar oluşabilir. Herpes, aktif hastalık dönemleri arasında döngü yapar ve arada semptomsuz dönemler mevcuttur. İlk bölüm genellikle daha şiddetlidir ve ateş, kas ağrıları, şişmiş lenf düğümleri ve baş ağrıları ile ilişkilendirilebilir. Zamanla, aktif hastalık ataklarının sıklığı ve şiddeti azalır. Herpes simpleksin neden olduğu diğer bozukluklar şunları içerir: parmakları tuttuğunda herpetik dolama gözün herpes enfeksiyonu, beynin herpes enfeksiyonu ve yenidoğanı etkilediğinde yenidoğan herpes enfeksiyonu.
Campylobacter jejuni ( ) Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri'nde gıda zehirlenmesinin en yaygın nedenlerinden biridir. Vakaların büyük çoğunluğu, tanınan salgınların bir parçası olarak değil, izole olaylar olarak ortaya çıkar. Gıda Kaynaklı Hastalıklar Aktif Gözetim Ağı (FoodNet) aracılığıyla aktif gözetim, ABD'de her 100.000 kişi için her yıl yaklaşık 20 vakanın teşhis edildiğini gösterirken, daha pek çok vaka teşhis edilmemiş veya bildirilmemiştir. CDC, her yıl toplam 1,5 milyon enfeksiyon tahmin etmektedir. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi 2018'de 246.571 vaka bildirdi ve Avrupa Birliği'nde yılda yaklaşık dokuz milyon insanda kampilobakteriyoz vakası tahmin etti.
Q humması veya Q ateşi, insanları ve diğer hayvanları etkileyen bir bakteri olan Coxiella burnetii'nin, neden olduğu bir hastalıktır. Bu organizma doğada yaygın değildir ancak sığır, koyun, keçi, kedi ve köpekler dahil diğer evcil memelilerde bulunabilir. Enfeksiyon, spor benzeri küçük hücreli bir varyantın solunmasından ve enfekte hayvanların süt, idrar, dışkı, vajinal mukus veya meni ile temastan kaynaklanır. Nadiren hastalık kene kaynaklıdır. Kuluçka süresi 9-40 gündür. İnsanlar Q hummasına karşı savunmasızdır. Ateş ve enfeksiyon birkaç organizmadan bile kaynaklanabilir. Bakteri zorunlu hücre içi bir patojendir.
Levamizol, parazitik solucan enfeksiyonlarını, özellikle askariazis ve kancalı kurt enfeksiyonlarını tedavi etmek için kullanılan bir ilaçtır. Ağızdan alınır.
Yavaş virüs, etiyolojik olarak yavaş virüs hastalığıyla ilişkili bir virüs veya virüs benzeri bir ajandır. Yavaş bir virüs hastalığı, uzun bir gecikme döneminden sonra, aylar ila yıllara yayılan yavaş, ilerleyici bir seyir izleyen, sıklıkla merkezi sinir sistemini tutan ve çoğu durumda hastayı ölüme götüren bir hastalıktır. Yavaş virüs hastalıklarına örnek olarak HIV virüsünün neden olduğu HIV/AIDS, kızamık virüsü enfeksiyonunun nadir bir sonucu olan subakut sklerozan panensefalit ve kemikte Paget hastalığı sayılabilir. paramiksovirüsler, özellikle kızamık virüsü ve insan solunum sinsityal virüsü.
Asemptomatik taşıyıcı, bir patojenle enfekte olmuş ancak hiçbir belirti veya semptom göstermeyen bir kişi veya organizmadır.
Toxascaris leonina köpeklerde, kedilerde, tilkilerde ve ilgili konak türlerinde bulunan yaygın bir parazitik nematoddur. T. leonina, bitler ve pireler gibi ektoparazitlerin aksine konakçılarının içinde yaşayan, dünya çapında dağılmış bir helmint paraziti olan askarid bir nematoddur. T. leonina'nın kesin konakları arasında köpekgiller ve kedigiller yer alırken, ara konaklar genellikle fare veya sıçan gibi kemirgenlerdir. Hayvan enfekte bir kemirgeni yediğinde enfeksiyon son konakta meydana gelir. T. leonina köpeklerde veya kedilerde görülebilmesine rağmen kedilerde çok daha sık görülür.
Toxocara canis, öncelikle köpekleri ve diğer köpekgilleri enfekte eden, ancak aynı zamanda insanlar dahil diğer hayvanları da enfekte edebilen dünya çapında dağılmış bir helmint parazitidir. Adı, Yunanca yay veya sadak anlamına gelen "toxon" sözcüğünden ve Latince et anlamına gelen "caro" sözcüğünden türetilmiştir. T. canis, kesin konağın ince bağırsağında yaşar. Bu parazit yavru köpeklerde çok yaygındır ve yetişkin köpeklerde biraz daha az görülür. Yetişkin köpeklerde enfeksiyon genellikle asemptomatiktir ancak ishal ile karakterize edilebilir. Buna karşılık, tedavi edilmeyen Toxocara canis enfeksiyonu yavru köpeklerde ölümcül olabilir ve ishale, kusmaya, zatürreye, karın bölgesinde genişlemeye, şişkinliğe, büyüme hızında azalmaya ve diğer komplikasyonlara sebep olabilir.