
Aşçılık, besinlerin çeşitli yöntemlerle yemeye hazır duruma getirilmesine denir. Ahçılık olarak da bilinir. Ev ekonomisi'nin temel bileşenlerinden biridir. Şef, aşçı, yardımcı şef, pasta şefi, mutfak şefi, fırıncı, gastronomcu, çikolatacı gibi mesleklerle sıkı ilgilidir. Birçok ülkelerde aşçılık mesleği öğrenmek için aşçılık okulu, aşçılık fakültesi, aşçılık akademileri bulunmaktadır. Aşçılığın en temel yöntemi pişirmedir. Ama "aşçılık" terimi, pişirmenin yanı sıra kurutma, isleme, dondurma ya da salamura gibi başka yöntemleri de kapsar. Besinler birkaç nedenden dolayı pişirilir. Bazı besinleri çiğ yeme düşüncesinden hoşlanmayız. Belirli besinleri pişirerek yemeye alışık olduğumuzdan, pişirmenin besinlere iyi bir tat kazandırdığına inanırız. Öte yandan pişirildiklerinde besinlerde değişiklikler oluşur ve bu da bazı besinlerin yenmesini ve sindirilmesini kolaylaştırır. Moleküler gastronomi, fizik ve kimya perspektifinden beslenmenin bilimsel yaklaşımıdır.

Japon mutfağı, Japonya'ya özgü yemek pişirme tarzıdır. Japonya'nın geleneksel mutfağı (washoku), miso çorbası ve diğer yemekler ile pilav üzerine kuruludur ve mevsimlik malzemelere vurgu yapılmaktadır. Garnitürler genellikle balık, salamura sebze ve et suyunda pişirilmiş sebzelerden oluşur. Japonya bir ada ülkesi olduğundan dolayı balık ile diğer deniz ürünleri içeren yemeklere de çok sık rastlanmakta olup genellikle ızgara yapılır, ancak aynı zamanda saşimi veya suşi olarak çiğ olarak da servis edilir. Deniz ürünleri ve sebzeler de tempura olarak hafif bir hamurda kızartılır. Pirinç dışında, soba ve udon gibi erişteler de bir temel gıda maddesidir. Japonya'da ayrıca, oden adı verilen et suyunda balık ürünleri veya sukiyaki ve nikujagada sığır eti gibi birçok kaynatılmış yemek bulunur.

Orta Çağ Avrupa mutfağı, 5. yüzyıldan 16. yüzyıla kadar Avrupa kültürlerinin besinlerine, yeme alışkanlıklarına ve yemek pişirme yöntemlerine verilen genel addır. Bu dönem boyunca beslenme düzeni ve pişirme yöntemleri Avrupa genelinde değişimlere uğramış ve tüm bu değişiklikler Avrupa'nın modern mutfak kültürünün temelini oluşturmuştur.
Kavut, kavrulmuş ve dövülmüş tahıl ununun şeker ya da tatlı yemişle karışımı şeklinde yapılan helva benzeri tatlı. Doğu Anadolu Bölgesi'nde özellikle Van'da. ve Iğdır'da. yaygın olarak yapılır. Doğu Karadeniz'de orta Trabzon'dan itibaren sahil kesiminde ve yüksek kesimde, aynı zamanda Doğu Karadeniz bölgesi dağlarının güney eteklerindeki şehirlerde ve Kuzey Doğu Anadolu bölgesinde yöresel tatlılardan biri olarak kabul edilir.
Balıkesir mutfağı, Balıkesir ve çevresine ait yemek kültürü.

Azerbaycan mutfağı Azerbaycan'ın ulusal mutfağıdır. Avrupa ve Orta Doğu mutfaklarını etkilemiş hem de bu mutfaklardan etkilenmiştir. Ayrıca Azerbaycan mutfağı yörelere göre de farklılıklar gösterir.

Alman mutfağı, Alman ulusunun yemek tarzından ileri gelmektedir. Yüzyıllar boyunca bölgeden bölgeye gerçekleşen sosyal ve politik değişiklikler etkisiyle mutfak gelişimini sürdürmüştür. Almanya'nın güney bölgeleri olan Bavyera ve Svabya, birçok ortak yemek kültürünü paylaşmaktadır. Malzeme ve yemekler eyaletlere göre değişmektedir. Hem ulusal, hem bölgesel nitelikte birçok önemli yöresel yemek bulunmaktadır. İlk zamanlar yöresel haldeki birçok yemek, günümüzde değişiklikler geçirerek ülke çapına yayılmışlardır. Alman mutfağı heterojen toplum yapısı ve karışık kültürü ile çeşitlilik göstermektedir.
Arnavutluk tarih boyunca birçok devletin yönetimi altına girmiş, bu süreçte yalnızca siyasi veya askeri olarak değil, aynı zamanda kültürel açıdan da etkilenmiştir. Bu sebepten dolayı Arnavut mutfağı başta Türk, İtalyan ve Yunan mutfakları olmak üzere genel itibarıyla Akdeniz mutfağından izler taşımaktadır. Bugün Arnavut halkı tarafından sıkça tüketilen ve yapılan baklava, aşure, kadayıf gibi tatlılar; dolma, yaprak sarma, tarator gibi aperitifler ve ayran, siyah çay, Türk kahvesi gibi içecekler Osmanlı zamanından başlayarak Türk mutfağından Arnavut kültürüne geçen yiyecek ve içeceklerden bazılarıdır.

Granola; yulaf, fındık, bal veya kahverengi şeker gibi diğer tatlandırıcılardan ve bazen gevrek, kızartılmış ve altın kahverengi olana kadar pişirilen, kabarık pirinçten oluşan bir kahvaltı ve atıştırmalık gıdadır. Pişirme işlemi sırasında, gevşek bir kahvaltı gevreği tutarlılığını korumak için karışım karıştırılır. Kuru üzüm, hurma gibi kuru meyveler ve çikolata gibi şekerlemeler bazen eklenir. Granola, özellikle keten tohumu içeriyorsa, sindirimi iyileştirmek için sıklıkla kullanılır. Granola genellikle yoğurt, bal, taze meyve, süt veya diğer tahıl türleriyle birlikte yenir. Aynı zamanda çeşitli hamur işleri, tatlılar veya dondurmalar için lezzet işlevi görür.

Tatar mutfağı, başta Rusya içindeki Tataristan olmak üzere farklı ülkelerde ve coğrafi bölgelerde yaşamakta olan Tatarların yemek kültürüdür.

Şişmiş pirinç Hint altkıtasındaki şişmiş tahıl türüdür, pirinçten yapılır, kahvaltılık gevrekleri veya atıştırmalık yiyeceklerde yaygın olarak kullanılır. Hindistan, Pakistan, Bangladeş ve Nepal'de popüler bir sokak yemeği olarak kullanılır. Genellikle pirinç tanelerinin buharın varlığında yüksek basınç altında ısıtılmasıyla yapılır, ancak üretim yöntemi çok değişkendir. Hindistan alt kıtasında, muri, mudhi, murai, mamra, porri veya arsi porri olarak bilinir. Şişirilmiş pirinç taneleri ile yapılmış bir Filipinli aperitif Ampaw, yeot-gangjeong ve gangjeong'un bir bileşeni olan Kore'de şişirilmiş pirinç taneleri Twibap (튀밥) popülerdir. Şişirilmiş pirinç keki olan rikwato türü de yaygındır.

Antojitos olarak adlandırılan Meksika sokak yemekleri, sokak satıcıları tarafından ve Meksika'daki küçük geleneksel pazarlarda hazırlanır. Sokak yemekleri arasında taco, tamal, gordita, quesadilla, empalme, tostada, chalupa, elote, tlayuda, cemita, pambazo, empanada, nachos, chilaquiles, fajita ve torta gibi yemeklerin yanı sıra taze meyve, sebze, içecek ve menudo, pozole ve pancita gibi çorbalar yer alır. Gün içinde ana yemek genellikle öğleden sonra yendiği için bu gıdalar çoğunlukla sabah ve akşam yenir.

Meksika ekmekleri ve diğer unlu mamuller, yüzyıllarca süren deneylerin ve çeşitli Avrupa fırıncılık geleneklerinin etkisinin harmanlanmasının sonucudur. Buğday ve buğday kullanılaraka pişirilen ekmek, Meksika'ya İspanyolların fethi zamanında geldi. Meksika ekmekleri üstünde en çok etkisi olan kültür ise Fransız kültürüdür. Fransız bagettinden türetişmiş bolillodan, bir Fransız brioche'undan türetilmiş concha'ya kadar, Meksika'da ekmek ile ilgili terminoloji bile Fransızcadan gelir. Bir muhallebi türü olan budín veya ekmek pudingi için su banyosu anlamına gelen baño maría, Fransızca bain-marie kelimesinden gelir. Ülkede buğday tüketimi hiçbir zaman mısır tüketimini geçememiş olsa da, buğday hala temel bir gıdadır ve günlük yaşamla özel ritüellerin önemli bir parçasıdır. Meksika, Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri'nden çeşitli ekmek türlerini benimserken, ülkede yapılan yüzlerce ekmek çeşidinin çoğu yerli geliştirildi. Ancak, Meksika evlerinde ya çok az hamur işi pişirilir yapılır ya da hiç yapılmaz. Bunun yerine Meksikalılar, kolonyal dönemden beri unlu mamullerini fırınlardan satın alırlar.

Polonya mutfağı, tarihte hem Avrupa-Asya arasındaki ticaret yollarının kesişim noktasında yer aldığından farklı ve komşu uluslardan gelen tüccarlar hem de Polonya'da yaşayan azınlıklar sayesinde içinde Rus, Alman, Avusturya, İtalyan, Litvanya, Çek, Yahudi, Fransız ve Macar yemek kültürlerinin izlerini taşımaktadır. Karbonhidrat ve protein ağırlıklı Polonya yemeklerinde sebzelerden genellikle tahıllar ile kök sebzeler kullanılsa dahi patates mutfağın baş tacıdır. Etlerden ise ördek, domuz ve balık tercih edilir. Polonya mutfağının en çok bilinen yemekleri; zapienkanka, pierogi, zurek, golabki, bigos, kielbasa, kanapka, uszka, rosol, barszcz, gzik, tatar ve tütsülenmiş ettir. İçecek olarak ise bira, votkalı ev yapımı bir çeşit likör olan nalewka, en ünlü Polonya votkası zubrowka, sütle karıştırarak içilen soplica votkası, bitki çayları ve kahveleri meşhurdur. Polonya'nın tatlılarıysa Macaristan-Avusturya İmparatorluğu'nun hamur işi lezzetlerinden gelmektedir. Yılbaşında tüketilen bir kek olan Mazurek, katmanları meyve veya meyve kabuklarıyla doldurulan Makowiec keki, Polonya'ya özgü bir puding olan Budyn ve donut benzeri bir tatlı olan Paczki örnek verilebilir.
Hırvat mutfağı heterojendir ve bölgelerin mutfağı olarak bilinir, çünkü Hırvatistan'ın her bölgesinin kendine özgü bir mutfak geleneği vardır. Kökleri çok eski zamanlara dayanmaktadır. Gıda maddelerinin seçimi ve pişirme biçimlerindeki farklılıklar en çok anakaradakiler ile kıyı bölgelerindekiler arasında dikkat çekicidir. Anakara mutfağı daha çok, önceki Slav mutfağı ve Macar ve Türk mutfağıyla daha yakın ilişkiler içendedir, yemek pişirmek için domuz yağı, karabiber, kırmızı biber ve sarımsak gibi baharatlar ile karakterize edilir.

Macar mutfağı, Macaristan ulusunun ve onun birincil etnik grubu olan Macarların mutfağının karakteristik özelliklerini ortaya koyar. Geleneksel Macar yemekleri öncelikle et, mevsim sebzeleri, meyveler, ekmek, süt ürünleri ve peynirlere dayanmaktadır.

Litvan mutfağı, Litvanya'nın serin ve nemli kuzey iklimine uygun ürünleri içerken bir mutfak kültürü gösterir. Arpa, patates, çavdar, pancar, yeşil sebzeler, çilek ve mantar yerel olarak yetiştirilmektedir ve süt ürünleri ülkenin uzmanlık alanlarından biridir. Kışın yiyecekleri saklamak için çeşitli turşulama yöntemleri kullanılır. Çorbalar son derece popülerdir ve yaygın olarak sağlıklı beslenmenin anahtarı olarak kabul edilir. İklim ve tarım uygulamalarını Kuzey Avrupa ile paylaştığı için, Litvanya mutfağının Baltık komşuları ve genel olarak kuzey ülkeleri ile pek çok ortak noktası bulunur. Uzun süren tarım ve yiyecek arama gelenekleri, ülkenin tarihi boyunca çeşitli etkilerle birlikte Litvanya mutfağını oluşturmuştur.

Senegal mutfağı, Kuzey Afrika, Fransız ve Portekiz mutfağından etkilenen ve ülkenin en büyüğü Wolof olan birçok etnik gruptan türeyen bir Batı Afrika mutfağıdır. Bölgeye ilk kez 11. yüzyılda nüfuz eden İslam, mutfakta da rol oynuyor. Senegal, 1960'a kadar Fransa'nın bir kolonisiydi. Kolonizasyonundan bu yana, göçmenler Senegal mutfağını diğer birçok bölgeye getirdiler.

Crescentine, crescente veya tigelle, Kuzey İtalya'nın Emilia-Romagna, Modena bölgesindeki Apenninler'den ince, 10 cm yuvarlak ekmeklerdir. Un, su, tuz ve mayadan yapılır ve geleneksel olarak domuz yağından yapılan, sarımsak ve biberiye veya söğüş, yaban domuzu, tavşan, peynir, tuzlu soslar veya tatlı ezmelerle tatlandırılan cunza ile doldurularak yenir.

Bougatsa Yunan mutfağına özgü tatlı veya tuzlu olarak yapılabilen bir hamur işi türüdür. Sabah veya öğle saatlerinde atıştırmalık olarak tüketilebilir. Bougatsa'nın kıyma ve peynirle yapılan çeşitli versiyonları bulunsa bile irmikli muhallebi kullanılarak yapılan türü en popüler bougatsa türüdür. Bougatsa'nın yapısı Yunanistan'ın bölgelerine göre değişiklik gösterir. Karaferye bölgesindeki bougatsa daha fazla krema dolgusuna sahip olan tatlı bir hamur işiyken, Selanik'te yapılan türünün krema dolgusu daha azdır ve hamur işi daha çıtır bir yapıya sahiptir. Girit'te bulunan Hanya bölgesindeki bougatsa türü ise mizitra adı verilen bir peynirden yapılır, tatlı olmasa bile hamurun üzerine şeker ve tarçın serpilir.