
Bahçekapı, İstanbul ilinin Fatih ilçesi sınırları bulunan şehrin en eski semtlerinden biri.

Hierapolis, Pamukkale (Denizli) yakınlarında bulunan ve Frigler döneminde ana tanrıça Kibele kültünün merkezlerinden biri olarak faaliyet göstermiş bir antik kenttir. Antik coğrafyacı Strabon ile Ptolemaios verdikleri bilgilerde, Karia bölgesine sınır olan Laodikeia ve Tripolis kentlerine yakınlığı ile Hierapolisin bir Frigya kenti olduğunu ileri sürülmektedir.

Konstantinopolis Surları, günümüzde İstanbul sınırları dahilinde olan Konstantinopolis'i çevreleyen ve Doğu Roma zamanında yapılmış şehir surlarıdır. Şehri çeviren surlar tarihte 5. yüzyıldan başlayarak inşa edilmiş, yıkılmalar ve yeniden yapmalarla dört defa elden geçmiştir. Son yapımı MS 408'den sonradır. II. Theodosius (408-450) zamanında İstanbul surları Sarayburnu'ndan Haliç kıyısı boyunca Ayvansaray'a bu taraftan ve Marmara kıyısı boyunca Yedikule'ye, Yedikule'den Topkapı'ya, Topkapı'dan Ayvansaray'a uzanıyordu.

Sinop Kalesi, Sinop kentinin bulunduğu yarımada üzerinde kurulu kaledir. Kale, MÖ 7. yüzyılda da kenti korumak amacıyla kuruldu. Roma, Bizans ve Anadolu Selçukluları döneminde birkaç kez onarıldı. Günümüzde hâlâ özelliğini koruyan kalenin duvarları 2.050 metre uzunluğu, 25 metre yüksekliği, 3 metre genişliğindedir. İki ana giriş kapısı vardır. Kale duvarı şehri çevrelemektedir. Bu kale şehrin tarihî eserleri arasında öne gelenler arasındadır. UNESCO, 2013'te kaleyi Dünya Mirası Geçici Listesi'ne dahil etti.

Samsun Kalesi, bugünkü Samsun kentinin kökenini oluşturan ve 1092 yılında Danişmendliler tarafından yaptırılan kermen. Kalenin sınırları günümüzde Saathane Meydanı'ndan bedestene, deniz kıyısında ise Ziraat Bankası Özel İşlem Merkezi'nin bulunduğu alandan Büyük Camii'nin bulunduğu alana kadar uzanmaktaydı.
St. Dominic Kapısı, Lüzinyanlar döneminde var olmuş olan Lefkoşa'nın bir kapısı. Venedikliler döneminde surlar yeniden inşa edildiğinden günümüze ulaşamamıştır. Kapı, şehir surlarının batı tarafında bulunmakta ve Baf, Güzelyurt ve Solya gibi batıdaki bölgelere ulaşımı sağlamaktaydı. Bunlara rağmen kapının tam konusu hakkında fazla bir araştırma yapılmamıştır. Günümüzdeki Baf Kapısı'na yakın bir yerlerde bulunduğu ve Kanlıdere'nin kapının yakınlarından geçtiği düşünülmektedir. Kapı, adını aynı semtte bulunan bir Orta Çağ manastırı olan St. Dominic Manastırı'ndan almıştır. St. Dominic kapısı yüksek rakımı dolayısı ile "Yukarı Kapı" olarak da anılmaktaydı.

Girne Kapısı, Lefkoşa surlarında yer alan bir kapı. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sınırları içerisinde bulunan kapı; şehrin kuzeye, dolayısıyla Girne'ye ulaşımını sağlamaktaydı. 1567 yılında inşa edilmiş olup, Venediklilerin yaptığı üç kapıdan biridir. 1821 yılında Osmanlılar tarafından tadilattan geçirilmiştir. 1931 yılında her iki yanındaki surlar yıkılarak motorlu araçlar için yol açılmıştır. Günümüzde Lefkoşa Turizm Enformasyon Ofisi'ne ev sahipliği yapmaktadır.
St. Andrew Kapısı, Lüzinyanlar döneminde var olmuş olan Lefkoşa'nın bir kapısı. Venedikliler döneminde surlar yeniden inşa edildiğinden günümüze ulaşamamıştır. Kapı, şehir surlarının kuzeydoğu tarafında bulunmaktaydı. Kapının adının kaynağı Karpaz Yarımadası'nda bulunan Apostolos Andreas Manastırı'dır. Değirmenlik'teki un değirmenleri, Lefkonuk ve Trikomo gibi önemli yerleşimler üzerinden Karpaz Yarımadası'na ulaşımı sağlıyordu. Karpaz Kontu, Lefkoşa'ya gelmek için bu kapıyı kullanıyordu.
St. Paraskevi Kapısı, Lüzinyanlar döneminde var olmuş olan Lefkoşa'nın bir kapısı. Venedikliler döneminde surlar yeniden inşa edildiğinden günümüze ulaşamamıştır. Kapı, şehir surlarının güneybatı tarafında bulunmaktaydı. Kapının adının kaynağı bölgede bulunmuş olan Ayia Paraskevi Manastırı'dır. Kapıyı Lüzinyanlar "Sainte Venerande" ve Venedikliler ise "Santa Veneranda" olarak adlandırmaktaydılar. Yunancada "cuma" anlamına gelen "paraskevi" sözcüğünün kapının adıyla bir ilgisi yoktur; fakat Fransızca ve İtalyanca adlar bu adın yanlış çevirisidir. Kapı, Pitsilya yöresindeki köylere ulaşımı sağlıyordu. Strovolos, Palaichori, Lakatamia ve Deftera gibi köylerden geçiyordu.
Çarşi Kapısı, Lüzinyanlar döneminde var olmuş olan Lefkoşa'nın bir kapısı. Venedikliler döneminde surlar yeniden inşa edildiğinden günümüze ulaşamamıştır. Kapı, şehir surlarının doğu tarafında bulunmaktaydı. Kapının adının kaynağı bölgede bulunmuş olan Ayia Paraskevi Manastırı'dır. Mağusa ve Larnaka'ya gitmek için kullanılan kapıydı. Mesarya Ovası'ndan gelen ürünler şehre kapıdan giriş yapıyordu. Şehrin ana çarşısı ve gümrükten sorumlu merkez kapının yakınlarındaydı. Eskiden Çarşı Kapısı'nın olduğu yere giden sokağın adı eski Lefkoşa haritalarında "Çarşı Sokağı" olarak geçmekte ve bu da kapının konumunu kesinleştirmektedir. Kapı "Salines Kapısı" olarak da adlandırılıyordu; çünkü Salines, Larnaka'nın eski adıydı.

Şam Kapısı, Kudüs'ün doğu bölümünde; Eski Kudüs denen tarihi kısmında yer alan önemli bir sur kapısıdır. Kudüs'ü çevreleyen 4 km. uzunluğundaki surlarda bulunan 7 kapıdan en büyüğüdür. Kapı, Süleyman Surları üzerinde bulunmaktadır. Kapının hemen önünde ise Sultan Süleyman Caddesi geçmektedir. Yine cadde üzerindeki bugün mesken olarak kullanılan Osmanlı yapısı Kudüs Mevlevihanesi'ne yakındır.

Sur, bir yerleşim yerini savunma amacıyla inşa edilen bir tür tahkimattır. Antik dönemlerden beri yerleşim yerleri ya da kalelerin etrafına inşa edilen surlar, Berlin Duvarı örneğindeki gibi modern dönemlerde de kullanılır. Tarihî surlar üzerinde, savunmayı ve gözetleme kabiliyetini artırmak amacıyla yuvarlak ya da köşeli surdan daha yüksek şekilde yapılan kulelere 'burç' adı verilir. Modern sur amacını taşıyan duvarlarda ise bu yapılara sadece gözetleme kulesi denir. Kimi surlarda, etkinliği artırmak için surun dış cephesine hendek kazılır.

Diyarbakır Kalesi veya Diyarbakır surları, Diyarbakır'ın Sur ilçesinde yer alan tarihî bir yapı. İç kale ve dış kale olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır. Surlardaki ana girişler Dağ Kapı, Urfa Kapı, Mardin Kapı ve Yeni Kapı 'dır. Yaklaşık dokuz bin yıllık olan surlar, Çin Seddi'nin ardından dünyadaki en uzun ve geniş savunma duvarıdır. 2000'de yapıyı Dünya Mirası Geçici Listesi'ne dahil eden UNESCO, 2015'te ise Dünya Mirası olarak tescil etti. Ayrıca Diyarbakır'ın çok eski yapısı olan Keçi Burcu da Sur ilçesinde yer almaktadır. Surlar, İç ve Dış Kale olmak üzere iki bölümden oluşmaktadır.

Kleoptra Kapısı veya Deniz Kapısı, adını Mısır kraliçesi VII. Kleopatra'dan alan, Mersin'in Tarsus ilçesinde bulunan bir şehir kapısıdır.

Afyonkarahisar Ulu Camii, Türkiye'de Afyonkarahisar'ın merkezinde yer alan ahşap direkli anıtsal cami.

Hallaç Mahmut Cami veya Hallaç Mahmut Mescidi; Ankara'nın Ulus semtinde bulunan bir camidir. Tek kubbeli ve minaresiz bir şekilde inşa edilmiş olan bu Osmanlı İmparatorluğu yapısı, başlarda mescid olarak tasarlanmış ve kullanılmıştır. Yakın bir zamanda geçirdiği onarımdan sonra içine ahşap minber eklenmesiyle birlikte artık cami halini almıştır.

Lefkoşa surları, Kıbrıs'ın başkenti Lefkoşa'yı çevreleyen bir dizi savunma duvarıdır. İlk şehir surları Orta Çağ'da inşa edilmiş ancak 16. yüzyıl ortalarında Venedik Cumhuriyeti tarafından tamamen yeniden inşa edilmiştir. Venedikli mühendis Guilio Savorgnan'nun bir sanat eseri olarak görülen surlar 4,8 kilometre (3,0 mi) uzunluğunda olup on bir burç ile üç giriş kapısına sahiptir. Günümüzde büyük ölçüde bozulmamış bir hâlde olan surlar, Doğu Akdeniz'deki en iyi korunmuş Rönesans surları arasındadır. Önemli bir turistik cazibe merkezidir.

İç Kale, Diyarbakır kentinin ilk yerleşim yeri olarak kabul edilen yerdir. Kentin kuzeydoğusunda, Dicle Nehri'nin 100 m kadar yükseğinde yer alır.

Birecik Kalesi Şanlıurfa İli Birecik ilçesi sınırları içinde yer alan tarihi bir kaledir. Üzerinde inşa edildiği beyaz kalker tepeden dolayı adı, Beyaz Kale olarak da bilinmektedir.

Aşağıdaki liste, Tapınak Tepesi Kapıları hariç , Kudüs'ün Eski Şehrinin Kapılarını listeler. Kapılar, son 1500 yılda Kudüs'ün eski haritalarının çoğunda görülebilir.