Cacık, yoğurt, su, salatalık ve sarımsak ile yapılan soğuk Türk mezesi olarak bilinse de içine birçok sebze katılarak yapılan çeşitleri vardır. En çok bilinen çeşidi salatalık cacığıdır.Nane, yeşil soğan, kekik, dere otu, zeytinyağı vb malzeme ile zenginleştirilebilir. İçine rendelenmiş havuç ve marul katılan cacığa ise kış cacığı denir. Yunan mutfağında Τζατζίκι (caciki) olarak bilinen bir çeşidi yapılır. Daha kıvamlı olup sos ya da meze olarak tüketilir.
Dolma, Balkan, Güney Kafkasya, Orta Asya, Akdeniz, Ege ve Orta Doğu mutfaklarında yeri olan bir yemek çeşididir. Biber, domates, soğan, patlıcan ve kabak gibi sebzelerden yapılmaktadır. 2017 yılında Azerbaycan'ın "Dolma yapımı ve paylaşımı geleneği" UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listelerine dahil edilmiştir. Bu geleneğe halen daha Azerbaycan'da rastlanmaktadır. Dolma aynı zamanda geleneksel Irak mutfağının en popüler yemeklerinden biridir ve Irak'ın yöresel yemeği olarak kabul edilir. Dolma, Irak'taki tüm etnik gruplar tarafından tüketilir.
Zakar Tarver, Ermeni asıllı Türk siyasetçi ve radyolog hekimdir.
Türkiye Ermenileri, Türkiye sınırları içinde yaşayan ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan etnik azınlıktır. 1914-1921 yılları arasında 2 milyondan fazla olan Ermeni nüfusunun, günümüzde 40.000 ila 76.000 arasında olduğu tahmin edilmektedir. Bugün Türkiye Ermenilerinin ezici çoğunluğu İstanbul'da yaşamaktadır. Kendi gazetelerini, kiliselerini ve okullarını desteklemektedirler ve çoğunluğu Ermeni Apostolik inancına mensuptur ve Türkiye'deki Ermenilerin azınlığı Ermeni Katolik Kilisesi'ne veya Ermeni Evanjelik Kilisesi'ne mensuptur. Dört bin yıldan fazla bir süredir tarihi anavatanlarında yaşadıkları için Ermeni Diasporası'nın bir parçası olarak görülmemektedirler.
Aşure, tahıllar, meyveler, kuru meyveler ve kuruyemişlerden oluşan bir karışımdan yapılan bir tatlıdır.
Ermeni mutfağı, Ermeni kültürü ve çevre kültürlere bağlı olarak gelişmiş Ermenilere özgü bir mutfaktır.
Ermeni Kırımı, 1915 Olayları/Ermeni Tehciri veya Ermeni Soykırımı, Osmanlı hükûmetinin Ermenilere karşı gerçekleştirdiği sürgün ve katliamlardır. Etnik temizliğin sonucunda ölen Ermenilerin sayısı tartışmalıdır; sayı, çeşitli araştırmacılara göre 600.000 ile 1,5 milyon arasında değişiklik gösterir. 1914 yılında Osmanlı topraklarında yaşayan Ermeni nüfusu yapılan farklı tahminler mevcuttur. Osmanlı resmî kayıtlarına göre 1.2 milyon ile Ermeni Patrikhanesi'ne göre 1 milyon 914 bin 620 Ermeni yaşamaktaydı. 1922 sayımlarına göre ise 817 bin Ermeni 'mülteci' olarak Osmanlı topraklarını terk etmiş, 95 bin Ermeni ise din değiştirerek Türkiye topraklarında yaşamaya devam etmiştir. Bu tahminlere göre Osmanlı topraklarında bulunan 900 bin hayatta kalmışken, 300 bin ile 1 milyon arasında Ermeni hayatını kaybetmiştir. Olayların başlangıç tarihi çoğunlukla 250 Ermeni aydının ve komite liderinin Osmanlı yöneticileri tarafından İstanbul'dan Ankara'ya sürüldüğü ve birçoğunun öldürüldüğü 24 Nisan 1915 ile ilişkilendirilmektedir. Ermeni Kırımı, sağlıklı erkek nüfusun toptan öldürülmesi ya da askere alınarak zorla çalıştırılması ve sonrasında kadın, çocuk ve yaşlılarla birlikte ölüm yürüyüşü koşullarında Suriye Çölü'ne sürülmesi gibi olaylarla birlikte I. Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında iki aşamada gerçekleşti. Osmanlı askerlerinin koruması eşliğinde yaşadıkları yerlerden sürülen Ermeniler; sürgün sırasında yiyecek ve su sıkıntısı yaşadı; ayrıca çeşitli raporlara göre zaman zaman soygun ve katliamlara maruz kaldı. Ülke genelindeki Ermeni diasporası, genel anlamda Ermenilerin Doğu Anadolu'dan sürülme işleminin doğrudan bir sonucu olarak ortaya çıktı.
Levon Panos Dabağyan, Ermeni asıllı Türk araştırmacı-yazar. Alparslan Türkeş ve Milliyetçi Hareket Partisi ile ilgili kitap yazan ilk Ermenidir. Türk tarihinde Ermenilere yapılmış bir soykırımın olmadığını savunmuştur. Türkiye'nin doğusunda isyan çıkaran Ermenilerin sürüldüğünü söyleyen Dabağyan, Türk Tarih Kurumu Tarih Araştırmaları Grubunda çalışmıştır.
Bedros Keresteciyan Osmanlı dil bilimci, gazeteci, çevirmen, yazar ve Türk dilinin ilk etimolojik sözlük yazarıdır.
Laz böreği ; yufka, tereyağı, muhallebi ve şerbet ile yapılan bir tatlı çeşididir. Türkiye'de Doğu Karadeniz bölgesinde ve özellikle Lazların yaşadığı Artvin, Rize ve Trabzon illerinde yapılır. Yunanistan'da ise "sütlü börek" anlamına gelen galaktobureko adıyla, yufka yerine irmik lapası kullanılarak yapılır. Günümüzde yufka yerine milföy, muhallebi yerine krema kullanılarak yapılanları da mevcuttur. Krema ya da muhallebi; limon, portakal veya gül suyu ile tatlandırılabilir.
Osmanlı mutfağı Osmanlı dönemindeki mutfak kültürüdür. Kökeni Selçuklu mutfağına dayanır. Osmanlı Mutfağı'nı, Osmanlı saray mutfağı ve Osmanlı halk mutfağı şeklinde ikiye ayırmak doğru olacaktır. Halk mutfağı, saray mutfağı kadar gösterişli olmamasına rağmen lezzet ve çeşitlilik yönünden oldukça zengin bir menüye sahip olmuştur.
Hristiyanlığın, Pavlus'un, Timoteos'un, Nikolaos'un, Polikarp'ın ve daha birçok kişinin olduğu çok sayıda Hristiyan havari ve azizlerin doğduğu yer olan Anadolu'da ve bir kısmı Türkiye sınırlarında kalan Ermeni Yaylası'nda uzun bir geçmişi vardır.
Kavun dolması,kavunun içi doldurularak yapılan etli dolmadır. 15. ve 16. yüzyıl Osmanlı saray mutfağında önemli bir yere sahiptir. Fatih Sultan Mehmet’in en sevdiği yemeklerden birisidir. Kavun Dolması, 1539 yılının Kasım ayının ikinci yarısında yapılan, Kanuni Sultan Süleyman'ın oğulları Şah Cihangir ve Beyazıt'ın sünnet düğününde ki çanak yağmasında sunulan ihtişamlı bir yemektir.
Gerdan tatlısı koyunun gerdan etinden yapılan bir tatlıdır. Kurban bayramında kesilen kuzuların gerdan kısmından yapılır. Osmanlı mutfağına ait bir tatlıdır.
Lor köftesi; lor, maydanoz, tuz, yumurta, tereyağı ile yapılan bir tür köftedir. Osmanlı mutfağında yer alır. İzmir'de yapılan bir köfte çeşididir.
Paluze (Felûzec), nişasta ve şekerle yapılan ve üzerine dövülmüş ceviz serpilerek servis edilen bir tür Osmanlı tatlısıdır. Kıbrıs mutfağında yer alır. Geleneksel Türk tatlılarındandır. Bolu yöresinde palize, Şanlıurfa yöresinde palıza, Aydın yöresinde pelvize, Samsun ve yöresinde palüze Mersin yöresinde paluza, denilmektedir. Diyarbakır mutfağında yer alır.
Ekmek dolması, Fodula veya nân-ı harcî, Osmanlı mutfağında olan bir çeşit dolmadır. Ege yöresi lezzetlerinden olan ekmek dolmasının ekmeği, diğer ekmek türlerinden farklı olarak, daha yumuşak bir hamurdan hazırlanır. Hamurun yumuşak olması için ise, içine şerbet eklenir.
Tarhana köftesi bir tür köfteli çorbadır. Ana malzemesi tarhanadır. Geleneksel Türk ve Osmanlı mutfağında yer alır.
Dana etinden papaz yahnisi bir çeşit dana eti ile yapılan papaz yahnisidir.Dana etinden papaz yahnisi Rum, Ermeni, Gürcü ve Osmanlı mutfağının ortak bir lezzeti olarak karşımıza çıkar. Kuşbaşı doğranmış et ile arpacık soğan yemeğin ana karakterini oluşturur. İçerisine katılan sirke ise soğana tatlı bir lezzet verir.
Selçuklu Dönemi Mutfağı, ilk baskısı2015 yılında yapılan yemek kitabıdır. Nevin Halıcı tarafından yazılmıştır. Nevin Halıcı'ının Selçuklu mutfağını anlatan bir kitabıdır Eserde Selçuklu döneminde mutfak mimarisi, sofra düzeni, sofra adabı anlatılmaktadır. Lalanga, biryan, dovga çorbası ve calla gibi yemek tarifleri yazılmıştır.