İçeriğe atla

Thin Man (nükleer bomba)

Thin Man

Çeşidi Nükleer silah
Uyruğu ABD
Üretim tarihi
Tasarımcı Los Alamos Ulusal Laboratuvarı


Thin Man atom bombası, Amerika Birleşik Devletleri’nin Manhattan Projesi sırasında geliştirdiği, plütonyum top tipi silah olması önerilen atom bombası. Plütonyumun doğal bozunma hızı silah tipi bir tasarımda kullanmak için çok yüksek olduğundan gelişimi durduruldu.

İlk Kararlar

1942’de, ordunun atomla ilgili araştırmaları savaş süresince devralmasının öncesinde Robert Oppenheimer, haziranda Chicago’da ve temmuzda Berkeley, Kaliforniya’da çeşitli mühendislerin ve fizikçilerin nükleer bomba tasarlama konusunu tartıştığı konferanslar düzenledi. İki altkritik yığının ‘mermiyi hedefe ateşleyerek’ bir araya getirildiği bir silah tipi tasarım seçildi. İç tetikleyicili atom bombası da Richard Tolman tarafından önerildi ama az kişi tarafından göz önünde tutuldu.[1]

Oppenheimer,1942’deki seçenekleri incelendiğinde, top tipi silaha önem verdi ama ateşleme öncesi tehditlere önlem olarak Los Alamos Laboratuvarı’nda Seth Neddermayer idaresinde iç patlamayı araştırmak için E-5 grubunu yarattı. İç patlama tipi bombaların birim başına parçalanabilir madde kütlesi bakımından daha verimli olduğu belirlendi(çünkü sıkıştırılmış parçalanabilir maddeler daha ani ve böylece daha büsbütün tepki verir)En az miktarda belirsizlik içeren proje olduğundan dolayı, araştırma eforunun geniş bir kısmını plütonyum silahının almasına karar verildi. Uranyum silah tipi bombanın ondan daha kolay adapte edilebileceği düşünüldü.

Silah tipi ve iç patlama tipi tasarımlar sırasıyla ‘thin man’ ve ‘fat man’ olarak kodlandırıldı. Bu kod adları Oppenheimer’in Manhattan projesinde çalışmış eski öğrencisi Robert Serber tarafından yaratıldı. Bunları tasarım şekillerine göre seçti:’Zayıf adam ‘ çok uzun bir cihaz olup ismi Dashiel Hammett’ın dedektif romanı Zayıf Adam’dan ve aynı isimli film serisinden ismini aldı.(filmlerin ikincisinde filo komutanı olan Jimmy Stewart rol aldı.) Şişman Adam bombası yuvarlak ve tombul olup ‘The Maltese Falcon’’daki Sydney Greenstreet’in karakterinden adını aldı. ‘little boy’ sonrandan gelecek ve thin man'e zıtlığından dolayı böyle adlandırılacaktı.

Gelişim

Utah Wendover Field'da Alberta Projesi kapsamında Manhattan Projesi sırasında geliştirilmekte olan "İnce Adam" plütonyum silah tasarımlı silahların mahfazaları.

Oppenheimer Los Alamos Laboratuvarı’da,plütonyum silahı tasarımı üzerinde çalışmak için mühendis Edwin McMillan fizikçi Charles Critchfield ve Joseph Hirschfelder oluşan bir takım topladı. Critchfield, Oppenheimer’ın Thin Man’in yüksek namlu ilk hızına ulaşabilmesi için gerekli gördüğü konu olan mermi çemberi üzerine çalışmalar yapmaktaydı. Hirschfelder, iç balistik üzerine çalışmaktaydı. Oppenheimer Haziran 1943’te Deniz Kuvvetleri kaptanı William Sterling Parsons yönetimi ele alana kadar kadar projeye öncülük etti. Nisan 1943 ve Ağustos 1944 arasındaki süreçte bu dört kişi Thin Man tasarımını yarattı ve test etti. Parsons(Deniz Kuvvetleri için yakınlık sensör tapası geliştiren kişi) diğer birimlerle irtibata geçti.E-6 Roket, Hedef ve Kaynak Grubu’nun başı olan Critchfield, kritik kütleleri hesapladı ve20 mm bombardıman silahları ve 3-inç topları kullanarak canlı prova yapabilecekleri bir sistem kurdu. Testleri plütonyumla yürütmek imkânsızdı ve mevcut değildi. Doğrusu, bu zamanlarda,metalin asıl fiziksel karakteristikleri varsayılandan daha fazlasıydı.

Hirschfelder E-8 Dahili Balistik Grubu’nun baş sorumlusuydu ve grubu matematik hesaplamaları görevini yerine getirdi fakat o aynı zamanda uygun barut, ateşleyici ve ateşleme fitili belirlemek zorundaydı. Grubu tam-ölçekli bir deney yürüttü. Bombanın fiziksel boyutunun ayarını yapmak, onu taşıyabilecek uygun bir uçak seçme konusuna gelindiğinde zorluk çıkardı. E-8 grubu silahın namlu ilk hızını saniyede 3.000 fit olarak tahmin etti ve namlunun içindeki basıncını inç karede 75.000 pound(libre)’a kadar ulaşabileceğini hesapladı.

Özellikler

Thin Man’in dizaynı, plütonyumun  uranyum-238’in irradyasyonundan kaynaklanan  nükleer reaktöre başarıyla yerleştirilmesinden önce önerilen bir dizayndı.uranyum-235'te olduğu gibi plütonyumun da silah-tipi metoduyla(kritik altı bir parçayı bir diğerine ateş etme metodu) kritik kütleye toplanabileceği varsayılıyordu. Ön-patlamaları önlemek için, plütonyum mermisinin saniyede 3.000 fite kadar hızlandırılması gerekebilir ya da mekanizma tertibatı tam oturmadan fizyon reaksiyonu başlayıp, cihazı zamanından önce çarçur edebilir.

Thin man 97 cmlik kuyruk ve 58 cmlik orta kısımla beraber  5.2 metre uzunluktaydı. Uzunluk,plütonyum mermisinin hedefe ulaşmadan önce yeterli hıza ulaşması için önemliydi.Yaklaşık 3.600 kg civarındaki Thin Man’i taşıyabilecek tek uçak İngiliz Avro Lancaster’dı ama yine de Amerikan B-29  ana kanat lonjeronunu ve iki bomba yuvasının arasındaki oksijen tanklarını çıkartmak suretiyle yeniden modifiye edilebilir ve bombayı taşıyacak hale getirilebilirdi.(1945-47 yılları arasında  65 gümüş kaplama B-29’a yapıldığı gibi)

Kaynakça

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Bomba</span> yakıcı ve yıkıcı maddelerle doldurulmuş, türlü büyüklükte patlayıcı

Bomba, içi patlayıcı ve yanıcı maddeyle dolu, bir ateşleme düzeneğiyle donatılmış, çeşitli şekillerde bulunan yok edici patlayıcı silah. Son derece ani ve şiddetli bir enerji salınımı sağlamak için patlayıcı bir kimyasalın ekzotermik reaksiyonunu kullanır. Patlamalar, esas olarak, zeminden ve atmosferden iletilen mekanik stres, basınçla yönlendirilen mermilerin çarpması ve nüfuz etmesi, basınç hasarı, şarapneller ve patlamanın oluşturduğu etkiler yoluyla hasar verir. Sözcük, Latince bombus'tan gelir. Yunanca βόμβος romanlaştırılmış bombos'tan gelir, 'patlayan' ve 'uğultu' anlamlarına gelen onomatopoetik bir terimdir.

<span class="mw-page-title-main">Arthur Compton</span> Amerikalı fizikçi (1892 – 1962)

Arthur Holly Compton, 1927'de elektromanyetik radyasyonun parçacık doğasını gösteren Compton etkisinin keşfi ile Nobel Fizik Ödülü kazanmış Amerikalı fizikçidir. Zamanında çok dikkat çeken bir buluştur. Işığın dalga doğası o zamanlarda iyi anlaşılmış olsa da ışığın hem dalga hem parçacık olabileceği fikri kolay kabul görmemiştir. Kendisi ayrıca Manhattan Projesindeki Metallurji Laboratuvarının başı ve 1945 ile 1953 seneleri arasında St. Louis Washington Üniversitesi Rektörüdür.

<span class="mw-page-title-main">Balistik</span>

Balistik veya atış bilimi, mermi ve füzelerin hareketlerini inceleyen bir bilim dalıdır. Uygulamalı mekaniğin bir kolu olarak düşünülebilir. Balistik üç bölüme ayrılır:

  1. Mermi veya füzenin, silahta veya tesir sahasındaki hareketini inceleyen iç balistik,
  2. Uçuş sırasındaki hareketini araştıran dış balistik,
  3. Hedefteki etkileri inceleyen terminal balistik.
<span class="mw-page-title-main">Nükleer silah</span> Nükleer enerji ile yıkım gücü sağlayan silah

Nükleer silah, nükleer reaksiyon ve nükleer fisyon birlikte kullanılmasıyla ya da çok daha kuvvetli bir füzyonla elde edilen yüksek yok etme gücüne sahip silahtır. Genel patlayıcılardan farklı olarak çok daha fazla zarar vermek amaçlı kullanılır. Sadece kullanılan bir silah, tüm bir kenti ya da bir ülkeyi canlı, cansız ne varsa tamamen yok edecek güçtedir.

Ateşli silahlar, barut gazının itici gücüyle mermi atan bütün silahların genel adıdır. Ateşli silah denince, genellikle bir kişi tarafından taşınabilen küçük çaplı silahlar akla gelse de ateşli silahlar kategorisi; büyük toplardan tüfeklere, av tüfeğine ve tabancaya kadar her türde ve boyuttaki silahları kapsar.

<span class="mw-page-title-main">Tanksavar</span> tank imha etmek üzere tasarlanan tahrip gücü yüksek silah

Tanksavar terimi her ne kadar tank türünü işaret etse de aslında tüm askeri amaçlı ZSA sınıf araçları kapsamaktadır. Bu terim bu türden araçların imhasını veya etkisiz hale getirilmesi için kullanılan tüm silah türlerini kapsar. Bunlar başlıca yüksek namlu çıkış hızına sahip topçu sistemleri, füzeler, değişik otomatik top ve tanksavar mayınlarını kapsar.

<span class="mw-page-title-main">Plütonyum</span> atom numarası 94 olan, neptünyumdan elde edilen radyoaktif bir element (simgesi Pu)

Plütonyum, 1940 yılında Glenn T. Seaborg, Edwin M. McMillan, J. W. Kennedy ve A. C. Wahlby tarafından 152 cm'lik siklotron içerisindeki uranyumun döteryum ile bombardımanı sonucunda elde edilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Termonükleer silah</span> hidrojen atomlarının kaynaşarak (füzyon) helyuma dönüştüğü yıkıcı bomba türü

Hidrojen bombası veya füzyon bombası, kontrolsüz termonükleer enerji sağlayabilen yıkıcı nükleer silah.

<span class="mw-page-title-main">Manhattan Projesi</span> ilk atom bombasının üretilmesini içeren bir araştırma ve geliştirme projesi

Manhattan Projesi, II. Dünya Savaşı sırasında ilk nükleer silahların üretimini gerçekleştirmek için yürütülmüş bir araştırma ve geliştirme projesiydi. Proje, Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere Birleşik Krallık ve Kanada ile iş birliği içinde gerçekleştirildi. 1942'den 1946'ya kadar ABD Ordusu Mühendisler Birliği'nden Tümgeneral Leslie Groves'un projenin yöneticiliğini yaptı. Nükleer fizikçi Robert Oppenheimer da bombaları tasarlayan Los Alamos Laboratuvarı'nın yöneticisiydi. Projenin ismi, ilk karargah Manhattan'da olduğu için Manhattan Bölgesi olarak belirlendi; bu ad yavaş yavaş projenin resmi kod adı olan "Development of Substitute Materials"ın yerini aldı. Proje daha sonra İngilizlerin nükleer silah geliştirme projesi olan Tube Alloys'u da bünyesine kattı ve programı Office of Scientific Research and Development'den devraldı. Manhattan Projesi, en yoğun döneminde yaklaşık 130.000 kişiye istihdam sağladı ve yaklaşık 2 milyar ABD dolarına mal oldu. Bunun yüzde 80'inden fazlası fisil malzemeyi üreten tesisleri inşa etmek ve işletmek içindi. Araştırmalar ve bombanın üretimi, Amerika Birleşik Devletleri, Birleşik Krallık ve Kanada'daki otuzdan fazla tesiste gerçekleştirildi.

<span class="mw-page-title-main">Fat Man</span> 9 Ağustos 1945de Nagasakiye atılan atom bombası

Fat Man çev.'şişman adam', ABD tarafından 9 Ağustos 1945 günü Nagasaki'ye atılan atom bombasının takma ismi. II. Dünya Savaşı sırasında kullanılan nükleer silahların ikincisidir ve o güne kadar yapılmış üçüncü nükleer patlamayı gerçekleştirmiştir. Gerçekleşmiş ilk nükleer patlama Trinity Testi ve ikinci patlama ise Little Boy'un patlatılmasıdır. Fat Man, iç patlamalı plütonyum çekirdekli bir atom bombasıydı. Bomba pilot Charles Sweeney (1919-2004) tarafından atılmıştı.Ve Little Boy'dan 2 gün sonra atılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Eugene Wigner</span>

Eugene Paul "E. P." Wigner, Macar-Amerikalı teorik fizikçi ve matematikçiydi.

<span class="mw-page-title-main">Nükleer silah yapımı</span>

Nükleer silah yapımı, nükleer bir silahın fiziksel paketlerinin patlaması için yapılan fiziksel, kimyasal ve teknik düzenlemelerdir. Dört temel tasarım türü vardır. Sonuncusu hariç hepsinde, yerleştirilmiş cihazlardaki patlayıcı enerji füzyon ile değil, nükleer fisyon ile elde edilir.

<span class="mw-page-title-main">Robert Fox Bacher</span> Amerikalı nükleer fizikçi

Robert Fox Bacher, Amerikalı nükleer fizikçi Loudonville, Ohio'da doğdu. Lisans eğitiimini ve doktorasını Michigan Üniversitesi'nde tamamladı. 1930'da Atomik Düzeyde Aşırı İnce Yapının Zeeman Efekti hakkındaki doktora tezini Samuel Goudsmit'in danışmanlığında yazdı. Mezuniyeti ardından, Caltech'te ve Massachusetts Teknoloji Enstitüsünde çalışmaya başladı, Columbia Üniversitesi'nin iş teklifini kabul etti. 1935'te, Hans Bethe ile beraber Cornell Üniversitesi'nde çalışmaya başladı. Cornell'da Hans ile beraber kitabı Nuclear Physics. A: Stationary States of Nuclei (1936) üzerinde çalışmalara başladı. Bu kitap "Bethe'nin İncili" olarak bilinecek olan 3 kitabın ilkiydi.

<span class="mw-page-title-main">Klaus Fuchs</span> Alman teorik fizikçi ve atom casusu

Emil Julius Klaus Fuchs 1950 yılında II. Dünya Savaşı ve kısa bir süre sonrasında Amerikan, İngiliz ve Kanada Manhattan Projesi’nden elde ettiği bilgileri Sovyetler Birliği’ne iletmesinden dolayı mahkûm edilen Alman teorik fizikçi ve atom casusudur. Los Alamos Laboratuvarında iken Fuchs ilk olarak nükleer silahlarla ilgili birçok teorik hesaplamadan ve sonrasında hidrojen bombası modellerinden sorumluydu.

Henry Seth Neddermeyer, Amerikalı fizikçidir.

Dayton Projesi, ilk atom bombasının üretilmesi için başlanan Manhattan Projesinin bir bölümüne verilen isim. Proje Dayton, Ohio'da gerçekleştirildiği için bu ismi almıştır. Proje çalışanları atom bombalarında zincir reaksiyonlarına başlamak için kullanılan polonyum tabanlı modüle nötron başlatıcıların üretilmesinden sorumluydular. Dayton Projesi, 1943'ten 1949'a kadar sürmüş, ardından Miamisburg yakınlarındaki Mound Laboratuvarları'na taşındı.

<span class="mw-page-title-main">Myrtle Bachelder</span> Amerikalı kimyager (1908 – 1997)

Myrtle Bachelder tam adıyla Myrtle Claire Bachelder, Amerikalı kimyager, akademisyen, bilim insanı ve asker. Manhattan atom bombası projesi'ndeki gizli çalışmaları ve metal kimyasındaki tekniklerin geliştirilmesi ile tanınmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">MAUD Komitesi</span> 1940-1941 yılları arasında faaliyet gösteren İngiliz nükleer silah araştırma grubu

MAUD Komitesi, İkinci Dünya Savaşı sırasında oluşturulmuş bir İngiliz bilimsel çalışma grubuydu. Bir atom bombasının mümkün olup olmadığını belirlemek için gerekli araştırmaları yapmak üzere kurulmuştur. MAUD adı, Danimarkalı fizikçi Niels Bohr'un hizmetçisi Maud Ray'e atıfta bulunan bir telgraftaki garip bir satırdan geldi.

<span class="mw-page-title-main">Project Y</span>

Project Y olarak da bilinen Los Alamos Laboratuvarı, Manhattan Projesi tarafından oluşturulan ve II. Dünya Savaşı sırasında Kaliforniya Üniversitesi tarafından işletilen gizli bir laboratuvardı. Laboratuvar kuruluş amacı, ilk atom bombalarını tasarlamak ve inşa etmekti. Robert Oppenheimer, 1943'te Norris Bradbury'nin yerine geçtiği Aralık 1945'e kadar görev yapan ilk yöneticiydi. Bilim insanlarının güvenliğini korurken çalışmalarını özgürce tartışabilmelerini sağlamak için laboratuvar New Mexico'nun ücra bir yerine yerleştirilmişti. Savaş zamanındaki laboratuvar, bir zamanlar Los Alamos Ranch School'un bir parçası olan binaları işgal ediyordu.

<span class="mw-page-title-main">II. Dünya Savaşı sırasında teknoloji</span>

Teknoloji, İkinci Dünya Savaşı'nda önemli bir rol oynadı. Savaş sırasında kullanılan teknolojilerin bazıları 1920'ler ve 1930'ların iki savaş arası yıllarında geliştirildi, çoğu savaş sırasında ihtiyaçlara ve öğrenilen derslere göre geliştirildi, diğerleri ise savaş sona erdiğinde geliştirilmeye başlandı. Pek çok savaşın günlük yaşamımızda kullandığımız teknolojiler üzerinde büyük etkileri oldu ancak İkinci Dünya Savaşı, günümüzde kullanılan teknoloji ve cihazlar üzerinde en büyük etkiyi yarattı. Teknoloji aynı zamanda II. Dünya Savaşı'nın yürütülmesinde tarihteki diğer savaşlardan daha büyük bir rol oynadı ve sonuçlarında kritik bir rol oynadı.