İçeriğe atla

Tepecik - Çiftlik Höyüğü

Arkeolojik Höyük
Adı:Tepecik - Çiftlik Höyüğü
il:Niğde
İlçe:Çiftlik
Köy:Merkez
Türü:Höyük
Tahribat:
Tescil durumu:Tescilli[1]
Tescil No ve derece:1257 / 1
Tescil tarihi:30.03.2000
Araştırma yöntemi Kazı

Tepecik - Çiftlik Höyüğü, Niğde İl merkezinin kuzeybatısında Çiftlik İlçesi'nin 1 km doğusunda, Melendiz Dağları'nın hemen doğusundaki küçük bir vadi içinde yer alan bir höyüktür. Tepe, 200 metre çapında (300 x 170 metre boyutlarında[2]) 4-5 metre yüksekliğindedir. İçinde bulunduğu ova, bir yandan su kaynakları zengin ve verimli topraklar sunarken, diğer yandan yakındaki obsidiyen kaynakları höyük açısından uygun bir çevre sağlamaktadır.[3] Höyüğün bulunduğu ova, Mio-Pliosen ile Pleistosen devrelerde oluşmuş bir krater ovasıdır. Krater, Pleistosen dönemde bir göl halindeydi ve Holosen başlarından itibaren dolmayı sürdürerek bir ova haline geldi. Yerleşmenin başladığı MÖ 6. – 7. binyıllarda kısmen göldü ve yerleşme bir göl kenarında ya da yakınında yer alıyordu.[4]

Kazılar

Höyük ilk kez 1966 yılında[5] I. A. Todd tarafından tespit edilmiştir. Kazılar ise 2000 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Prehistorya Anabilim Dalı'ndan Doç. Dr. Erhan Bıçakçı ve Niğde Müzesi'nden E. Faydalı başkanlığında başlatılmıştır.[3] Kazılar İstanbul Üniversitesi Araştırma Fonu tarafından desteklenmektedir.[2]

Tabakalanma

Höyükteki tabakalanma yeniden eskiye göre şu şekildedir.

  • Geç dönem (Geç Roma - Bizans)
  • Orta Kalkolitik Çağ
  • Erken Kalkolitik Çağ
  • Neolitik Çağ[3]

Radyokarbon tarihleme yöntemine göre (14C) 3. tabakanın ilk evreleri MÖ 6.000'e tarihlenmektedir. 4. tabakanın ortalarının verdiği tarih MÖ 6.300 olarak görünmektedir.[3]

Buluntular

Yüzeyden yaklaşık 2 metre derinlikten itibaren yapı kalıntılarına ulaşılmaktadır. Çevreden toplanan volkanik taşlardan subasmanlar, düz ve keskin kenarlılar seçilerek inşa edilmiş, düz kenarlar duvarın dış yüzüne bakacak şekilde yerleştirilmiş, büyük taşların araları küçük taşlarla doldurulmuştur.[2] Bu taş subasmanlar üzerine çıkılan duvarlarda kerpiç kullanılmıştır.[4]

Yakınlarda bol obsidiyen kaynağı bulunması dolayısıyla yontmataş endüstrisinde kullanılan hammadde büyük oranda obsidiyen olmaktadır. Dördüncü tabakada ikisi oldukça büyük olmak üzere çeşitli yontma taş işlikleri olduğu görülmektedir.[3] Göllü Dağ obsidiyeni olarak bilinen bu malzeme Yakındoğu'nun en zengin ve kaliteli obsidiyeni olarak bilinmektedir. Bu sayede yerleşmede yontma taş endüstrisi kayda değer bir zenginlik göstermekte, üretilen dilgi ve mızrak uçları gelişkin bir teknolojiye işaret etmektedir. Anadolu'da ve Yakondoğu'da bilinen ok ve mızrak uçları tiplerinden birçoğu Tepecik - Çiftlik Höyük buluntuları arasındadır[4] Öte yandan çok sayıda sürtme taş alet ele geçmiştir. Bunlara, biley taşları, vurgu taşları, ezgi taşları, öğütme taşları ve öğütme tekneleri örnek verilebilir. Bu arada yerleşme, bızlar, perdah aletleri, ıspatulalar ve kaşıklar gibi çok sayıda kemik alet de vermektedir.[3]

Oldukça bol sayıda yabani at, daha az sayıda olmak üzere yabani eşek phalanx kemiğinden (toynak üzerindeki ayak kemikleri) yapılmış çok sayıda idol bulunmuştur. Benzer idoller Kuzey Suriye'nin MÖ 10. ve 9. yüzyıl Çanak Çömleksiz Neolitik Çağ'ına tarihlenen Dja'de ve Mureybet'te bulunmuştur. Ancak Tepecik - Çiftlik Höyük'te bulunanların yapım tekniği daha farklıdır.[3]

Höyükteki kazılarda 9 bireye ait gömüte ulaşılmıştır. Bu gömütlerden dördü erişkin, ikisi çocuk, üçü ise bebektir. Gömütlerin bazılarının ilk gömüldükleri yerlerden çıkarılıp başka yere birlikte gömüldükleri düşünülmektedir, çünkü bireylere ait birçok kemik eksiktir.[3]

Değerlendirme

Tepecik - Çiftlik Höyük esas olarak Neolitik Çağ'dan beri iskan edilmiş bir yerleşmedir. Ele geçen, özellikle kabartmalı kaplar, Köşk Höyük'le karşılaştırılmakla tepedeki yerleşmenin Erken Kalkolitik Çağ'da da sürmüş olduğu kabul edilmektedir.[3]

Tahribat durumu

Bütün höyük alanı günümüzde tarla olarak sürülmektedir. Yöre halkının ifadesine göre bu durum geçmişten beri böyledir. Uzun yıllar sürülmesi dolayısıyla tahribat görmüştür. Öte yandan yöre halkı tarafından, yine uzun yıllar yapılarda kullanılmak üzere höyükten taş alınagelmiştir. Taş çıkarmak için zaman zaman kazı yapılmakta ve sıklıkla mezarlara girilmektedir.[2]

Dış bağlantılar

Kaynakça

  1. ^ "TAY – Yerleşme Ayrıntıları". 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Mart 2012. 
  2. ^ a b c d Erhan Bıçakçı, Tepecik/Çiftlik Höyüğü (Niğde) Kazısı Işığında Orta Anadolu Tarihöncesi Kültürleri ile İlgili Yeni bir Değerlendirme Türkiye Bilimler Akademisi Arkeoloji Dergisi – Sayı IV (2001) Sh.: 29
  3. ^ a b c d e f g h i "TAY – Yerleşme Dönem Ayrıntıları". 1 Şubat 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Mart 2012. 
  4. ^ a b c Erhan Bıçakçı, Tepecik Höyük 26 Şubat 2013 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  5. ^ Erhan Bıçakçı, Sh.: 26

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Yeşilova Höyüğü</span> İzmir, Türkiyede arkeolojik sit

Yeşilova Höyüğü İzmir'in en eski yerleşim birimidir. Bornova ilçesinin Karacaoğlan mahallesinde, Manda çayı kıyısında bulunan bir höyüktür. Yer olarak Işıkkent Eğitim Kampüsü'nün doğusuna, Bornova Anadolu Lisesi'nin güneybatısına düşmektedir. Yerleşim olduğu dönemlerde İzmir Körfezi iki kilometre daha içerideydi, bölge bugünkünden daha sulaktı ve daha zengin bir flora ile faunaya sahipti. Bornova Ovası'nın orta kesimindeki Yeşilova Höyüğü, Yassıtepe Höyüğü ve İpeklikuyu Höyüğü, günümüz İzmir'inde ilk düzenli yerleşimlerin olduğu noktalardır. Diğer yandan alan olarak bakıldığında Batı Anadolu'daki en büyük yerleşimdir. Günümüzde, Bornova Ovası yüzeyinin 4-5 metre altında kalmış durumdadır.

<span class="mw-page-title-main">Cafer Höyük</span>

Cafer Höyük, Malatya il merkezinin yaklaşık 40 km. kuzeydoğusunda bulunan höyük bugün için Karakaya Barajı suları altında kalmıştır. Bölgenin günümüzde 9 bin yıl önce iskan edildiği düşünülmektedir. Paleolitik Çağ insanlarının, Malatya civarında sık rastlanan mağaralardan çıkıp yabanıl tahıl devşiriciliği ile yerleşik yaşama geçtikleri, ardından da tarıma başladıkları anlaşılmaktadır. Ancak hayvan evcilleştirildiğine ilişkin bir bulgu yoktur.

Hayaz Höyük, Adıyaman ilinin Samsat ilçesine bağlı Hayaz köyü yakınında bulunan arkeolojik bir yerleşmedir. Samsat ilçesinin 17 km. güneyinde bulunan köy ve höyük daha sonra Atatürk Baraj Gölü suları altında kalmıştır. Göl oluşmadan önce Fırat ile onun bir kolu olan Kalburcu Çayı'nın birleştiği noktada bulunmakta idi.

Pınarbaşı Höyüğü, Niğde ilinin Bor ilçesinin 3 km. kuzeybatısında bulunan 100 metre çapında, 8 metre yükseklikte bir höyüktür. Höyüğün bulunduğu tepenin kuzeybatı noktasında güçlü akışlı bir pınar bulunmaktadır. Höyük adını bu pınardan almıştır.

<span class="mw-page-title-main">Köşk Höyük</span> Niğde il merkezine 17 km mesafedeki bir höyük

Köşk Höyüğü, Niğde il merkezine 17 km mesafede bulunan bir höyüktür. Höyük 80 metre çapında 15 metre yüksekliktedir. Kazılarda ulaşılan buluntular Niğde Müzesinde sergilenmektedir. Müze'de diğer buluntular yanında MÖ 4883 yılına tarihlenen bir Kalkolitik ev modeli, birebir ölçülerde sergilenmektedir.

Çavi Tarlası, Şanlıurfa ili Siverek ilçesine bağlı Nusaybin yerleşmesinin 500 metre kuzeydoğusunda yer alan bir höyüktür. Bölgedeki en yakın höyük olan Hassek Höyük'ün 4,5 km. doğusundadır. Höyük çevresinde çok sayıda su kaynağı olmasına bağlı olarak "su kaynağı tarlası" gibi bir anlama gelen Çavi Tarlası olarak adlandırılmış olan yükselti 140 x 120 metre boyutlarındadır.

Bakla Tepe Höyüğü, İzmir il merkezinin 30 km. güneyinde, Menderes (Cumaovası) ilçesinde, Tahtalı Barajı nedeniyle terk edilen Bulgurca Çiftlik Köyü'nün hemen yakınında yer alan bir Höyüktür. Yıllardır bakla yetiştirilen bir alan olduğundan Köy'de Bakla Tepe olarak bilinmekteydi. Tarihöncesi bir yerleşimin höyükten köy altına kadar uzandığı, sapılan sondalardan anlaşılmaktadır.

Tilkitepe Höyüğü ya da eski kaynaklarda Şamramaltı Van il merkezinin 7 km. güneybatısında yer alan bir höyüktür. Günümüzde Van Havaalanı sınırları içinde olup kısmen havaalanı olarak kullanılmaktadır. Höyük 55 metre çapında, 6-7 metre yüksekliğindedir.

Çine Tepecik Höyük, Aydın İl merkezinin güneyinde, Çine İlçesinin 5 km. batısında, Karakollar Köyü'nün 3 km. güneybatısında yer alan bir höyüktür. Çine Çayı'nın 1 km. doğusunda bulunan höyük 120 x 40 metre boyutlarında olup 9 metre yüksekliktedir.

Tülintepe Höyüğü, Keban Baraj Gölü suları altında kalmadan önce Elazığ il merkezinin 21 km. doğusunda yer almış olan bir höyüktür. Höyük 250 x 200 metre boyutlarında ve 20 metre yüksekliğindeydi.

Kumtepe Höyüğü, Çanakkale İl merkezinin güneybatısında, Kumkale'nin güneyinde, Kara Menderes Çayı'nın batı yakasında yer alan, Çanakkale Boğazı'ndan 2,5 km. ve Ege Denizi'nden 2 km. mesafede bulunan bir höyüktür. Tepe, 100 x 80 metre boyutlarında olup 4-5 metre yüksekliktedir.

Fikirtepe Höyüğü, İstanbul İli'nin Anadolu yakasında, Kadıköy İlçe merkezinin birkaç kilometre doğusunda, Fikirtepe Tepesi'nin doğu kenarında yer alan bir düz yerleşmedir. Denizden 26 metre yükseklikteki yayvan bir tepenin güney-güneydoğu kesiminde, Kalamış Koyu'nda Marmara Denizi'ne dökülen Kurbağalıdere'ye doğru uzanan yamaçta bulunmaktaydı. Günümüz yerleşiminin altında kalmış ve tümüyle tahrip olmuştur. Yerleşmenin Kalamış Koyu'na mesafesi 1.300 metre, Kadıköy Koyuna ise 2 km.dir. eski çağlarda çevrenin ormanlık olduğu, bu yüzden balıkçılık, avcılık ve sınırlı ölçüde de olsa tarım olanaklarına sahip olduğu düşünülmektedir.

Menteşe Höyüğü, Bursa İl merkezinin doğu-kuzeydoğusunda, Menteşe Köyü'nün yaklaşık 500 metre güneybatısında yer alan bir höyüktür. Höyük, Yenişehir Ovası'nın kuzeybatısında olup, 100 x 4 metre boyutlarındadır. Ilıpınar Höyüğü'ne 25 km. mesafededir. Yakın zamanlara kadar tepenin birkaç yüz metre mesafesinde bataklık bir alan vardı. Bu bataklık alan antik çağlarda geniş bir alana yayılmış bir göldü. Höyük'te ele geçen buluntular İznik Müzesi'nde sergilenmektedir.

Büyük Güllücek Höyük, Çorum İl merkezinin güneybatısında, Alaca İlçesi'nin kuzeybatısında, Büyük Güllücek Köyü'nün güneybatısında yer alan bir höyüktür. Höyüğün gerçek adı Kaletepe olmakla birlikte arkeoloji yazınında en yakın yerleşimin adıyla geçmektedir. Yerel olarak ise Nurlu Kale olarak bilinmektedir. Tepe, Kaledere ve Ağçeviren dereleri arasındaki sırtta, dereden 50 metre yüksekliktedir. Çapı yaklaşık olarak 50 metredir. Höyük, Alacahöyük'ün 15 km. kadar kuzeydoğusuna düşmektedir.

Kusura Höyük, Afyon İl merkezinin 55 km. güneybatısında, Sandıklı İlçesi'nin 12 km. güneyinde, Kusura Köyü'nün hemen batısında yer alan bir höyüktür. Tepe 400 metre çapında, 14 metre yüksekliğindedir.

Kömürcü / Kaletepe Höyüğü, Niğde İli, Çiftlik İlçesi'ne bağlı Kömürcü Köyü yakınlarındaki Kaletepe olarak bilinen kayalık tepede yer alan bir höyüktür. Göllü Dağı'nın doğu yamacındaki höyük 150 x 150 metre boyutlarındadır. İki yanından birer dere akmaktadır.

Can Hasan 1 Höyüğü, Karaman il merkezinin 12–15 km. kuzeydoğusunda, eski adı Can Hasan, bugünkü adı Alaçatı olan köy yakınlarındaki ve Can Hasan 3 Höyüğü'nün 750 metre kadar güneydoğusunda yer alan bir höyüktür. Can Hasan Köyü civarındaki, aynı adla bilinen üç höyükten biridir. Can Hasan 1 Kalkolitik Çağ, Can Hasan 2 Helenistik. Roma ve Bizans, Can Hasan 3 ise Neolitik Çağ yerleşimi olarak tarihlendirilmektedir. Can Hasan 1, 360 x 280 metre boyutlarında, 5 metre yükseklikte bir tepedir. Söz konusu üç höyüğün yer aldığı ova, Toroslar'ın kuzey yamaçlarına çok da uzak olmayan, verimli bir ovadır.

Musular, Aksaray İli, Aksaray İlçesi, Kızılkaya Köyü'nün yaklaşık 1 km. güneyinde, Musular Mekii'nde yer alan bir düz yerleşmedir. Hasan Dağı ve Melendiz Dağı'nın kuzeyine düşen volkanik bir arazide Ihlara Vadisi'nin verimli ovasında, Melendiz Çayı'nın batı kıyısındadır. Aşıklı Höyük'ün 300-400 metre batısında yer almaktadır.

Levzin Höyük, Adıyaman il merkezinin güneybatısında, Besni İlçesi'nin 25 km. güneyinde, Yoldüzü Köyü'nün 1,4 km. güneyinde yer alan bir höyüktür. Çakırhöyük (Keysun) Ovası'ndaki höyük yaklaşık 5-6 metre yükseklikte olup 15 dönümlük bir alanı kaplamaktadır.

Dedecik-Heybelitepe Höyüğü, İzmir ili'nin yaklaşık 35 km. güneyinde, Torbalı Ovası'nın batı kenarında, Metropolis Antik Kenti'nin 2 km. kadar güneyinde, Özbey ve Yeniköy köyleri arasında yer alan bir höyüktür.