İçeriğe atla

Tekke

Yunanistan İskeçe'de Budalı Hoca Tekkesi
Makedonya Kalkandelen'de bulunan, 1538'de Türkmenler taraflarından inşa edilen Arabati Baba Alevî-Bektâsî Türkmen Tekkesi, Avrupa'da ayakta kalan ender yapılardandır.

Tekke, tarikattan olanların barındıkları, ibadet ve tören yaptıkları yer, dergâh gibi yapılardır. Osmanlı İmparatorluğu'nda tekke anlamında günümüz Türkiye'deki Müslüman Türkmen Alevî-Bektâşîlerin Cem Evi, yani Mescid'in yanı sıra dergâh, âsitane sözcükleri olarak kullanılmıştır. Bazı tarikatlarda hankâh ve âsitane yalnızca merkez tekkeye denir.

Etimoloji

Osmanlıca sözlüklere göre Farsçadan (تَکْیه takye) 'tekye' kelimesi türemiştir.[1][2][3] Bu kelime Urduca ve Pencapça'da تَکْیہ (takya) şeklinde da mevcuttur ve Farsçadan türemiştir.[4][5]

Dervişe tekyenişin ya tekyedar denirdi.

Osmanlı tekkeleri

Tekke yapılarının büyüklüğü tarikatlara göre değişir. Tek bir mekândan oluşan tekkelerin yanı sıra, geniş alana yayılmış birçok yapıyı barındıran külliye görünümlü tekkeler de vardır. Tekkelerin tek bir mekândan oluşanları genellikle tarikata bağlı kişilerin haftanın belirli günlerinde bir araya geldikleri, tarikata özgü törenleri düzenledikleri yapılardır. Birden çok mekândan oluşanlarda ise tarikat etkinliği daha geniş ve süreklidir. Böyle tekkelerde, genellikle şeyhin ailesiyle orturduğu ayrı bir yapı, dervişlerin sürekli ya da geçici olarak barındıkları yapılar, aşevi, çamaşırhane, hamam gibi yerler ve tarikata bağlı kişilerin toplanıp ayin, sohbet ya da zikir denilen törenlerini düzenledikleri ayrı bir mekân bulunur. Merkez tekkeler doğal olarak daha çok mekândan oluşur. Örneğin Alevî-Bektaşi tarikatının merkezi olan, Nevşehir'e bağlı Hacıbektaş ilçesindeki Hacı Bektaş Veli Dergâhı üç avluya açılan bir yapılar topluluğu biçimindedir. Bu yapıların başlıcaları Hacı Bektaş Veli Türbesi, Balım Sultan Türbesi, aşevi, kilerevi, mihmanevi, çamaşırhane, hamam, meydan, muhabbet divanı ve mescittir. Eskiden var olduğu bilinen erzakevi ile ekmekevi yıkılmıştır. Mevlevi tarikatının merkezi olan Konya'daki Alevî-Mevlevî, yani Mevlana Dergâhı ve Cem Evi'nde Mevlana Türbesi, semahane, mescid (Cem Evi), mutfak, derviş hücreleri ile Türkmen Alevî-Bektâşî dedeleri ve çelebiler dairelerinden oluşur. Tekkeler içinde tarikat büyüklerinin gömüldüğü türbeler, tekke bahçesinde de daha çok dervişlerin gömüldüğü, hazire adı verilen küçük mezarlıklar bulunur.

Türkiye'de 1925'te çıkarılan bir yasayla tekkeler kapatılmış, tarikat etkinlikleri de yasaklanmıştır. Sonradan bazı tekke yapıları müze olarak ziyarete açılmıştır.

İran tekkeleri

Tekye-i Devlet

İran'da çok sayıda tekke var. Ancak günümüzde Sufîler tarafından kullanılmazlar. Daha ziyade hüseyniyeler gibi kullanılırlar. 16. yüzyılda Safevîlerin İran'ı Şiileştirmesinden sonra, İran'ın tekkeleri hüseyniyeler dönüştürülmüştürler.[6]

Yezd Mir Çakmak Tekkesi, Kirmanşah Muavinülmülk ve Beylerbeyi Tekkeleri de İran'daki tanınmış tekkeler arasındadır. Muavinülmülk Tekkesi hüseyniye, zeynebiye ve abbasiye'den oluşan bir külliye olarak inşa edilmiştir.[7][8] Tekye-i Devlet, taziye için devletin yaptırdığı en meşhur bina, Kaçar Hükümdarı Nasıreddin Şah tarafından 1870'lerde inşa edilmiştir. Pek çok taziyenin temsil edildiği bu bina 1946 yılında yıkılmıştır.[9]

19. asrın ikinci yarısında, İstanbul'daki İranlı Şiî topluluğu Hüseyniye Tekkesi adını verdiği bir "Azadarî mabedi" inşa etmeye çalıştı.[10]

Güney Asya'da tekkeler

Evrengabad'daki Baba Şah Müsafir Tekkesi[11]

Güney Asya'da tekke kelimesi (Urducaتکیہ takya) mevcuttur ve jamāʿat-khāna (Urducaجماعت خانہ), dargāh (Urducaدرگاہ), langar (Urducaلنگر) ve bazen ʿimārat (Urducaعمارت) kelimeleri ile eş anlamlıdır.[12]

Kaynakça

  1. ^ "تكیه". مکمل عثمانلی لغتی (Osmanlıca). 28 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Nisan 2024. 
  2. ^ "تكیه". قاموس عثمانی (Osmanlıca). 28 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Nisan 2024. 
  3. ^ "تكیه". لغت رمزی (Osmanlıca). 28 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Nisan 2024. 
  4. ^ Platts, John T. (1884). A dictionary of Urdu, classical Hindi, and English. Londra: W. H. Allen & Co. s. 332. 17 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Mayıs 2024. 
  5. ^ صلاح الدین، اقبال (2002). وڈی پنجابی لغت: پنجابی توں پنجابی. لاہور: عزیز پبلشرز. s. 790. 30 Aralık 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Nisan 2024. 
  6. ^ محمد صادق محمد الكرباسي (2019). معجم المشاريع الحسينيّة - الجزء الثالث: دائرة المعارف الحسينية (Arapça). 18 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Nisan 2024. بناء الحسينية كان حديث العهد بإيران، وأما التكايا فكانت معروفة ومنتشرة في أنحاء إيران وكانت تقام فيها بعض الشعائر الحسينية أيضا قبل أن تنتقل إلى الحسينيات التي تخصصت بالشعائر الحسينية. 
  7. ^ Encyclopedia of Islam (İngilizce). 2009. s. 320. 17 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Nisan 2024. 
  8. ^ Zulfikar Hirji (2010). Diversity and Pluralism in Islam (İngilizce). 17 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Nisan 2024. 
  9. ^ İslâm ansiklopedisi. 40. 2011. s. 204. 
  10. ^ Güllü Yıldız (13 Temmuz 2021). "II. Abdülhamid Dönemi İstanbul'unda Şii Kimliği ve Hüseyniye İnşa Girişimi". Cihannüma. ss. 131-148. doi:10.30517/cihannuma.970811. 
  11. ^ سب رس (Urduca). 2007. 20 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Nisan 2024. تکیہ بابا شاہ مسافر 
  12. ^ Ridgeon, Lloyd (2020). Routledge Handbook on Sufism (İngilizce). 19 Nisan 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Nisan 2024. takya is used also in India and in Xinjiang (China). In the Indian subcontinent, the terms used are jamā'at-khāna (meeting room), takya (pillow, bolster) or dargāh (royal court) and langar (refectory), a term of Sanskrit origin, and sometimes imarat (religious complex). 
  • Türk Tasavvuf Tarihi Araştırmaları "Tarikatlar, Tekkeler, Şeyhler", Mustafa Kara, Dergah Yayınları (2005)
  • Tekkeler ve Zaviyeler, Mustafa Kara, Dergah Yayınları (1999)
  • Din Hayat Sanat Açısından Tekkeler ve Zaviyeler, Mustafa Kara, Dergah Yayınları (1990)

Dış bağlantılar

17 Haziran 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.

İlgili Araştırma Makaleleri

Alevilik, Ali ve On İki İmam'ın öğretilerini öğretmiş olduğu varsayılan Hacı Bektaş-ı Veli'nin mistik Alevi İslami öğretilerini takip eden yerel bir İslami gelenektir. Alevi öğretileri dede adı verilen din adamları tarafından aktarılır. İslam'ın altı iman esası kabul edilir, ancak yorumlamada diğer mezheplerle farklılıklar bulundurur. Alevi öğretileri, yerel bir Türk dünya görüşüyle harmanlandı ve İslam'ın heterodoks bir yorumuna yol açtı. Geçmişin aksine günümüz Alevilerinin bir kısmı kendini Müslüman olarak tanımlandırmamaktadır. Hak-Muhammed-Ali teslis inancına bağlıdırlar.

<span class="mw-page-title-main">Bektaşîlik</span> Sufi/tasavvufî tarikat

Bektâşîlik, adını 13. yüzyıl Anadolu'sunun İslâmlaştırılması sürecinde etkin faaliyet gösteren ve Hoca Ahmed Yesevî'nin öğretilerinin Anadolu'daki uygulayıcısı konumunda olan Hacı Bektaş-ı Veli'den alan, daha sonra ise 14. ilâ 15. yüzyıllarda Azerbaycan ve Anadolu'da yaygınlaşan Hurûfilik akımının etkisiyle ibahilik, teslis (üçleme), tenasüh ve hulul anlayışlarının da bünyesine katılmasıyla 16. yüzyılın başlarında Balım Sultan tarafından kurumsallaştırılan, On İki İmam esasına yönelik sufi/tasavvufî tarikat.

<span class="mw-page-title-main">Karagümrük</span> Fatih, İstanbul, Türkiyede mahalle

Karagümrük İstanbul ili Fatih ilçesine bağlı tarihi bir mahalledir.

Balım Sultan, Alevî-Bektaşiliği sağlam bir sistemle hem Türkmen hem de Alevî ve ocaklarıyla kurumlaştırmasıyla bilinen Horasan kökenli Seyyid Alevî-Bektâşî bir Türkmen ve Tasavvuf âlimi olup, Alevî Pîri ve Horasanlı Türkmen Şeyhi Hacı Bektâş Velî'den sonraki ikinci Pîri'dir. Anadoluya Türk-İslam'ı yaymaya görevlendirilen Hacı Bektâş Velî ile birlikte kendisiyle Anadoluya gelen 90.000 Alevî Türkmen Horasan Erenlerin soyuna mensup olup, önemli bir kişiliği vardır. Alevî-Bektâşî Türkmenlerinin günümüz Türkiye'de en çok yoğun olarak Çorum, Tokat, Amasya, Nevşehir (Hacıbektaş) ve Türkiye'nin birçok yöreleri ve illerindeki gibi, Türkmen aşireti ve Balım Sultan'ın Alevî ocaklarından sorumlu olduğu gibi, Alevî-Bektâşî Müslümanların, Hacı Bektaş Velî'den sonra ikinci Pîr, yani Şia-î Batınîyye (Tasavvufî) âlimi bir Rehber, Pîr, Mürşid ve Önder olarak kabul edilir.

Kutb’ûd-Dîn Haydar ya da Baba Haydar (Haydar Gazi veya Haydar Sultan da denir). Hoca Ahmed Yesevî’nin dervişlerinden olup Tarikât el-Aleviyye'nin Haydarîlik veya "Haydarîlik Tarikâtı" kurucusudur.

<span class="mw-page-title-main">Tekke, zaviye ve türbelerin kapatılması</span> 677 sayılı yasayla Türkiyedeki tarikat faaliyetlerinin durdurulması

“Tekke, zaviye ve türbelerin kapatılması”, 30 Kasım 1925 tarihinde kabul edilip 13 Aralık 1925 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 677 sayılı kanun ile hayata geçmiştir. Konya milletvekili Refik Bey (Koraltan) ve beş arkadaşının önerisiyle meclise sunulup kabul edilen Tekke ve Zaviyeler ile Türbelerin Seddine ve Türbedarlar ile Bazı Unvanların Men ve İlgasına Dair Kanun; bütün tarikatlarla birlikte şeyhlik, dervişlik, müritlik, dedelik, seyitlik, çelebilik, babalık, emirlik, halifelik, falcılık, büyücülük, üfürükçülük, gaipten haber vermek ve murada kavuşturmak amacıyla muskacılık gibi, eylem, unvan ve sıfatların kullanılmasını, bunlara ait hizmetlerin yapılmasını ve bu unvanlarla ilgili elbise giyilmesini de yasaklamıştır. Ayrıca yasa ile Türkiye Cumhuriyeti içinde padişahlara ait ya da bir tarikata çıkar sağlamaya yönelik tüm türbeler kapatılmış, türbedarlıklar kaldırılmıştır. Yasaya aykırı davrananlara para ve hapis cezası getirilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Yahya Efendi Türbesi</span> 1571 tarihli Mimar Sinan eseri kâgir türbe

Yahya Efendi Türbesi, İstanbul'un Beşiktaş ilçesinde, Çırağan Sarayı karşısında, Yahya Efendi Tekkesi'nin bitişiğinde bulunan 1571 tarihli Mimar Sinan eseri kâgir türbedir.

Cerrahîlik bir İslâm tarikatı, Halvetîyye'nin kolu olan Ramazânîyye'nin alt şubesi. Cerrahîlik, adını kurucusu olan Nureddîn Muhammed ibn-i Abdullah er-Rûmî el-İstanbulî el-Cerrahî'den alır. 17. yüzyılın sonlarında kurulmuş olan Cerrâhî tarikatı, eski İstanbul'un en yaygın tarikatlarından biriydi.

Galibîlik, Hacı Galip Hasan Kuşçuoğlu tarafından kurulmuş tarikattır. Kuşçuoğlu, 1993 yılında Kâdirî ve Rufaî tarikatlarının birleşiminden yeni bir kol olarak ayrı bir tarikat verildiğini ilân etti ve hâli hazırda var olan 12 tarike ek olarak kendi ismiyle anılan Gâlibîlik tarikatını 13. tarik olarak tanıttı.

<span class="mw-page-title-main">Özbekler Tekkesi</span>

Özbekler Tekkesi, 1752'de Buharalı Nakşibendi dervişler tarafından Ahmet Yesevi geleneğinde Üsküdar, Sultantepe'de kurulan tekke. Türk Kurtuluş Savaşı yıllarında Anadolu'ya asker ve cephane göndermede gizli bir üs olarak hizmet verdi. Halen Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne bağlı olup müze olarak kullanılması gündemdedir. Üsküdar İlçesinin Sultantepe Mahallesi, Münir Ertegün Sokağın devamında mezarlık içerisinde yer almaktadır.

Halef Sultan Zaviyesi, Anadolu Selçukluları devrinde Halef İbn Süleyman adına Tokat'ta inşa edilmiş bir yapıdır.

Maarifî Camii ya da Muhammed Maarifî Camii, İstanbul'un Anadolu Yakası'nda, Kartal ilçesi Kordonboyu mahallesinde bulunan tarihî bir camidir. Eskiden bir Rufai tekkesi olan cami, Rufailiğin Maarifiye kolunun kurucusu Şeyh Seyit Muhammet Maarifi tarafından inşa edildi. Yapının ilk önceleri şeyhin özel eviyken, daha sonraları kendi tarafından tam teşekküllü bir tekkeye çevrildiği sanılmaktadır.

Aşıkpaşazade Derviş Ahmet Âşıkî, Vefai dervişi ve Osmanlı tarihçisi. Asıl adı Derviş Ahmed ve mahlası Aşıkî'dir. Fakat büyük dedesi Âşık Paşa olduğu için "Aşıkpaşazade" adıyla anılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Lefkoşa Mevlevihanesi</span> Kuzey Lefkoşada yer alan bir müze

Lefkoşa Mevlevihanesi veya Mevlevi Tekkesi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin başkenti Kuzey Lefkoşa'da 1593 yılında Kıbrıs fatihlerinden Arap Ahmet Paşa tarafından kurulan mevlevihanedir. Semahane ve türbe kısmı günümüze kadar gelebilmiştir ve Mevlevi-Tekke Kültürü müzesi olarak kullanılmaktadır. Girne Kapısı yakınlarındaki Mevlevihane, Kıbrıs'ın Osmanlı döneminde en önemli yapılarından birisidir. Tarihi boyunca gemi ile hacca gidenlerin uğrak yeri olan mevlevihane, yetiştirdiği insanlar ve verdiği hizmetlerle Kıbrıs Türk tarihinin önemli kurumlardan birisi olmuştur. Dânişî ve İlmî mahlaslarıyla şiirleri olan Dânişî Ali Dede, Siyahi Mustafa Dede, Hızır Handi Dede, Siyahi Mustafa Dede'nin oğlu Arif Dede, Sadri Dede, Danişi Ali Dede'nin oğlu Muhammed Mukim Dede, Talib Dede, Nesib Dede, Müneccimbaşı Ahmed Dede, Derviş Lebib Lefkoşa Mevlevihanesi'nde yetişmiş şairler arasındadır. 17. yüzyılda bina bakımsızlıktan harap olunca Rumeli Beylerbeyi Ferhad Paşa Mevlevihane'yi yeniden inşa ettirmiş ve tekke kendi adıyla anılmıştır.

Muhammed Esad Erbilî veya Şeyh Esad Erbilî, Nakşibendi şeyhi.

Ankara Mevlevihanesi, Türkiye'nin başkenti Ankara'da yer alan tarihi bir Mevlevi tekkesidir. Mevlevi tarikatına mensup dervişlerin ibadet, eğitim ve sema törenlerini gerçekleştirdiği bu mekan, Mevlevilik kültürünün önemli bir simgesidir.

<span class="mw-page-title-main">Kütüklü Baba Tekkesi</span>

Kütüklü Baba Tekkesi, Yunanistan'ın Doğu Makedonya ve Trakya bölgesine bağlı Bulustra köyünde bulunan bir Bektaşî tekkesidir. Tekke, 15. veya 16. yüzyılda Osmanlı döneminde inşa edilmiş olup Anastasiopolis-Periteorion yakınlarında yer almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Seyyid Ali Sultan Tekkesi</span>

Seyyid Ali Sultan Tekkesi veya Kızıl Deli Tekkesi, Rusa Tekkesi ve Rusa Manastırı olarak da bilinir, Yunanistan'ın Doğu Makedonya ve Trakya bölgesine bağlı Rusa köyünde bulunan bir Bektaşî tekkesidir. Tekke, 15. yüzyılda Osmanlı döneminde inşa edilmiş olup dervişlerin, özellikle de Bektaşi tarikatına mensup olanların toplanma yeridir. Bugün restore edilmiş ve zaman zaman yerel topluluk için faaliyete geçmiştir. Balkanlar'ın korunmuş en eski tekkelerinden biri ve Bektaşilik için çok önemli bir merkez olarak kabul edilmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Erikli Baba Tekkesi</span> İstanbulda bir Alevi-Bektaki tekkesi

Erikli (Eryek) Baba Tekkesi, İstanbul'un Zeytinburnu ilçesinde bulunan bir Alevi-Bektaşi dergâhıdır.

<span class="mw-page-title-main">İran tekkeleri</span>

İran'da çok sayıda tekke var. Ancak günümüzde Sufîler tarafından kullanılmazlar. Daha ziyade hüseyniyeler gibi kullanılırlar. 16. yüzyılda Safevîlerin İran'ı Şiileştirmesinden sonra, İran'ın tekkeleri hüseyniyeler dönüştürülmüştürler.