Pan-pan, telsiz dilinde aciliyet (urgency) anlamına gelen, bir teknede, gemide, uçakta veya başka bir araçta bulunan birinin acil bir durum olduğunu beyan etmek için kullandığı uluslararası standart acil durum sinyalidir lakin kimsenin hayatı veya geminin kendisi için acil bir tehlike oluşturmadığında kullanılır. Mayday şeklindeki tehlike (distress) sinyalinin bir alt kademesindeki çağrıdır ve farkı Mayday, hayati veya aracın kendisinin sürekliliği için bir tehlike olduğu anlamına gelir.
Rota, genellikle deniz ve hava taşıtları için kullanılan, taşıtın bir referans noktasına göre "izlemeye çalıştığı" düz hattı belirten bir kavram. Amerikan sistemini kullanan ülkelerde course, Britanya sistemini kullanan ülkelerde track olarak adlandırılır ve bu durum zaman zaman karışıklıklara yol açmaktadır. Uluslararası standardizasyonu sağlamak amacıyla ICAO da, track sözcüğünün kullanımını tavsiye etmektedir.
SOS (
Mayday (/ˈmeɪˌdeɪ/), radyo iletişiminde tehlike sinyali olarak kullanılan acil durum prosedür kelimesidir. Denizdeki veya havadaki bir taşıtın ve onun içindeki kişilerin, yangın, patlama, çatışma, su alma, denge kaybı, karaya oturma, yere çakılma gibi olaylara ve bunların sonuçlarına maruz kalması veya bu olaylarla karşılaşma olasılığı durumlarında yapılan yardım çağrısına Mayday kelimesi ile başlanır.
DME, havacılıkta yaygın olarak kullanılan bir radyo seyrüsefer yardımcısı. Taşıtın yer istasyonundan olan uzaklığını -genellikle deniz mili (nm) cinsinden- ölçen aviyonik bir sistemdir.
VOR ; alet uçuşunda yaygın olarak kullanılan bir radyo seyrüsefer yardımcısı. Bir yer istasyonu ile hava aracındaki alıcıdan oluşur. En basit tanımı ile, hava aracının yer istasyonuna göre hangi manyetik radyal üzerinde olduğunu gösterir. Tek başına VOR sistemi baş ve mesafe bilgisi vermez.
Acil durum vericileri, acil durumlarda kişilerin ya da taşıtların dünya üzerindeki konumlarını (koordinatlarını) belirlemede kullanılan radyo vericileridir. Bulundukları taşıta göre değişik isimlerle anılırlar.
Zorunlu iniş veya mecburî iniş, bir hava aracının normal uçuşuna devam etmesinin mümkün olmadığı koşullarda yaptığı inişi tanımlamakta kullanılan bir havacılık terimi. Bununla birlikte gündelik konuşmada zaman zaman uçuşa müdahale edilmesi ve pilotun inişe zorlanması durumu için de kullanılır.
Rüzgâr makası,, rüzgârın yön ve hızında görece kısa bir mesafede meydana gelen ani değişiklik. Hem yatay hem de düşey düzlemde meydana gelebilir.
Asgarî emniyet irtifası (MSA), bir hava taşıtının iniş ve kalkış haricinde alçalabileceği minimum irtifa. MSA kısaltması İngilizce minimum safe altitude kavramının akronimidir.
Uçuş seviyesi (FL), herhangi bir hava taşıtının standart atmosfer basıncı hattına göre irtifası. FL, İngilizce flight level kavramının kısaltmasıdır.
Radyo seyrüseferi veya radyo navigasyonu, Dünya üzerindeki bir noktadan başka bir noktaya giderken, seyrüsefer yardımcısı olarak radyo frekansları ile çalışan araçların kullanımı. Radyo seyrüsefer yardımcıları genellikle; vericinin gönderdigi radyo elektromanyetik dalgalarının alıcı tarafından alınması ve ses, görüntü veya yazıya dönüştürülmesi prensibiyle çalışırlar.
Hava sahası, herhangi bir kara parçası veya su kütlesi üzerindeki boyutları çeşitli kanun, kural ve antlaşmalarla belirlenmiş atmosfer kütlesi. Günümüzde kullanılan -kapsadığı alan olarak açısından- en büyük hava sahası birimi uçuş bilgi bölgesidir (FIR). Her ülkenin hava sahası bir veya daha fazla uçuş bilgi bölgesine bölünür.
Alet uçuşu, aletli uçuş veya IFR uçuş; uçak dışındaki (haricî) görsel referanslarla uçuşun tehlikeli olduğu durumlarda; uçak içindeki cihazları, göstergeleri ve seyrüsefer yardımcılarını kullanarak gerçekleştirilen uçuş. IFR, İngilizce instrument flight rules kavramının akronimidir. Alet uçuşu, havacılıkta kullanılan iki uçuş kategorisinden biridir. Bir pilotun alet uçuşu yapabilmesi için uygun lisans ve derecelere (rating) sahip olması gerekir.
Uçuş planı (FPL), uçucuların uçuşa dair niyetlerini ve uçuş hakkındaki çeşitli bilgileri havacılık otoritelerine bildirmek için doldurdukları belgeler. FPL kısaltması, İngilizce flight plan kavramının akronimidir. Uçuş planı kavramıyla genellikle yazılı formlar kastedilmekle birlikte bazı koşullarda uçuş planının pilot tarafından yerde veya uçuş esnasında sözlü olarak bildirilmesi (doldurulması) de mümkündür.
İmdat, tehlikede olan birine yapılan yardım. İmdat sözcüğü ile şunlardan biri kastedilmiş olabilir:
Uçuş bilgi hizmeti (FIS), herhangi bir uçuş bilgi bölgesi (FIR) içerisinde uçuşların emniyetli ve verimli gerçekleşmesi için sağlanan bir bilgi ve tavsiye hizmeti. FIS kısaltması, İngilizce Flight Information Service kavramının akronimidir. FIS hizmeti havacılık meteorolojisi, tesis kolaylıkları, meydan durumları ve emniyeti etkileyebilecek diğer bilgileri kapsar.
A/G radio, bazı ülkelerde ATC veya AFIS ünitesi olmayan ve işlek olmayan bazı hava meydanlarında uçuş emniyetini artırmak için verilen bir "bilgi" hizmetidir. A/G yer istasyonları "... radio" şeklinde çağrı adı alırlar.
16.kanal VHF, (156.8 MHz) marine frekans bandındaki 16. kanaldır. Denizciler arasında tehlike, aciliyet, seyir emniyeti ve rutin kanalı olarak uluslarası olarak tahsis edilmiştir. Denizcilerin bu frekansta sürekli dinleme halinde olmaları beklenmektedir. Birbirliyle iletişime giren 2 istasyon 16. kanal üzerinden çağrılarını farklı bir kanala taşır ve 16. kanalı fazla meşgul etmez. 16.Kanalda deniz-kıyı-hava üçgeninde iletişimler gerçekleşebilir.
Uluslararası acil durum frekansı veya Uluslarası tehlike frekansı uluslararası anlaşmalarla acil durum iletişimi için tahsis edilmiş radyo frekanslarıdır.