İçeriğe atla

Tanrısal anlatıcı

Jane Austen'in Northanger Abbey kitabı tanrısal üçüncü şahıs anlatıcı ile yazılmıştır.[1]

Tanrısal anlatıcı,[2] bir öykünün, öyküdeki tüm detayları bilen bir üçüncü şahıs tarafından anlatıldığını belirten bir edebiyat terimidir. Anlatıcı tüm karakterlerin duygu ve düşüncelerini bilen, "tanrı gibi" bir kişidir.[3]

Tanrısal anlatıcının bir avantajı öyküdeki tarafsız olmaları, karakterlerin duygularından etkilenmemeleri ve güvenilir olmalarıdır. Öyküdeki bir karakter olmadıklarından dolayı bakış açıları belli bir karakterin gördükleriyle sınırlı değildir.[4] Bu tür bir anlatıcı "her karakterin aklının içini görebilir". Bir diğer avantajı ise geçmiş ve gelecek hakkında diğer anlatım biçimlerinden daha serbest bir biçimde konuşabilmesidir.[5]

Tanrısal anlatıcı, sınırlı üçüncü şahıs anlatıcıya göre kısa bir metinde daha çok olay anlatabilir.[6] Bazen bakış açısı değiştirilen bir sınırlı üçüncü şahıs anlatıcı ile tanrısal şahıs anlatıcının okuyucu üzerindeki etkileri aynı olabilir.[7]

Bu tür bir anlatıcı olaylar üzerine kendi yorumunu da söyleyebilir. Bu günümüzde pek tercih edilmese de 19. yüzyılda yaygın bir yazım biçimiydi.[3]

Tanrısal anlatıcının bir örneği Nadine Gordimer'in Once Upon A Time (Bir Zamanlar) adlı kitabından alınmış aşağıdaki kesittir:

Bir zamanlar bir şehirde birbirlerini çok seven bir karı-koca vardı ve yaşantıları çok mutluydu. Küçük bir oğlan çocukları vardı, onu da çok severdiler. Bir kedi ve bir de köpekleri vardı, çocuk onları çok severdi. Tatiller için bir karavanları ve çocuğun içine düşmemesi için etrafı çitle çevrilmiş bir havuzları vardı. Oldukça güvenilir bir hizmetçileri ve komşuların çok beğendiği bir bahçıvanları vardı.[4]

Bu tür anlatıcıya bir diğer örnek ise İncil'dir.[8]

Tanrısal anlatıcının kullanıldığı örnekler

Kaynakça

  1. ^ a b Joan Elizabeth Klingel Ray. Jane Austen for dummies (2006), John Wiley and Sons.
  2. ^ Moran, Berna. Türk romanına eleştirel bir bakış: Ahmet Mithat'tan, A. H. Tanpınar'a, 1. cilt (1983), İletişim Yayınları, sf. 160
  3. ^ a b Bulman, Colin. Creative writing: a guide and glossary to fiction writing (2007), Polity, sf. 143
  4. ^ a b Laurie G. Kirszner, Stephen R. Mandell. Fiction: Reading, Reacting, Writing (1994), Paulinas, sf. 173
  5. ^ a b Longyear, Barry B. Science Fiction Writer's Workshop-I: An Introduction to Fiction Mechanics (2002), iUniverse, sf. 63
  6. ^ Card, Orson Scott. Elements of Fiction Writing - Characters and Viewpoint (2011), Writer's Digest Books, sf. 208[]
  7. ^ Card, Orson Scott. Characters and viewpoint (1999), Writer's Digest Books, sf. 159-163: "By changing viewpoint characters, a limited third-person narrator can get most of the same kind of narrative effects as an omniscient narrator"
  8. ^ Raymond B. Dillard, Tremper Longman. An introduction to the Old Testament (1994), Zondervan, sf.32 3 Ağustos 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  9. ^ Newman, Stephen. Great expectations (Charles Dickens) (1975), Blackwell, sf. 107
  10. ^ Middleton, David L. Toni Morrison's fiction: contemporary criticism (2000), Routledge, sf. 10

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Ursula K. Le Guin</span> Amerikalı yazar (1929-2018)

Ursula Kroeber Le Guin, aralarında kendi yarattığı Hain ve Yerdeniz kurgusal evrenlerinde geçen bilimkurgu ve fantezi eserlerinin de bulunduğu spekülatif kurgu çalışmaları ile tanınmış Amerikalı yazardır. İlk eseri 1959 yılında yayımlanan Le Guin'in edebiyat kariyeri neredeyse altmış yıl sürmüş ve bu süre zarfında yirmi roman ve yüzden fazla kısa öykünün yanı sıra çeviri, eleştiri, şiir, tiyatro, çocuk ve genç edebiyatı ürünleri de ortaya koymuştur. Genellikle bir bilimkurgu ve fantezi yazarı olarak tanımlanan Le Guin aynı zamanda "Amerikan Edebiyatının önemli bir sesi" olarak anılmıştır. Kendisi ise daha çok bir "Amerikan romancısı" olarak bilinmeyi tercih ettiğini söylemiştir.

Bilimkurgu, bilim kurgu ya da bilim-kurgu, yakın ya da uzak gelecek ile ilgili öykülerin bugün olası olmayan bilim ve teknoloji unsurlarını da kullanarak oluşturulmasıdır. Bilimkurgu bazen geçmişi de kurgulayabilir. Bilimkurgu kitap, sanat eserleri, televizyon, film, bilgisayar oyunları, tiyatro eserleri ve diğer kitle iletişim araçlarında bulunabilir. Yapısal ve pazarlama bağlamında bilimkurgu güncel gerçeklik içinde bulunmayacak kurgusal ögeler içeren yaratıcı çalışmaları tanımlamak için kullanılabilir. Bu tanımlama fantastik, korku ve ilgili türleri de içerir.

<span class="mw-page-title-main">Hikâye</span> gerçek ya da tasarlanmış olayları ilgiyi çekecek bir biçimde anlatan, genellikle beş on sayfadan oluşan düzyazı türü

Hikâye ya da öykü, gerçek ya da gerçeğe yakın bir olayı aktaran kısa, düzyazı şeklindeki anlatıdır. Kısa oluşu, yalın bir olay örgüsüne sahip olması, genellikle önemli bir olay ya da sahne aracılığıyla tek ve yoğun bir etki uyandırması ve az sayıda karaktere yer vermesiyle roman ve diğer anlatım türlerinden ayrılır.

<span class="mw-page-title-main">Kara Kedi</span>

"Kara Kedi" Edgar Allan Poe tarafından yazılmış kısa öyküdür. Öykü ilk defa 19 Ağustos 1843'te The Saturday Evening Post adlı gazetede yayımlandı. Suç psikolojisinin ele alındığı öykü genelde yazarın Gammaz Yürek isimli öyküsüyle birlikte ele alınır. Her iki öyküde de bir katil suçunu gizler ve hiç yakalanmayacağını düşünür, ancak kendisine suçunu sürekli hatırlatan rahatsız edici bir şey sebebiyle sonunda kendi kendini ele verir.

<span class="mw-page-title-main">Berenice</span>

"Berenice", Edgar Allan Poe'nun korku türünde yazdığı, ilk defa 1835'te Southern Literary Messenger'da yayınlanan kısa öyküdür. Kuzeni Berenice ile evlenmeye hazırlanan Egaeus adında bir adam hakkındadır. Sevgilisi, belirsiz bir hastalık sebebiyle hızla kötüleşirken, Egaeus da genç kızın dişlerine saplantılı bir şekilde bağlanmaya başlar. Adam, kız öldükten sonra bile dişlerini düşünmeden duramaz. Bir gün, derin düşüncelere dalmış bir şekilde odasında oturmaktayken, bir hizmetçi gelir ve Egaeus'a Berenice'in mezarının açılmış olduğunu söyler. Bir anda kendine gelen adam elbiselerinin kanla kaplı olduğunu görür ve etrafında bakındığında dişçi aletleri ile içinde 32 beyaz dişin bulunduğu bir kutu görür.

<span class="mw-page-title-main">Gammaz Yürek</span> Edgar Allan Poenun, Ocak 1843te yayımlanmış kısa öyküsü

Gammaz Yürek, Geveze Yürek ya da Geveze Kalp, Edgar Allan Poe tarafından yazılan ve ilk defa Ocak 1843'te James Russell Lowell'ın The Pioneer isimli dergisinde yayımlanan kısa öyküdür. Genelde gotik kurgunun klasikleri arasında gösterilen öykü, Poe'nun en bilinen kısa hikâyelerinden biridir.

<span class="mw-page-title-main">Altın Böcek</span> Edgar Allan Poe tarafından yazılmış kısa hikâye

Altın Böcek, Edgar Allan Poe tarafından yazılmış kısa hikâyedir. Güney Karolina'daki Sullivan's Island'da geçen öyküde, altın rengi bir böcek tarafından sokulan William Legrand, onun hizmetkârı Jupiter ve adı belirsiz bir anlatıcı tarafından yaşanan olaylar anlatılır. Şifreli bir mesajı deşifre eden Legrand, diğer iki kişiyle birlikte mesajda sözü geçen gömülü hazineyi bulmaya çalışır.

<span class="mw-page-title-main">Ligeia</span>

"Ligeia", Edgar Allan Poe'nun erken dönem öykülerinden biri. İlk defa 1838'de yayımlanan öykü, isimsiz bir anlatıcı ile Ligeia adındaki güzel ve kuzgun saçlı eşi hakkındadır. Hastalanan Ligeia, Fatih Kurtçuk adında bir şiir yazar ve ölmeden hemen önce, Joseph Glanvill'in insanın sadece irade yoluyla hayatta kalabileceğine dair bazı sözlerini sayıklar. Eşinin ölümünün ardından isimsiz anlatıcı, Leydi Rowena ile evlenir. Leydi Rowena da hastalanıp ölünce çılgına dönen anlatıcı, gece boyunca kadının cesedi yanında kalır. Sonunda Rowena yavaş yavaş dirilmeye başlar ama aynı zamanda Ligeia'ya dönüşür. Öykü, anlatıcının afyon etkisiyle gördüğü bir düş olabileceği gibi, kimi görüşlere göre Poe'nun hiciv amacıyla yazdığı bir öykü de olabilir. İlk olarak The American Museum isimli dergide yayınlanan öyküyü Poe, hayatı boyunca defalarca gözden geçirmiş ve yeniden yayınlamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Amontillado Fıçısı</span> Edgar Allan Poe dan kısa hikaye

Amontillado Fıçısı, Edgar Allan Poe tarafından yazılan ve ilk defa Godey's Lady's Book dergisinin Kasım 1846 sayısında yayımlanan kısa öykü.

<span class="mw-page-title-main">Morgue Sokağı Cinayetleri</span>

Morgue Sokağı Cinayetleri, Edgar Allan Poe tarafından yazılan ve ilk defa 1841'de Graham's Magazine'de yayımlanan öykü. İlk dedektiflik öyküsü olarak kabul edilen Morgue Sokağı Cinayetleri'ni Poe, "uslamlama öyküleri" olarak grupladığı öyküler arasında saymıştır. Ancak, E. T. A. Hoffmann'ın Matmazel Scuderi (1819) ve Voltaire'in Zadig (1748) öyküleri gibi, benzer temaya sahip daha eski öyküler de mevcuttur.

<span class="mw-page-title-main">Kalabalıkların Adamı</span> başarılı yazar edgar Allan Poe  tarafından yazılan kısa gerilim hikayesidir başarılı yazar burada da bizi karanlık iç dünyasına davet ediyor

Kalabalıkların Adamı, Edgar Allan Poe tarafından yazılmış kısa öykü. İsimsiz bir anlatıcının kalabalık Londra sokaklarında bir adamı takip etmesini anlatan öykü ilk defa 1840'ta yayımlandı.

Sınırlı üçüncü şahıs anlatıcı, bir öykünün bir üçüncü şahıs tarafından; fakat sadece bir karakterin bakış açısından anlatıldığını belirten bir edebiyat terimidir. Anlatıcı diğer karakterlerin duygu ve düşüncelerini de bir karakterin bakış açısından anlatır. Bu yüzden bir sınırlı üçüncü şahıs anlatıcı şöyle diyebilir:

Jeff, Molly'nin ağlayıp hiçkırdığını gördü ve onun çok üzgün olduğunu anladı.

<span class="mw-page-title-main">Güvenilmez anlatıcı</span>

Güvenilmez anlatıcı, edebiyatta, filmlerde ya da tiyatro oyunlarında güvenilirliği ciddi anlamda riskli olan anlatıcı. Terim, 1961 senesinde Wayne C. Booth'un The Rhetoric of Fiction eserinde ortaya çıkmıştır. Bu tarz bir anlatım yöntemi yazar tarafından belirli nedenlerle seçilmiş olabilir. Bu genelde seyirciyi ya da okuyucuyu kandırmak içindir. Bu tarzda anlatıcı genelde birinci şahıs anlatıcıdır. Aynı zamanda üçüncü şahıs anlatıcının da güvenilmez anlatı olarak kullanıldığı olur.

<span class="mw-page-title-main">Kuyu ve Sarkaç</span>

Kuyu ve Sarkaç, Edgar Allan Poe tarafından 1842'de yazılan ve aynı yıl The Gift: A Christmas and New Year's Present for 1843'de yayımlanan kısa öykü. Öykü, bir tutukluya İspanyol Engizisyonu tarafından yapılan işkenceleri anlatır ancak yazar öyküde tarihsel gerçeklere bağlı kalmamıştır. Öykünün anlatıcısı, maruz kaldığı işkenceleri birinci tekil şahıs olarak anlatır. Öyküde hislere, örneğin sese verilen ağırlık sebebiyle okuyucuda korku hissi etkili biçimde uyandırılır. Bu durum, Poe'nun genelde doğaüstü unsurlar kullandığı diğer öykülerinden farklıdır. Zamanın korku edebiyatında kullanılan diğer unsurlara da öyküde yer verilmiştir. Öykü defalarca filme uyarlanmıştır.

<i>Adı Vasfiye</i> film

Adı Vasfiye, başrolünde Müjde Ar'ın rol aldığı 1985 yapımı Atıf Yılmaz filmi.

<span class="mw-page-title-main">Madison Dışındaki Küçük Ayaklanma</span>

Madison Dışındaki Küçük Ayaklanma Amerikalı yazar J. D. Salinger'ın ilk kez The New Yorker dergisinin 21 Aralık 1946 tarihinde yayımlanan sayısında çıkan öyküsüdür. Salinger'ın 1941 yılında yazdığı bu hikâye kahramanı Holden Caulfield olan ilk çalışmasıdır. The New Yorker'ın 1941'in Eylül ayında kabul ettiği Madison Dışındaki Küçük Ayaklanma 1946 yılına kadar basılamadı.

"Esmé İçin - Sevgi ve Yoksunlukla" veya "Esmé İçin - Sevgi ve Sefaletle", Amerikalı yazar J. D. Salinger'ın en çok bilinen öykülerinden biridir. İlk kez The New Yorker dergisinin 8 Nisan 1950'de çıkan sayısında yayımlanan hikâyede; II. Dünya Savaşı'nda Avrupa'da savaşan Amerikalı Başçavuş X'in bu savaş yüzünden yaşadığı ruhsal denge bozukluğundan, Esmé ve Charles isimli iki İngiliz kardeşin kendisine gösterdiği çocukça sevgi sayesinde kurtulması ve iç huzuruna kavuşması anlatılır.

Psikolojik gerilim, karakterlerin dengesiz duygusal durumlarının gizem ile birlikte sürekli olarak değiştiği bir gerilim türüdür. Gerilim türünün özelliklerini göstermekle birlikte, gizem ve drama türlerini de içinde barındırır. Drama ve gizeme ek olarak, pek çok psikolojik gerilim türü, çoğunlukla psikolojik korku türlerinin en üst sıralarında yer alır.

<span class="mw-page-title-main">Kurguda Dünya dışı varlıklar</span>

Dünya dışı varlıklar, modern bilimkurgunun ortak bir teması. Samsatlı Lukianos'un ikinci yüzyıl parodisi Gerçek Tarih adlı eseri gibi birçok eserde de konu olmuştur.

<i>İngiliz Casus</i>

İngiliz Casus Sri Lanka asıllı Kanadalı yazar Michael Ondaatje'nin 1992'de yazdığı romandır. II. Dünya Savaşı'nın sonunda, İtalya'da geçen romanda bir şekilde bir araya gelmiş, farklı geçmişlere sahip dört karakterin hikâyesi anlatılır. Kanadalı hemşire Hana, romanın başlık karakteri "İngiliz hasta", hırsız ve casus David Caravaggio ve İngiliz ordusunda görev yapan Hint istihkâmcı Kip.