İçeriğe atla

Talep tahmini

Talep tahmini, bir hizmet veya ürün için gelecekte oluşacak olan talebin, en doğru ve hatasız şekilde hesaplanması işlemidir. Talep tahmini, imalat sektöründe ve iş planlamada kendine geniş bir uygulama alanı edinmiştir.[1]

Karakteristik özellikleri

  • 1. Tahminler, hemen hemen her zaman yanlıştırlar.
  • 2. İyi bir tahmin her zaman belli bir hata payı verir.
  • 3. Kümelenmiş birimlerle ilgili tahmin yapmak, teker teker her birimi tahmin etmekten genellikle daha kolaydır.
  • 4. Ne kadar uzak bir zamanı tahmin ediyorsak, elde ettiğimiz sonucun kesinliği o kadar az olacaktır.
  • 5. Bilinen bazı bilgiler hariç tutularak tahmin yapılmamalıdır. Her bilgi yapılacak tahminde kendine yer edinmelidir.

Tahminlerin sınıflandırılması

Tahminler, kalitatif ve kantitatif olmak üzere iki kısma ayrılırlar.[2]

Kalitatif (nitel) tahminleme

Belli bir topluluğun ya da kişinin kararına göre tahmin yapılırsa bu tahmin kalitatif olur. Birkaç çeşidi vardır. Bunlar şöyle sıralanabilir:

  • 1. Satış ekibinin tahminlerinin toplanması
  • 2. Müşteri anketleri
  • 3. Yönetici grubunun fikri
  • 4. Delphi metodu

Kantitatif (nicel) tahminleme

Verileri analiz ederek yapılan tahminler kantitatif tahminlerdir. Daha çok matematiksel ve istatistiksel yöntemler kullanılır ve sonuçları kişiden kişiye değişmez. Kantitatif tahminleme de kendi içinde iki ana bölüme ayrılır. Bunlardan birincisi zaman serisi metotları, diğeri ise nedensel metotlardır.

Zaman serisi metotları

Tahmin edilecek değişken ile ilgili geçmiş verileri kullanarak tahmin yapar. Bu tahminlerde verilerin izlemiş olduğu yol önemlidir ve tahminin sonucuna etki eder. Dikkat edilmesi gereken başlıca şeyler:

  • 1. Verilerin eğilimi: Geçmiş verilerin sabit mi, azalan mı, yoksa artan bir yön mü izlediğinin incelenmesidir.
  • 2. Mevsime ya da sezona bağlılık: Eğer geçmiş verilerdeki artış ya da azalmalar sabit bir aralık boyunca birbirini tekrar ediyorsa, yapılan tahmin bu sezonluk değişimleri de göz önüne almalıdır. Örneğin dondurma, elektrik ve ısınma için yakıt kullanımı sezonluk ürünlerdir. (Elektrik gün içinde sezonluk bir davranış gösterir; öyle ki akşam vakitleri elektriğe olan talep artar.)
  • 3. Çemberler: Sezonluk değişimlere benzer ama biraz daha geniş çapta anlaşılmalıdır. Daha çok ekonominin yükselişe geçip ardından duraklamaya girmesi veya duraklamadan çıkıp tekrar yükselişe geçmesi gibi durumlarda kullanılır.
  • 4. Rastgelelik: Eğer veriler tanımlanabilir bir çizgide ilerlemiyorsa, rastgele dağılmışlar demektir. Bu da yapılacak tahmin ile ilgili hata payı daha az bir sonuç elde edilmesini engeller.

D1, D2,..., Dt'nin, 1,2,..., t periyotlarında gözlenen talepleri ifade ettiğini farzedelim. Ft ise t periyodu için t-1 zamanında yapmış olduğumuz tahmin olsun. et ise tahmin hatalarını ifade etsin. O zaman;

Kullanılan tahminleme metotları, yukarıda bahsedilen özelliklere bağlı olarak değişmektedir. Sabit izleyen (durağan) bir veri için kullanılan başlıca iki tahminleme metodu vardır. Bunlar Hareketli Ortalamalar Metodu ile Üstel Düzeltme'dir. Eğer verilerde trend gözleniyorsa, regresyon analizi ve Çift Üstel Düzeltme metotları kullanılabilir. Verilerin sezonluk bir özellik göstermesi durumunda ise trendin olup olmadığına bakılır. Eğer veriler bir trend gösteriyor ise Winter Metodu kullanılır. Tüm bu metotlar bize matematiksel birtakım tahminler verecektir. Elbette her periyotta yapılan tahminler yeni gelen verilerle karşılaştırılır ve buna göre bundan sonraki aylar için yeniden tahmin yapılabilir. Burada yapılan tahminler ile gözlenen veriler arasındaki fark, yani hata payı, yapılan tahminlerin kesinliği ve başarısı ile ilgili fikir verir. Bu da, bundan sonra uygulanacak olan tahmin yönteminin seçiminde belirleyici bir rol oynayabilir.

Tahmin yapma süreci, günümüzde iş dünyasında ve endüstride çok hayati bir konuma sahip olabilmektedir. İyi bir talep tahmini ile bir şirket, gereğinden fazla üretim yapmak zorunda kalmayıp envanter maliyetini en aza indirebileceği gibi, gelecekte meydana gelebilecek olası bir talep artışında da kapasite kullanımını en uygun seviyeye getirmekte önceden hazırlıklı olacaktır. Dolayısı ile iyi bir talep tahmininin bir şirkete ya da herhangi bir kuruluşa getireceği mali avantajlar oldukça fazladır. Bu da sonuç olarak talep tahminini artık endüstri ve iş hayatı için zorunlu ve kaçınılmaz kılmaktadır.

Kaynakça

  1. ^ İşletmeye Giriş. Prof. Dr. A. Argun KARACABEY, Doç. Dr. Oben ÜRÜ SANI. Hiperlink Yayınları. 2019. s. 126. Erişim tarihi: 8 Ocak 2021. 
  2. ^ İşletmeye Giriş. Prof. Dr. A. Argun KARACABEY, Doç. Dr. Oben ÜRÜ SANI. Hiperlink Yayınları. 2019. ss. 127-131. Erişim tarihi: 8 Ocak 2021. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Ekonometri</span>

Ekonometri İki veya daha fazla verinin, birbirleri arasındaki ilişkiyi ve bu ilişkiden yola çıkarak, matematik, istatistik ve bilgisayar bilimi aracılığıyla ekonomik ilişkilerin ampirik bir biçimde değerlendirilerek, bu veriler arasındaki ilişkiyi inceleyen bilim dalıdır. Daha açık olmak gerekirse, "sonucu uygun metodlarla ilişkilendirilmiş, teori ve gözlemin eşzamanlı gelişimi tabanlı mevcut ekonomik olgunun nicel çözümlemesidir." Bir ekonomiye giriş ders kitabı ekonometriyi: "dağlarca verinin arasından basit ilişkileri çıkarmak için titizlikle araştırmak" olarak açıklamıştır. "Ekonometri" terimi ilk olarak Polonyalı ekonomist Pawel Ciompa tarafından 1910 yılında kullanılmıştır. Bugünkü kullanım şekline getiren ise Ragnar Frisch'dir. Günümüzde daha güçlü bilgisayar yazılımların varlığıyla ekonometrik analizlerin gücü artmıştır.

<span class="mw-page-title-main">İstatistik</span>

İstatistik veya sayım bilimi, belirli bir amaç için veri toplama, tablo ve grafiklerle özetleme, sonuçları yorumlama, sonuçların güven derecelerini açıklama, örneklerden elde edilen sonuçları kitle için genelleme, özellikler arasındaki ilişkiyi araştırma, çeşitli konularda geleceğe ilişkin tahmin yapma, deney düzenleme ve gözlem ilkelerini kapsayan bir bilimdir. Belirli bir amaç için verilerin toplanması, sınıflandırılması, çözümlenmesi ve sonuçlarının yorumlanması esasına dayanır. Bu çerçevede yapılan işlemlerin tümüne sayımlama denir.

<span class="mw-page-title-main">Su bilimi</span> Yerkürenin altında, üzerinde ve yüzeyinde bulunan suları inceleyen bilim dalı

Su bilimi ya da hidroloji, suların yerküre üzerindeki dağılımını ve mekanik, fiziksel, kimyasal ve biyolojik özelliklerini inceleyen disiplinler arası bir bilimdir.

Regresyon analizi, iki ya da daha çok nicel değişken arasındaki ilişkiyi ölçmek için kullanılan analiz metodudur. Eğer tek bir değişken kullanılarak analiz yapılıyorsa buna tek değişkenli regresyon, birden çok değişken kullanılıyorsa çok değişkenli regresyon analizi olarak isimlendirilir. Regresyon analizi ile değişkenler arasındaki ilişkinin varlığı, eğer ilişki var ise bunun gücü hakkında bilgi edinilebilir. Regresyon terimi için öz Türkçe olarak bağlanım sözcüğü kullanılması teklif edilmiş ise de Türk ekonometriciler arasında bu kullanım yaygın değildir.

<span class="mw-page-title-main">Otokorelasyon</span>

Otokorelasyon ya da öz ilinti, bir sinyalin farklı zamanlardaki değerleri arasındaki korelasyonudur. Başka bir deyişle, gözlemlenen değerler arasındaki benzerliğin, zamansal gecikmenin bir fonksiyonu olarak ifadesidir. Otokorelasyon analizi tekrar eden örüntülerin tanınması, bir sinyalin kayıp temel frekansının tespit edilmesi gibi amaçlar için kullanılan bir matematiksel araçtır. Sinyal işlemede fonksiyonların ya da dizilerin analizi için sıkça kullanılır.

Elektrokimya, kimya biliminin bir alt dalı olup elektronik bir iletken ile iyonik bir iletken (elektrolit) arayüzeyinde gerçekleşen reaksiyonları inceler. Elektrokimyada amaç kimyasal enerji ve elektrik enerjisi arasındaki değişimi incelemektir.

Sosyo-ekonomik gelişmişlik, yerleşim birimlerinin bazı kriterlere göre istatistiksel olarak değerlendirilmesi sonucu elde edilen değerlere göre belirlenen gösterge.

Kritik rasyonalizm ya da Eleştirel rasyonalizm, Karl Popper tarafından “Bir ifadeye bilinelerden mantıken ulaşılamıyorsa yine de onu mantıken yanlışlamak mümkün olabilir.” temelinde geliştirilen epistemolojik bir felsefedir. Hume’u takiben Popper; zaten bilinenlere ekleyerek genişleten, spesifik gözlem bütünlerine dayanarak genel prensipler türeten, geniş genellemeler yapan, hükmünün doğruluğu öncülerinin kanıtlarına dayalı olarak ‘olası’ olan herhangi bir tümevarımsal muhakemeyi yani tümdengelimsel mantıktan daha fazla bilgi temin edebilen herhangi bir mantığı reddetti. Diğer bir deyişle eğer bir şeyi mantıken ileri süremiyorsak en azından mantıken yanlışlamaya çalışmalıyız. Bu da Popper'i yanlışlanabilirlik kriterine götürdü.

<span class="mw-page-title-main">Doğrusal olmayan regresyon</span>

Doğrusal olmayan regresyon, istatistik bilimde gözlemi yapılan verilerin bir veya birden fazla bağımsız değişkenin model parametrelerinin doğrusal olmayan bileşiği olan ve bir veya daha çok sayıda bağımsız değişken ihtiva eden bir fonksiyonla modelleştirilmesini içeren bir regresyon (bağlanım) analizi türüdür. Veriler arka-arkaya yapılan yaklaşımlarla kurulan modele uydurularak çözümleme yapılır.

<span class="mw-page-title-main">Rüzgâr gücü</span> Rüzgârdan elektrik enerjisi üretimi

Rüzgâr gücü, elektrik üretmek için rüzgâr türbinleri, mekaniksel güç için yel değirmeni, su veya kuyu pompalama için rüzgâr pompaları veya gemileri yürütmek için yelkenler kullanarak rüzgârın kullanışlı formundaki rüzgâr enerjisinin sonucudur.

<span class="mw-page-title-main">Işık hızı</span> elektromanyetik dalgaların boşluktaki hızı

Işığın boşluktaki hızı, fiziğin birçok alanında kullanılan önemli bir fiziksel sabittir. Genellikle c sembolüyle gösterilir. Tam değeri saniyede 299.792.458 metredir. Metrenin uzunluğu bu sabitten ve uluslararası zaman standardından hesaplanmıştır. Özel göreliliğe göre c, evrendeki bütün madde ve bilgilerin hareket edebileceği maksimum hızdır. Bütün kütlesiz parçacıkların ve ilgili alanlardaki değişimlerin boşluktaki hareket hızıdır. Bu parçacıklar ve dalgalar gözlemcinin eylemsiz referans çerçevesi ya da kaynağın hareketi ne olursa olsun c'de hareket ederler. Görelilik teorisi'nde c, uzay-zaman arasındaki ilişkiyi kurar; aynı zamanda meşhur kütle-enerji eşdeğerliliği formülünde de gözükür E = mc2. Işığın hava veya cam gibi şeffaf maddelerdeki ilerleyiş hızı c'den azdır. Benzer şekilde radyo dalgalarının tel kablolardaki ilerleyişi de c'den yavaştır. Işığın madde içindeki hızı v ile c arasındaki orana o maddenin kırılma endeksi denir. Örneğin, görülebilir ışık için camın kırılma endeksi genellikle 1,5 civarındadır. Yani ışık camın içinde c / 1,5 ≈ 200.000 km/s ile hareket eder. Hangi açıdan bakılırsa bakılsın ışık ve öteki elektromanyetik dalgalar anında yayılıyormuş gibi gözükür ancak, ölçülebilir hızlarının uzun mesafeler ve hassas ölçümlerle ölçülebilir sonuçları vardır. Uzaydaki keşif araçlarıyla iletişim kurarken mesajların Dünya'dan uzay aracına ya da uzay aracından Dünya'ya ulaşması dakikalar ya da saatler alabilir. Yıldızlardan gelen ışık onları yıllar önce terk etmiştir ve bu sayede uzaktaki nesnelere bakarak evrenin tarihini çalışma şansı verir. Işığın ölçülebilir hızı aynı zamanda bilgisayardaki bilgilerin çipler arasında aktarılması gerektiği için bilgisayarların teorik hızını da sınırlar. Işık hızı, uzak mesafeleri yüksek isabetle ölçebilmek için uçuş zamanı ölçümlerinde de kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Dünya enerji tüketimi</span> Küresel enerji üretimi ve tüketimi

Dünya enerji tüketimi‭ ‬bütün insan‭ ‬uygarlığı‭ ‬tarafından kullanılan toplam‭ ‬enerji‭yi ‬ifade eder.

Bilimsel kuram; iyi kanıtlanmış, sürekli olarak test edilen ve doğrulanan deney ve gözlem ile bilimsel metot aracılığıyla elde edilen, doğanın bazı yönlerinin açıklamasıdır. Tüm bilimsel bilgiler gibi, bilimsel kuramlar doğaları gereği tümevarımsaldır, tahmin edilebilir gücü ve açıklayıcı kuvveti amaçlar. Bilimsel bir kuramın gücü, açıklayabildiği durumların çeşitliliği, anlaşılabilirliği ve kolaylığı ile ilişkilidir. Yeni bilimsel kanıtlar elde edildikçe, yeni bulgulara uymaması durumda, bilimsel bir kuram reddedilebilir ya da değiştirilebilir. Böyle durumlarda, daha doğru bir kuram benimsenir. Bazı durumlarda, doğruluğu kesin olmayan, değiştirilmemiş bir bilimsel kuram, özel bazı durumlara benzerliği açısından kullanışlı ise yine de kuram olarak ele alınır. Bilimsel kuramlar test edilebilir ve yanlış/çürütülebilir tahminler üretebilirler. Bilimsel kuramlar doğal olaylardan sorumlu bazı nedensel elementleri açıklarlar ve fiziksel evrenin yönleri ile elektrik, kimya, astronomi gibi özel araştırma alanlarını tahmin etmek ve açıklamak için kullanılırlar. Bilim insanları kuramları, teknolojiyi geliştirmek ve hastalıklara çare bulmak gibi amaçlar dışında, daha sonraki bilimsel bilgiler için temel olarak da kullanırlar. Bilimsel kuramlar, bilimsel bilginin en güvenilir, en kesin ve kapsamlı formudur. Bu, varsayım, hipotez ya da tahmin anlamlarına gelebilen kuram kelimesinin genel kullanımından büyük ölçüde farklıdır.

Kuantum tüneli, parçacığın bariyer boyunca olan kuantum mekaniğini ifade eder. Bu, Güneş gibi yıldızlar dizisinde meydana gelen nükleer birleşmeler gibi birçok fiziksel olayda önemli bir rol oynar. Tünel diyotu, kuantum bilgisayarı ve taramalı tünelleme mikroskobu gibi modern araçlarda önemli uygulamaları vardır. Fiziksel olay olarak etkisi ve kabul görülürlüğü 20. yüzyılın başlarında ve ortalarına doğru geldiği tahmin ediliyor.

<span class="mw-page-title-main">Olay ağacı analizi</span>

Anlaşılmasının kolaylığı nedeniyle en kolay uygulanan risk analizi metotları olay ağaçları ve onun bir türevi olan hata ağaçlarıdır. Bir rassal ve takipli süreci çok görsel şekilde farklı bilim dallarının ortak kullanmasına imkân verecek şekilde özetler. Olay ağaçları kutular ve onları bağlayan bağlantılardan ibarettir. Ağaç, sol uçta veya üstte bir temel olayla başlar ve sağa veya aşağıya doğru dallanarak devam eder. Arada bağlantıyı sağlayan oklar olası sonuçları ve bunların olasılıklarını gösterir. Tümevarım mantığını kullanan bir analiz metodudur.

Hesaplamalı elektromanyetik, hesaplamalı elektrodinamik veya elektromanyetik modelleme elektromanyetik alan ile fiziksel nesnelerin ve çevrenin etkileşimini modelleme işlemidir.

<span class="mw-page-title-main">Parametre</span> belirli bir sistemi tanımlamak veya sınıflandırmak için yardımcı olabilecek herhangi bir özellik

Parametre belirli bir sistemi tanımlamak veya sınıflandırmak için yardımcı olabilecek herhangi bir özellik. Parametre, sistemi tanımlarken veya performansını, durumunu değerlendirirken yararlı veya kritik olan bir sistem unsurudur.

Hesaplamalı kimya, kimya problemlerini çözmeye yardımcı olmak için bilgisayar simülasyonunu kullanan bir kimya dalıdır. Moleküllerin, katıların yapı ve özelliklerini hesaplamak için verimli bilgisayar programlarına dahil edilmiş teorik kimya yöntemlerini kullanır. Bu yöntemlerin kullanılmasının nedeni, hidrojen moleküler iyonu ile ilgili nispeten yeni sonuçlar dışında, kuantum çok-gövdeli(many-body) problemlerin analitik olarak çözülemez oluşudur. Hesaplama sonuçları normal olarak kimyasal deneylerle elde edilen bilgileri tamamlarken, bazı durumlarda gözlemlenmeyen kimyasal olayları da tahmin edebilmektedir. Yeni ilaç ve materyallerin tasarımında yaygın olarak kullanılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Grigori Hanin</span>

Grigori İsaakoviç Hanin, resmi Sovyetler Birliği ekonomisi büyüme istatistiklerini 1987 yılında yeniden hesaplamasıyla tanınan Sovyet Rus iktisatçı ve iktisat bilimleri doktoru. Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra Rusya'nın ekonomik istatistiklerini yeniden hesaplamaya başladı. Yeniden hesaplamaları, özellikle sermaye stokunun değerleri bazında resmi rakamlardan büyük ölçüde farklıydı.

<span class="mw-page-title-main">Matematiksel istatistik</span> matematiksel yöntemlerin kullanıldığı olası istatistikler

Matematiksel istatistik, istatistiksel veri toplama tekniklerinin aksine, matematiğin bir dalı olan olasılık teorisinin istatistiğe uygulanmasıdır. Bunun için kullanılan özel matematiksel teknikler arasında matematiksel analiz, doğrusal cebir, stokastik analiz, diferansiyel denklemler ve ölçü teorisi bulunur.