İçeriğe atla

Tağşiş

M.Ö. 64'te Nero döneminden itibaren Romalılar gümüş sikkelerini o kadar sık tağşiş ettiler ki M.S. 3. yüzyıl sonlarında paralarında neredeyse hiç gümüş kalmadı.

Tağşiş, değerli madenlerin içerisine daha değersiz olanlarına katılarak gerçek değerinin düşürülmesi işlemidir. Böylece üzerinde yazılı olan değer aynı kalsa da gerçek değeri düşmektedir. Örneğin altın için “Ayar” kavramı içerisine katılan yabancı madenlerin oranını ifade eder. Ayar yükseldikçe altının oranı artmaktadır. (24 Ayar en kaliteli olandır.) Altına genellikle bakır katılır. Fakat bu durum rengini değiştirerek kızıllaşmasına neden olur. Günümüzde bozuk paraların gerçek değeri ihmal edilir. Çünkü göreceli olarak değersiz madenlerden imal edilirler. Önemli olan üzerindeki nominal değerdir.

Osmanlı İmparatorluğunda 19. yüzyıla kadar madeni para, sikke kullanılıyordu. Temel para birimi akçe idi. Mangır veya pul denilen bakır paralar günlük alışverişte geçerliydi. Akçe, gümüştendi.

Büyük işlerde, ihracatta, birikimde ise altın para kullanılırdı. Osmanlı önce başka devletlerin altın parasını dolaşımda tuttu. 17. yüzyıla kadar bu altın sikkelerden en meşhurları yaldız altını, efrenciyye denilen Venedik Dukası'dır. Mısır'dan gelen eşrefi denilen altınlar vardı.

Para sistemi altın ve gümüşe dayanan bir sistemdi. Paranın değeri bu madenlere göreydi. Altın ve gümüş fiyatı değiştikçe kur da değişiyordu, yani sikke fiyatları.

Tağşişte devlet dolaşımdaki sikkeleri toplar, bunların madeni içeriğini azaltır, yeniden piyasaya sürer. 18. yüzyıla kadar bu işlem gümüş parada yapıldı. 1580'in akçesinde 0.61 g olan saf gümüş, Orhan Bey'in ilk akçelerinde 1.04 gramdı. Yüzde 40'lık bir düşüş.

Tağşişin en sık görüleni devletin piyasaya daha fazla para sürerek ek gelir elde etmesidir. Hem devalüasyon, hem ek para basma. Memurların alım gücü düşünce Yeniçerilerle birlikte ayaklanıyorlardı. Beylerbeyi Vakası'nda para işleri sorumlusu Rumeli Beylerbeyi Mehmed Paşa'nın kellesi istenmiş, padişah paşayı asmıştır.

Tağşişten sonra fiyatlar yükselirken satın alma gücü düşer, hayat pahalılığı artardı. Ayrıca yerli paranın bu düşüşüyle piyasaya Avrupa paraları girer, bir süre sonra onların da sahtesi ürerdi.

Akçe gitgide düştü ve kullanılamaz hale geldi. Para adıyla üç akçe değerinde bir sikke basıldı. 17. yüzyıl başında 120 akçe değerinde büyük gümüş kuruş tedavüle sürüldü. Temel para birimi Osmanlı kuruşu oldu. Ama yüzyıl sonunda yüzde 80 devalüasyona uğramıştı. Tağşişlerin sonuçları: Devlet gelirlerinin önce artmış görünmesi sonra düşmesi, yabancı sikkelere kaçış, kalpazanlık, devletin iç piyasalardan borç almasını güçleştirme ve en önemlisi siyasal muhalefet. Devlet, yeniçerileri yok ederek tağşişe devam etti.

Kaynakça

Şevket Pamuk, 100 Soruda Osmanlı Türkiye İktisat tarihi, K Kitaplığı, İstanbul 2003.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Para</span> devletçe bastırılan, üzerinde değeri yazılı kâğıt veya metalden ödeme aracı, nakit

Para, mal ve hizmetlerin değiş-tokuşu için kullanılan araçlardan en yaygın olanı. Para sözcüğü ile genellikle madenî para ve banknotlar kastedilmekle birlikte; ekonomide, vadesiz mevduatlar ve kredi kartları da parayı meydana getiren unsurlardan sayılır. Vadeli mevduat, devlet tahvili gibi değişim araçları ise para benzeri olarak değerlendirilir.

<span class="mw-page-title-main">Nümismatik</span> Paraları inceleyen dal

Nümismatik veya meskûkât, sikke veya kâğıt para koleksiyonculuğu ve paraları inceleyen çalışma sahası. Sikkecilik olarak da adlandırılır. Bu alanda uzman kişilere "nümismat" adı verilir. Nümismatik; kaybolmuş uygarlıkların, kentlerin ve yerleşim yerlerinin kesin olarak belirlenmesine katkı sağlar, tarihsel süreç içinde yok olmuş anıt ve yapılara ilişkin kanıtları bizlere anlatır. İmparatorların saltanatlarının başlangıç tarihlerinin, almış oldukları unvanların, imparatorluk dönemleri boyunca yaptıkları işlerin, kazandıkları zaferlerin ya da yenilgilerin kesin biçimde belirlenmesine yardımcı olur. Aynı zamanda nümizmatik Antik Sikke darbında kullanılan madenin türüne göre o toplumun, o dönemdeki ekonomik durumu konusunda ciddi ipuçları sağlamaktadır. Bir arkeoloğun kazı çalışmasında bulabileceği en iyi şeylerden biri Antik Sikkedir. Bulunmuş olan bir Antik Sikke yapılan arkeolojik çalışma katmanı için anında bir tarih sağlayabilir. Ek olarak Antik Sikkeler ticaret, ekonomi, sosyal organizasyon, mitoloji, ideolojiler, şahsiyetler, liderlik, askeri, önemli olayları anlatmaktadır. Antik Sikkelerin hangi devlet döneminde, hangi yıllarda, hangi İmparator adına darb edildiği gibi bulgular tarihsel gerçeklerin ortaya çıkarılmasında önemli rol oynamaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Madenî para</span> altın, gümüş, bakır, bronz, alüminyum vb. madenlerin alaşımından yapılan para

Madenî para veya eski dilde sikke; altın, gümüş, bakır, bronz, alüminyum vb. madenlerin alaşımından yapılan para. İlkel çağlardan beri ticarette geçerli olan değiş-tokuş yöntemleri yerine, daha kullanışlı bir değişim aracı olarak icad edilmiştir. Sikke kavramı daha çok tarihî madenî paraları tanımlamak için kullanılır. Günümüzde madenî paraları tanımlamak için bozuk para kavramı da kullanılır ancak bozuk para kavramı her zaman 'sadece' madenî paraları kapsamayabilir.

<span class="mw-page-title-main">Kuruş</span> Türk lirasının 100de biri olan para birimi

Kuruş önceden guruş, birçok ülkede farklı zaman dilimlerinde kullanılmış para birimi. Ortaya çıktığı dönemdeki anlamı "büyük gümüş para"dır. 1687-1879 yılları arasında Osmanlı'nın temel para birimidir.

<span class="mw-page-title-main">Akçe</span> Osmanlı Devletinin ilk zamanlarından itibaren bastırılan ve kullanılan gümüş para birimi

Akçe, Osmanlı Devleti'nin ilk zamanlarından itibaren bastırılan ve kullanılan gümüş para birimidir. İlk akçe Bursa'da Orhan Gazi tarafından 1327 yılında bastırılmıştır. Akçe Osmanlı Devleti'nin temel para birimiydi. Bu para biriminde ilk dönemlerde üzerine basılı bir tarih bulunmamasıyla birlikte, padişah I. Bayezid ile birlikte akçeler üzerine tarih basılma uygulamasına geçilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Banknot</span>

Banknot ya da kâğıt para; taşıyana üzerinde yazan miktarın ödenmesi basan kurum tarafından garanti edilen, faiz taşımayan, yasal bir ödeme aracı. İngilizcedeki bank ve note yani banka ve not kavramlarının birleşiminden gelir. Banknotun, altın, gümüş, döviz gibi menkul kıymetlerden teşekkül eden bir karşılığı bulunmayabilir. Eskiyen para tedavülden çekilerek imha edilir.

<span class="mw-page-title-main">Devalüasyon</span> makroekonomide ve modern para politikasında bir terim

Devalüasyon ya da değer düşürümü, sabit kur sistemlerinde ödemeler dengesi açık veren ülkenin ulusal parasının dış satın alma gücünün, hükûmetçe alınan bir kararla düşürülmesidir. Başka bir deyişle devalüasyon, bir devletin resmi para biriminin diğer ülke dövizleri karşısında değer kaybettirilmesidir.

<span class="mw-page-title-main">Gresham Yasası</span>

Gresham yasası, "kötü paranın iyi parayı kovması" yasasıdır. Bu yasaya göre, göreli nominal değerleri aynı, fakat külçe değerleri farklı iki madeni paradan külçe değeri yüksek olan dolaşımdan çekilir. Böylelikle, külçe değeri küçük olan para -Thomas Gresham bu parayı kötü para olarak adlandırır-, külçe değeri yüksek olan parayı -yani iyi parayı- kovmuş olur. Yani sonuçta kötü para piyasada egemen hale gelecektir.

<span class="mw-page-title-main">Amerikan doları</span> Amerika Birleşik Devletlerinin para birimi

Amerikan doları veya Birleşik Devletler doları, 1792 Para Yasası ile yürürlüğe girmiş, Amerika Birleşik Devletleri'nin resmî para birimidir. Dünya ticareti üzerinde en yaygın kullanılan para birimi olmasıyla da bilinir. Serbest dalgalanan bir para birimidir.

Elmas Mehmed Paşa, II. Mustafa saltanatında, 2 Mayıs 1695 - 11 Eylül 1697 tarihleri arasında iki yıl dört ay on gün sadrazamlık yapmış Osmanlı devlet adamıdır.

Çift metal para sistemi, tedavülde altın ve gümüş olmak üzere iki ayrı madenden basılmış paranın, -sikkenin- işlem gördüğü bir para sistemidir. Bu sistem esas olarak 18. Yüzyıl başlarında, Avrupa ve Amerika'da uygulamaya konulmuş olup 1820'li yıllara kadar yürürlülükte kalmıştır.

Altın standardı, standart ekonomik hesap biriminin sabit miktarda altına dayandığı bir para sistemidir. Altın standardı, 1870'lerden 1920'lerin başlarına, 1920'lerin sonlarından 1932'ye ve ayrıca 1944'ten ABD'nin ABD dolarının altına konvertibilitesini tek taraflı olarak sonlandırıp Bretton Woods sistemine kesin olarak son verdiği 1971 yılına kadar uluslararası para sisteminin temelini oluşturdu.

Cedid Eşrefi, (Cedit Zolota), Osmanlı dönemindeki gümüş paralardan biridir. III. Ahmet döneminde 90 akçeye tekabül derdi.

<span class="mw-page-title-main">Mangır</span>

Mangır Osmanlılarda küçük alışverişler için kullanılan bakırdan bir sikkeydi.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye Cumhuriyeti madenî paraları</span> Vikimedya liste maddesi

Bu madde Türkiye Cumhuriyeti madenî paralarını göstermektedir.

<span class="mw-page-title-main">Ngultrum</span>

Ngultrum Butan Krallığı'nın para birimidir ve 1 Ngultrum 100 Çhertuma bölünmüştür. Butan Kraliyet Para Dairesi, Ngultrum banknotlarının ve madeni paralarının basım yetkilisidir. Ngultrum şu anda parite ile Hindistan Rupisine sabitlenmiş durumdadır.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı lirası</span> 1844-1922 yıllarında kullanılmış Osmanlı para birimi

Osmanlı lirası, Osmanlı İmparatorluğu'nda 1844'ten 1 Kasım 1922'ye kadar kullanmış resmî paradır. Saltanatın kaldırılmasından sonra Türkiye'de 23 Ekim 1923'e kadar resmî olarak kullanıldı. Fakat Osmanlı lirasının tam olarak tedavülden kalkması ve yerine Türk lirasının kullanılması 1927 yılını buldu.

İperpiron geç Orta Çağ'da Bizans parası, Bizans İmparatorluğu sikkesi olarak solidusun yerini almıştır.

Bizans para sistemi, Batı'nın yıkılmasından sonra Doğu Roma İmparatorluğu'nda kullanılan para çoğunlukla iki tür sikkeye aitti: altın solidus ve açıkça değer verilen bronz para çeşitleri. İmparatorluğun sona ermesiyle para birimi sadece gümüş stavrata ve küçük bakır paralar ile altın para basılmadı.

Beylerbeyi Vakası veya Beylerbeyi İsyanı, III. Murad devrindeki ekonomik krize karşı çıkan ayaklanma. Aynı zamanda bu isyanda ilk kez isyancılar belirttikleri kimselerin öldürülmesini istedi.