İçeriğe atla

TLR4

TLR 4

TLR 4 ya da Toll benzeri reseptör 4 (Toll Like Receptor 4), bağışıklık sisteminde rol oynayan Toll benzeri reseptörler ailesinden TLR4 olarak bilinen gen ve bunun ürünü olan proteindir.

Gram negatif bakterilerdeki lipopolisakkaritleri saptlar ve bu şekilde doğuştan gelen bağışıklık sisteminin etkinleştirilmesini sağlar.

Toll geni 1 tarafından kodlanan protein, patojen tanımada önemli rol oynayan ve bunlara karşı doğuştan gelen bağışıklığın aktivasyonunu sağlayan Toll like reseptör (TLR) ailesinin bir üyesidir.

TLRler, Drosophiladan insana kadar büyük oranla korunurlar ve yapısal ve fonksiyonel benzerlikleri paylaşırlar. Enfeksiyöz ajanların patojenite ile ilişkilendirilen moleküler kalıplarını (PAMPlar) tanırlar ve bunlara karşı etkin bağışıklığın gelişiminde etkili olan sitokinlerin üretilmesine aracılık ederler.

Farklı TLR'ler farklı ekspresyon kalıpları gösterirler. Bu reseptör plasenta ve lökositlerin miyelomonositik altsınıfnda bolca eksprese edilirler.

Bu gen üzerindeki mutasyonlar LPS'deki yanıtlarındaki farklılıklar ile ilişkilendirilir. Bununla beraber bu gen üzerinde bazı yazılım farklılıkları bulunur, fakat çoğundaki protein kodlama potansiyeli düzensizdir.[1]

Kaynakça

  1. ^ "Arşivlenmiş kopya". 7 Mart 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Aralık 2007. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Doğal öldürücü hücre</span> sitotoksik lenfosit türü

Doğal öldürücü hücre veya doğal kâtil hücre diye adlandırılan bir çeşit lenfosit hücresi.

<span class="mw-page-title-main">Bağışıklık sistemi</span> canlılarda hastalıklara karşı koruma sağlayan biyolojik savunma sistemi bütünü

Bağışıklık sistemi, bir canlıdaki hastalıklara karşı koruma yapan, patojenleri ve tümör hücrelerini tanıyıp onları yok eden işleyişlerin toplamıdır. Sistem, canlı vücudunda geniş bir çeşitlilikte, virüslerden parazitik solucanlara, vücuda giren veya vücutla temasta bulunan her yabancı maddeye kadar tarama yapar ve onları, canlının sağlıklı vücut hücrelerinden ve dokularından ayırt eder. Bağışıklık sistemi, çok benzer özellikteki maddeleri bile birbirinden ayırabilir, örneğin; bir amino asidi farklı olan proteinleri bile birbirinden ayırabilecek özelliğe sahiptir. Bu ayrım, patojenlerin konak canlıdaki savunma sistemine rağmen enfeksiyon yapmaları için yeni yollar bulmalarına, bazı uyumlar sağlamalarına neden olacak kadar karmaşıktır. Bu mücadelede hayatta kalmak için patojenleri tanıyan ve onları etkisizleştiren bazı mekanizmalar gelişmiştir. Doğadaki tüm canlılar kendilerinden olmayan doku, hücre ve moleküllere karşı savunma sistemlerine sahiptirler. Hatta bakteriler gibi basit tek hücreli canlılarda da onları viral enfeksiyonlara karşı koruyan enzim sistemleri bulunur. Yüksek canlılardaysa çok daha karmaşık bir bağışıklık sistemi vardır. Omurgalılarda bağışıklık sistemi özel işlevlere sahip çok sayıda farklı hücre ve molekül içermektedir.

<span class="mw-page-title-main">Toll benzeri reseptör</span> doğuştan gelen bağışıklık sisteminde kilit rol oynayan protein sınıfı

Toll benzeri reseptör ya da almaç, mikroplardan kaynaklanan, yapısal olarak korunmuş moleküller deri veya bağırsak mukozası gibi fiziki bariyerleri aştığında, bu molekülleri tanıyan tek membran boyunca uzanmış, katalitik-olmayan reseptörlerin bir sınıfıdır. Bu yapıların doğuştan gelen bağışıklık sisteminde anahtar rol oynadıkları düşünülmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Toll geni</span>

Toll geni, bir protein sınıfı olan Toll benzeri reseptörlerini kodlayan gendir. Toll, Almancada "şaşırtıcı" ya da "çılgın" anlamına gelmektedir.

<span class="mw-page-title-main">TLR1</span>

TLR1 ya da Toll benzeri reseptör 1, bağışıklık sisteminde rol oynayan Toll benzeri reseptörler ailesinin kalıp tanıma reseptörlerinden biridir. Diğer isimleri CD281, KIAA0012, rsc786'dır. İnsanlarda 4. kromozomun 4p14 bölgesinde; 38,474,275-38,482,807 noktalarında bulunur.

<span class="mw-page-title-main">TLR3</span>

TLR3 ya da Toll benzeri reseptör 3, bağışıklık sisteminde rol oynayan Toll benzeri reseptörler ailesinin bazı kalıpları tanıyan reseptörlerinden biridir, 2001 yılında keşfedilmiştir. CD283 olarak da bilinir. İnsanda 4. kromozomun 4q35 bölgesinde bulunur.

<span class="mw-page-title-main">TLR2</span>

TLR 2 ya da Toll benzeri reseptör 2, insan bağışıklık sisteminde rol oynayan biyomoleküllerden biridir. TIL4, CD282 olarak da bilinir. İnsanlarda 4. kromozomun 4q32 bölgesinde bulunur.

<span class="mw-page-title-main">TLR6</span>

TLR6 ya da Toll benzeri reseptör 6, bağışıklık sisteminde rol oynayan Toll benzeri reseptörler ailesinin bir üyesi olan bir gen ve bunun ürünü olan proteindir.

<span class="mw-page-title-main">TLR7</span>

TLR7 ya da Toll benzeri reseptör 7, bağışıklık sisteminde rol oynayan Toll benzeri reseptörler ailesinin bir üyesi olan bir gen ve bunun ürünü olan proteindir.

<span class="mw-page-title-main">TLR5</span>

TLR5 ya da Toll benzeri reseptör 5, bağışıklık sisteminde rol oynayan Toll benzeri reseptörler ailesinin bir üyesi olan bir gen ve bunun ürünü olan proteindir. TIL3; SLEB1; FLJ10052; MGC126430; MGC126431 olarak da isimlendirilir.

<span class="mw-page-title-main">TLR8</span>

TLR8 ya da Toll benzeri reseptör 8, bağışıklık sisteminde rol oynayan Toll benzeri reseptörler ailesinin bir üyesi olan bir gen ve bunun ürünü olan proteindir. MGC119599; MGC119600 olarak da isimlendirilir.

TLR9 ya da Toll benzeri reseptör 9, bağışıklık sisteminde rol oynayan Toll benzeri reseptörler ailesinin bir üyesi olan bir gen ve bunun ürünü olan proteindir. CD289 olarak da isimlendirilir.

<span class="mw-page-title-main">Doğuştan gelen bağışıklık sistemi</span> omurgalılarda bulunan iki ana bağışıklık stratejisinden biri

Doğuştan gelen bağışıklık sistemi ya da doğal bağışıklık diğer organizmaların enfeksiyonlarına karşı spesifik olmayan yolla koruma yapan ev sahibinin savunmasındaki hücreleri ve mekanizmaları kapsayan bir bağışıklık sistemi çeşididir.

<span class="mw-page-title-main">Edinilmiş bağışıklık sistemi</span> Özelleşmiş, sistemik hücreler ve süreçlerden oluşan bağışıklık sistemi alt sistemi

Edinilmiş bağışıklık sistemi ya da Edinilmiş bağışıklık ya da Akkiz (acquired) immunite yüksek oranda özelleşmiş bütün sisteme etki edebilen hücreler ve patojenik mücadeleleri ortaya çıkaran süreçlerle düzenlenen bağışıklık sistemi çeşididir.

<span class="mw-page-title-main">TLR10</span>

TLR10 ya da Toll benzeri reseptör 10, bağışıklık sisteminde rol oynayan Toll benzeri reseptörler ailesinin bir üyesi olan bir gen ve bunun ürünü olan proteindir. MGC104967; MGC126398; MGC126399 olarak da isimlendirilir.

Antijen sunumu, vücuttaki bağışıklık sisteminin, makrofajlar, dendritik hücreler ve diğer hücre çeşitleriyle antijenleri yakalama ve onları T-hücreleri ile tanımlama sürecidir. Edinilmiş bağışıklık sisteminin temelleri, bağışıklık sistemi hücrelerinin kendi hücreleri ile enfektöz patojenleri tanıması arasındaki kapasitede yatar.

Kalıp tanıma reseptörleri veya PRRler, mikrobiyal patojenler veya hücresel stresle ilgili molekülleri tanımak için bağışıklık sistemi hücrelerince üretilen proteinlerdir. Örnek, desen veya patern tanıma reseptörleri olarak da adlandırılabilmektedirler.

Biyokimyada reseptör veya almaç, birbiriyle kısmen örtüşen iki anlama karşılık gelir.

<span class="mw-page-title-main">Jules A. Hoffmann</span> Fransız biyolog (d. 1941)

Jules A. Hoffmann Lüksemburg doğumlu Fransız biyologdur. StrazburgFransa'daki Ulusal Bilimsel Araştırmalar Merkezi'nin CNRS araştırma direktörü ve yönetim kurulu üyesidir. 2007 yılında, Fransız Bilimler Akademisi'nin başkanı olmuştur. Bruce Beutler ile birlikte yaptıkları "doğuştan gelen bağışıklık sisteminin aktivasyonu" ile ilgili keşifleri sayesinde 2011 yılında Hoffmann Fizyoloji veya Tıpta Nobel ödülünün dörtte birine sahip olmuştur.

Antijenik kayma virüslerdeki antikor-bağlanma bölgelerini kodlayan genlerin içindeki mutasyon birikimini içeren mekanizmaların çeşitliliğidir. Bunun sonucunda, popülasyonu enfekte eden virüs suşundan farklı suşlar oluşur, eski suşlara karşı kazanılan bağışıklık yeni suşlar için geçerli değildir. Antijenik kayma Grip A ve Grip B virüslerinin her iki türünde de meydana gelir.