Sosyoloji veya toplum bilimi, toplum ve insanın etkileşimi üzerinde çalışan bir bilim dalıdır. Toplumsal (sosyolojik) araştırmalar sokakta karşılaşan farklı bireyler arasındaki ilişkilerden küresel sosyal işleyişlere kadar geniş bir alana yayılmıştır. Bu disiplin insanların neden ve nasıl bir toplum içinde düzenli yaşadıkları kadar bireylerin veya birlik, grup ya da kurum üyelerinin nasıl yaşadığına da odaklanmıştır.
Eğitimsel toplum bilimi, eğitim kurumlarını ve okullaşma ile modern endüstri toplumlarında okullaşma sistemlerini, ‘okul ile toplumsal yapı arasındaki ilişkileri konu alan, eğitim kurumunun toplumun diğer büyük kurumsal düzenleriyle, yani iktisat, politika, din vb. ile olan ilişkilerini sosyolojinin yöntemleri ve bakış açısıyla araştıran sosyoloji dalı.
Niyazi Berkes, Kıbrıslı Türk sosyolog ve bilim insanı.
Ziya Gökalp, Türk yazar, toplum bilimci, şair ve siyasetçidir. Meclis-i Mebûsanda ve Türkiye Büyük Millet Meclisinde milletvekilliği yapmıştır. "Türk milliyetçiliğinin babası" olarak da anılır.
Mehmet Hilmi Ziya Ülken, Türk düşünce yaşamında ve Türkiye'de bir felsefe geleneğinin oluşmasında büyük etkisi olmuş bir filozof ve sosyologdur.
Din bilimleri, dinle teolojik bakış açısıyla ve normatif yöntemlerle ve apolejetik amaçla ilgilenen ilahiyatın aksine dinleri sosyal bilimler perspektifinden ve herhangi bir dini veya dinleri apolejetik (savunmacı) gaye gütmeden ve ideolojik muhalefet tavrı içine girmeden olgusal temelde araştıran ve analiz eden çeşitli sosyal bilim disiplinlerinin ortak adı.
Din sosyolojisi, dini kurum ve dini yapılanmaları, dini temalarla toplumsal yapı arasındaki ilişkileri ve dinin toplum, toplumun din üzerindeki etkilerini araştıran bilimsel bir disiplindir. Din sosyologları toplumun din üzerinde dinin toplum üzerindeki etkilerini bir başka deyişle toplum ve din arasındaki diyalektik ilişkiyi açıklamaya çalışır.
Toplum ya da cemiyet, bir arada yaşayan canlıların oluşturduğu topluluktur. Sosyolojide toplum, onu oluşturan canlıların basit bir toplamından ziyade, farklı biçimler ve özellikler gösterip özgün olan ve nesnel yasalar gereğince insanların maddi üretim içindeki gündelik hayat faaliyetleriyle ve sınıfsal savaşımıyla değiştirilen ve gelişen ilişkilerden oluşan sisteme denir. Bir nevi örgütlenmedir.
Türkiye'de laiklik, Osmanlı İmparatorluğu zamanında yargı ve devlet yönetiminde kısmen kendini göstermeye başlamış, Cumhuriyet devrimi ile anayasanın temel unsurlarından biri haline gelmiş, din ve siyasetin birbirine karışmaması ilkesidir. Laiklik terimi Fransızcadaki karşılığı Laïcité kelimesinden Türkçeye uyarlanmıştır.
Sanat sosyolojisi, sosyolojinin alt dallarından biridir ve sanatı toplumsal bir süreç olarak, diğer toplumsal fenomenlerle bağlantı içinde ele alır ve analiz eder. Modern sanatın gelişimi, sosyolojik bir araştırma sürecini gerektirdiğinde ve sosyoloji de kendi içinde alt dallara doğru ayrılırken, Avrupa'da ve ABD'de bazı sosyal bilimcilerin katkısıyla sanat sosyolojisi giderek özerkleşen bir alan olarak ortaya çıkmıştır. Özellikle 20. yy.'ın ortalarında Frankfurt Okulu düşünürlerinin katkıları bugün sanat sosyolojisi literatürü içinde önemli bir yer tutmaktadır. Frankfurt Okulu, "sanat sosyolojisi" ve "sanat felsefesi" arasındaki dinamik etkileşim için de iyi bir örnektir.
Emin Erişirgil, Türk eğitimci, felsefeci, yazar ve siyasetçi, eski Türkiye içişleri bakanı.
Genç Kalemler, 1910-1912 yıllarında Selanik'te yayınlanan milliyetçi bir fikir dergisidir.
Türk milliyetçiliği, ulusal veya etnik tanımlarla Türk milletinin ilerlemesini, gelişmesini amaçlayan siyasi bir görüştür. Türkçülük ile aynı olmayıp, içinde Türkçülük dahil olmak üzere çeşitli Türk milliyetçisi ideolojileri barındırır.
Ahmet Şuayip, pozitivizmin Türkiye'de tanınmasında rolü olmuş olan felsefeci, hukuk adamı ve düşünür. Servet-i Fünûn dergisinde yazdığı incelemelerle, söyleşilerle, batı edebiyatını izleyen çalışmaları ile tanındı.
Millî Edebiyat Dönemi, II. Meşrutiyet ile Cumhuriyet'in ilk yılları arasında faaliyet gösteren edebiyat akımıdır. Genellikle Ali Canip Yöntem, Ömer Seyfettin ve Ziya Gökalp'in Genç Kalemler dergisinde savundukları Yeni Lisan Hareketi ile başlatılır. Dilde sadeleşme, şiirde aruzun yerine aruz ölçüsü, içerikte halkın sorunları ve yerli yaşam Millî Edebiyat Dönemi'nin temelini oluşturur. Bu dönemde Türk edebiyatı Doğu ve Batı taklitçiliğinden kurtarılmaya çalışılmış, yalın bir anlatım benimsenmiştir. Ayrıca Türk kültürü ve tarihi, incelenmemiş bir hazine olarak kabul edilmiştir.
Türkiye'de feminizm kavramının literatüre girişi, Türk milliyetçiliğinin ve Türkçülüğün düşünce babalarından Ziya Gökalp'in "Türkçülüğün Esasları" adlı kitabının "Türk Feminizmi" adlı bölümünde "feminizm" kavramına övücü bir dille değinmesiyle oldu. Jön Türkler ve İttihat & Terakki Cemiyeti içerisinde oldukça yetkili olan; Ziya Gökalp, Ahmet Rıza, İbrahim Hilmi ve Enver Beylerin başını çektiği Türk milliyetçisi kanat kadınların özgürleşmesinin milletin bir bütün olarak özgürleşmesindeki önemine dikkat çekerek kadınların eğitimine yönelik oldukça yoğun çabalar harcadılar. Bu çabalar sonucunda kadınlar için İnas Sanâyi-i Nefîse Mektebi ve İnâs Darülfünunu gibi üniversite düzeyinde eğitim veren kurumlar yanında İstanbul'da ve Anadolu'da kız liseleri açılmasını sağladılar. Ayrıca yine bu milliyetçi kanat Türkiye tarihindeki ilk feminist kadın derneği olan Teali-i Nisvan Cemiyeti ile dönemi için oldukça sert taleplerde bulunan Osmanlı Müdafaa-i Hukuk-ı Nisvan Cemiyeti'nin ve kadınların iş gücüne katılımı için mücadele yürüten Osmanlı Kadınları Çalıştırma Cemiyeti'nin kuruluşuna önayak oldular. Ek olarak günlük yaşamda kadınları rahatlatmak için kadınlara uygulanan tek başına faytona binememek ve giyim-kuşam kısıtlamaları gibi bazı yasakları da kaldırdılar.
Küçük Mecmua, Ziya Gökalp tarafından 1922-1923 yıllarında yayımlanan haftalık fikir, edebiyat ve siyaset dergisi. Diyarbekir'de neşredilen derginin toplam otuz üç sayısı çıktı. İlk sayısı 5 Haziran 1922'de, son sayısı 18 Mart 1923'te yayımlandı. Küçük boyda ve iki sütun üzerine toplam on altı sayfadan oluşan dergi, "Haftada bir çıkar, ilmî, edebi, siyâsî, iktisâdî mecmuadır." sloganını kullandı. İmtiyaz sahibi ve sorumlu müdürü Gökalp'tir. Pek az nüshası günümüze kadar gelen derginin Türkçeye çevirisi Şahin Filiz tarafından yapılmış olup yaklaşık altı yüz sayfayı bulmuştur ve üç cilt şeklinde yayımlandı.
Fatma (Taşkıngöl) Başaran Türk bilim insanı, sosyal psikolog, akademisyen.
Sağlık sosyolojisi, toplumda sağlığa dair konuları inceleyen sosyoloji alt dalıdır. Sağlık ve hastalıkla ilgilenir. Sağlık sosyolojisi sosyolojik bir disiplindir. İlişkili olarak Medikal Sosyoloji, insanların kendilerini ne zaman hasta şeklinde belirttiklerine, hastalıkları nasıl atlattıklarına, engelli olanların ne şekilde tedavi göreceklerine ilişkin yol gösterir. Sağlık sosyolojisi tıptaki hedefleri kendine seçmiş bir durumdadır. Sağlık sosyolojisi geçmiş zamandan itibaren çeşitli faktörlerden etkilenmiştir. Örneğin; Sanayi devriminden dolayı makineleşmeyle zamanla sağlık alanı daha gelişmiştir. Önceki zamanlarda hastalıkların nedenini bulmak zor olabiliyordu veya bulunsa bile yanlış —teşhis konulabiliyordu. Makineleşmeyle hastalıkları veya sorunları bulmak daha kolaylaştı. Sağlık alanında uğraşanların işini daha kolaylaştırdı. Dijitalleşmeye geçilmesiyle birlikte toplumda sağlık konuları gerek mobil uygulama olsun gerek internet olsun gerek bilgisayar olsun insanlar sağlık alanındaki sorunlarını veya sorularını dijital ortamda daha rahat bir şekilde belirtebilecek bir hale geldi. Zamanla işlerin kolaylaşmasıyla doktorların hastalara bakış açısını değiştirmiştir. Onların tutumlarında değişme olmuştur .Geleneksel yöntemlerini bırakıp veya bir kısmını bırakıp daha modern yöntemleri kullandılar.Sağlık sosyolojisi, toplumun fiziksel, psikolojik ve sosyal durumlarını inceler. Dünya Sağlık Örgütü; sağlığı fiziksel, psikolojik ve sosyal bakımdan tam normallik hali olarak tanımlar. R. Straus, Sağlık sosyolojisinde çalışmaların iki seçenekle kullanılabileceğini belirtmektedir. Bunlar; Tıbbın Sosyolojisi ve Tıpta Sosyoloji kavramlarıdır.Sağlık sosyolojisi çeşitli alanlarla ilgilenir.
Taha Parla, Türk siyaset bilimci, akademisyen, çevirmen ve yazardır.