Türk pop müziği
Türk müziği |
---|
Türk pop müziği, Türk popu,[1] Türkçe pop, Anadolu pop veya T-pop[2][] modern popüler müzik kalıplarıyla oluşturulmuş ya da yoğun modern müzik kalıplarının üzerine hafifçe alaturka ve halk müziği ezgileri monte edilmesiyle oluşturulmuş Türk müziği çeşididir.[3]
Batı Avrupa melodileri baz alınarak geliştirilen Türk pop müziği, Klasik Türk müziğinden ve halk müziğinden yoğun olarak beslenirken popüler müziğin evrensel çizgilerine sadık kalmıştır.
Tarihçe
Cumhuriyet öncesi
Pop müziğin temelleri Osmanlı Devleti'nde ıslahat hareketlerinin görüldüğü II. Mahmut döneminde atıldı. Bu dönemde Dede Efendi, Hacı Arif Bey gibi besteciler klasik üsluptaki eserlere göre daha hafif nitelikte şarkı formunda eserler verdiler.[4]
1870 sonrasında ortaya çıkan kantolar, başlangıçta Fransız opera şarkılarından ve İtalyan müzik türlerinden etkilenen bir türdü. Zamanla yerli motiflerle kaynaşarak ülkenin ilk popüler müzik türü haline geldi. 1900’lerin başında ise tango dönemin en popüler müziği oldu ve özgünleşerek Türk müziğini şekillendirmede rol oynadı.[3]
1920-1960 arası
Cumhuriyet döneminde Türkiye’de Osmanlı müziğini tamamen reddeden, batı müziğini esas alan bir anlayış hakim oldu. Resmî müzik politikasına göre halk batı müziğine yönlendirilmeye çalışılırken, radyo dinleyicilerinin Arap radyosu dinlemeye başlaması ile Doğu etkisi Türk müzik zevkine işledi.[5]
1950’li yıllarda caz, rock-n-roll, ça-ça, mambo gibi yeni batılı türler ilgi görmeye; pek çok müzisyen kendi orkestrasını kurarak gece kulüplerinde bu müzikleri çalmaya başladı.
1960’lar
1960’lar Türkiye’de meşhur yabancı şarkılara Türkçe sözler yazılarak oluşturulan aranjmanların popüler olduğu dönemdir. Aranjmanlar TRT tarafından Türk Hafif Müziği olarak adlandırılmıştır. Fecri Ebcioğlu’nun Fransızca şarkılara Türkçe sözler yazarak oluşturduğu "Bak Bir varmış Bir Yokmuş" ile "Her Yerde Kar Var" şarkıları, bu türün en önemli örneklerinden kabul edilir.[4] Sezen Cumhur Önal, bu dönemde yaptığı aranjmanlarla tanınmış; Erol Büyükburç taş plakta dinleyiciye ulaşan "Little Lucy’’ adlı şarkıyla büyük ilgi görmüştür. 1962 yılında o sırada Galatasaray Lisesi’nde öğrenci olan Barış Manço, Harmoniler adlı grubu ile ilk Batı müziği 45’liğini çıkardı.
1964’te Tülay German, Burçak Tarlası adlı albüm ile Anadolu-pop akımının öncülerinden oldu. Bu akım, yerli melodilerin batı sazları ile yorumlanmasını içermekteydi. Cem Karaca ve Erkin Koray'ın besteleri Anadolu pop akımının oluşmasında rol oynadı. Anadolu Pop ismini ilk defa 1970 yılında Moğollar grubu telaffuz etti. Anadolu pop akımı etkisini 1970'lerde de sürdürdü.
Hürriyet gazetesinin 1965 yılından itibaren düzenlediği Altın Mikrofon yarışması ile Milliyet gazetesinin organize ettiği “Liselerarası Müzik Yarışması” Türk pop müziğini etkileyecek birçok müzisyenin adını duyurmasında etkili oldu.[4]
1960’lar boyunca Anadolu pop akımının yanı sıra aranjmanlar da varlığını sürdürdü. Kimi Avrupalı şarkıcılar popüler şarkılarını Türkçe söyleyip plağa döndürdüler. 1960’ların sonunda Ajda Pekkan İkiYabancı albümü ile dönemin ünlü yıldızlarından biri oldu. Bora Ayanoğlu ve Timur Selçuk gibi bestecilerin Türkçe sözlü özgün besteler yapmalarıyla aranjmanlar etkisini yitirdi.
1970’ler
1970’lede teknolojik gelişmeler ve yapım şirketi girişimleri müzik piyasasında büyük bir canlanmaya neden oldu. Besteci Ali Kocatepe’nin kurduğu 1 Numara Plak Şirketi ile Şanar Yurdatapan ve Atilla Özdemiroğlu’nun kurduğu ŞAT Yapım dönemin önemli girişimlerindendi.[4] Nükhet Duru, Nilüfer, Sezen Aksu, Erol Evgin, besteci Melih Kibar ve söz yazarı Çiğdem Talu dönemin en önemli pop müzik sanatçılarındandır. Türkiye ilk defa 1975’te Seninle Bir Dakika adlı şarkı ile Eurovision’a katıldı.
Bu dönemde devrin toplumsal atmosferine bağlı olarak politik müziğe ilgi arttı. Cem Karaca, Edip Akbayram gibi sanatçılar sloganlaşan şarılar üretti.
1980 sonrası
1980 sonrasında Türkiye’de müzik piyasasında Batı teknolojisinin eş zamanlı olarak uygulanmaya başlaması; 1990’larda özel radyo ve televizyonların açılması pop müziğini etkiledi.[4] Kaset üretimi artmasına rağmen 1980’li yılların başında Türk pop müziği 1980 askeri hareketinin etkisiyle bir krize girdi. Anadolu – Pop’un özellikle politik karakterli bir müzik tavrını savunan şarkıcıları piyasadan çekildi, kimisi yurtdışına yerleşti.[3]
1980'lerin ortasından itibaren piyasa yeniden canlandı. Sezen Aksu’nun Sen Ağlama, Mazhar-Fuat-Özkan üçlüsünün Ele Güne Karşı albümleri pop müzik piyasasında yeniden canlanmada etkili oldu Türk Sanat Müziği formlarının yoğun biçimde pop’un içinde yer alması bu yıllardaki Türk pop müziğinin ayırıcı bir özelliği oldu.
1990’lı yıllarda çok sayıda müzik albümü yapıldı ancak türlerin birbirinin içine geçtiği görüldü. Yonca Evcimik'in Aboneyim ve hemen ardından çıkan Harun Kolçak'ın "Gir Kanıma" şarkıları ile 90'lar pop şarkıları dönemi başladı. 24 saat Türk pop müziği yayını yapan kanallar pop müzikteki canlanmayı destekledi.
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- ^ Dilmener, Naim. Bak Bir Varmış Bir Yokmuş. İstanbul: İletişim Yayınları. Mart 2006. 3. baskı. ISBN 975-05-0149-7
- ^ "Bizim tarzımız da T-Pop". Cumhuriyet. 6 Şubat 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Aralık 2022.
- ^ a b c Pala, Amaç (2009). "İlköğretim 8. sınıf öğrencilerinin Türk pop müziğinden etkilenme düzeylerinin değerlendirilmesi" (PDF). İnönü Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. 22 Eylül 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 24 Ekim 2022.
- ^ a b c d e Camgöz, Nazif (2019). "Anadolu türkülerinin anadolu pop-rock müzik türüne uyarlanmasının halkbilimsel incelenmesi" (PDF). İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü doktora tezi. 5 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 22 Eylül 2022.
- ^ "Türk Müziğine Bir Teselli: Arabeskin Doğuşu ve Arabeskin Babaları". OTUZSEKİZ.ORG. 22 Eylül 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 22 Eylül 2022.