Dama, iki kişinin karşı karşıya oynadığı bir masa oyunudur. Genellikle 8×8, 10×10 ya da 12×12'lik dama tahtaları üzerinde oynanır. Satrancın aksine bütün taşlar aynı biçimde hareket eder.
Satranç, iki oyuncu arasında satranç tahtası ve taşları ile oynanan bir masa oyunudur. Dünya çapında turnuvaları düzenlenir ve bir spor dalı olarak kabul edilir.
Mat, satrançta taraflardan birinin şahı tehdit altında iken yapacak hiçbir hamlesi olmaması durumudur. Oyun bu durumda iken şahı tehdit altında olan oyuncu mat olmuştur. Eğer oyunu mat durumuna geçiren hamle kurallı bir hamle ise, mat olan oyuncu oyunu kaybeder.
Caturanga Sanskritçe'de catur ("dört") ve anga, anlamına gelir. Bilinen satrancın ilk atasıdır, 6. yüzyılda Hindistan’da ortaya çıkmıştır. Bazen "satrançın türevi" olarak tanımlansa da, icat tarihi itibari ile satranç, kural ve konseptini çaturangadan almaktadır.
Xiang qi : Satrancın Çin ve Doğu Asya versiyonudur.
Japon satrancı veya Kumandanlar Oyunu olarak da bilinen Şogi ya da Shōgi, Japonya kökenli, satrançla akraba iki kişilik soyut kombinatoryal ve eksiksiz enformasyonlu bir strateji oyunudur. Satranç ailesi içinde Japonya’da en yaygın oynanan çeşit olup 17 Kasım’da bayramı kutlanır. Shōgi, Japoncada kumandanın masa oyunu anlamına gelir.
Abalone, iki kişi ile oynanan bir zeka oyunudur. 1989 yılında Michel Lalet ve Laurent Lévi tarafından geliştirilmiştir.
Senet, Antik Mısır döneminde oynanan ve geçmişi M.Ö. 5000 yıllarına dayanan, bilinen en eski masa oyunudur.
Bali Paşa Camii, İstanbul'un Fatih ilçesinde Bali Paşa caddesi Hoca Efendi sokağındadır. Kesmetaştandır ve minaresi klasik olarak sağındadır. II. Bayezid'in veziri Malkoçoğlu Balı Paşa'nın başlattığı ve bitiremediği camiyi karısı Hüma Sultan 1504'te tamamlatmıştır.
Fil satranç oyununda bulunan hafif taşlardan biridir. Her oyuncu satranç oyununa iki fil ile başlar. Oyuna başlarken fillerden birisi şah tarafındaki at ile şahın arasında, diğeri ise vezir tarafındaki at ile vezir arasında yer alır. Fillerin başlangıç konumu beyaz taşlarla oynayan oyuncu için c1 ve f1, siyah taşlarla oynayan oyuncu için c8 ve f8 kareleridir. Bir fil, yalnızca olduğu yerden kendi rengindeki karelere çapraz olarak gidebilir. Maddi değeri 3 piyon birimidir.
Vezir, satranç oyunundaki saldırı alanı en geniş taştır. Satranç oyununda her oyuncu oyuna şahın yanında konumlandırılmış bir vezirle başlar. Maddi değeri 9 piyon birimidir.
Piyon, satranç oyunundaki en zayıf ve sayıca en fazla olan taştır. Satranç bir savaş oyunu olarak düşünülürse piyonlar bu savaştaki en yalın asker olan piyadeyi temsil eder. Satranç oyununda her oyuncu oyuna sekiz piyonla başlar. Bu piyonlar oyuncunun gördüğü taraftan bakıldığında satranç tahtasının ikinci sırasını kaplar. Piyonların başlangıç konumu beyaz taşlarla oynayan oyuncu için a2, b2, c2, d2, e2, f2, g2 ve h2, siyah taşlarla oynayan oyuncu için a7, b7, c7, d7, e7, f7, g7 ve h7 kareleridir. Piyonlar karşı takımın son yatayına ulaştığında at, fil, kale veya vezire terfi edebilir.
Bir satranç türevi, satranç oyunundan türetilmiş, bu oyunla ilgili ya da bu oyuna benzer bir oyundur.
Altıgen satranç, altıgen bir tahtanın üzerinde oynanan satranç türevlerinin ortak adıdır. En fazla bilineni 1936 yılında Władysław Gliński tarafından oluşturulmuş Gliński'nin altıgen satrancıdır.
Üstün satranç, 1978 yılında Maxwell Lawrence tarafından bulunmuş bir satranç türevidir. Daha sonra ortaya çıkan ve daha az sayıda açılış durumuna izin veren Satranç960 oyununun da ilham kaynağıdır.
Öndelik, satranç oyununda birbirinden farklı güçteki oyuncuların oynadığı oyunun daha denk oynanması için bulunan bir yoldur. Değişik öndelik türleri vardır: eksik taşla başlayarak rakibe üstünlük tanıma, hareket önceliği verme, fazladan zaman verme vb. Öndelik özellikle satrancın para karşılığı bahis amaçlı oynandığı 18inci ve 19uncu yüzyıllarda, zayıf oyuncuların güçlü oyuncularla ayrıcalık almadan oynamaması nedeniyle oldukça çok kullanılan bir yol olmuştur. Ancak günümüzde fazla kullanılmamaktadır.
Brezilya daması, damanın bir çeşididir. Brezilya daması, uluslararası dama ile aynı kural ve gelenekleri takip eder, tek fark daha küçük oyun tahtasıdır ve oyuncu başına daha az pul vardır.
Açmaz bir satranç taktiğidir. Açmaz durumunda saldırıya uğrayan taş daha değerli bir başka taşını saldıran tarafa vermeden hareket edemez. Açmaz konumu oluştuğunda saldıran taş için açmaza aldı, savunan taraf için açmazda ifadesi kullanılır. Sadece yatay, dikey ve çapraz olarak çok sayıda karede hareket edebilen taşlar rakip taşları açmaza alabilir. Şahlar, Atlar ve piyonlar rakiplerini açmaza alamazlar. Şah dışında her taş açmaza alınabilir zira şah çekildiğinde zaten Şah ile hamle yapmanız gereklidir.
Feda, bir oyuncunun taktik veya stratejik avantaj sağlamak amacıyla taşlarından birini kasıtlı olarak feda etmesi anlamına gelir. Feda, genellikle bir oyuncunun rakibin hamlelerini zor duruma sokma veya belirli bir pozisyonel üstünlük elde etme amacıyla kullanılır. Feda hamlesi, oyuncunun kendi daha değerli taşını, rakibin daha az değerli bir taşı karşılığında vermesiyle de yapılabilir.
Satrançta, özellikle oyun sonlarında, anahtar kare bir oyuncunun şahının bu kareyi işgal edebilmesi durumunda, kendi piyonunu terfi etmesi veya rakibin piyonunu kazanması gibi bir kazanç sağlamasını mümkün kılan kareye denir. Anahtar kareler genellikle sadece şahlar ve piyonlardan oluşan oyun sonlarında kullanışlıdır. Şah ve piyon, şaha karşı oyun sonunda, anahtar kareler piyonun konumuna bağlıdır ve belirlenmesi kolaydır. Bazı daha karmaşık konumlarda anahtar kareler kolayca belirlenebilirken diğer konumlarda anahtar karelerin belirlenmesi daha zor olabilir. Bazı konumlarda hem beyaz hem de siyah için anahtar kareler bulunabilir.