İçeriğe atla

Türk daması

Türk damasında taşların başlangıç dizilişi

Türk daması, (Ermenice: շաշկի) (Arapça: دامە) (Kurmançça: دامە) damanın yaygın olarak Türkiye, Yunanistan, Mısır, Kuveyt, Lübnan, Suriye, Ürdün, Akdeniz, Orta Doğu ve diğer birçok yerde oynanan bir çeşididir.

Oynayış

Türk daması 64 kareden oluşan 8x8 bir tahta üzerinde 16'sı siyah, 16'sı beyaz olarak 32 taş ile oynanır. İkinci ve üçüncü sıraya beyaz taşlar, altıncı ve yedinci sıraya siyah taşlar dizilir ve oyuna beyaz taraf başlar. Taşlar, klasik damanın aksine çapraz hareket etmez, komşu kareler boş ise sağa, sola ve ileri hareket edebilir fakat geri gidemez. Bütün taşların amacı en ileri sıradaki kareye ulaşıp "dama" olmaktır. Dama olarak güçlenen taş geri hareket kabiliyeti kazanır, ayrıca karşı tarafın bir veya birkaç taşını almak şartıyla birden fazla karede L şeklinde hareket edebilir. Taşlar arasında en kıymetli taş dama olarak adlandırılan bu taştır. Damaya ulaşamamış taşlar "yoz" olarak adlandırılır. Dama olmuş taşın hareket kabiliyeti yüksek olduğu için (oyuncunun ustalık derecesine göre) dama, 5 yoz taş değerinde görülür, yani bir dama taşı elde edebilmek için 5 yoz taş feda edilebilir.

Türk damasında amaç karşı tarafın taşlarını tüketip oyunu kazanmaktır. Her iki oyuncunun da bir hamle hakkı vardır. Bir taraf hamlesini yaptıktan sonra sıra karşı tarafa geçer. Oyun sonunda her iki tarafın da bir taşı kalmışsa (taşlardan biri dama olsa bile), oyun beraberlikle sonuçlanır ve bu durum "gayyım" olarak adlandırılır.

Kurallar

  • Her iki oyuncu da kendisinin bastığı (Taşını istediği), gerekse rakibin bilerek verdiği taşların hepsini ilk hamlede almak mecburiyetindedir.
  • Eğer bir oyuncu iki taraflı taş almak kabil olan bir hamleye basar, (Taş isterse) ve bu taşların adetleri eşit olursa oyuncu dilediği tarafa taş almakta serbesttir.
  • Ayrı ayrı taşları birkaç yerden taş almak mecburiyetinde bulunsa bile evvele çok alınan taraftaki taşları toplamak zorundadır.
  • Damaya çıkmış bir taş için dahi bu mecburiyet kesindir.
  • Yoz taş, taş alarak damaya çıkıyorsa ve bitişikte taş varsa yoz taş gibi taş almaya devam eder.
  • Dama olan taş dama sahası dışında ortada bulunamaz.

Tarihçe

1889 yılında Kitapçı Harekil Efendi iki dama risalesi yayımlamıştır. Beyazıt Devlet Kütüphanesi'nde bulunan bu eserde dönemin ünlü damacılarının oyunlarına yer verilmiştir. Eserde; Ethem Bey, Derviş Hampar, Nadir Molla, Halil Paşa, Şakir Baba ve İbrahim Bey'in ünlü oyunları anlatılmaktadır. Sultan Abdülaziz bir dama meraklısı olduğu için o dönem Türk daması için görkemli bir dönem olarak anılmaktadır. Sultan Abdülaziz'in Damacıbaşısı İbrahim Efendi, 1893 yılında Amerika'nın keşfinin 400. yılı anısına düzenlenen meşhur Chicago Fuarı'na katılmak istemiş ancak Sultan II. Abdülhamid'in iznini alamamıştır.

Kaynakça

  • Bilim ve Teknik dergisi, Nisan 1994 sayısı.

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Dama</span> iki kişiyle oynanan bir strateji oyunu

Dama, iki kişinin karşı karşıya oynadığı bir masa oyunudur. Genellikle 8×8, 10×10 ya da 12×12'lik dama tahtaları üzerinde oynanır. Satrancın aksine bütün taşlar aynı biçimde hareket eder.

<span class="mw-page-title-main">Satranç</span> İki oyuncu ile oynanan, turnuvaları düzenlenen ve birçok farklı türü olan zeka oyunu

Satranç, iki oyuncu arasında satranç tahtası ve taşları ile oynanan bir masa oyunudur. Dünya çapında turnuvaları düzenlenir ve bir spor dalı olarak kabul edilir.

Mat, satrançta taraflardan birinin şahı tehdit altında iken yapacak hiçbir hamlesi olmaması durumudur. Oyun bu durumda iken şahı tehdit altında olan oyuncu mat olmuştur. Eğer oyunu mat durumuna geçiren hamle kurallı bir hamle ise, mat olan oyuncu oyunu kaybeder.

<span class="mw-page-title-main">Çaturanga</span>

Caturanga Sanskritçe'de catur ("dört") ve anga, anlamına gelir. Bilinen satrancın ilk atasıdır, 6. yüzyılda Hindistan’da ortaya çıkmıştır. Bazen "satrançın türevi" olarak tanımlansa da, icat tarihi itibari ile satranç, kural ve konseptini çaturangadan almaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Xiang qi</span> satrancın Çin ve Doğu Asya versiyonu

Xiang qi : Satrancın Çin ve Doğu Asya versiyonudur.

<span class="mw-page-title-main">Şogi</span> oyun

Japon satrancı veya Kumandanlar Oyunu olarak da bilinen Şogi ya da Shōgi, Japonya kökenli, satrançla akraba iki kişilik soyut kombinatoryal ve eksiksiz enformasyonlu bir strateji oyunudur. Satranç ailesi içinde Japonya’da en yaygın oynanan çeşit olup 17 Kasım’da bayramı kutlanır. Shōgi, Japoncada kumandanın masa oyunu anlamına gelir.

<span class="mw-page-title-main">Abalone (oyun)</span>

Abalone, iki kişi ile oynanan bir zeka oyunudur. 1989 yılında Michel Lalet ve Laurent Lévi tarafından geliştirilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Senet (oyun)</span>

Senet, Antik Mısır döneminde oynanan ve geçmişi M.Ö. 5000 yıllarına dayanan, bilinen en eski masa oyunudur.

Bali Paşa Camii, İstanbul'un Fatih ilçesinde Bali Paşa caddesi Hoca Efendi sokağındadır. Kesmetaştandır ve minaresi klasik olarak sağındadır. II. Bayezid'in veziri Malkoçoğlu Balı Paşa'nın başlattığı ve bitiremediği camiyi karısı Hüma Sultan 1504'te tamamlatmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Fil (satranç)</span> Satranç taşı

Fil satranç oyununda bulunan hafif taşlardan biridir. Her oyuncu satranç oyununa iki fil ile başlar. Oyuna başlarken fillerden birisi şah tarafındaki at ile şahın arasında, diğeri ise vezir tarafındaki at ile vezir arasında yer alır. Fillerin başlangıç konumu beyaz taşlarla oynayan oyuncu için c1 ve f1, siyah taşlarla oynayan oyuncu için c8 ve f8 kareleridir. Bir fil, yalnızca olduğu yerden kendi rengindeki karelere çapraz olarak gidebilir. Maddi değeri 3 piyon birimidir.

Vezir, satranç oyunundaki saldırı alanı en geniş taştır. Satranç oyununda her oyuncu oyuna şahın yanında konumlandırılmış bir vezirle başlar. Maddi değeri 9 piyon birimidir.

Piyon, satranç oyunundaki en zayıf ve sayıca en fazla olan taştır. Satranç bir savaş oyunu olarak düşünülürse piyonlar bu savaştaki en yalın asker olan piyadeyi temsil eder. Satranç oyununda her oyuncu oyuna sekiz piyonla başlar. Bu piyonlar oyuncunun gördüğü taraftan bakıldığında satranç tahtasının ikinci sırasını kaplar. Piyonların başlangıç konumu beyaz taşlarla oynayan oyuncu için a2, b2, c2, d2, e2, f2, g2 ve h2, siyah taşlarla oynayan oyuncu için a7, b7, c7, d7, e7, f7, g7 ve h7 kareleridir. Piyonlar karşı takımın son yatayına ulaştığında at, fil, kale veya vezire terfi edebilir.

<span class="mw-page-title-main">Satranç türevi</span>

Bir satranç türevi, satranç oyunundan türetilmiş, bu oyunla ilgili ya da bu oyuna benzer bir oyundur.

<span class="mw-page-title-main">Altıgen satranç</span>

Altıgen satranç, altıgen bir tahtanın üzerinde oynanan satranç türevlerinin ortak adıdır. En fazla bilineni 1936 yılında Władysław Gliński tarafından oluşturulmuş Gliński'nin altıgen satrancıdır.

Üstün satranç, 1978 yılında Maxwell Lawrence tarafından bulunmuş bir satranç türevidir. Daha sonra ortaya çıkan ve daha az sayıda açılış durumuna izin veren Satranç960 oyununun da ilham kaynağıdır.

Öndelik, satranç oyununda birbirinden farklı güçteki oyuncuların oynadığı oyunun daha denk oynanması için bulunan bir yoldur. Değişik öndelik türleri vardır: eksik taşla başlayarak rakibe üstünlük tanıma, hareket önceliği verme, fazladan zaman verme vb. Öndelik özellikle satrancın para karşılığı bahis amaçlı oynandığı 18inci ve 19uncu yüzyıllarda, zayıf oyuncuların güçlü oyuncularla ayrıcalık almadan oynamaması nedeniyle oldukça çok kullanılan bir yol olmuştur. Ancak günümüzde fazla kullanılmamaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Brezilya daması</span>

Brezilya daması, damanın bir çeşididir. Brezilya daması, uluslararası dama ile aynı kural ve gelenekleri takip eder, tek fark daha küçük oyun tahtasıdır ve oyuncu başına daha az pul vardır.

Açmaz bir satranç taktiğidir. Açmaz durumunda saldırıya uğrayan taş daha değerli bir başka taşını saldıran tarafa vermeden hareket edemez. Açmaz konumu oluştuğunda saldıran taş için açmaza aldı, savunan taraf için açmazda ifadesi kullanılır. Sadece yatay, dikey ve çapraz olarak çok sayıda karede hareket edebilen taşlar rakip taşları açmaza alabilir. Şahlar, Atlar ve piyonlar rakiplerini açmaza alamazlar. Şah dışında her taş açmaza alınabilir zira şah çekildiğinde zaten Şah ile hamle yapmanız gereklidir.

<span class="mw-page-title-main">Feda (satranç)</span>

Feda, bir oyuncunun taktik veya stratejik avantaj sağlamak amacıyla taşlarından birini kasıtlı olarak feda etmesi anlamına gelir. Feda, genellikle bir oyuncunun rakibin hamlelerini zor duruma sokma veya belirli bir pozisyonel üstünlük elde etme amacıyla kullanılır. Feda hamlesi, oyuncunun kendi daha değerli taşını, rakibin daha az değerli bir taşı karşılığında vermesiyle de yapılabilir.

Satrançta, özellikle oyun sonlarında, anahtar kare bir oyuncunun şahının bu kareyi işgal edebilmesi durumunda, kendi piyonunu terfi etmesi veya rakibin piyonunu kazanması gibi bir kazanç sağlamasını mümkün kılan kareye denir. Anahtar kareler genellikle sadece şahlar ve piyonlardan oluşan oyun sonlarında kullanışlıdır. Şah ve piyon, şaha karşı oyun sonunda, anahtar kareler piyonun konumuna bağlıdır ve belirlenmesi kolaydır. Bazı daha karmaşık konumlarda anahtar kareler kolayca belirlenebilirken diğer konumlarda anahtar karelerin belirlenmesi daha zor olabilir. Bazı konumlarda hem beyaz hem de siyah için anahtar kareler bulunabilir.