İçeriğe atla

Türk Ceza Kanunu'nun 299. maddesi

Türk Ceza Kanunu'nun 299. maddesi, 5237 nolu Türk Ceza Kanunu'nun ikinci kitap, dördüncü kısım, üçüncü bölümünde yer alan ve cumhurbaşkanına hakaret suçunu düzenleyen kanun maddesidir. "Devletin Egemenlik Alametlerine ve Organlarının Saygınlığına Karşı Suçlar" başlığı altında ele alınmaktadır. Suçu sabit görülen kişi bir yıldan dört yıla kadar hapis cezasına mahkûm edilir. Suçun alenen işlendiği durumlarda ise cezada altıda bir oranında artırım uygulanır. Bu suçtan dolayı adalet bakanının izni olmadan kovuşturma yapılamaz.[1] Günümüzde bu madde hakkında pek çok tartışma yaşanmaktadır.

Karşıyaka 7. Asliye Ceza Mahkemesi ve İstanbul 43. Asliye Ceza Mahkemesi, 2016 yılında Anayasa Mahkemesi'ne başvurarak TCK'nin 299. maddesinin Anayasa'daki "hukuk devleti" ve "kanun önünde eşitlik" ilkelerine aykırı olduğunu öne sürerek maddenin iptalini talep etti. Anayasa mahkemesi ise bu talebi oybirliğiyle reddetti.[2]

2017'deki anayasa değişikliği sonucunda önceden tarafsız olan cumhurbaşkanının siyasi parti üyesi olabilmesinin önünün açılmasıyla TCK'nin 299. maddesinin amacından uzaklaştığı öne sürülmektedir.[3] Ankara 46. Asliye Ceza Mahkemesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik söylediği söz nedeniyle yargılanan bir kişiye, sözlerin siyasi parti genel başkanı olan cumhurbaşkanının siyasi eylemlerini hedef alması gerekçesiyle cumhurbaşkanına hakaret suçu yerine olağan hakaret suçundan ceza verdi, savcılık istinaf mahkemesinde karara itiraz etti.[4] Anayasa Mahkemesi, 2021 yılında verdiği bir kararda siyasetçilerin eleştirilere katlanmak zorunda olduklarını belirterek başvurucunun cumhurbaşkanına hakaretten cezalandırılmasını ifade özgürlüğünün ihlali olarak değerlendirdi.[5]

Soruşturma aşamasında şüpheliler hakkında tutuklama tedbirine başvurulması da eleştirilen bir diğer konudur. Ceza Muhakemesi Kanunu'nun tutuklamayı düzenleyen 100. maddesindeki şartların bu suç bakımından uygulanabilir olmadığı, kovuşturması adalet bakanının iznine bağlı olan bir suç için tutuklama yapılamayacağı öne sürülmektedir.[6][7]

Adalet Bakanlığı verilerine göre 2014-2019 yılları arasında TCK 299 kapsamında 160.169 soruşturma başlatılırken 35.507 ceza davası açıldı, bu davalarda 38.608 kişi yargılandı.[8] Yargılananların 33 bini cezaya çarptırıldı.[9]

Sınır Tanımayan Gazeteciler, Ekim 2020'de lèse-majesté olarak nitelendirdiği kanun maddesinin yürürlükten kaldırılması çağrısı yaptı.[10] Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Ekim 2021'de Vedat Şorli-Türkiye davasında verdiği kararda ifade özgürlüğünü ihlal ettiğini ve Avrupa hukuk normlarına ters düştüğünü hüküm altına aldığı TCK'nin 299. maddesinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve mahkemenin yerleşik içtihadı doğrultusunda değiştirilmesini talep etti.[11][12][13][14][15]

Ocak 2022'de Cumhuriyet Halk Partisi tarafından 299. maddenin TCK'den kaldırılması için kanun teklifi hazırlandı.[16] Teklifin gerekçesi olarak partili cumhurbaşkanlığı sisteminde bu maddenin "suistimal edilmesi" gösterildi.[17]

Kaynakça

  1. ^ "Türk Ceza Kanunu" (PDF). mevzuat.gov.tr. 19 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Ocak 2022. 
  2. ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 23 Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 23 Ocak 2022. 
  3. ^ "Arşivlenmiş kopya". 23 Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Ocak 2022. 
  4. ^ "Arşivlenmiş kopya". 23 Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Ocak 2022. 
  5. ^ "Arşivlenmiş kopya". 23 Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Ocak 2022. 
  6. ^ "Arşivlenmiş kopya". 28 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Ocak 2022. 
  7. ^ "Arşivlenmiş kopya" (PDF). 28 Ekim 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 23 Ocak 2022. 
  8. ^ "Arşivlenmiş kopya". 30 Eylül 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Ocak 2022. 
  9. ^ "Arşivlenmiş kopya". 23 Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Ocak 2022. 
  10. ^ "Arşivlenmiş kopya". 23 Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Ocak 2022. 
  11. ^ "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi: TCK 299 değişmeli". DW. 19 Ekim 2021. 23 Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Ocak 2022. 
  12. ^ "Arşivlenmiş kopya". 23 Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Ocak 2022. 
  13. ^ "Arşivlenmiş kopya". 23 Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Ocak 2022. 
  14. ^ "Arşivlenmiş kopya". 23 Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Ocak 2022. 
  15. ^ https://tr.sputniknews.com/20211019/ankaradan-cumhurbaskanina-hakaret-yasasini-degistirmesini-isteyen-aihm-boyle-bir-imtiyaz-verilemez-1049977387.html []
  16. ^ "Arşivlenmiş kopya". 23 Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Ocak 2022. 
  17. ^ "Arşivlenmiş kopya". 24 Ocak 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Ocak 2022. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'de siyaset</span> Türkiye Cumhuriyetinin siyasi yapısı

Türkiye'de siyaset, Türkiye'nin kuvvetler ayrılığı ilkesine dayalı bir yapısı vardır. Yasama, Yürütme ve Yargı erklerinden oluşan üçlü kuvvet ayrılığı ilkesi temel alınmıştır. Buradaki üç erk; Yasama (TBMM), Yürütme (Cumhurbaşkanı) ve Yargı (Mahkemeler) tarafından oluşmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Cinayet</span> bir bireyin kötü bir niyetle hukuka aykırı olarak başka bir bireyi öldürülmesi

Cinayet, bir kimsenin başka bir kimseyi bilerek öldürmesi eylemidir. Çoğu ülkede müebbet hapis ya da idam cezasıyla sonuçlanmaktadır. Hukuken öldürme veya kasten öldürme olarak nitelenir. Öldüren kişiye katil denir.

Yüce Divan, Türkiye'de Anayasa Mahkemesinin; Cumhurbaşkanını, TBMM Başkanını, Cumhurbaşkanı yardımcılarını, bakanları, yüksek yargı mensuplarını, Genelkurmay Başkanını ve kuvvet komutanlarını görevleriyle ilgili suçlarından ötürü yargılarken kullandığı sıfattır. Mahkemenin bu yetkisi Anayasa'nın 148. maddesinin 6. fıkrasına dayanır.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi</span> Türkiyedeki en yüksek yargısal devlet organı

Türkiye Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi (AYM), Türkiye'de anayasal denetimi yürüten en yüksek yargı organıdır. Kanunların, Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin ve Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğünün Anayasaya şekil ve esas bakımlarından uygunluğunu denetler ve bireysel başvuruları karara bağlar. Anayasa değişikliklerini ise sadece şekil bakımından inceler ve denetler. Görevleri, Türkiye Anayasası'nın 148. ve 153. maddeleri arasında belirtilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Yassıada Yargılamaları</span> 1960 darbesinden sonraki mahkeme süreci

Yassıada Yargılamaları, 27 Mayıs 1960 Darbesi'nden sonra iktidardan uzaklaştırılan Demokrat Parti yönetiminin, darbeyi gerçekleştiren cunta tarafından kurulan özel bir mahkemede yargılandığı davalar dizisi. Yargılamalar Demokrasi ve Özgürlük Adası 'nda yapıldığı için bu isimle anılırlar. İki eski bakan ve bir başbakanın idam edilmesiyle sonuçlanan yargılamalar, Türk siyasi hayatında çok önemli bir yere sahiptir ve bu konudaki tartışmalar günümüzde de sürmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun</span> 25 Temmuz 1951 tarih ve 5816 sayılı Türkiye Cumhuriyeti kanunu

Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun veya 5816 sayılı kanun, kamuoyunda anıldığı şekliyle Atatürk'ü koruma kanunu, 25 Temmuz 1951'de kabul edilmiş bir lèse-majesté kanunudur. Konusu, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu ve ilk cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk'ün hatırasına karşı işlenecek suçlardır.

Tuncay Mataracı, Türk siyasetçi, 42. Hükümet'te Gümrük ve Tekel Bakanı.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye cumhurbaşkanı</span> Türkiye Cumhuriyetinin devlet ve hükûmet başkanı

Türkiye Cumhuriyeti cumhurbaşkanı, Türkiye Cumhuriyeti'nin devlet ve hükûmet başkanıdır. Türkiye Büyük Millet Meclisi adına Türk Silahlı Kuvvetlerinin başkomutanlığını, Türkiye Cumhuriyeti'ni ve Türk milletinin birliğini temsil eder. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın uygulanmasını ve devlet kurumlarının uyum içinde çalışmasını temin eder. Cumhurbaşkanının görev ve yetkileri, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 104. maddesinde düzenlenmiştir.

<span class="mw-page-title-main">YouTube'a Türkiye'den erişimin engellenmesi</span> Tarih boyunca website erişim engeli listesi

YouTube'a Türkiye'den erişimin engellenmesi, Türkiye kanunlarına dayanılarak Türkiye Cumhuriyeti mahkemeleri tarafından ilki 6 Mart 2007'de, ikincisi ise 17 Ocak 2008'de olmak üzere birkaç kez engellenmiştir. Bu engelleme, Türkiye'de ve dünyada çeşitli yankılar uyandırmıştır. 31 Ekim 2010 tarihinde ise bir telif ajansı Atatürk'e hakaret eden videoların hakkını satın aldı ve sonra siteden kaldırdı. Savcılığın isteğiyle Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı YouTube'a erişim engelini kaldırdı, fakat kısa bir süre sonra yasak tekrar işleme konulmuştur. Servisleri en çok kullanılan internet siteleri arasında yer almıştı.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'de yargı teşkilatı</span>

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 9. maddesi uyarınca “Yargı yetkisi, Türk Milleti adına bağımsız ve tarafsız mahkemelerce kullanılır.” Ancak, 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri İle Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev Ve Yetkileri Hakkındaki Kanun içinde yer alan bazı belirleyici hükümler haricinde tüm yargı teşkilatının görev ve yetkisini belirleyen kapsayıcı ve genel bir yasal düzenleme yapılmamıştır. Dolayısıyla, hangi durumda hangi mahkemenin yetkili olacağı çeşitli kanunlarda dağınık ve sistematikten uzak bir biçimde yer aldığından mevcut mevzuat konuya genel bir bakış sağlamaktan uzak bir görüntü sunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Türk Ceza Kanunu</span> Türkiyede yürürlükte bulunan ceza yasası

Türk Ceza Kanunu, kısaca TCK, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 29 Eylül 2004'te kabul edilen, 12 Ekim 2004'te T.C. Resmî Gazete'de yayımlanan ve 1 Haziran 2005'te yürürlüğe giren yasadır. Amacı; "kişi hak ve özgürlüklerini, kamu düzen ve güvenliğini, hukuk devletini, kamu sağlığını ve çevreyi, toplum barışını korumak, suç işlenmesini önlemektir".

<span class="mw-page-title-main">Cumhurbaşkanlığı Kabinesi</span> Türkiye Cumhuriyetinin yürütme organı

Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, Hükûmet veya Kabine, Türkiye'de Cumhurbaşkanının başkanlık ettiği ve tüm bakanların bir araya gelip kararlar aldığı kuruldur. Her bakan, kendi bakanlığını ilgilendiren iş ve emri altındaki kamu personelinin yerine getirdikleri işlem ve eylemlerinden sorumludur.

Türkiye'deki asliye ceza mahkemeleri, Türkiye'de adli yargı kolunun içinde yer alan ceza mahkemelerinden biridir. Bulundukları il veya ilçenin adı ile adlandırılır. İhtiyaç sayısına göre birden fazla kurularak numaralandırılabilirler. Tek hakimli mahkemelerdendir. Duruşmalarda zabıt katibi ve cumhuriyet savcısının bulunmaları şarttır.

<span class="mw-page-title-main">Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin devlet yapısı</span>

Kuzey Kıbrıs'ın devlet yapısı, Kuzey Kıbrıs cumhuriyetle yönetilmekte olup yarı başkanlık sistemi bulunmaktadır. Cumhurbaşkanı aynı zamanda devlet başkanı, başbakan ise hükûmetin başkanıdır. Çok partili sistem uygulanmaktadır. Yürütme yetkisi hükûmetin elindedir. Yasama yetkisi ise hükûmetle beraber Cumhuriyet Meclisi'ne aittir.

Genel af, Türk Dil Kurumunun tanımına göre, kamu yararına uygunluğu anlaşıldığında belli bir veya birkaç suç çeşidi için yapılan kovuşturmaların durdurulması, verilmiş cezaların kaldırılması veya azaltılmasıdır.

Hakaret, şerefe ve kişilik haklarına karşı işlenen bir suç.

Ağır ceza mahkemesi, Türkiye'de ceza davalarına bakan mahkemeler arasında, kanunlarda öngörülen cezaların ağırlığı kriteri uygulanarak asliye ceza mahkemelerinin görevini aşan tüm suçlara ilişkin davalara bakmakla görevlendirilmiş olan mahkemedir. Ağır ceza mahkemesi kanunların ayrıca görevli kıldığı haller saklı kalmak üzere, Türk Ceza Kanunu'nda yer alan yağma, irtikap, resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık, hileli iflas suçları ile ağırlaştırılmış müebbet hapis, müebbet hapis ve "10 yıldan fazla" hapis cezalarını gerektiren suçlarla ilgili dava ve işlere bakmakla görevlidirler. Ele aldıkları davaların cezaları daha ağır olduğundan, sulh ceza hakimlikleri ve asliye ceza mahkemelerinden sonra ilk derece ceza mahkemeleri arasında 3. basamakta yer alan yüksek görevli mahkemelerdir. Avukatların görevi sırasında işledikleri suçların yargılaması ağır ceza mahkemesinde yapılır.

Gezi Parkı davası, 28 Mayıs - 30 Ağustos 2013 tarihleri arasında gerçekleşen Gezi Parkı olaylarını organize ettikleri iddiası ile 16 kişinin yargılandığı davadır.

<span class="mw-page-title-main">Suriye yargı sistemi</span> Suriyenin yargı sistemi

Suriye'nin yargı sistemi Osmanlı, Fransız ve İslam hukukunun bir sentezidir. Medeni, ticari ve ceza kanunları öncelikle Fransız hukuk uygulamalarına dayanmaktadır. 1949'da ilan edilen bu kanunlar, bedeviler ve dini azınlıklar arasında örf ve adet hukukunun uygulanmasını sınırlamak için onaylanmış özel hükümlere sahiptir. İslam dini mahkemeleri ülkenin bazı bölgelerinde işlemeye devam ediyor, ancak yargı yetkisi evlilik, boşanma, babalık, çocukların velayeti ve miras gibi kişisel statü meseleleriyle sınırlı. Bununla birlikte, 1955'te kişisel statünün birçok yönüne ilişkin bir kişisel kod geliştirildi. Bu kanun, kadının statüsünü iyileştirerek ve miras kanunlarını netleştirerek şeriatı değiştirdi ve modernize etti.

<span class="mw-page-title-main">2022 Kazakistan anayasa değişikliği referandumu</span>

2022 Kazakistan Anayasa Referandumu, 5 Haziran 2022 tarihinde gerçekleştirilen halk oylamasıdır. Kazakistan halkı, 2022 Ocak ayında ülkeyi sarsan büyük çaplı protestoların ardından, öncelikle Cumhurbaşkanının yetkilerini azaltmayı içeren bir anayasa değişikliğini oyladı.