İçeriğe atla

Türeyiş Destanı

Türeyiş Destanı adıyla bilinen bu hikâye aslında Kao-che (Çince: 高車 / 高车, Pinyin: Gāochē, Wade-Giles: Kao-ch'e)'nin yaratılış destanıdır. Fuat Köprülü'nün Hüvey-Hü'lerin Destanı olarak aktardığı hikâyenin aynısıdır.[1][2]

Bu destan Çin kaynaklarından Wei Kitabı[3] ve Kuzey Hanedanları Tarihi[4] kitaplarında yer aldığı haliyle günümüze ulaşmıştır.

Hikâye

Eski Hun hükümdarlarından birinin iki kızı vardı ve öyle güzeldiler ki Tengri'nin onları tanrılarla evlenmeleri için yarattığı inancı hakimdi. Hükümdar bu fikirleri duyunca kızlarını insanlardan uzak tutmak için ülkesinin kuzey taraflarında yüksek bir kule yaptırıp onları bu kuleye hapsetti. Hükümdarın kızlarıyla evlenmesi için yakarışlarla çağırdığı Tanrı, nihayet bir gün bozkurt şeklinde geldi ve kızlarıyla evlenip birçok çocuk doğurdu. Bunlardan Dokuz Oğuz-Onoğurların sesi bozkurt sesine benzerdi. Bu çocuklar da babalarının bozkurt ruhunu taşıyarak çoğaldılar.[5]

Not

  1. ^ Fuat Köprülü, Türk Edebiyat Tarihi, Cilt 1, s. 69-73
  2. ^ Prof.Dr.Cemal Anadol,Tarihe Hükmeden Millet Türkler,S.77-101
  3. ^ Vey Kitabı, Cilt 103
  4. ^ Kuzey Hanedanlar Tarihi, Cilt 98
  5. ^ Prof.Dr.Cemal Anadol,Tarihe Hükmeden Millet Türkler,S.101

Ayrıca bakınız

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Ergenekon Destanı</span> Moğol ve Türk destanı

Ergenekon Efsanesi veya Ergenekon Destanı; kaynaklara göre Göktürklerin yeniden doğuşuna ilişkin hikâye.

<span class="mw-page-title-main">Tengri</span> Eski Türk ve Moğol inançlarında yaratıcı, yaratan

Tengri, Eski Türkçede Tanrı, Gökyüzü; Eski Türklerin ve Moğolların inancı Tengricilik'te Gök Tanrı ya da Gök'ün yüce tinidir. Aynı zamanda Orhun Yazıtları'nda ilk çözümlenen sözcük olup yazılışı "𐱅𐰭𐰼𐰃" şeklindedir. Yer Tengri; Gök Tengri'nin torunu, Kayra Han'ın oğlu, Ülgen'in kardeşi ve Erlik'in amcası. Gök Tengri; ise Kayra Han'ın babası, Yer Tengri'nin dedesi, Ülgen'in dedesi ve Erlik'in büyük dedesi.

Saltuknâme, 13. yüzyıl alp-erenlerinden olan ve Rumeli’nin Türkleşmesinde büyük rolü bulunan Sarı Saltuk'un efsanevi hayatını anlatan Anadolu Türk destanlarından biridir. Eserde, Sarı Saltuk'un menkıbelerinin yanı sıra, dönemin önemli kişilerinin menkıbeleri ve bu kişilerin Sarı Saltuk ile olan münasebetleri de anlatılmaktadır.

Asena veya Aşina, Türk mitolojisinde önemli bir rol oynayan efsanevi bir dişi kurtun doğurduğu on erkek çocuğundan biri.

Yaratılış destanı, Türklerin Altaylara ait kozmogenik destanıdır. Ayrıca ilk Türk destanlarından olma özelliğine de sahiptir. Asya kıtasının çeşitli bölgelerinde yaşayan Türk boyları ve Altay Türkleri arasında söylenmektedir. Türk destanları arasında en eskisidir. Radloff tarafından saptanıp yazıya geçirilmiştir. Kahramanlarının olağanüstü eylemlerini coşkulu, törensel bir üslupla anlatan ve genellikle birkaç bölümden oluşan manzum yapıtlardır. Bilinen en eski edebiyat türlerinden biridir. Altay Dağları'nda söylenen yaratılış ve türeyiş destanları, değil yalnız Türklerin; bütün Orta Asya ile Sibirya'nın bile, en gelişmiş ve üzerinde ilgi ile durulan Türk mitolojisi verileridir.

<span class="mw-page-title-main">Tufan</span>

Tufan, birçok yerel efsaneye ve kutsal kitaplara göre Tanrı tarafından bir kavmi, milleti ya da tüm insanları cezalandırmak amacıyla gönderildiğine inanılan büyük felaket. Tufanın detayları farklı kültürlerde farklılıklar arz etmekle beraber en çok bilinen şekli Nuh Tufanı'dır.

<span class="mw-page-title-main">Türk mitolojisi</span> altay türklerin oluşturduğu mitlerden oluşan mitoloji

Türk mitolojisi, tarihi Türk halklarının inanmış oldukları mitolojik bütüne verilen isimdir. Eski efsaneler, Türk halklarının eski ortak inancı Tengricilikten ögeler taşımaktan çok sosyal ve kültürel temalarla doludur. Bunların bazıları sonradan İslâmî ögeler ile değiştirilmiştir. Dünyanın en eski edebi belgelerinden biri olarak geçen Dede Korkut destanlarının orijinal yapıtları, Vatikan ve Dresden kütüphanelerinde bulunmaktadır. Ege ve Anadolu Uygarlığı mitolojisi ile benzerlikler bulundurmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Ay Ata</span>

Ay Dede veya Ay Ata - Tengricilik inancında ay tanrısı olarak görülebilecek bir kutsal varlıktır ve Gök Aleminin altıncı katında oturur. Bu inanca göre Ay Dede insanların ilk büyükbabası ve Gün Ana ilk büyükannesidir.

<span class="mw-page-title-main">Fuat Sezgin</span> Türk bilim tarihçisi, yazar ve akademisyen

Fuat Sezgin, Türk akademisyen. İslam tarihi, bilim ve teknoloji tarihi alanında çalışmalarıyla tanınmaktadır.

Destanların nazım şekli ve türünü, hem Halk Edebiyatı hem de Âşık Edebiyatı bünyesinde bulmak mümkündür.

<span class="mw-page-title-main">Bozkurt (mitoloji)</span> mitolojik sembol

Bozkurt, Türk, Moğol ve Altay mitolojisinde kutsal hayvan ve ulusal sembol. Boskord ve Pusgurt olarak da söylenir. Bozkaskır, Çalkurd sözcükleri yine aynı anlama gelir. Moğollar, Börteçine derler. Gökkurt veya Gökbörü, Kökbörü betimlemesi de yine niteleyici olarak kullanılır.

Melnibonéli Elric İngiliz bilimkurgu ve fantezi yazarı Michael John Moorcock tarafından yaratılan karakter ve aynı kahramanın maceralarının anlatıldığı Elric Destanı'nın ilk kitabı. Melnibone Krallığının 428. Kralı olan Elric Çoğulevren'de (Multiverse) bulanan bir Ebedi Kahramandır.

<span class="mw-page-title-main">Gülveren, Tomarza</span> Tomarza´nın mahallesi, Kayseri, Türkiye

Gülveren, Kayseri ilinin Tomarza ilçesine bağlı bir mahalledir.

Yesevîlik, adını Nakşibend’îyye tarikâtı şeyhi Yusuf Hemedanî'nin müritlerinden Hoca Ahmed Yesevî'den alan, İslâm'da kadın-erkek denkliğini yaşatan, Anadolu Alevîliği üzerinde bir hayli tesirleri olan, Bektâşî Tarikâtı'nın da beslendiği tasavvufî yol ve Türk tarikatı.

Göç Destanı, bir Uygur destanıdır. Türeyiş Destanı’nın devamı niteliğindedir. Destanda, Türklerin kutsal taşı Çinlilere verince Tanrı tara­fından cezalandırılması, açlık ve kuraklığın başlaması ile ana vatanlarından göç etmeleri anlatılır.

<span class="mw-page-title-main">Dilmaçoğulları Beyliği</span>

Dilmaçoğulları Beyliği, 1085-1192 yılları arasında Bitlis ve Erzen'de egemen olan Türk beyliğidir. Kurucusu, Büyük Selçuklu hükümdarı Alp Arslan'ın komutanlarından Dilmaçoğlu Mehmed Bey'dir (Hükümdarlığı:. Kuruluş döneminde Büyük Selçuklu Devleti'ne biçimsel bağlılığını sürdüren Dilmaçoğulları, Toğan Arslan döneminde en parlak yıllarını yaşadılar. Saltuklular ve Artuklular ile birlikte Haçlılara ve Gürcülere karşı savaştılar.

İslamiyet öncesi Türk edebiyatı ya da Destan dönemi Türk edebiyatı, Türklerin İslamiyeti kabulünden önceki dönemlerde oluşturdukları edebiyata verilen isimdir. İslamiyet öncesi Türk edebiyatı M.Ö 4000'li yıllardan başlayarak Türklerin İslamiyeti kabul ettiği XI. yüzyıla kadar sürmektedir. Bu dönem edebiyatı genellikle sözlü ürünlerden oluşmuştur ve yazılı ürünler yok denecek kadar azdır. İslamiyet öncesi Türk edebiyatında M.S VI. yüzyıla kadar olan dönem sözlü edebiyat dönemi olarak adlandırılırken, ilk yazılı eserlerin verilmeye başlamasından sonra yazılı edebiyat dönemi başlamıştır. Eski Türklere ait olan en eski yazılı belgeler ise Orhun Yazıtları'dır Bu yazıtlar Türklerin bilinen ilk alfabesi olan Orhun alfabesi ile Göktürkler tarafından yazılmış yapıtlardır. Genel olarak Orhun Yazıtları'ndan önceki dönem sözlü edebiyat, sonrası ise yazılı edebiyat olarak nitelendirilmiştir.

Hoca Dehhani, Horasanlı şair ve bilim insanı. Divan Edebiyatı'nın ilk şairidir. 13. yüzyıl ile 14. yüzyıl arasında yaşamıştır.

Türk edebiyatında destan, efsaneden sonra ortaya çıkmış bir edebî türdür. Türk milletinin bir bütün olarak zamanımıza ulaşmış büyük destanları olmasa da yabancı kaynaklarda yer alan bazı parçaları mevcuttur. Türk destanlarına ait çeşitli parçalar Çin, Fars, Moğol ve Arap kaynaklarında bulunmaktadır. Bilinen Türk destanları arasında en eskisi Yaratılış Destanı’dır. Bu destan, Altay Türkleri arasında anlatılagelmiştir. Rus Türkolog Vasili Radlof tarafından saptanıp yazıya geçirilmiştir. İslâmiyet'ten önceki döneme ait en eski destanlar Saka Türkleri'ne aittir. Bu destan zinciri içinde Alp Er Tunga ve Şu Destanı parçaları bulunur. Bunlar Kaşgarlı Mahmut'un Divân-ı Lügati't-Türk adlı eserinde yer almaktadır.

Altay mitolojisi, Altayların inanç ve kültürlerinin mitolojik bütününü tanımlamak için kullanılan bir terim. Altay kamlığını (şamanizm) içine alan daha geniş bir tanımlamadır.