İçeriğe atla

Suphi Ethem

Suphi Ethem (1880'ler - 1920/1923?; diğer adıyla Subhi Edhem veya İsmail Suphi), Veteriner Hekim, pozitivist ve materyalist bir Türk düşünürü ve yayıncı.

İkinci Meşrutiyet sonrası oluşan ortamda öne çıkan Osmanlı aydınlarındandır. Evrimci felsefeden etkilenmiş ve bu felsefeyi Osmanlı'da temsil etmiştir. Henri Bergson felsefesinin Türkiye’de tanınmasında rol oynamış bir düşünürdür.[1]

Botanik tarihiyle ilgili bilinen ilk Türkçe eser olarak kabul edilen[2] "İlm-i Nebâtât Târîhi"'ni ve Osmanlı Türkçesiyle yazılmış ilk ansiklopedik sözlük olan[3]Ulûm-ı Tabiyye Lügati”’ni yazmıştır.

Yaşamı

1908 yılında Askerî Baytar Mektebi’nden mezun olduktan sonra, çeşitli askerî birliklerde görevler aldı ve doğa bilgini İsmail Hakkı Bey’in muavinliğine getirildiği yıllarda botanik dersleri verdi.[2]

1910 yılı sonu ya da 1911 yılı başlarında İsmail Suphi olan adını değiştirdi[]. 1919’da veterinerlik eğitimine devam etmek için gittiği Almanya’da felsefe ile ilgili de çalışmalar yaptı.[2]

Bilimin çeşitli alanlarında çok sayıda eser üreten Ekrem Suphi Bey, botanik tarihiyle ilgili bilinen ilk Türkçe eser olan “İlm-i Nebâtât Târîhi”'ni kaleme aldı. 1917 yılında İstanbul’daki “Kütübhâne-i Sûdî Yayınevi” tarafından basınla bu eser, 207 sayfalık hacimli bir çalışmadır. Eserde bilimsel öğretim ve araştırma bakımından bilim tarihi ve bilimsel yöntem bilincinin önemini göstermiş ve kavratmaya çalışmıştır.

Suphi Ethem’in Avrupalı bilginlerin ve sanatçıların yaşamı üzerine araştırmalarına dayanan “Fen Adamları” adlı kitabı ile , Askerî Baytar Mektebi’nin tarihini anlatan “Nevsâl-i Baytarî”, onun bilim tarihi alanındaki çalışmalarındandır.[2]

Doğa bilimleri açısından en değerli eserlerinden birisi “Ulûm-ı Tabî‘iyye Lûgati” (Manastır 1911) adlı ansiklopedik eserdir.[2] Eserin genişletilmiş birinci cildi 1917’de İstanbul’da yeniden basıldı ancak çalışma, yazarın erken ölümü nedeniyle yarım kalmıştır.[2]

Suphi Ethem'in Bergsonculuğun Türkiye'ye girişi ile beraber düşünce alanında ortaya çıkan canlılık ve çeşitliliğe katkısı olmuş bir düşünürdür. Fikirlerini tamamen benimsememekle birlikte “Bergson ve Felsefesi” adında bir kitap yazarak Bergson’u Türk okuyucusuna tanıtmıştır.[1]

Genç Kalemler'in yazı kurulu üyesi olan Suphi Ethem’in yazıları şu yayınlarda çıkmıştır: İzmir, Neyyir-i Hakikat, Genç Kalemler, Muhit-i Mesai, Yeni Felsefe Mecmuası, Felsefe Mecmuası, Zekâ, Serbest Fikir, Yeni Dünya, Servet-i Fünûn, Büyük Duygu.

Suphi Ethem ayrıca; Hüsün ve Şiir, Tabiat, Beşer ve Tabiat adlı dergileri çıkarmıştır.

1923'te hayatını kaybettiği düşünülür.[2]

Eserleri

  • 1909: İdic[a], İstanbul
  • 1911: Ulum-i Tabiyye Lügatı, Manastır
  • 1911: Darwinizm, Manastır
  • 1911: Sosyoloji, Manastır
  • 1912: Tarih ve Müverrihler, Selanik
  • 1913: Hayat ve Mevt, İstanbul
  • 1914: Lamarkizm, İstanbul
  • 1917: İlmi Nebatat Tarihi, İstanbul
  • 1917: Fen Adamları, İstanbul
  • 1918: Nevsal-i Baytari, İstanbul
  • 1919: Bergson ve Felsefesi, İstanbul

Notlar

  1. ^ İdic: İğdiş operasyonu, bu kitapta kalıtım konusu işlenmiştir.

Kaynakça

  1. ^ a b Levent Bayraktar. "Bergsonculuğun Türkiye'ye Girişi ve İlk Temsilcileri". Felsefe Dünyası. 
  2. ^ a b c d e f g Remzi Demir (19 Aralık 2011). "Subhi Edhem Bey'in 'İlm-i Nebâtât Târîhi'nde Bilim Tarihi ve Bilim Felsefesi Bilinci" (PDF). DTCF Bilim Tarihi sitesi. Erişim tarihi: 1 Nisan 2020. 
  3. ^ Tarık Tuhan Fındık (2006). "Suphi Ethem'in Ulûm-ı Tabiyye Lügati'nin Günümüz Türkiye Türkçesi İmlâsına Aktarımı". Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Yüksek Lisans Tezi. Edirne. 19 Haziran 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Aralık 2011. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">İbn Sina</span> Fars tıp bilgini ve filozof (980–1037)

İbn Sînâ veya Ebu Ali Sînâ ya da Batılıların söyleyişiyle Avicenna, İslam'ın Altın Çağı döneminin en önemli doktorlarından, astronomlarından, düşünürlerinden, yazarlarından ve bilginlerinden biri olarak kabul edilen Fars polimat ve "polimerik erken tıbbın babası" olarak bilinen tabiptir.

<span class="mw-page-title-main">Hilmi Ziya Ülken</span>

Mehmet Hilmi Ziya Ülken, Türk düşünce yaşamında ve Türkiye'de bir felsefe geleneğinin oluşmasında büyük etkisi olmuş bir filozof ve sosyologdur.

Tabiat; Suphi Ethem Bey'in kurduğu aylık bilim ve felsefe dergisidir. Ragıp Hulusi ve Mustafa Nermi Beyler de "Tabiat" dergisi kadrosunda yer almışlardır.

İbn Miskeveyh (940-1030) Fars asıllı ünlü Şii filozoftur. Müslümanlarca; Aristoteles, Farabi'den sonraki üçüncü öğretmen yani "Muallim Salis" olarak bilinir. İran'ın Rey kentinde 940'ta doğdu. Aktif politik kişiliğini filozof rolüyle birleştirdi. Tarihçi yönü de olan Miskeveyh Bağdat, İsfahan ve Rey şehirlerindeki Büveyhî Hanedanı'na hizmette bulundu. Aralarında Sicistani'nin de olduğu bir entelektüel grubunun üyesiydi. İslam dünyasında Neoplatonik geleneğin ortaya çıkışında Miskeveyh'in telifçi rolünün etkisi bulunmaktadır. İbn Miskeveyh tarihten psikolojiye, kimyadan metafiziğe kadar pek çok farklı alanda çalışmalarda bulundu ve eserler kaleme aldı. Yunan filozoflarının tevhid ile ilgilendiklerini öne sürmekle Miskeveyh din ile felsefeyi uzlaştırma hususu probleminden uzak durmuştur.

<span class="mw-page-title-main">İslam felsefesi</span> İslam medeniyetindeki felsefe geleneği

İslam felsefesi, İslâm dinine mensup kişilerce gerçekleştirilen felsefe etkinliğidir. Müslüman felsefesi ve Arapça felsefe olarak da adlandırılır. İslam felsefesi adlandırması sadece İslam'a dair bir felsefe olarak anlaşıldığından tartışmaya açıktır. İslam dünyası felsefeyle 8. yüzyıldan itibaren sistematik hale gelen Bağdat merkezli tercüme hareketiyle tanışmıştır. 3. yüzyılda Plotinos'un öncülük ettiği, Yeni Platonculuk adlı felsefi akımın Eflâtun ve Aristoteles'i uzlaştırma çabaları İslam dünyasına aktarılan felsefenin temeli olmuştur. Müslüman filozoflar bu iki filozofun eserlerini şerh etme yoluna gitmişlerdir.

Mustafa Şekip Tunç, psikoloji ve felsefe alanında önemli faaliyetlerde bulunmuş bir Türk akademisyendir.

Gilles Deleuze,, Fransız yazar ve filozoftur.

Sovyetler Birliği’nde felsefe, resmi olarak Marksist-Leninist düşünce odaklıydı, bu kuramsal olarak nihai felsefi doğru ve nesnellik temeliydi. 1920’ler ve 1930’lar boyunca, Rus düşüncesinin diğer eğilimleri baskılandı. Stalin 1931’de diyalektik materyalizm’i Marksizm Leninizm ile özdeşleştiren bir karar çıkartarak, bütün komünist devletlerde ve Comintern aracılığıyla çoğu Komünist partide geçerli olacak resmi felsefe haline getirdi.. Bolşevik yönetimin başlangıcından itibaren Sovyet felsefesinin resmi amacı, Komünist düşüncelerin kuramsal olarak anlatılmasıydı. Bununla birlikte, 1917 Ekim Devrimi nden sonra, hem felsefi hem siyasi mücadeleler damgasını vurmuş ve artık eskisi gibi dogmatik olunmayıp daha ilerici ve olumlu konular tartışılır hale getirmiştir. Evald Vasilevich Ilyenkov 1960’ların önde gelen filozoflarından biriydi, Leninist Diyalektik ve Positivizmin Metafizikliği (1979) kitabında, 1920’lerin “mekanikçiler ile “diyalektikçiler” tartışmasını yeniden açtı. 1960’lar ve 1970’lerde analitik felsefe ve mantık deneyciliği dahil Batı felsefeleri Sovyet düşüncesi üzerinde iz bırakmaya başladılar. Keza bu durum da SSCB'nin Stalin sonrası yönetiminde komünist idealini ne derece yeteneksiz kullandığının ve emperyalist ülkelerinin felsefelerine gittikçe kayan bir ivme kazandığının göstergesidir.

<span class="mw-page-title-main">Hans Reichenbach</span> Alman–Amerikan filozof

Hans Reichenbach, Alman düşünür.

<span class="mw-page-title-main">Dil felsefesi</span>

Dil felsefesi, analitik felsefede dilin doğası ve dili; dil kullanıcıları ve dünya arasındaki ilişkileri araştırır. Dil ile felsefe arasındaki ilişki temelde filozofların dili kullanarak felsefe yapmalarından kaynaklanmaktadır. Özelde ise bu araştırmalar anlamın doğası, kasıtlılık, referans, cümlelerin yapısı, kavramlar, öğrenme ve düşünce içerir; dil felsefesi başlığı altında dilin özü, anlamı, kökeni ve yapısı felsefî açıdan sorgulanmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Sezgicilik</span> felsefe akımı

Sezgicilik ya da entüisyonizm, felsefi bir kavram olarak sezgiye akıl, zihin ve soyut düşünme karşısında hem öncelik hem de üstünlük tanıyan felsefe akımıdır. Henri Bergson akımın kurucusudur, bu nedenle kimi zaman felsefe tarihinde Bergsonculuk olarak adlandırılması da söz konusudur.

<span class="mw-page-title-main">Georg Simmel</span>

Georg Simmel, Ferdinand Tönnies ile birlikte Alman Sosyolojisi'nin kurucularından biri olan sosyolog, filozof ve eleştirmen.

<span class="mw-page-title-main">Münif Paşa</span>

Mehmed Tahir Münif Paşa veya kısaca Münif Paşa (1830-1910), Osmanlı devlet adamı.

<span class="mw-page-title-main">Ethem Nejat</span> Türk eğitimci ve komünist siyasetçi

Ethem Nejat veya Osmanlıca yazıma göre Edhem Nejad, Türk eğitimci ve komünist siyasetçi. Yaşadığı dönemde eğitimin çağdaşlaştırılması çalışmalarına büyük katkıda bulunmuştur. Türkiye Komünist Partisi'nin kurucularından ve ilk genel sekreteridir. TKP'nin ilk Merkez Komitesi Başkanı Mustafa Suphi ve 13 diğer TKP üyesi ile birlikte Karadeniz açıklarında öldürülmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Hoca Tahsin Efendi</span>

Hoca Tahsin Efendi veya Hoca Hasan Tahsin, son dönem Osmanlı astronomi bilgini ve düşünür.

<span class="mw-page-title-main">Felsefe</span> soyut, genel ve temel birtakım probleme ilişkin yapılan sistematik çalışma

Felsefe veya düşünbilim; varlık, bilgi, değerler, gerçek, doğruluk, zihin ve dil gibi konularla ilgili soyut, genel ve temel problemlere ilişkin yapılan sistematik çalışmalardır. Felsefe ile uğraşan kişilere filozof denir.

<i>Batı Felsefesi Tarihi</i>

Batı Felsefesi Tarihi, İngiliz filozof, mantıkçı, matematikçi ve tarihçi Bertrand Russell'ın 1945 yılında yazdığı üç ciltlik eseridir.

Farabi bibliyografyası Farabi'ye ait olduğu düşünülen eserleri içermektedir. Hangi eserlerin Farabi'ye ait olduğu yıllardan beri tartışılmakta ve tam olarak açık olmayan bir konudur.

Avanzâde Mehmed Süleyman,, eczacı, yazar ve çevirmendir. Tanzimat'ın eğlendirerek eğitme anlayışı ile eserler yazmıştır. Bu yönü ile Ahmet Midhat Efendi'yi örnek almıştır. Telif ve tercüme olarak yayımladığı eser sayısı yüz otuz beştir. Bunların çoğu tercümedir. Siyasî, kültürel, ekonomik, sağlık, spor gibi birçok konuda eserleri vardır.