İçeriğe atla

Sungur, Sorgun

Sungur
Harita
Yozgat üzerinde Sungur
Sungur
Sungur
Sungur'un Yozgat'taki konumu
ÜlkeTürkiye Türkiye
İlYozgat
İlçeSorgun
Coğrafi bölgeİç Anadolu Bölgesi
Nüfus
 (2000)
 • Toplam338
Zaman dilimiUTC+03.00 (TSİ)
İl alan kodu0354
Posta kodu66700
Resmî site
[1]

Sungur, Yozgat ilinin Sorgun ilçesine bağlı, Bahadın beldesi içine alınan bir köydür.

Sözkökü

Türk dili kökeninden geldiği bilinmekle birlikte Sungur sözcüğünün birçok anlamı bulunmaktadır.[2] Tarihi kaynaklarda Osmanlıca : S-N-K-U-R سنقور diye yazılır, (Arapça: سنقر ve İranca:سنقر sonqor) şeklinde yazılır.[3] Codeks Cumanicus (Kuman/Kıpçak Türkçesinde tarihi bir kitap) adlı eserde Sungur sözcüğü, yırtıcı kuşların adı olup aynı zamanda kişi adı olarak da geçmektedir. Sungur sözü anlam olarak; doğangiller (falconidae) ailesinden bir yırtıcı kuş türü, akdoğan.[4] Soğukkanlı, sakin kimse anlamında bir kişi adı. Türkiye'deki yerli bazı ağızlarda kurbağa yumurtası anlamına gelir.[5] Günümüz Türk lehçeleri ve şivelerinde kullanımı da bulunmaktadır. Kazak Türkçesinde kuş adları arasında geçer.[6]

Tarihçe

14. yüzyılda Doğu Türkistan taraflarından gelen ve özellikle Fars Atabegliği'nin dağılmasından sonra özellikle Boz-Ok denilen bazı Türk toplulukları Bozok yaylasına yerleşmişlerdir. Moğol istilası sonrası gelen Türkistan'dan gelen Uygurlar ve diğer Türk toplulukları Eratna Beyliğini kurmuşlardı. Eratna Beyliğinde yönetim kademesinde türlü Türk toplulukları bulunmaktaydı.[7] Eratna Devleti'nden sonra Oğuzların Salur boyundan Kadı Burhaneddin Devleti bölgede güçlü oldu. Yozgat ilinin Türkçe eski adı Bozok olup buradaki Türk topluluklarının büyük bölümü Oğuzların Bozok kolundan gelmektedir. Kadı Burhaneddin Ahmed Devletinden sonra Osmanlı Devleti bu dolaya egemen olacaktır. Dulkadiroğulları Türkmen beyliği yıkıldıktan sonra oradaki Türkmen toplulukları Halep, Maraş dolaylarından 17. yüzyıldan itibaren Bozok bölgesine yerleşmeye başladılar. Zaten 16. yüzyılda bölge ismini Dülkadir (Zülkadir)-oğulları Devleti'nden yadigar olarak Zülkadriye Eyaleti'ne[8] bağlı idi. Sungur ve çevresi (Bozok Sancağı(Yozgat ili) dahil 1827 yılında kurulan Ankara Eyaleti ve Ankara Vilayeti'ne dahil olundu.[9]

Sungur köyü, 7 ayrı aile tarafından kurulmuştur. Tuzlacık köyünden gelen ve Sungur'a yerleşen aile Tuzlacık soyadını, eski zamanlarda deve ticareti yapan aile Deveci soyadını almıştır. Farklı soyadları bulunmakta olup her bir aile farklı coğrafi yerlerden gelip Sungur halkını oluşturmuştur. Her bir aileye bir takım denilmiştir. Gabıl takımı, Tuzlacık takımı, Hameşgiller vb.

Toplum yapısı

Sungur halkı Çomak dağı eteğinden, eski halkın dilinde say[10] adı verilen kayalık taşlı sulu yunaklık dereden bağların bulunduğu mekan arasında yerleşmiş bir Türk halkıdır. Sungur halkı geçmişte bütün Eski Türklerde olduğu gibi türlü boylara (topluluklara) ayrılmıştır. Günümüze kadar adı kalmış sülaleler şunlardır.

  • Kecelgiller (soyadları Özcan):
  • Ganigil (Gani kahya) takımı) (soyadları Deveci, Alparslan):
  • Hameş-kağal (veya Hameşgiller)(uyarı. kağal kelimesindeki k harfi ke sesi gibi ince söylenir) (soyadları Bekdur):
  • Omar-kağal (soyadları Tuzlacık): Tuzlacık köyünden geldiği bilinir.
  • Hindoğlu takımı (sonradan Pilikgil) (Soyadı Kurul): Söylentiye göre Çomak dağına ilk yerleşen Türk topluluğu olup bu ormanlık arazide develeri kaybolunca ormanı ateşe vermişler ve bölgedeki ormanlık arazi yok olmuştur.
  • Kôr Ismayılgiller (soyadları Bıyık):köye gelen göçebe türkmenlerdir
  • Küçük Ahmetgiller (soyadları Tekbıyık):
  • Çapangiller, Şıhılığıllar (soyadları Torun):

İnanç

Günümüzde Sungur köyü toplumu din yapısı olarak Müslüman'dır. Eski Türk inancı Şamanizm dininden gelen bazı inanışlar da görülmektedir. Dilek ağacına çaput (bez) bağlama ki buna çalama denir, bazı tür hayvanların önden geçip veya yolda görülmesinin uğursuzluk veya bahtlılık olarak yorumlaması Eski Türk dininden kalmış inançlardır. Farkında olmadan devam ettirilen Şamanizm kökünden gelen gelenekler arasında Mevlid ve İlahi, Döne, Döndü,Satı ve Satılmış gibi adların verilmesi, mezar ucundaki su oyukları, ölülerin ardından yapılanlar, makas-bıçak vermeme, hapşırana çok yaşa demek, kapı eşiğinde oturmamak, kurşun dökmek, mezar taşı, nazar inancı, gidenin ardından su dökmek, tahtaya vurmak, ölülerin ardından toplanmak, çocuklara tabiattan esinlenen adlar koymak, ağaçlara türbelere çapuz ve bez bağlamak gibi sayısını çoğaltacağımız inanışlar İslam ile ilgisi olmayıp Eski Türk dini olan Şamanizm ile ilgilidir.[11]

Günümüzde bu inançlar bütün Türk Dünyası'nda, Altay Dağları, Tanrı Dağları, Sayan Dağları gibi yüksek yerlerde yaşayan Tofalar, Dolganlar,Şorlar, Tuvalar, Duhalar, Kazaklar gibi Türk topluluklarında da görülmektedir.

Toponomi

Köyün bulunduğu bölgede bazı toponomik adlar bulunur. Bu yer adları halk dilinde biraz değişime uğramıştır. Aşşağpuñar (Aşağı Pınar), Sultanguyusu (Sultan Kuyusu), Goğgaya (Gök kaya), Gızıltoprah (Kızıl Toprak), Olukguyusu(Oluk Kuyusu), Aydoğmuş, Gündoğdu, Asiyalinbağ (Asiye-gillerin bağı), Gubürören (Gübür Ören), Cinni Mezer (Cinli Mezar), Gannıtalla (Kanlı Tarla), Goruhlu (Koruklu), Garaçalının ora (Kara Çalının orası), Gulahsız (Kulaksız).

Bu yer adları yön veya bir bölge bildirmektedir. Mesela; Googaya denilen yer Çomak dağının Bahadın Kasabası yoluna bakan tarafıdır. Goruhlu ise Söylemez köyü tarafına denir.

Kızıl Sungur (Tuygun) adlı yırtıcı kuş türü

Kültür

erişte aşı
erişte aşı

Eski Türklerdeki mutfak kültürünün yakın zamana kadar ulaştığı geleneklerine bağlı olan köy olup bayramlarda seyranlarda ve düğünlerde komşu (yöre dilinde koñşu) ziyareti yapılır. Yemekleri bol türlü olmakla birlikte başlıca yemek kültürü arasında kışları yenilen arabaşı ve tavşan köftesi vardır. Çörek, bazlama, katmer, erişte, helle çorbası, yarma çorbası, düğürcük çorbası (köy dilinde duğurcük), bulama çorbası (köyün dilinde bulama aşı) köyün yemek kültürüdür. İslam öncesi devirde Türk toplumu, tahıl ürünlerinden omaç(oğmaç, umaç) adı verilen bir tür çorba yaparlardı. Bu çorbanın ana maddesi, genellikle yuvarlak kesilen erişte idi. Bu yemek yapımda farklılaşarak halen ad olarak devam etmiştir. Omaç, yufka, ekmek ve yumurta ile yapılmaktadır.

Çocuk Oyunları: Sungur köyünde oynanan belli başlı oyunların adları şöyledir:
Hodah oyunu, Gozümüç (veya Yumuşma) Oyunu, Eş Gördüm oyunu, Depik oyunu, Çelik-Çomak oyunu, Seklem, At Oynatmacı oyunu, Ortada Sıçan oyunu, Galeylim oyunu, Beştaş (veya Toptaş), Saklanbaş (Saklanbaç), Gayış Vurma, Sallanguş (Çoğdürüguş), Cimcime oyunu, Çıbıktan at oyunu.

Dil

Sungur Türkçesi: Köydeki dil halis muhlis katıksız Türkçedir. Sungur Türkçesi genel özellikleri itibarıyla Oğuz (Türkmen) Türkçesinin yapı ve telaffuz özelliklerini içinde barındırır. Fakat bazı özellikleri ile de Kıpçak Türkçesi özellikleri taşır. Özellikle Azerbaycan Türkçesine[12] çok yakındır. Bazı hususiyetleri de Orta Asya ve Sibirya'daki Türk şiveleri benzer. Kırım Türkçesine de yımırta (yumurta) örneğindeki gibi benzeyen çok özellik vardır.

T'nin D oluşu(Türkmen Türkçesi, Tıva Türkçesi, Azerbaycanca gibi) tadı < dadı, taş<daş, tırnak<dırnag, tane<daane, tepe< depe

Ç'nin Ş oluşu(Kazak Türkçesi gibi)
Söz içlerindeki bazı ç sesleri Sungur köy halkının dilinde ş harfi olmuştur.
göçtü< goştü, biçti<bişti, ağaçlar< ağaşlar, açmak< aşmak, uçtum< uştum, kaçtı< gaştım.

n'nin g,ğ oluşu(Kazak Türkçesi gibi)
Söz içlerindeki bazı n sesleri Sungur köy halkının dilinde genizden gelen bir ğ harfi olmuştur. Bu söylenişte nazal n diye tabir edilen geniz n harfine Doğu Türkistandaki Uygur Türkçesindeki şekli kadar çok yakındır (örnek olarak :Saňa, Baňa) fakat tam olarak onu yansıtmaz. ng arası bir ses ile ifade edilebilir
şuna<şoğa, bana<bağa, sana<sağa, ona<oğa.

Çokluk eki'nin değişimi(Kazak, Kırgız, Tataristan Türkçesi ve Sibirya Türkçesi gibi)
Bazı durumlarda çoğul eki -lar, ler değişime uğramaktadır. Eğer kök kelime veya çoğul öncesi kelime -n ile biterse çoğul eki de -nar, ner şeklini alır.
bunlar<bunnar, onlar<onnar, şunlar<şonnar, yorganlar<yorgannar, yığınlar<yığınnar.

Kök-Türkçeden gelen eklerin kullanımının oluşu sebebiyle Sungur konuşması, Bozok bölgesinin bozulmaya uğramamış bir Türk ağzıdır denilebilir. Eski Türkçedeki kinye/kınya'nın fonetik değişime uğramış bir versiyonu olan -gine, -genne şekilleri söylenişlerde rastlanır. Özbekistan Türkçesinde de görülen bu ek dil bağlantısını göstermektedir. Özbekçe "-ginem" / Türkiye Türkçesi "cağızım" ekine karşılık gelmektedir. "Mecnuntalnıng başginemni egmegin, Közlerimden yaşginemni tökmegin" Salkımsöğüdün başcağzımı eğmeyesin, Gözlerimden yaşcağzımı dökmeyesin...). Sungur ağzında "güzelce yap" yerine "güzelgine yap" denilir. Ayrıca "Güzelcene" ve"güzelgene" yap söylenişleri de vardır.

Bilinmesi Gerekli Sözler
Ellaham; Allahu Alem kelimesinin halk dilindeki değişimidir. Allah Bilir olarak kullanılan kelime belki manasında da kullanılmaktadır.
Şaplak; tokat, şamar. Çığırmak, çağırmak. Çığrale, çağır hele, çağırır mısın. Çığırışmak, bağrışmak. Abı; anne, ana (Orta Asya ve Sibiryada aba, apa, ava şeklindedir. Sungur Türkçesinde buradak ikinci a sesi ı sesine dönüşmüştür). Ağa, baba. Biçik, ineğin küçüğü (Sibirya Türkçesinde biçiğ kelimesi küçük manasında kullanılır). Bicimcik, çok az. Cingan çivisi, küçük çivi. Mık; büyük çivi. Culuk, hindi. "Gatıh", Çalkama, ayran. Doñuz, domuz (Orta Asya Türkçelerinde Doñuz ve Toñuz, Azerbaycan Türkçesinde donuz). Dil, kilidi açıp kapamak için kullanılan araç, anahtar, açar, açkı. Deşirici, hırsız. Oğru, hırsız. Eşgili, mayalanmış bazlama, katmer. Ekiz, ikiz. Eringeş, üşengeç. Gutmek, beklemek, sürmek (mesela, koyun gütmek). Guver, bırak, koy, aşağı koymak (Özbek Türkçesinde kuy, aşağı demektir). Yüzünguylu, aşağı doğru. Gicişmek, kaşınmak. Noorüyon, nasılsın, neler yapıyorsun anlamında kullanılır. Ondan sonramayım, ondan sonrası. ool, oğul. Oobed, övüngen. Oorun oorun, gizli gizli,hırsız(oğrun) gibi. Ötoğon, geçmiş (öteki) gün. Toplu, pencere önü. Sındı, makas (sındı, Orta Asya Türkçelerinde kırmak kesmek manasına gelmektedir). Say, bir miktar taşlı olan vadi, nehir yatağına denir (misal, Saya gitmek). Sağsak, kötü kokmuş. Tosbağa, kaplumbağa (Orta Asya Türkçelerinde taşbağa). Tiken, diken. Yumuş, iş, görev, vazife. Yuğ, yıka. Yunak, çamaşır yıkama yeri. "Kunnamak", atın yavrusunu doğurması. "Kuşüm etmek", merak etmek. "Mazarat", şımarık. "Malamat etmek", rezil etmek. "ile mi?", öyle mi?,
Resmi yazıda çok kullanılmayan Sungur dilindeki Sözler
gırışmağ (kırışmak, başını dikerek gösteriş yapmak, kasılmak, cilvelenmek, kendini beğendirme çabasında olmak), hömermek (hiddetlenmek, kabadayılık taslamak, birisine kızarak saldırmaya başlamak), karış getirmek (kargış, beddua etmek, lanetlemek), yumuş buyurmak(iş yükü vermek), yumuş dutmag (verilen işi yerine getirmek) vd.

Coğrafya

Yozgat iline 63, Sorgun ilçesine 30 km. uzaklıktadır. Bölgenin en yüksek dağlarından Çomak Dağı eteğinde yerleşim olmuştur. Çomak Dağı üzerinde Radyolik istasyonu (PTT telefon aktarıcının) bulunmaktadır. Karabodu höyüğü ve art arda devam eden üç höyük ile çok dik duran Sivri Dağı bölgede önemli yükseltilerdir. Kuzeyinde Bahadın Kasabası, Gümüşkavak köyü, Salur köyü; güney yönde Bağlıca köyü, Tuzlacık köyü, İnevi köyü, batı yönde Mansuroğlu köyü ile konumlanmıştır. Çevresindeki öbür köyler ise Söylemez, Bebekköy, Karacalar, Küçükçalağıl, Alişar, Sivri, Çavuşköyü, Karaveli'dir.

Nüfus

Yıllara göre halk toplam sayısı çok hızlı şekilde düşüşe geçmiştir.[13]

Yıllara göre köy nüfus verileri
2019 170
2007 301
2000 372
1997 338

Sungur Adının Tarihte ve Coğrafya'da Geçtiği Yerler

Sungur köyünün eski adının Son köy veya son kurulan yer olduğu söylense de[14] bu gerek tarih ve gerekse dil araştırmalarında doğruyu yansıtmamaktadır [2]. Benzer yer adı Türklerin egemen olduğu Kore'den İran'a ve Macaristan'a kadar birçok ülke içinde görülmektedir. Macaristanda Eski Türklerden kalmış "Zongur" sülalesi de vardır. Tarihin Türk diline bağı olarak Türkiye'nin dört bir tarafında Sungur adlı yerleşim yerleri de vardır. Van/Çaldıran/Sungur Köyü, Muğla/Sungur köyü, Gümüşhane/Sungur-beyli köyü, Edirne/Malkara/Hacı Sungur köyü vb. Ayrıca Sungur adı ile Konya/Ilgın'da Mahmuthisar köyünün 4 km kuzeyinde, Ilgın ovasına hâkim bir tepede Sungur Bey Türbesi bulunmaktadır. Niğde/Küçükköy'de Vakf-ı Cami-i Sungur Ağa vardır. Türkiye dışında da Türk Dünyası içinde birçok ülkede Sungur adında köy ve yer adlarını görmekteyiz. Rusya Federasyonunun işgali altındaki Türk toprağı olan Başkortostan Cumhuriyetinin Pervomayskiy'e 18 km uzaklıkta olan Sungur adlı köy vardır. Yine Başkortostanda Sterliytamak ilçesinde Sungur köyü bulunur. Rusyada Ulyanovskaya bölgesinde yine Sungur (nüfusu 1341 kişi) adlı yerleşim vardır ki buradaki halkın çoğu Rus olup önceleri Türklerin yerleşim yeri idi. Rus işgali ile buradaki Türkler soykırıma uğramışlardır. Selçuklular İran coğrafyasını fethettikten sonra 1147 tarihinde, merkezi Şiraz'da yerleşen Türkmen boylarından biri de Salurlulardır. Bu beylik Salur Han'ın neslinden olan Sungur Atabek tarafından kurulmuştur. 1284 yılında yıkılmış, yerine İlhanlılar egemen olmuştur. Buradaki Türkmen halkının bir bölümü İç Anadolu'da Bozok yaylası içinde yer alan Çomak dağı etrafına yerleşmiş olabilir ve köy ismi bu liderden gelmiş olabilir. Sungur Adı dünyanın birçok yerinde gerek ad gerekse yer olarak geçmektedir. Bunlar arasında İran'ın batı sınırlarına yakın Kirmanşah şehrinin, 70 km kuzey doğusunda Türklerin yaşadığı Sungur adlı bir şehir vardır. İran'daki bu Türk şehri olan Sungur şehrinin nüfusu yüzbine yakındır. Sungur Türklerinin dili olan Sungur Türkçesi ise Azerbaycan Türkçesine benzer. Sungur Türkleri soğuk yerine "soğuh, sovuk", ileri yerine "irelu", demektedirler, ayrıca "geynemağ", ervad (arvad-kadın), çörey (ekmek), gulah (kulak), bulak (kaynak, pınar), aba (anne), gardaş (kardeş) vb. Rusya Federasyonu içinde Türklerin yoğun olarak yaşadığı Sterlitamak ilçesine 21 km mesafede Sungur köyü vardır. Köy halkı yerli Türklerden olup Rus işgalinde direnmişler Müslüman olmayı bırakmamışlardır. Ruslar Sungur Türkleri ve dolaydaki Türkleri diğer Türklerden ayırmak ve bölmek için halk arasında bir adlandırma olarak kullanılan Tatar adını millet gibi kabul ettirerek bölmeye çalışmıştır. Tatar, Kırgız,[15] Oğuz gibi adlandırmalar bir ulus adı olmayıp Türklerin kendi aralarında kullandığı soyadlarıdır.[16] Bu yerleşim yeri aynı zamanda Kazakistan'a da yakındır. İtil (veya İdil, Atıl, Edil, Rusçası Volga) akarsuyu boylarına yakın bazı yer adlarına bakınca Sungur köy adları göze çarpar. Ayrıca Tataristan Türk Cumhuriyeti ve Samara bölgesinde küçük bir akarsuyun adı da Sungur akarsuyudur.[17] Eski yazma tarihler olan silsilenamelerde Osmanlı Devletinin kurucusu Osman Bey'in amcalarından birinin adı Sungur Tigin'dir. Niğde'de 1335 yılında Sungur Bey tarafından yaptırılmış olan Sungur Bey camii ve türbesi bulunmaktadır. Yine Niğde'de Emir-ül ümera Seyfeddin Sungur Ağa tarafından 1335 yılında yaptırılan Sungurbey Kütüphanesi bulunmakta olup günümüzde Niğde İl Halk Kütüphanesi olarak adlandırılmıştır. Niğde'de Sungurbey Mahallesi de vardır. Çorum'un ilçelerinden birisi de Sungurlu'dur. Van'ın Çaldıran ilçesine bağlı bir yerleşim yeri, Muğla'nın Göktepe bucağına bağlı bir yerleşim yeri, Hatay'ın Kışlak bucağına bağlı bir yerleşim yeri "Sungur" olarak geçmektedir. Sungur adı Kaşgarlı Mahmud'un Arap Dünyasına Türk dili öğretmek için yazmış olduğu Divânu Lügati't-Türk adlı yazma eserde Oğuz boylarında uran (arma, sembol, simge) olarak kullanılmıştır. Doğan türü kuşlar içinde Ak Sungur adlı kuşu Azerbaycan Türkçesinde "şunkar", Kazak Türkçesinde ise "Ak Sunkar" olarak bilinir. Kartal, doğan, atmaca gibi yırtıcı kuşların ve alttürlerinin tamamı Eski Türk kültüründe önemli bir yere sahiptir. Sungur veya Sonkur ya da Şunkar veya Şumkar bu kuşlar arasında yer almaktadır. Türk Dil Kurumu Tarama Sözlüğü'nde sungur kelimesinin Osmanlı literatür kaynaklarına göre karşılığı olarak sunkur, sungar, suknur kelimelerini görmekteyiz ki akdoğan kuşu manasında kullanılmıştır.

Kaynakça

  1. ^ "SUNGUR KÖYÜ". YerelNet.org.tr. 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Ağustos 2015. 
  2. ^ Wikipedia contributors (2020). Sungur. Vikisözlük, Özgür Sözlük. Retrieved 20.07, Kasım 25, 2020 from //tr.wiktionary.org/w/index.php?title=Sungur&oldid=3610222.
  3. ^ Türk Dil Kurumu Tarama Sözlüğü
  4. ^ Divanı Lügati Türk'teki manası http://www.turansam.org/kitaplar/KasgarliMahmutDivaniLugatitTurk.pdf 7 Ocak 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  5. ^ "Sungur adının anlamları". 1 Ocak 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 27 Nisan 2020. 
  6. ^ Kaplankıran, Dilek; Kaplankıran, İbrahim (13 Mart 2017). "KAZAK TÜRKÇESİNDE GEÇEN KUŞ ADLARI VE ONLARIN SİSTEMATİĞİ ÜZERİNE". Turkish Studies. Ankara. ss. 217-250. doi:10.7827/TurkishStudies.11329. ISSN 1308-2140. 10 Kasım 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  7. ^ Oğuzların Tarihi (Oğuzlar/Türkmenler), Prof. Dr. Faruk Sümer. Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı yayınları (5.basım)sayfa 197
  8. ^ Osmanlı Arşivleri http://www.devletarsivleri.gov.tr/Handlers/hhFile.ashx?Id=45d0f5ad-1f99-4fa4-94a4-d04c9e965bcb 14 Temmuz 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
  9. ^ http://gallica.bnf.fr/ark:/12148/bpt6k116202f/f156 13 Ağustos 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. sayfa 124.
  10. ^ Say; Eski Türk dilinde taşlı su yatağı anlamında kullanılır. Sibiryadaki Say-an dağları misal verilebilir.
  11. ^ "Arşivlenmiş kopya". 3 Ekim 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 9 Ocak 2021. 
  12. ^ https://www.turansam.org/makale.php?id=1675 1 Ağustos 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Azerbaycan Türkçesi bir röportaj örneği ile karşılaştırma
  13. ^ https://www.nufusune.com/80858-yozgat-sorgun-sungur-mahallesi-nufusu 16 Ocak 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Güncel Nüfus verileri
  14. ^ Bütün Yönleriyle Sorgun (1990), Durali Doğan
  15. ^ "Arşivlenmiş kopya". 20 Ocak 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 25 Kasım 2020. 
  16. ^ https://www.turansam.org/makale.php?id=117 24 Kasım 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Kırgız Türkleri Tarihinin Kaynakları - Fatih ALPARSLAN
  17. ^ "Arşivlenmiş kopya". 6 Ocak 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Aralık 2011. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Azerice</span> Azerbaycanın resmî dili olan Türk dili

Azerice, Azerbaycanca veya Azerbaycan Türkçesi, Türk dilleri dil ailesinin Oğuz grubu içerisinde yer alan ve bir Türk halkı olan Azerilerin ana dilini oluşturan dil. En çok konuşucusu İran Azerbaycanı'nda bulunan dil, Azerbaycan Cumhuriyeti'nin resmî dilidir. Rusya'ya bağlı özerk bir cumhuriyet olan Dağıstan'ın ise resmî dilleri arasında yer alır.

<span class="mw-page-title-main">Dadaloğlu</span> Türk halk ozanı

Dadaloğlu, Osmanlı Devleti'nin Anadolu Türkmenlerini iskân etme politikasına karşı koymuş bir halk ozanıdır. 18. yüzyılın son çeyreğinde Kayseri'nin Tomarza ilçesinde doğup 19. yüzyılın ortalarında öldüğü bilinmektedir. Çukurova ve Binboğa dağları arasında yarı göçebe bir hayat sürmüştür. Doğum ve ölüm tarihleri hakkında kesin bilgi yoktur.

<span class="mw-page-title-main">Türkmence</span> Türkmenistanın resmî dili olan Türk dili

Türkmence, çoğunluğu Türkmenistan'da yaşayan Türkmenlerin konuştuğu Türk dil ailesine bağlı Doğu Oğuz dili. Dil, Türkmenistan'daki yaklaşık 7 milyon konuşuru ile resmî dil olup, çevresindeki Afganistan ile İran'ın sınır bölgelerinde de konuşulur.

<span class="mw-page-title-main">Altay Krayı</span> Rusyanın Sibirya bölgesinde idarî birim

Altay Krayı, Rusya'nın Sibirya Federal Bölgesi'nde yer alan ve Altay-Sayan Dağları bölgesinde Obi, Abakan-Yenisey civarında bulunan kraydır. Kuruluşu 28 Eylül 1937'dir.

Oymak, ulusun ayrıldığı bölümlerden her biri. "Oymak" sözcüğü, Türkiye Türkçesi dışındaki Altay, Teleüt, Kazak, Kırgız vb. dillerde aymak şeklindedir. Bu şivelerde kelime şu anlamlara gelir: Halk, kavim, boy, soy, aile, köy, yabancı, yabancı göçebe, memleket vb. Moğolca'da "büyük kavim birlikleri" anlamını taşır. Moğol teşkilat bölümlerinde uluslar utuklara, utuklar da ayımaglara (oymak) ayrılırdı. Batı Anadolu ile Güneybatı Anadolu'daki göçebe ve yarı göçebe Türkmen boylarına "oymak" deniyordu. Bunlar 16. yüzyıldan sonra yörük adını aldılar, bir süre bunlara cemaat ve aşiret de dendi.

<span class="mw-page-title-main">Musahacılı, Yeşilhisar</span> Yeşilhisar´ın mahallesi, Kayseri, Türkiye

Musahacılı, Kayseri ilinin Yeşilhisar ilçesine bağlı bir mahalledir.

<span class="mw-page-title-main">Şereflidavutlu, Şereflikoçhisar</span> Şereflikoçhisar, Ankara, Türkiyede mahalle

Şereflidavutlu, Ankara ilinin Şereflikoçhisar ilçesine bağlı bir mahalledir.

<span class="mw-page-title-main">Kızılören, Pınarbaşı</span> Pınarbaşı´nın mahallesi, Kayseri, Türkiye

Kızılören, Kayseri'nin Pınarbaşı ilçesine bağlı bir mahalledir.

<span class="mw-page-title-main">Argu grubu</span>

Argu grubu Türk dillerinin Genel Türkçe öbeğine giren bir koludur. Öbeğin diğer gruplarına kıyasla bu grup çok dilli değildir. Argu dili ve Halaçça bu grubun tek temsilcileridir. Günümüzde sadece İran(merkez il, Kom ve Arak arasında) ve Afganistan'da 42.000 kişi tarafından konuşulan Halaçça yaşamaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Kırmızılar, Karesi</span>

Kırmızılar, Balıkesir ilinin Karesi ilçesine bağlı bir mahalledir.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'deki Kırım Tatarları</span>

Türkiye'deki Kırım Tatarları Kırım, Dobruca, Bulgaristan ve Bucak bölgelerinden Türkiye'ye göç etmiş olan Kırım Tatarları ve Romanya Tatarları'dır.

<span class="mw-page-title-main">Sungur, İran</span>

Sungur, İran'ın Kirmanşah Eyaleti'nde şehir.

<span class="mw-page-title-main">Kalpak</span> ters döndürülmüş kesik koni şeklindeki başlık

Kalpak, ters döndürülmüş kesik koni şeklinde, genellikle kürk, kumaş veya deriden imal edilen bir başlık türüdür. Genellikle Türkiye'de, Kafkasya'da, İran'da, Rusya'da ve Orta Asya ülkelerinde kullanılır. Tarihsel olarak çeşitli Türk topluluklarında yaygın olarak kullanılmıştır. Kalpak kışın başı sıcak tutmak, yazın ise başı güneşten korumak için kullanılır. Kışın kullanılan kalpaklar daha kalın, yazın kullanılanlar daha ince kumaşlardan, gölgelik için kullanılanlar ise daha geniş olmak üzere, mevsimlere göre farklı kalpak türleri bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">İran Türkleri</span>

İran Türkleri, İran'da yaşayan Türk halkları. Başta İran Azerileri olmak üzere Türkmenler, Kaşkaylar, Horasan Türkleri, Halaçlar, Sungurlar, Ebiverdiler, Kazaklar ve Özbekler gibi Türk dilli halklar İran’ın belirli bölgelerinde yaşamaktadırlar.

Sungur şehristanı (Farsça: شهرستان سنقر ), İran'nde Kirmanşah Eyaleti'nin 14 şehristanından birisidir.

<span class="mw-page-title-main">Soyotlar</span> Türk halkı, Rusya içerisinde

Soyot veya Soyotlar — Rusya içinde yaşayan ve dilleri ile kültürleri yok olma tehlikesine maruz bir Türk halkıdır. 2002 nüfus sayımına göre, Rusya'da 2769 kişi Soyot Türkleri vardır. Soyları ve dilleri yok olma tehlikesi bulunan Türk içinde olup aslında Tuvalar ile büyük benzerlik teşkil ederler, fakat Soyot Türkleri çok eski zamanlardan beri Buryatya'nin Ahın rayonunda yaşamaktadırlar. Soyot Türklerinin yerel dili yeniden düzenlenmiş ve bir ders kitabı haline getirilerek Oka'da bazı okullarda öğretim yapılmaya çalışılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye Türkmenleri</span> Anadoluda yaşamını sürdüren çoğunlukla Oğuz kökenli Türk halkları

Türkiye Türkmenleri ya da Anadolu Türkmenleri, Anadolu Oğuzları veya kısa söylenişiyle Türkmenler, Selçuklular döneminde Anadolu ve çevresinde Türkmeneli denen bölgelerde yerleşmeye başlayan, dilleri Türkiye Türkçesine bağlı Anadolu ağızları içinde ele alınan ve Türkiye Türklerini oluşturan Oğuz oymakları Müslüman olup, Hanefi Sünni ve Anadolu Aleviliği olarak görülür. Anadolu’nun Türkleşmesi sürecinde etkili olmuşlardır. Türkmen (تركمنلر) ve Yörük (يوروك) kelimeleri tarihî belgelerde eş anlamlı olarak da kullanılmıştır. Osmanlı arşiv belgelerinde, yerleşim durumuna ve şekline bağlı olarak köylü «Türk» olarak adlandırılırken, göçer veya yarı-göçer topluluklar «Türkmen» ya da «Yörük» tabiriyle anılmışlardır. Aşiretler, yerleşik veya konar-göçer olma durumlarına ve bulundukları bölgelere göre «Türkmen» ya da «Yörük» adını almışlardır. Kimilerine göre Kızılırmak'ın doğusundakilere Türkmen batısındakilere ise Yörük denir. Maraş ve çevresinde yaşayan Dulkadirli Türkmenleri için Osmanlı kaynaklarında hem Türkmen hem de Yörük tabiri birlikte kullanılmıştır. Etnik olarak akraba oldukları Türkmenistan Türkmenleri ile aynı adı taşıdıkları gibi kimi uruğ/oymak adları da ortaktır.

Türk dili tarihi, çivi yazılı Sümerce tabletlerdeki alıntı kelimeler şeklinde bilinen ilk örneklerine rastlanan, coğrafya olarak Moğolistan ve Çin içlerinden Avrupa’nın ortalarına, Sibirya’dan Hindistan ve Kuzey Afrika sahasına kadar yayılmış olan Türk dilinin tarihidir. Günümüzde Asya ve Avrupa kıtalarında konuşulan ve yazılan Türk yazı dilleri ve bunların ağızlarının tarihî süreçlerini kapsar.

<span class="mw-page-title-main">Ana Oğuzca</span>

Ana Oğuzca ya da Ana Oğuz Türkçesi Türk dilinin Milat sonrası dönemlerinden günümüze gelen en büyük kollarından biridir. GökTürkçe döneminde, Ötüken’de kullanılan yazı dilinin yanında, onunla beraber henüz yazı dili formu kazanmayan bir hâlde olduğu kabul edilir. Divânu Lügati't-Türk’te Oğuzcaya dair belirtilen görüşler, bu kolun Divandan birkaç yüzyıl önceki biçimine dair düşünceler verir.

(Daha fazla bilgi için buraya bakınız: Türk dilleri ailesi)