İçeriğe atla

Sultan Bey Sultanov

Sultan Bey Sultanov (Azerice: Sultan bəy Sultanov), Azerbaycan halk kahramanıdır. Bazı kaynaklarda Sultan Bey Muradov veya Sultan Bey Ali Paşa Bey oğlu Muradov adı ile de tanınır.

Sultan Bey'in soyu

Sultan Bey, 1871 yılında Zengezur kazasının Hacısamlı nahiyesinin Kasımuşağı obasında (Şu anda Laçın rayonunun Kürdhacı kenti) doğmuştur. Paşa Bey'in oğludur. Tarihi kaynaklardan anlaşılmaktadır ki, Sultan Bey bir zamanlar Muradov soyadını taşımıştır. Babası Hanmurad Bey'in sorundan gelenler halihazırda bu soyadı taşımaktadır. Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti'nin kurulmasından sonra Fetali Han Hoyski tarafından kurulan ilk kabinede Savunma Bakanı olarak görev yapan Hüsrev Bey Sultanov'un[1] kardeşidir.[2]

Hayatı

Sultan Bey hayatının ilk zamanlarında hayvancılık ile uğraşmıştır. Birçok yerli ve yabancı cinsten inek alıp besicilik yapmış, bu cinslerden kırma bir cins ortaya çıkmasına vesile olmuştur. Bu cins daha sonra "Hacısamlı" olarak anılmıştır. Daha sonra ata mesleği olan hayvancılığı daha da geliştirerek bir Yağ-Peynir fabrikası kurar.

Sultan bey, hayvancılığın yanında kerestecilikle de uğraşmıştır. Hacısamlı nahiyesinde kerestecilik faaliyetlerini sürdüren Sultan Bey, Fransa'ya dahi kereste ihracatı gerçekleştirmiştir. Bu işle meşgulken süvarilerden mürekkep işlerini muhafaza etmek için bir askerî birliğe de sahiptir.

Sultan Bey'in milli kahraman haline gelmesi 1905 yılındaki Ermeni-Müslüman hadiselerine bağlıdır. Müslüman kuvvetlerin bir kısmına Sultan Bey'in babası Alipaşa Bey kumandanlık ediyordu. Onun en yakın yardımcısı ise büyük oğlu Sultan Bey idi.

Sultan Bey'in hayatının ikinci kısmını ise 1918 yılındaki ikinci Ermeni-Müslüman hadiselerindeki Sultan Bey ve silahlı milislerinin bölgedeki Müslümanları muhafaza için göstermiş olduğu üstün hizmetleri teşkil eder. Bu hadiseler sırasında yüzlerce Ermeni çetesini imha etmiş ve yine yüzlercesini de esir almış, Zengezur kentini Ermeni çetelerinden temizlemiştir.

1920 yılına gelindiğinde ise Sovyetlerin hakimiyetine giren Azerbaycan'da Müslüman Azeri halkı müthiş bir baskı ve zulüm altına girmiş ve hatta öz yurdunda kaçak vaziyette yaşamak tahakkümü altında kalmıştır.

Bu dönemde Sultan Bey de aynı kaderi paylaşmış, kaçak vaziyette Kürdhacı kentinde bir derenin yanında gizlenmiştir. Bir gün onunla karşılaşan ve ilk anda tanımayıp daha sonra ancak tanıyabilen bir hemşehrilisine aşağıdaki beyti söylemiştir: 

Mən aşiqəm yarqana,
Yar sözünü yar qana.
Dünyaya sığmaz başım,
Sığınıbdır yarğana.

Ermenilerin hileleriyle bolşevikler Sultan Bey'e birçok suikast hazırlığı içine girmiştirler. Vaziyetin vahametini anlayan Sultan Bey ise evvela Azerbaycan İnkılap Komitesine müracaat etse de olumlu bir netice alamamıştır. Daha sonra ise İran şahına iltica için müracaat eder ve kabul olunur. Bu kabulün ardından Sultan Bey kardeşleri Hüsrev Bey ve İskender Bey ile birlikte düşmanlardan koruduğu vatandan yaban illerine hicret eder. Sultan Bey öz yurdundan ayrılmadan evvela Kürdhacı kentinde "Karabalçık" adındaki bir dağın zirvesine oturur ve son kez vatanını seyreder. Ardından ise şu beyitleri çığırır:

Mən aşiq qəm qalağı,
Dağların qəm qalağı.
Dağlardan uca könlüm,
Olubdur qəm qalağı.

Mən aşiq dolan gözüm,
Dol gözüm,dolan gözüm.
Gedərsən qayıtmazsan,
Vətəni dolan gözüm.

Sovyetlere bağlı özel casuslar İran'da da Sultan Bey ve kardeşlerini rahat bırakmazlar. Bu casuslar Sultan Bey'in kardeşi İskender Bey'i öldürürler. Bu acı hadisenin üzerine İran Şahı emniyetlerini muhafaza edemediği Sultan Bey'in yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devletine müracaat etmesini onun lehine olacağını takdir eder. Bunun üzerine Sultan Bey soydaş Türkiye'ye müracaat eder ve Türk Devleti tarafından memnuniyetle kabul edilir. Türkiye'ye geldiklerinde ise resmi geçitle karşılanır, hürmet edilir, devlet tarafından Kars vilayetinin bugün Arpaçay ilçesine bağlı Koçköy beldesinde kendisine mülk ve malikane verilerek emniyeti tesis edilip hayatını devam ettirebilecek şartlar sağlanır.

Sultan Bey 1955 yılında Koçköy'de eceliyle ölmüş ve orada defnedilmiştir.

Ailesi

Sultan Bey, Teymur Bey Hasanbeyov'un kızı Dilruba Hanımla evlenmiş, bu evlilikten Enver, Cengizi Yusuf Kemal[] adında üç oğlu ve Beyim adında da bir kızı dünyaya gelmiştir.

Lakin Sultan Bey'in ailesi de Sovyet zulmünden nasibini almış ve eşi ve çocukları Kazakistan çöllerine sürgün edilmiştir. 1956 yılına kadar sürgünde kaldıktan sonra Azerbaycan'a yeniden dönmüşlerdir.

Kaynakça

  • Çingizoğlu, Enver, Bir şəcərənin şaxı, "Soy" dərgisi, 1 (1), 2003, səh.41-44.
  • Çingizoğlu, Enver, Sultanlıq soydan gəlir, Bakı, "Mütərcim", 2012, 216 s.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ "Первое правительство АДР" [First government of ADR]. Azerbaycan. 28 Mayıs 1919. 
  2. ^ "Andraniki ordusuyla birgə darmadağın etmiş, Qarabağı erməni işğalından qurtarmış laçınlı bəy qardaşları". musavat.com (Azerice). 5 Mart 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Mart 2022. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">II. Abdülhamid</span> 34. Osmanlı padişahı (1875–1909)

II. Abdülhamid, Osmanlı İmparatorluğu'nun 34. padişahı, 113. İslam halifesi ve çöküş sürecindeki devlette mutlak hakimiyet sağlayan son padişahtır. Tahtta kaldığı "Hamidiye Dönemi" diye bilinen yıllarda imparatorluk, dağılma dönemini yaşadı; başta kısa süreli ilan ettiği I. Meşrutiyet ve Kânûn-ı Esâsî ile gelen bir özgürlük dönemine, Balkanlar olmak üzere çeşitli bölgelerde çıkan isyanlara ve Rus İmparatorluğu'na karşı kaybedilen 93 Harbi'ne, kapatılan parlamentoya, pek çok siyasi olaya, "İstibdat Dönemi" de denen ve basın da dahil çeşitli alanlardaki baskı ve sansür dönemine, sonrasında yine kendinin ilan etmek zorunda kaldığı II. Meşrutiyet'e, 31 Mart Ayaklanması'na ve kendinin dağılmayı engelleme başarısına ulaşamayan eğitim, ulaşım ve askeri alandaki reform girişimlerine tanıklık etti. Devrinde, Osmanlı İmparatorluğu'nun 1.592.806 km² toprak ile en çok toprak kaybeden padişahlarından biri oldu. 31 Ağustos 1876'da tahta çıktı ve 31 Mart Vakası'ndan kısa bir süre sonra, 27 Nisan 1909'da, tahttan indirilene kadar ülkeyi yönetti. Meşrutiyet yanlısı Yeni Osmanlılar ile yaptığı anlaşma ve diğer yandan Tersane Konferansı'nda toplanacak büyük güçlerden gelecek baskıları engelleme amaçlı Tersane Konferansı'nın başlamasıyla aynı gün 23 Aralık 1876'da ilk Osmanlı anayasasını ilan etti ve böylece ülkenin demokratikleşme sürecini destekleyeceğini belirtmiş oldu. 93 Harbi'nde yenilen Osmanlı'nın sultanı II. Abdülhamid, meclisin yanlış kararlar aldığını iddia ederek 14 Şubat 1878'de bu harbin sonuna doğru meclisi feshetti.

<span class="mw-page-title-main">Üzeyir Hacıbeyov</span> Azeri bestekar

Üzeyir Hacıbeyov, Üzeyir Bey Hacıbeyli, Üzeyir Abdül Hüseyin Bey oğlu Hacıbeyov Azerbaycanlı Sovyet bestecisi.

<span class="mw-page-title-main">Dağlık Karabağ</span> Güney Kafkasyada bölge

Dağlık Karabağ, Güney Kafkasya'da, Küçük Kafkas Sıradağları'nda Azerbaycan'a ait ancak uzun yıllar Ermeni işgali altında kalmış tarihi bölge. 2020 yılında Dağlık Karabağın bir bölümü 2. Dağlık Karabağ Savaşı sırasında Azerbaycan tarafından geri alınırken kalan kısmı Rus barış güçleri denetiminde Ermeni kontrolünde bırakan 10 Kasım 2020 tarihli ateşkes anlaşması ile Ermenistan hükûmeti yenilgiyi resmen kabul etmiştir. Günümüzde Anti Terör Operasyonu sonrası Ermeni kontrolünde kalan kısımlar da Azerbaycan kontrolüne geçmesiyle bölgenin tamamı Azerbaycan hakimiyeti altındadır. 2. Dağlık Karabağ Savaşı sonrası, 90'lı yılların başında bölgeden zorla göç ettirilen Azerbaycanlıların dönüşü peyderpey sağlanırken aynı savaş ve 2023 yılındaki Anti Terör Operasyonu sonrası bölgede yaşayan Ermenilerin neredeyse hepsi Ermenistan'a göç etmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Meclis-i Mebûsan</span> Osmanlı parlamentosunun alt kanadı

Meclis-i Mebûsan, Osmanlı İmparatorluğu'nda, 23 Aralık 1876 tarihli anayasaya göre kurulmuş ve Birinci Meşrutiyet ve İkinci Meşrutiyet dönemlerinde görev yapmış çift meclisli yasama organının alt organıdır. Seçilmiş parlamenterlerden oluşmakta ve padişah tarafından atanan üst kamara üyelerinin oluşturduğu Seçkinler Meclisi ile birlikte, genel parlamentoyu oluşturmaktaydı.

<span class="mw-page-title-main">Büyük Selçuklu İmparatorluğu</span> Oğuz Türkleri tarafından kurulan, 1037–1157 yılları arasında hüküm sürmüş olan İran merkezli bir devlet

Büyük Selçuklu İmparatorluğu veya Selçuklu Devleti, Orta Çağ'da Oğuz Türklerinin Kınık boyu tarafından kurulan Türk, Sünni Müslüman bir imparatorluk. Selçuklular Hindukuş Dağları'ndan Batı Anadolu'ya ve Orta Asya'dan Basra Körfezi'ne kadar uzanan geniş bir alanı kontrol ettiler. Aral Gölü yakınında güç kazandıktan sonra ilk olarak Horasan'ı ele geçiren Selçuklular, buradan İran içlerine doğru ilerledi ve ardından Anadolu'daki şehirleri kontrol altına aldı.

<span class="mw-page-title-main">Orta Anadolu Kürtleri</span>

Orta Anadolu Kürtleri Anadolunun iç kesimlerine yerleşmiş ve orayı yurt edinmiş olan Kürtlerdir. İç Anadolu Kürtleri olarak da bilinmektedir. Ancak İç Anadolu Bölgesinin dışında kalan komşu bölgelerde yaşayanların ayrı tutulmaması gerektiğini ve o yüzden İç Anadolu Kürtleri teriminin uygunsuz olduğunu savunanlar da vardır. Ayrıca Tuz Gölü Kürtleri adı ile de anılmaktadır. Mustafa Kemal (Atatürk) ise 16/17 Ocak 1923 tarihlerinde Ahmet Emin (Yalman) ile yapılan söyleşisinde "Konya çöllerindeki Kürtler" olarak ifade etti.

<span class="mw-page-title-main">Revan Hanlığı</span> 1747 ile 1828 yıllarında faaliyet gösteren Türk hanlığıdır. Kökeni Türk olan hanlığın bayrağında elinde kılıç tutan bir aslan sembolü vardır.

Revan Hanlığı, merkezi günümüzdeki Erivan şehrini başkent olarak seçen ve 1747 ile 1828 yıllarında faaliyet gösteren hanlıktır.

<span class="mw-page-title-main">Azerbaycan Ulusal Mutfağı</span> Azerbaycanın ulusal mutfağı

Azerbaycan mutfağı Azerbaycan'ın ulusal mutfağıdır. Avrupa ve Orta Doğu mutfaklarını etkilemiş hem de bu mutfaklardan etkilenmiştir. Ayrıca Azerbaycan mutfağı yörelere göre de farklılıklar gösterir.

<span class="mw-page-title-main">Ermeni Kırımı</span> Osmanlı İmparatorluğunda ikamet eden Ermenilerin savaş boyunca göçe zorlanması ve sistematik katli

Ermeni Kırımı, 1915 Olayları/Ermeni Tehciri veya Ermeni Soykırımı, Osmanlı hükûmetinin Ermenilere karşı gerçekleştirdiği sürgün ve katliamlardır. Etnik temizliğin sonucunda ölen Ermenilerin sayısı tartışmalıdır; sayı, çeşitli araştırmacılara göre 600.000 ile 1,5 milyon arasında değişiklik gösterir. 1914 yılında Osmanlı topraklarında yaşayan Ermeni nüfusu yapılan farklı tahminler mevcuttur. Osmanlı resmî kayıtlarına göre 1.2 milyon ile Ermeni Patrikhanesi'ne göre 1 milyon 914 bin 620 Ermeni yaşamaktaydı. 1922 sayımlarına göre ise 817 bin Ermeni 'mülteci' olarak Osmanlı topraklarını terk etmiş, 95 bin Ermeni ise din değiştirerek Türkiye topraklarında yaşamaya devam etmiştir. Bu tahminlere göre Osmanlı topraklarında bulunan 900 bin hayatta kalmışken, 300 bin ile 1 milyon arasında Ermeni hayatını kaybetmiştir. Olayların başlangıç tarihi çoğunlukla 250 Ermeni aydının ve komite liderinin Osmanlı yöneticileri tarafından İstanbul'dan Ankara'ya sürüldüğü ve birçoğunun öldürüldüğü 24 Nisan 1915 ile ilişkilendirilmektedir. Ermeni Kırımı, sağlıklı erkek nüfusun toptan öldürülmesi ya da askere alınarak zorla çalıştırılması ve sonrasında kadın, çocuk ve yaşlılarla birlikte ölüm yürüyüşü koşullarında Suriye Çölü'ne sürülmesi gibi olaylarla birlikte I. Dünya Savaşı sırasında ve sonrasında iki aşamada gerçekleşti. Osmanlı askerlerinin koruması eşliğinde yaşadıkları yerlerden sürülen Ermeniler; sürgün sırasında yiyecek ve su sıkıntısı yaşadı; ayrıca çeşitli raporlara göre zaman zaman soygun ve katliamlara maruz kaldı. Ülke genelindeki Ermeni diasporası, genel anlamda Ermenilerin Doğu Anadolu'dan sürülme işleminin doğrudan bir sonucu olarak ortaya çıktı.

<span class="mw-page-title-main">Zengezur</span> Kafkasyada tarihî bölge

Zengezur bugünkü Ermenistan ve Azerbaycan topraklarının büyük bir bölümünü kapsayan tarihi bir bölgedir. Zengezur bölgesi Gafan, Görüş, Karakilsa (Sisyan), Meğri, Zengilan, Gubadlı ve Laçın ilçelerini kapsamaktadır. 20.yüzyılın başlarında Zengezur bölgesinde 149 tane Azerbaycan köyleri, 91 tane Kürt köyleri ve 81 tane Ermeni köyleri bulunuyordu.

Yağlevend oymağı, Cevanşir boy birliğine katılmış olan Şiî ve Alevî / Câferî Türkmen bir oymaktır.

Ustaclu Muhammed Han, Türkmen komutan, Safevilerin Diyarbekir valisi. Şah İsmail'in Anadolu ve Mezopotamya'daki fetih ve genişlemelerinde kilit rol oynamıştır. Şah İsmail, Dulkadiroğlu Alâüddevle Bey'in üzerine yürürken Diyarbekir Valisi Emir Bey şehri Şah'a teslim etti. Bunun üzerine Şah Diyabekir valiliğine Ustaclu Muhammed Han'ı getirdi. Ustaclu Muhammed Han, Ulaş Bey'in kardeşi Mirza Bey'in oğlu ve Şah İsmail'in kız kardeşlerinden birisinin kocasıydı. Adı bilinmeyen bir yazarın "Tarih-i Kızılbaşan" adlı eserinde kendisi hakkında kısa bilgi verilmektedir:

<span class="mw-page-title-main">Cihangir Berker</span> Azerbaycanlı tümgeneral

Cihangir Berker veya Cihangir Bey Novruzov Azerbaycan Cumhuriyeti'nin bir subayı, Türk Silahlı Kuvvetleri tuğgeneralidir.

<span class="mw-page-title-main">Sovyetler Birliği'nde Kürtler</span>

Sovyetler Birliği'nde Kürtler, Sovyetler Birliği sınırları içerisinde içinde yaşayan Kürt kişi veya grupları betimler.

Azerbaycan Halk Cumhuriyeti Milli Ordusu, Azerbaycan'ın bağımsızlığından sonra 1918 yılında Azerbaycan Halk Cumhuriyeti Hükûmeti tarafından oluşturulan milli bir ordudur. Azerbaycan Halk Cumhuriyeti silahlı kuvvetlerinin teşkilatı, cumhuriyetin ilanından itibaren başlamıştır.

Azerbaycan milliyetçiliği veya Azerbaycancılık, Azerbaycanlıların Bu bir ulus olma şartı ve Azerbaycanlıların kültürel birliğini teşvik etme fikridir. Azerbaycan'da milliyetçiliğin oluşum süreci 19. yüzyıl ikinci yarıdan başladı. Azerbaycan görüşleri çoğunlukla Yirminci yüzyıl başlangıçta Azerbaycan'ın ideologlarını, kurucularını ve bu fikirlerin sonucu olarak Azerbaycan halklarıyla birlikte Azerbaycan Halk Cumhuriyeti kurulmuştur. Azerbaycan'da milliyetçilik içeriği ve önemi bakımından liberal bir milliyetçilikti. Bu, Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti'nin dış ve iç politikalarında açıkça görülebilir. Ayrıca içsel kimlik politikası özgürlük, eşitlik, Dayanışma ilkelerine dayanıyordu. Bütün Azerbaycan Esasen Azerbaycanlıların yaşadığı toprakların birleştirilmesini tarihsel olarak öngören modern Azerbaycan milliyetçiliğinin örneklerinden biridir.

<span class="mw-page-title-main">Hüsrev Bey Sultanov</span> Azeri siyasetçi

Hüsrev Bey Alipaşa Bey oğlu Sultanov, aynı zamanda Hüsrev Bey Sultanov olarak da bilinir, Azerbaycanlı devlet adamı, Karabağ Genel Valisi ve Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti Savunma Bakanıydı.

<span class="mw-page-title-main">Firudin Bey Daryal</span> Türk asker

Firudin Bey Daryal — veya Ferman bey Alıyev, — Azerbaycan Cumhuriyeti'nin bir subayı, Türk Silahlı Kuvvetleri albayıdır.

<span class="mw-page-title-main">Azerbaycan göçebe hayatı</span>

Azerbaycan göçebe yaşamı - tarihsel ve modern zamanlarda Azerbaycan'ın kültürel ortamında göçebe (tarakama) veya yarı göçebe (elat) yaşam tarzı yaşayan insanların veya toplulukların tarihi, kültürü ve geleneklerini açıklar. Azerbaycan'da elitlerin kullandığı geçici yerleşim yerleri arasında köy, festival, ahır, yatak, ev, yurt, kamp, kış kampı, kulübe, in, çayır vb. yerler almaktadır. Yaz mevsiminde kullanılan evler alaçık, koma, deya, mukhuru, karakeche, dünnuğlu evi, kolux, magardaya vb.'dir.

<span class="mw-page-title-main">İsmail Han Ziyadhanov</span>

İsmail Han Ziyadhanov — Azerbaycan Cumhuriyeti hükümetinin üyesi, diplomat, Azerbaycan Cumhuriyeti ordusunun yarbayı. Rusya İmparatorluğu'nun Birinci Devlet Dumasına seçilen 5 Azerbaycanlıdan biri.