Konfüçyüs ya da Kongzi, , Çinli filozof, eğitimci ve yazar.
Çince, Çin anakarası ve çevresinde yaşayan bir milyardan fazla kişi tarafından konuşulan Eski Çinceden türemiş dillerin oluşturduğu diller grubudur. Dünyadaki her beş kişiden birinin anadili olarak konuştuğu Çince, lehçeleriyle birlikte dünyada en çok konuşulan dildir. Çince ve lehçeleri Büyük Çin olarak adlandırılan Çin anakarası, Hong Kong, Makao, Tayvan ve Malezya, Endonezya, Tayland, Singapur, Myanmar, Vietnam, Güney Kore gibi Doğu ve Güneydoğu Asya ülkelerinde konuşulmaktadır. Çince, dünyanın en çok konuşulan dil olmasına bağlı olarak Birleşmiş Milletler'in altı resmî dilinden biridir. Aynı zamanda Çin, Tayvan, Singapur, Hong Kong ve Makao'nun resmî dilidir.
Dao De Jing M.Ö. 6. yy.'da, Antik Çinli bilge Laozi tarafından yazıldığı düşünülen klasik bir metindir. Eserin özgün adı Laozi dir. İki bölümden oluşur: Dao ve De. Dao evren anlayışının en temel metni sayılır. Dao/Tao, Yol demektir. De/Te, Laozi geleneğinde, yolun kendiliğindenliğinin ayırdımına varmak ve uyumsamak; Kongzi geleneğinde, erdem anlamında kullanılır. Jing/Ching, klasik eser demektir. Eserin, bambu çubuklara yazılmış halde en eski örneği 1963-74 yılları arasında Mawangdui arkeolojik kazı sitesinde, antik mezarlardan yeryüzüne çıkarılmıştır.
Cai Lun, bugün bilinen tarzdaki ilk kâğıdı yapan insan.
Han Hanedanı, Çin'de MÖ 206 – MS 220 tarihleri arasında hüküm sürmüş hanedanıdır. Dönemin önemli klanlarından Liu tarafından kurulmuştur.
Çing Hanedanı, 1644-1911 yılları arasında Çin'de hüküm sürmüş hanedandır. Kurucusu, Çin'in kuzeydoğusunda yaşayan Mançuların Aisin Gioro klanıdır; bu nedenle Mançu Hanedanı olarak da adlandırılır. Çin'in son imparatorluk hanedanıdır.
Çin mitolojisi, Çin halk ve kültürünün biriktirdiği mitolojik ve efsanevi söylence, inanç ve tarih anlayışın bütününü tanımlar. Oxford'un Asya Mitolojisi Sözlüğü Çin mitolojisini tanımlarken şu ifadeye yer verir:
Çin mitolojisi, ..., tarih, efsane ve mitin bir karışımıdır.
Geleneksel Çin Tıbbı (GÇT),, Antik Çin'de ortaya çıkıp günümüze dek süregelen ve doğu Asya'da yaygın olarak kullanılan, temeli Dao Evren Anlayışına dayanan hekimlik bilgilerinin tümüne denir. MÖ 2500-300 arasında binlerce yıl boyunca hekim ve çırak ilişkisiyle geliştirilen ve aktarılan bilgi ve deneyimler yığılarak birikmiştir. Qin Hanedanlığı'ndan itibaren ise tüm klasik eserler sistematik bir düzen içinde tekrar yazıya geçirilmiş ve Çin Tıbbı da bu klasikler arasında yer almıştır. Hekimlik alanında Huang Di- Nei Jing adlı eser yazılı en eski tıbbi kaynak olduğu gibi günümüzde de Çin Tıbbı'nda başvuru kitabı olarak kullanılmaktadır. Huang Di, efsanevi bir karakter olarak anlatılsa da özünde bu tıbbı eserin, birçok hekimin deneyim ve yöntemlerinin derlemesi olduğu görüşü hakim dir. Rahatsızlıkların kökeni incelenirken Dao evren anlayışı ilkelerini temel alır. Sinosfer'de binlerce yıldır yaygınca kullanılmaktadır. Çin Tıbbı'nda, akupunktur, Çin Tıbbı bitkileri, Çin Tıbbı beslenmesi, çigong, tuina, kupa çekme, vs. gibi tedavi yöntemleri bir bütün olarak uygulanır. Çin Tıbbı'nın kuramsal yapısını, Çi ve Kan kuramı, Yin Yang ve Beş Unsur karşıtlık ve döngüsellik ilkeleri, Zang Fu Kuramı gibi kök kuramlar üzerine örmüştür.
Konfüçyüsçülük, Ruizm veya Ru klasisizmi olarak da bilinir, antik Çin'de ortaya çıkan bir düşünce ve davranış sistemidir ve çeşitli şekillerde bir gelenek, felsefe, din, hükûmet teorisi veya yaşam biçimi olarak tanımlanır. Konfüçyüsçülük, Çin filozofu Konfüçyüs'ün öğretilerinden, daha sonra Yüz Düşünce Okulu dönemi olarak anılacak bir dönemde gelişti.
Çinliler ; çoğunlukla soy, etnisite, uyrukluk, vatandaşlık veya diğer bağlılık vasıtasıyla Çin ile ilişkili çeşitli kişiler veya gruplardır.
Sima Qian eski çağ Çin tarihçisidir. Han Hanedanı'nın Büyük Katipleri'nin başkanı idi. Antik dönem Çin'in en önemli tarihçisi olarak kabul görmüştür. Tarih yazımında tarafsız kalmanın zorluğuna karşın önemine vurgu yapmasıyla nam salmış ve yine bu yüzden sıkıntılar çekmiştir. Tarih yazımı konusundaki tutumuyla tarihçilikten edebiyata önemli etkileri olmuştur. Yarı efsanevi Sarı İmparator'dan Han Wudi'ye kendisinden önceki 2000 senelik Çin tarihinin genel görünümünü veren Shiji adlı eseri çok övgü almıştır. Çin tarihyazımının en kapsamlı kaynağı kabul edilmiştir. Bu tanımlayıcı eseri, daha sonraki Çin tarihyazımına da temel atmıştır.
Zhu Xi, Güney Song hanedanı döneminde yaşamış ve imparatorun öğretmeni ve danışmanı olarak görev almış Çinli kaligraf, tarihçi, filozof, şair ve siyasetçiydi. Zhu Xi, Neokonfüçyüsçülüğün gelişiminde oldukça etkili olmuş ve Çin felsefesine önemli katkılar yaparak Çin'in dünya görüşünün köklü bir şekilde yeniden şekillenmesini sağlamıştır. Eserleri arasında, sonradan Çin'deki imparatorluk sınavlarının müfredatını oluşturan Dört Kitap’a yazdığı düzenleme ve yorumlar, 'şeylerin araştırılması' süreci hakkındaki yazıları ve meditasyonu bir kendini geliştirme yöntemi olarak ele alışı yer almaktadır.
Çin kültürü, modern dünyadaki en eski jeopolitik varlık olan Çin'in topraklarında yer alan, en zenginleri 10.000 yıl öncesine dayanan, çok çeşitli alanlardaki muazzam ve karmaşık başarıları kapsar. Nitekim günümüz Çin, hanedanların ve siyasi rejim değişiklikleriyle Çin Şi Huang'ın M.Ö. 221 yılında kurduğu Çin İmparatorluğu'nun doğrudan vârisi olarak görülebilir. Pratiklerin, nesnelerin ve kavramların etkili bir şekilde yayılmasına olanak sağlayan bu süreklilik, Çin kültürünün belli unsurlarına bölgesel ve tarihsel farklılıkların ötesine geçen genel bir görünüm kazandırmaktadır. Bu unsurlardan bazı örnekler, mandarin rejiminde ve toplumsal ve ailevi ilişkilerin kavranmasında görünebilen Konfüçyüsçü etkiler ya da Çin dünyası genelinde benimsenmiş felsefi veya metafizik kavramların ve dini pratiklerinin kökeninde bulunan Taoizm damgası. Çin İmparatorluğu'nun prestiji, bu ortak kültürünün Uzak Doğu ve Güneydoğu Asya'ya yayılmasına katkıda bulunmasının yanı sıra Çin uygarlığını zenginleştirmiş birçok yabancıyı cezbetmiştir. Diğer kültürel başarılar ancak belli bir bölgeye ya da bir döneme özgüdür. Bu açıdan, Çin kültürünün çeşitli alanlarının 19. yüzyıldan beri Batılı nüfuza ve moderniteye yaklaşma biçimi ve küreselleşmeye karşı göstermeye devam ettiği tepki büyük bir ilgi meselesidir. Çin'in ekonomik gelişimi popüler geleneklere ve sanatlara meydan okumaktadır. Nakış veya tiyatro gibi birçok kültür biçimi kaybolma sürecindedir.
Çin İmparatoru, MÖ 221'de Qin Hanedanı'nın kurulmasından Qing Hanedanı'nın 1912'de yıkılmasına kadar Çin hükümdarlarının unvanıydı. İmparator, aynı zamanda "Cennetin Oğlu" olarak kabul edilmekteydi. Uygulamada, çoğunlukla olsa da Çin'de her imparator yüksek güç sahibi değildi.
Xun Kuang, yaygın olarak Xunzi lakabıyla da bilinir; Savaşan Devletler Çağı'nda yaşamış ve Yüz Düşünce Okulu'na katkıda bulunmuş Çinli Konfüçyüsçü filozof. Xunzi olarak bilinen bir kitap geleneksel olarak kendisine atfedilir. Xunzi'nın öğretileri, Han Hanedanı'nın resmî devlet doktrinlerinin oluşturulması üzerinde etkiliydi, ancak Tang Hanedanı döneminde Xunzi'nın etkisi Mensiyüs'a göreceli olarak azaldı. Kendi eserlerinde Konfüçyüs, Mensiyüs ile Zhuangzi gibi şahısların yanı sıra mantıkçılar Mozi, Hui Shi ile Gongsun Long ve "Legalistler" Shen Buhai ile Shen Dao'a atıfta bulundu. Erken Çin tarihinde ilk kez Laozi'dan şahıs olarak bahseder ve Taoist öğretilerini reddetmekle beraber Taoist terminoloji kullanır.
Kunlun Dağları ya da Kurum Asya'daki en büyük dağ zincirlerinden biridir. Yaklaşık 3000 km uzunluğunda olup Tibet Platosu'nun kuzey ucunu oluşturur.
Zhurong veya Chongli (重黎), Çin mitolojisinde ve Çin geleneksel dininde önemli bir tanrıdır. Huainanzi'ye ve Mozi ile takipçilerinin felsefi metinlerine göre bir ateş ve güney tanrısıdır. Shanhaijing, Zhurong için Yan İmparator ve Sarı İmparator'un soyundan gelenler de dahil olmak üzere alternatif şecere verir. Bazı kaynaklar Zhurong'u, Nüwa, Gonggong ve Büyük Sel gibi Çin'in bazı eski ve antik mitleriyle ilişkilendirir. Geçmişte Çin mitolojisinin, en azından kısmen, gerçek bir tarih kaydı olduğuna inanılıyordu. Bu nedenle, tarihi Çin kültürü çalışmasında, uzak geçmişten yazılan veya anlatılan karakterler ve olaylarla ilgili anlatılan öykülerin çoğunun biri daha tarihselleştirilmiş bir gelenek ve bir daha mitolojik versiyon olmak üzere ikili bir geleneği vardır. Bu aynı zamanda Zhurong için de geçerlidir. Sima Qian'ın Büyük Tarihçi'nin Kayıtları 'nda Zhurong, Ateş Bakanı'nın hükûmet dairesini elinde tutan tarihi bir kişi olarak tasvir edilmiştir.
Han Fei, aynı zamanda Han Fei Zi olarak da bilinir. Savaşan Devletler döneminde yaşamış Çinli bir filozof veya devlet adamı ve Han eyaletinin bir prensiydi.
Çin klasik metinleri, kanonik metinler veya basitçe dianji (典籍), MÖ 221'de Çin Hanedanı'nın imparatorluk birleşmesinden önce ortaya çıkan Çin metinleridir. Özellikle de Neokonfüçyüsçü geleneğin Dört Kitap ve Beş Klasik eserine atıfta bulunur. Bu Çin öncesi metinlerin tümü klasik Çince ile yazılmıştır. Her üç kanon da toplu olarak klasikler olarak bilinir.
Qianfu Lun, Wade-Giles romanizasyonuyla Ch'ien-fu Lun olarak da bilinir, Geç Han filozofu Wang Fu'nun politik-metafizik bir metnidir. Çağdaş toplumlara, özellikle de eş klanlarının gücüne ve artan bölgeselciliğe yönelik eleştiriler içerir. Eserde Wang Fu, Konfüçyüsçü iyi yönetim ve hümanizm modelini güçlü bir şekilde desteklemektedir.