İçeriğe atla

Stuko

İran'dan bir ustuka örneği
Şehriyar binasındaki ustukalar (İran)

Stuko, ustuka, stükko veya stük, geçmişte tüm sıva işlerine verilen ad iken bugün bir iç sıva türüne verilen bir isimdir.

Bu iç sıva için kullanılan malzemeler genellikle sönmüş kireç, mermer tozu, tebeşir tozu, yumurta akı, tutkal ve farklı türde boyalardır. Türünün diğer örneklerine kıyasla çatlamaya çok daha dayanıklı olmaları nedeniyle daha uzun ömürlüdürler. Bu sebeple, tarihi eserlerde bu uygulamaları görmek daha mümkündür.

Muhtelif renklerde yapılan ustukalar gayet sert olur. Kabartma yapılacak ustukalar iş yapılmadan hemen önce hazırlanır. Ustuka sürüldükten sonra kuruyucunaya kadar bırakılır ve sertleştikten sonra perdahlanır.

Kullanım yerleri

Orta Asya ve Türkistan'da ustuka ile kabartma tezyinat yapıldığı gibi, üstüne boyalı fresk resimler yapmak için ustukadan duvar sıvaları çok kullanılmıştır. Eski Yunan ve Romalılar da gayri muntazam taşlarla yapılan duvarların satıhlarını düzlemek ve fresk yapılacak duvarlarda düzgün bir zemin hazırlamak için bu yöntemi kullanmışlardır.

Yapımı

Öncelikle içine horasan (döğülmüş tuğla) karıştırılmış olan bir kireç tabakası sürülür; kızılımtrak bir renkte olan bu sıvanın üstüne gelişigüzel bir şekilde uzunca çizgiler yapılır. Bu çizgiler, üzerine gelecek olan sıvayı tutmak içindir. İkinci tabaka daha büyücek taneli mermer tozu ile düz olarak sıvanır. Son tabaka gayet ince olur ve kabartma veya fresk bunun üzerine işlenir.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Anıtkabir</span> Türkiyenin kurucusu Atatürkün Ankaradaki anıt mezarı

Anıtkabir, Ankara'nın Çankaya ilçesinde yer alan ve Mustafa Kemal Atatürk'ün anıt mezarını içeren komplekstir. Emin Onat ile Orhan Arda'nın tasarımı olan Anıtkabir'in 1944'te başlanan inşası 1953'te tamamlanmıştır. Anıt mezar binası başta olmak üzere çeşitli yapı ve anıtların yanı sıra Barış Parkı olarak adlandırılan ağaçlık alandan oluşur.

<span class="mw-page-title-main">Ayasofya</span> Osmanlı döneminden kalma büyük cami ve eski Bizans Ortodoks patrik katedrali

Ayasofya, resmî adıyla Ayasofya-i Kebîr Câmi-i Şerîfi, İstanbul'da kiliseden camiye çevrilmiş önemli bir tarihî yapıdır. Bizans İmparatoru I. Justinianus tarafından, 532-537 yılları arasında İstanbul'un tarihî yarımadasındaki eski şehir merkezine inşa ettirilmiş bazilika planlı bir patrik katedrali olmuştur. 1453 yılında İstanbul'un Osmanlılar tarafından fethedilmesinden sonra II. Mehmed tarafından camiye dönüştürülmüştür. Mustafa Kemal Atatürk tarafından 1934 yılında yayımlanan kararname ile tadilat çalışmasına alınmış, 1935 yılında Bakanlar Kurulu kararı ile müzeye dönüştürülme kararı alınıp müzeye dönüştürülmüş, kazı ve tadilat çalışmaları başlatılmış ve 1935'ten 2020'ye kadar müze olarak hizmet vermiştir. 2020 yılında ise tekrar camiye çevrilmiştir. 2024 yılında caminin üst katı ücretli bir müze olarak hizmet vermeye başlamıştır. Böylelikle Ayasofya'nın alt katı cami, üst katı müze olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Parşömen</span>

Parşömen, üzerine yazı yazmak veya resim yapmak için kullanılan özel hazırlanmış hayvan derisidir. Parşömen ismi Bergama'dan gelmektedir ve Bergama Kağıdı anlamında Latince Charta Pergamena'dan türemiş ve bütün dillere de buradan geçmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Fresk</span> Taze kireç sıva üzerine duvar resmi

Fresk, ıslak kireç sıva üstüne, ezildikten sonra su ya da su ve kireç bileşimi bir bağlayıcı ile karıştırılan pigmentlerle yapılan resim. Yüzey kurudukça kireç, pigmentin sıvaya nüfuz etmesini sağlar.

<span class="mw-page-title-main">Kabartma</span>

Kabartma veya diğer adıyla rölyef, yüzey üzerine yapılan yükseltme ya da çökertmelere denir.

<span class="mw-page-title-main">Badana</span>

Badana, bina duvarlarına fırça veya püskürtme ile sürülen kireç şerbeti veya plastik boya. Eskiden evlerin temizliği kireç badanalarla yapılırdı. Bugün ise kireç badanalar bilhassa büyük şehirleride yerini plastik badana ile duvar kâğıtlarına bıraktı. Badana ihtiyaca göre ekseri kıştan çıkışta ilkbaharda senede bir yapılır. Eğer duvarlar kirlenmemişse bu birkaç senede bir tekrarlanır. Binaların dışlarına yapılacak badanalarda ortam sıcaklığı önemlidir. Bu bakımdan soğuk havalarda özellikle dış badana yapılmaz.

<span class="mw-page-title-main">Karatay Medresesi</span> Selçuklu dönemine ait yapı

Karatay Medresesi, Konya'da bulunan Selçuklu dönemine ait yapı. Medrese Karatay ilçesi, Ferhuniye Mahallesi, Adliye Bulvarı'nda bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Süleymaniye Camii</span> İstanbulda bulunan bir cami

Süleymaniye Camii, Kanuni Sultan Süleyman adına 1551-1557 yılları arasında İstanbul'da Mimar Sinan tarafından inşa edilen camidir.

Baz, suda iyonlaştıklarında ortama OH (hidroksit) iyonu ve elektron çifti verebilen maddelerdir. Bazlar da, asitler gibi tehlikeli maddelerdir. Suda iyonlaştıklarında hidroksit (OH) iyonu derişimini arttıran maddelere baz denir. Bilinen en güçlü baz Sezyum hidroksittir (CsOH).

<span class="mw-page-title-main">Sistina Şapeli</span> Romada şapel

Sistina Şapeli Vatikan'da, Papa'nın resmi ikametgâhı Apostol Sarayı'nda bulunan bir şapeldir. Esasen Cappella Magna olarak bilinen şapel, adını onu 1477 – 1480 yılları arasında restore eden Papa IV. Sixtus'tan aldı. O zamandan bu yana şapel hem dînî, hem sivil papalık etkinliklerine ev sahipliği yapan bir yer oldu. Günümüzde papalık seçimlerine de ev sahipliği yapmaktadır. Sistina Şapeli'nin şöhreti büyük oranda iç mekânını süsleyen fresklerden gelmektedir. Bunlar arasında en önemlileri Michelangelo tarafından yapılan Sistina Şapeli tavanı ve Son Hüküm'dür.

<span class="mw-page-title-main">Cerrah Mehmed Paşa Camii</span> İstanbulda cami

Cerrah Mehmed Paşa Camii, İstanbul ili Fatih ilçesi Aksaray Mahallesinde bulunan tarihi cami. 1594'te Cerrah Mehmed Paşa tarafından yaptırılmıştır. Mimarı Mimar Davud Ağa'dır.

<span class="mw-page-title-main">Kireç</span>

Kireç, kireç taşının çeşitli derecelerde (850-1450 °C) pişirilmesi sonucu elde edilen, suyla karıştırıldığında, tipine göre havada veya suda katılaşma özelliği gösteren, beyaz renkli, inorganik esaslı bir bağlayıcı madde türüdür.

<span class="mw-page-title-main">Çatalhöyük</span> Konya, Türkiyede bulunan tarihi yerleşim yeri

Çatalhöyük, bugün Konya'nın Çumra ilçesine bağlı Küçükköy yakınlarında, milattan önce 7000 yıllarından itibaren Cilalı Taş Devri ve Bakır Çağı'nda yerleşim yeri olarak kullanılmış arkeolojik kalıntılardır.

<span class="mw-page-title-main">Brancacci Şapeli</span> Floransada şapel

Brancacci Chapel, Floransa'da Santa Maria del Carmine Kilisesi içinde bir şapeldir. Bazen boyanma dönemi ve çok meşhur ve sözü geçen dönem için erken rönesansın Sistine Şapeli olarak adlandırılır. Şapelin yapımı için Pietro Brancacci görevlendirildi ve kendisi 1386 yılında işe başladı. Halk girişi civar manastırlar vasıtasıyla elde edildi ve Brunelleschi tarafından dizayn edildi. Kilise ve şapel ziyaret etmek için ayrı yerler olarak düşünüldü ve bu nedenle ayrı açılış zamanlarına sahiptirler. Şapelden dolayı kilisenin geri kalanını görmek gayet zordur.

Sistina Şapeli tavanı, 1508-1512 yılları arasında Michelangelo tarafından resimlerle süslenmiştir. Yaklaşık dört yıl süren bu çalışmalar sonucunda, Rönesans döneminin en görkemli ve önemli eserlerinden birisi ortaya çıkmıştır. İsmini IV. Sixtus'tan alan ve 1477-1480 yılları arasında yapımı tamamlanan Sistina Şapeli'nin tavanı, II. Julius'un emriyle yenileme ve görselleştirme projesi kapsamında boyanmıştır. Şapelin tavan süslemelerinde aslında bir hikâye anlatılmış; orta kısımda yer alan 9 sahne ile Tekvin'deki yaratılışın 9 mühim olayına gönderme yapılmıştır. Bu projede Michelangelo'nun yanı sıra Sandro Botticelli, Domenico Ghirlandaio, Pietro Perugino ve Raffaello Sanzio gibi dönemin birçok önde gelen sanatçısı yer almıştır. Şapelin tavanındaki birçok fresk ve Kutsal Duvardaki büyük Kıyamet Günü tasviri Michelangelo tarafından çizilmiştir. Raffaello şapelin goblenlerini işlemiş, diğer sanatçılar ise yaptıkları duvar resimleriyle bu işe katkıda bulunmuşlardır. Özellikle Michelangelo'nun yaptığı fresklerde kullandığı kendine has figürleri, giyinik ve nü insan modelleri onun yaratıcı sanat anlayışının üstünlüğünü ve gelişmişliği kanıtlamış; gelecek kuşaklar için de önemli ve öğretici örnekler haline gelmiştir. Michelangelo'nun Adem'in Yaratılışı'ndaki Tanrı ile Adem'in ellerinin kavuşması detayı, Leonardo da Vinci'nin Mona Lisa tablosundan sonra dünyada en çok taklit edilen ve reprodüksiyonu yapılan sanat eseridir.

<span class="mw-page-title-main">Kalburabastı</span> Türk mutfağından şerbetli hamur tatlısı

Kalburabastı, adını hamuru bir kalbura ya da kevgire bastırıldığı için almıştır. Şerbetli bir tatlıdır. Hamur için malzeme olarak margarin, un, yoğurt, sıvı yağ, yumurta, kabartma tozu, ceviz içi kullanılır. Şerbeti için toz şeker, su, limon suyu kullanılır. Yunanistan'da yapılan melomakarono tatlısı kalburabastının ballı ve karanfilli çeşididir. Abhaz mutfağında benzer tatlı hurmitadır.

<span class="mw-page-title-main">Duvar kâğıdı</span>

Duvar kağıdı kapalı duvarlara ve tavanlara bakan bir çeşit bina kaplama malzemesi. Bir rulo halinde toplanırlar. Ana boyutları: genişlik - 0,53, 0,75, 1,06 m, uzunluk - 10 ve 25 m'dir. Duvar kağıdının ana türleri kâğıt, vinil ve dokunmamış tabandır.

<span class="mw-page-title-main">Nakipari Kilisesi</span>

Nakipari Aziz Yorgi Kilisesi, ayrıca yerel olarak bilindiği adıyla Cgrag (ჯგრაგ), Gürcistan'ın Samegrelo-Zemo Svaneti bölgesindeki Mestia Belediyesinde konumlanmış bir Orta Çağ kilisesidir. Bölge, tarihi ve kültürel, dağlık Yukarı Svaneti bölgesinin parçasıdır. Cgrag adı, Svancada "Yorgi" anlamına gelen bir kelimeden türemiştir. Yapı, 1130'da Tevdore tarafından boyanmış fresklerle bezenmiş bir salon kilisesidir. Kilise, Gürcistan'ın Ulusal Öneme Sahip Taşınmaz Kültür Anıtları listesine eklenmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Burucerdi Evi</span>

Burucerdi Evi, İran'ın Kaşan şehrinde bulunan bir tarihî ev müzesidir. 1857 yılında mimar Ustad Ali Maryam tarafından zengin bir tüccar olan Borujerdi'nin gelini için inşa edilmiştir. Gelin, mimarı birkaç yıl önce yakındaki Tabātabāei Evi'ni de inşa etmiş olan varlıklı Tabātabāei ailesindendir.

Plarting, "Plaster art" ifadesinden türemiştir. "Plaster art", Türkçede genel olarak "alçı sanatı" olarak karşılık bulur. Alçı sıvayı geleneksel tekniklerin ötesine taşıyan Plarting ise duvar sanatının bir türüdür. Bu sanat türüne uygun olarak formüle edilen sıvayı başlıca malzeme olarak kullanarak, duvar üzerine görsel sanat eserleri uygulamayı ifade eder. Plarting uygulamaları için Türkiye'de Terraper gibi az sayıda markanın dekoratif sıva ürünlerinden ve uygulama aparatlarından faydalanılmaktadır. Bu tür sıvalar kalıplara dökülebilir veya doğrudan yüzeye uygulanabilir, bu da sanatçılara ve zanaatkarlara detaylı işçilikle çeşitli formlar ve dokular yaratma imkanı sağlar.