İçeriğe atla

Sosyalist revizyonizm

Alman sosyalist Eduard Bernstein (1895)

Sosyalist revizyonizm, Marksist hareketin içinde revizyonizm sözcüğü, önemli Marksist öncüllerin çeşitli fikirlerinin, ilkelerinin ve teorilerinin genellikle burjuvazi sınıfı ile birlik olma benzeri değişiklikler içeren bir revizyondan geçmesi gerektiğine inanan bir düşünce tarzıdır.[1]

Terim, sık sık böyle revizyonların herhangi bir temele dayanmadığına inanan Marksistler tarafından Marksizmi yumuşatmaya veya ayrılmaya çalışanları temsil etmesi için kullanılır. Revizyonizm kelimesi daha çok yerme anlamı taşır. Marksist literatüre göre sapma ve döneklik olarak tabir edildiği de görülmüştür.[2] Birkaç Marksist kendilerini revizyonist olarak nitelerler. Bu terimin ve kavramın karşısında olanlar ise ortodoks Marksistlerdir.

Revizyonizm terimi Marksist kuram içerisinde birçok farklı bağlamda kullanılır; 19. yüzyılın sonlarına doğru, sosyal demokrat yazarlardan Eduard Bernstein ve Jean Jaurès, Karl Marks'ın sosyalist toplum yaratmak için oluşturduğu düşüncelerinin gözden geçirilmesini ve Sosyalizme ulaşmak için kuvvet kullanmanın zaruri olmadığını savundu.

Enver Hoca'nın siyasi pratiğini içeren Hocaizm görüşü, Soğuk Savaş ve sonrası dönemin en belirgin revizyonizm karşıtı hareketidir.

Tarih

Revizyonizm terimi Marksist teorinin farklı revizyonlarına atfetmek için kullanılmıştır. Revizyonistler, Karl Marx'ın devrimi şiddetli bir ayaklanma ile getirme düşüncesine karşı gelip sosyalist devrimi seçim yoluyla başarmak isteyenlerdir. Marx ve Engels'in yakın bir tanıdığı olan Eduard Bernstein, ilk adı duyulmuş revizyonistlerdendi ve Almanya Sosyal Demokrat Partisi'nde (SPD) önde gelenlerdendi.

19. yüzyıl

Karl Marx'ın sosyalizme dönüşüm fikirlerini revize ederek sosyalist topluma erişimde zor kullanmanın tek yol olmadığını savunan Eduard Bernstein gibi demokratik sosyalist yazarları tanımlamak için 19. yüzyılın sonlarında revizyonizm terimi kullanılırdı.[3] Bernstein'in görüşleri, kapitalist sistemde kademeli reformlar ile sosyalizme ulaşılabileceğini ileri süren reformist teorinin yükselmesine sebep oldu.[4]

1920 ve 1930'lar

1920 ve 1930'larda Komintern'den uzaklaştırılan Leon Trotsky liderliğindeki Uluslararası Sol Muhalefet, Komintern ve Sovyetler Birliği'ni Marksizm ve Leninizm'in enternasyonalist ilkelerini Sovyetler Birliği'nin başına geçmiş olan seçkin bir bürokratik kast için değiştirmekle suçlamıştı.[5] Troçkistler yeni doğan Stalinist bürokrasinin işçi sınıfının sosyalist dünya devrimi yolunda büyük bir engel oluşturduğunu düşünmüş ve Komintern'in politikalarını değiştirmek için Marksist kalıcı devrim teorisine karşı çıkmıştı. Bu sırada resmi Sovyet mercileri Troçkistleri "revizyonistler" olarak damgaladı ve Sovyetler Birliği Komünist Partisi'nden kovdu. Bunun üzerine Troçkistler Dördüncü Enternasyonal'i kurdu.

1940 ve 1950'ler

1940 ve 1950'lerde uluslararası komünist harekette revizyonizm terimi Marksist-Leninistler arasında ağır sanayi yerine tüketim malı üretimine odaklanan, proleter enternasyonalizm yerine ulusal farklılıkları kabul eden ve belirli ilkelere bağlı kalmak yerine liberal reformları isteyen komünistler için kullanılıyordu. 1949'da Stalin'in Sovyet yönetimi altında Doğu Avrupa'da başlayan II. Dünya Savaşı sonrası tasfiyeler arasında nispeten bağımsız komünist bir ideoloji peşindeki Titoistlere yöneltilen suçlamalar arasında revizyonizm de bulunuyordu. Stalin'in ölümünden sonra Macaristan'da Imre Nagy'nin hükûmeti (1953-1955) ve Polonya'da Władysław Gomułka'nın hükûmetinde demokratik bir sosyalizm türü kısa süreliğine kabul edilebilir olmuştu. Bu düşünceye Doğu Bloku ve Sovyetler Birliği'nin çeşlitli şekillerde revizyonist olarak gördüğü düşünceler de dahildi. Yine de kendilerini küçük düşüreceği için Nagy de Gomułka da kendilerini revizyonistler olarak tanımlamamıştı.

1956'da Stalin'in aleyhine yapılan Gizli söylev üzerine Marksist-Leninist ilkelerin, kurucuları tarafından ihanete uğradığını düşünen hayrete uğramış ve cesareti kırılmış çoğu komünist aktivist protesto ile Batı komünist partilerinden ayrılmaya başlamıştı. Ayrılan bireyler partilerde kalanlar tarafından revizyonist olmakla suçlanmıştı. Yine de sadık kalanlar kısa süre sonra 1960'ta Sovyetler Birliği'nin eylemleri sayesinde hayal aleminden çıkmış ve partilerinden ayrılmıştı, böylece Yeni Sol doğdu. 1960'larda ayrılanların çoğu Sovyetler Birliği'nin aksine Mao Zedong tarafına geçmişti. Bunlara bir örnek Edward Palmer Thompson'ın New Reasoner eseriydi.

1960'lar

1960'ların ilk safhalarında Mao Zedong ve Çin Komünist Partisi, ideolojik ve siyasi sorunlar üzerine Çin-Sovyet ayrılığı olarak Nikita Khrushchev ve Sovyetler Birliği'ne saldırı amacıyla revizyonizm terimini (Çince: 修正主义; pinyin: xiūzhèng zhǔyì) diriltecekti. 1960'larda Çin, Sovyetleri sık sık "modern revizyonistler" olarak tanımlayacaktı. Kullanım dünya çapında komünist partilerden ayrılmış çeşitli Maocu gruplar tarafından kopyalanmıştı. 1978'de yaşanan Çin-Arnavut ayrılığı, Arnavutluk Genel Sekreteri Enver Hoca'nın Maoculuk'u revizyonist olmakla suçlamasına neden oldu. Bu olay, Maoist harekette bazılarının Arnavutluk Emek Partisi yolunda yürüyeceği bir ayrılığa neden oldu. Aralarında en dikkat çekenleri Yeni Zelanda Komünist Partisi ve Kanada Komünist Partisi (Marksist-Leninist) idi.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ Oxford English Dictionary Revisionism 1. "A policy first put forward in the 1890s by Edward Bernstein (1850-1932) advocating the introduction of socialism through evolution rather than revolution, in opposition to the orthodox view of Marxists; hence a term of abuse used within the communist world for an interpretation of Marxism which is felt to threaten the canonical policy." with the first use in English "1903 Social-Democrat VII. 84 (heading) Revisionism in Germany."
  2. ^ Bernstein, Eduard (1991). "Giriş". Evrimsel Sosyalizm, Bir Eleştiri bir onaylama. Kavram yayınları. 
  3. ^ Vgl. Wolfgang Eichhorn: Über Eduard Bernstein. Gegensatz und Berührungspunkte zu Rosa Luxemburg und W. I. Lenin, in: Jahrbuch für Forschungen zur Geschichte der Arbeiterbewegung, No. I/2002.
  4. ^ Philip P. Wiener (ed). Dictionary of the History of Ideas 21 Temmuz 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Charles Scribner's Sons, New York, in 1973–74. R. K. Kindersley Marxist revisionism: From Bernstein to modern forms 21 Temmuz 2009 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., website of the University of Virginia Library. Accessed 28 April 2008
  5. ^ Leon Trotsky. The Third International After Lenin 11 Kasım 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., The Militant, 1929. Accessed 14 March 2010

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Komünizm</span> Bütün malların ortaklaşa kullanıldığı ve özel mülkiyetin olmadığı toplum sistemini hedefleyen ideoloji

Komünizm ; üretim araçlarının ortak mülkiyeti üzerine kurulu sınıfsız, parasız ve devletsiz bir toplumsal düzen ve bu düzenin kurulmasını amaçlayan toplumsal, siyasi ve ekonomik bir ideoloji ve harekettir. Sadece üretim araçlarının ortak kullanımına dayanan sosyalizm ile tam olarak aynı anlama gelmemesine rağmen hatalı bir biçimde eş anlamlı olarak da kullanılabilmektedir. 20. yüzyılın başından beri dünya siyasetindeki büyük güçlerden biri olarak modern komünizm, genellikle Karl Marx'ın ve Friedrich Engels’in kaleme aldığı Komünist Parti Manifestosu ile birlikte anılır. Buna göre özel mülkiyete dayalı kapitalist toplumun yerine meta üretiminin son bulduğu komünist toplum gerçektir. Komünizmin temelinde yatan sebep, sınıfsız, ortak mülkiyete dayalı bir toplumun kurulması isteğidir. Sınıfsız toplumlarda en genel anlamıyla tüm bireylerin eşit olması fikri karşıt görüşlüler tarafından "ütopya" olarak görülür ve zorla yaşanmaya çalışılırsa kaosa yol açacağı iddia edilir. Paris Komünü, komünist sistem yaşayabilmiş ilk topluluktur. Bunun dışında Mahnovist hareket öncülüğünde Ukrayna ve İspanya iç savaşı sırasında yaklaşık dört yıl süren anarko-komünist hareketle şekillenen toprakların kolektifleştirilmesi esasına dayalı olarak komünist topluluklar da kurulmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Marksizm</span> Alman filozof Marxın düşüncelerine dayanan devrimci sosyalist akım

Marksizm, özgün bir siyasal felsefe akımı, tarihin diyalektik materyalist bir yorumuna dayanan ekonomik ve toplumsal bir dünya görüşü, kapitalizmin Marksist açıdan çözümlenmesi, bir toplumsal değişim teorisi, Karl Marx'ın ve Friedrich Engels'in çalışmalarından çıkarılan, insanın özgürleşmesiyle ilgili bir düşünce sistemidir.

Troçkizm, Marksizm'in Troçki'nin bakış açısıyla yorumlanmasıdır. Aynı zamanda 1917 Ekim Devrimi'nden sonra ortaya çıkmış bir ayrımı ifade eder. Sovyetler Birliği'nde "sol muhalefet" olarak örgütlenmiş, Troçki'nin kurduğu 4. Enternasyonal'le başlayarak günümüze kadar gelmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Dünya devrimi</span>

Dünya devrimi, Marksizmde, devrimin ancak dünyasal ölçekte var olabileceği, yaşayabileceği ve hedeflerine ulaşabileceği varsayımına dayanan siyasi sav. Lev Troçki tarafından savunulan başlıca görüşlerden biri.

<span class="mw-page-title-main">Komintern</span> uluslararası kuruluş

Komintern 1919 Martında, savaş komünizmi döneminin (1918-1921) ortasında Vladimir Lenin ve Sovyetler Birliği Komünist Partisi tarafından kurulan, "silahlı kuvvetler de dahil tüm mümkün araçlarla uluslararası burjuvaziyi yıkmak ve devletin tamamen yok oluşu için bir geçiş aşaması demek olan Uluslararası Sovyet Cumhuriyetini yaratmak için" mücadele etme amacı güden uluslararası bir komünist örgüt.

<span class="mw-page-title-main">Stalinizm</span> Marksist-Leninist ideolojinin teori ve pratiği

Stalinizm veya Stalincilik, Marksist-Leninist ideolojinin 1928-1953 yılları arasında Sovyetler Birliği’ni yöneten Sovyetler Birliği Komünist Partisi Genel Sekreteri Josef Stalin’in uyguladığı siyasi sistemde kullanılan teori ve pratiğine verilen addır.

<span class="mw-page-title-main">Proletarya diktatörlüğü</span> Kapitalizmle Komünizm arasında uzanan geçiş döneminin siyasal biçimi

Proletarya diktatörlüğü, Marksizmdeki tarihsel ve siyasalproleter düşünceye göre, kapitalizmle komünizm arasında uzanan geçiş döneminin siyasal biçimini ifade eder. Sosyalizm dönemi, komünizme yani sınıfsız topluma geçiş dönemi olması itibarıyla proletarya diktatörlüğü dönemidir. Proletarya diktatörlüğü kavramı Marksist devlet anlayışına ve Marksist sınıf teorisine bağlı kesin bir önermedir. Marksizme göre, bu dönem zorunlu bir tarihsel dönemdir. Bu dönemde proletarya sınıf olarak iktidarı elinde bulundurur ve dünya sosyalizmine geçildiği durumda adım adım sönümlenerek sınıfsız topluma geçişi sağlar. Yani sanıldığının aksine proletarya diktatörlüğü sönümlenmez sosyalizm sönümlenerek komünizm yani sınıfsız sömürüsüz dünyaya geçiş yapılır.

Sosyalist düşüncede reformizm, kademeli artan demokratik ilerlemenin toplumun temel ekonomik ilişkilerini ve politik yapısını değiştireceğini söyleyen görüştür. Bu görüş Marksist düşüncede yer alan toplumu, spesifik anlamda altyapıyı, değiştirmek için devrimin şart olduğu yönündeki devrimci anlayışa karşıdır. Bu nedenle gerçek sosyalist ve komünistler tarafından Revizyonizm, Oportünizm, parlamentarizm gibi kuramlarla yan yana tutulur.

Eski Sol, 1960'lar ve 1970'lerde ortaya çıkan Yeni Solcu Marksistlerden klasik 1930'lar döneminin Batılı Leninist, Troçkist ve Stalinistlerini ayırt etmek için kullanılan bir terimdir. Yeni Sol, Marksist-Leninist Yeni Komünist Hareketten kaynaklanan tipik bir anti—Stalinist eğilim olarak tek başına gelişti. Eski Sol ve Yeni Komünist Hareket parti örgütlenmesine, kültürel bir gündem üzerinde sınıf bilincine sahip olmaya ve toplumun kitle yoğunluğu olan sanayi sektörlerinde örgütlü olmaya önem verdi.

<span class="mw-page-title-main">Almanya Komünist Partisi</span>

Almanya Komünist Partisi, 1918-1933 yılları arasında önde gelen Alman siyasi parti. KPD, 1918'in sonunda Spartakusbund'un daha küçük radikal sol gruplarla birleşmesinden ortaya çıktı. Bu birleşmenin amacı, Almanya'da komünizmin hakim rejim hâline getirilmesiydi. 30 Aralık 1918'den 1 Ocak 1919'a kadar aşırı solcuların hakim olduğu kurucu parti kongresi, partinin Alman Ulusal Meclisi seçimlerine katılmasını reddetti. 1919'daki ocak ayaklanmasının ardından rejim güçleri, önce KPD liderleri Karl Liebknecht ve Rosa Luxemburg'u, kısa bir süre sonra da kurucu üye Leo Jogiches'i öldürdü. Aralık 1920'de KPD, Almanya Bağımsız Sosyal Demokrat Partisi' nin sol çoğunluğuyla birleşti ve geçici olarak Birleşik KPD adını aldı. KPD, kuruluşundan itibaren SPD'nin devrimci alternatifi olarak görüldü. Weimar Cumhuriyeti döneminde sosyalist üretim koşulları ve Sovyetler Birliği'ni model alan bir proletarya diktatörlüğünü savundu. Parlamentarizm ve demokrasi hakkındaki görüşleri, “burjuva demokrasisini” parti liderliğinde bir sosyalist konsey cumhuriyeti ile değiştirmek istedikleri için bölünmüştü, ancak yine de seçimlere katıldılar. 1919'dan itibaren Lenin'in ve daha sonra Stalin'in egemen olduğu Komünist Enternasyonal'in bir üyesiydi. KPD, işçi hareketinde sosyal demokrasiye karşı mücadele etmek için, 1928'den itibaren SPD'yi sosyal faşist ve baş düşman ilan ederek Nasyonal Sosyalizm'e karşı ortak bir mücadeleyi engelledi. 1929'dan itibaren KPD, otoriterleşti. Parti, Stalin ve Ernst Thälmann etrafında giderek bir şahıs kültü hâline geldi.

<span class="mw-page-title-main">Marksizm-Leninizm</span> İdeoloji

Marksizm-Leninizm, adını Karl Marx ve Vladimir Lenin'den alan, 1920'li yıllarda komünist partiler arasında popülerlik kazanan ideolojik akım. Marksizm-Leninizm; Marx, Engels ve Lenin'in ortaya koyduğu temel öğretilere bağlı kalarak, değişen koşullara ve çağın gereklerine uygun bir biçimde sosyalist sistemde yeniden uygulanmasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Tek ülkede sosyalizm</span>

Tek ülkede sosyalizm, 1924 yılında Josef Stalin tarafından ortaya konulan, ertesi yıl Nikolay Buharin tarafından geliştirilen ve son olarak Stalin tarafından devlet politikası olarak benimsenen bir kuramdır.

<span class="mw-page-title-main">Hocaizm</span>

Hocaizm, adını Arnavutluk Sosyalist Halk Cumhuriyeti lideri Enver Hoca'dan alan, 1970'lerin sonunda dünya komünist hareketindeki bölünme sonucunda ortaya çıkan, Marksizm-Leninizm'in revizyonizm karşıtı bir çeşididir. Stalin sonrası dönemin ve iktidardaki iki komünist parti olan Çin Komünist Partisi ve Arnavutluk Emek Partisi arasındaki 1978'deki keskin ayrılığın ardından Enver Hoca'nın görüşlerini tanımlamak için kullanılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Demokratik merkeziyetçilik</span> sosyalist partilerin uyguladığı liderlik yöntemi

Demokratik merkeziyetçilik, siyasi bir partide çeşitli kararların alınması amacıyla yapılan tartışmalar sırasında, her konunun herhangi kısıtlama olmaksızın tartışılabileceğini fakat çoğunlukça hemfikir olunan bir kararın alınmasından sonra bu kararın uygulanmasında birlik sağlanması gerektiğini savunan Marksist-Leninist ilkeyi ifade eden terimdir. Bu ilke, dünyadaki pek çok komünist partinin parti genel çizgisi olarak kabul görmüştür.

Öncü parti ya da öncücülük, klasik Marksizm'de yer alan sınıf mücadelesi teorisine, Lenin tarafından "Proletarya Partisi" kapsamında yaptığı katkıyı ifade eden terim. Bu kavram Lenin tarafından Ne Yapmalı? adlı eserinde detaylı olarak açıklanır. Sovyet Anayasası 6. maddesi bu teoriye göre hazırlanmıştır.

Sosyalist hukuk, komünizmin hakim olduğu eski SSCB ve Doğu Avrupa ülkelerinde ve günümüzde Küba, Kuzey Kore ve yumuşatılmış şekilde Çin'de uygulanan Marksist-Leninist ideolojiye dayalı hukuk sistemi.

<span class="mw-page-title-main">Yunanistan Komünist Partisi'nin Yeniden Kuruluşu Hareketi 1918-55</span>

Yunanistan Komünist Partisi'nin Yeniden Kuruluşu Hareketi 1918-55 veya bilinen adıyla Anasintaksi, 1996 yılında Yunanistan'da kurulan ve Marksist-Leninist, stalinist ve Hocaist görüşlere sahip komünist parti.

Bordigizm, İtalya Komünist Partisi'nin kurucusu ve Enternasyonal Komünist Partisi'nin önde gelen isimlerinden olan Marksist Amadeo Bordiga tarafından benimsenen bir sol komünizm çeşididir. Bordigizm, dışardan konulmuş bir etikettir: bu ekolün takipçileri kendilerini bu şekilde nitelemeyip İtalya komünist solu tabirini tercih ederler. Kökenleri İtalya Sosyalist Partisi'nin sol kesimine dayanan Bordigizm, seçimleri boykot etmeyi savunmakla bilinir. Enternasyonal Komünist Partisi 80'lerin başlarında Türkçe Enternasyonalist Proleter gazetesini çıkarmış, Enternasyonal Komünist Partisi ise 2019'dan beri internet üzerinden Türkçe yayın yapmaktadır.

Bilimsel komünizm, Marksizm-Leninizm 'in üç ana unsurundan biridir. "proleter sınıfın "(sosyalist sınıfın başka bir deyişle, işçi sınıfı mücadelesi ve sosyalist devrim, "sosyalizm ve komünizmin inşasının arkasındaki yasalar ve bir bütün olarak dünya devrimci süreci hakkında bilimdir. Daha geniş anlamda, bilimsel komünizm, Marksizm-Leninizmden bir bütün olarak söz edebilir; "işçi sınıfının mücadelesine dahil olan radikal çıkarların ve hedeflerin bilimsel ifadesi."

Aşamalı devrim teorisi veya aşamacılık, Çarlık Rusyası gibi az gelişmiş ülkelerin, sosyalist rejime geçmeden önce ilk olarak burjuva devrimi ile Kapitalist üretim biçimine geçerek ardından sosyalist rejime geçmesi gerektiğini savunan Marksist-Leninist bir politik teoridir.