İçeriğe atla

Sosyal güvenlik

Sosyal güvenlik, çocuklar, yaşlı, hasta ve işsiz gibi büyük ve potansiyel olarak zayıf kesimler de dahil olmak üzere yiyecek ile barınak ve nüfus için sağlık ile refahı teşvik etmek için yeterli kaynaklara erişimi güvence altına alma tedbirleri yoluyla nüfusun refahını sağlanması için hükûmet tarafından gerçekleştirilen eylemler programıdır.

Sosyal Güvenlik Nedir?

Sosyal güvenlik, bireylerin hastalık, yaşlılık, kaza, işsizlik gibi durumlarda maddi güvencesini sağlayan bir sistemdir. Bu sistem, devlet tarafından veya özel kurumlar tarafından sunulabilir.

Sosyal Güvenliğin Temel Amaçları:

  • Bireylerin ve ailelerin sosyal ve ekonomik güvenliğini sağlamak
  • Yoksulluk ve gelir eşitsizliğini azaltmak
  • Hastalık ve yaşlılık gibi durumlarda sağlık ve bakım hizmetlerine erişimi kolaylaştırmak
  • İşsizlik riskini azaltmak ve işsizlere maddi destek sağlamak

Tarihi

Modern anlamda sosyal güvenlik kavramı 1935 tarihli social security act denilen sosyal güvenlik hukuku kavramıyla ortaya çıkmıştır. Burada ABD Başkanı Roosevelt, gelirin adil bir biçimde dağılımının sağlanması için; yoksulluğu önlemeye çalıştı, hastalık, yaşlılık gibi hallerde insanlara finansman sağlamaya çalıştı. Daha sonra bu akdi tamamlayıcı nitelikte olan 1942 tarihli Beverage raporu çıkarıldı(Sir William Beverage). Burada temel felsefe, yoksulluğun insanlar için bir yüz karası olduğu bu nedenle sosyal destek ile çözülmeye çalışılması gerektiğidir.

Dış bağlantılar

Kaynakça

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Gelir dağılımı</span>

Gelir dağılımı, bir ekonomide ortaya çıkan gelirin, oyunculara nasıl paylaştırıldığını gösteren ekonomik göstergedir. Ülkeler düzeyinde, gelirin sosyal sınıflar arasındaki dağılımıdır.

<span class="mw-page-title-main">İşsizlik</span>

İşsizlik, herhangi bir ekonomik toplumda çalışmak istediği halde iş bulamayan yetişkinlerin bulunması durumu. İş bulamayan kimseye işsiz denir. Ekonomide genellikle 16 yaş ve üzeri kimseler işsiz grubuna dahil edilirler. Başlıca işsizlik türlerinden bazıları yapısal işsizlik, friksiyonel işsizlik, döngüsel işsizlik, gönülsüz işsizlik ve klasik işsizliktir. Yapısal argümanlar, yıkıcı teknolojiler ve küreselleşmeyle ilgili nedenleri ve çözümleri vurguluyor. BM Uluslararası Çalışma Örgütü'ne (ILO) göre, 2018 yılında dünya çapında 172 milyon insan işsizdi.

Sosyal liberalizm, bireysel özgürlük ve sosyal adalet arasında denge kurmayı amaçlayan politik bir ideolojidir. Klasik liberalizm gibi bireyci ekonomiyi, sivil ve siyasi hak ile özgürlüklerin genişlemesi bakımıyla uyuşur ancak bunlara ek olarak hükûmetin meşru rolünün yoksulluk, sağlık ve eğitim gibi ekonomik ve sosyal konuları olduğunu da içeren sosyal piyasayı temel alır. Sosyal liberalizmde toplumun iyiliği bireyin özgürlüğü ile uyumlu görülür. İkinci Dünya Savaşı sonrasında sosyal liberal fikirler dünyanın birçok ülkesinde benimsenmiştir. Sosyal liberal düşünceler ile partiler merkez veya merkez sol olarak kabul edilir. Bununla birlikte, ülkelere göre farklı isimlendirmeler sosyal liberalizmi tarif etmektedir. Birleşik Krallık'ta yeni liberalizm, ABD'de modern liberalizm, Almanya'da sol liberalizm ve İspanyolca konuşulan ülkelerde ilerici liberalizm olarak adlandırılır.

Evrensel Hayvan Refahı Bildirgesi (EHRB), hayvanların duyarlı olduğunu kabul etmek, zulmü önlemek, acıyı azaltmak ve çiftlik hayvanlarının, evcil hayvanların, bilimsel araştırmalarda kullanılan hayvanların, yük amaçlı kullanılan hayvanların, rekreasyondaki hayvanların ve yaban hayvanları vb. refahına ilişkin standartları teşvik etmek için önerilen bir hükûmetler arası taslak antlaşmadır.

<span class="mw-page-title-main">Yoksulluk sınırı</span> Asgari ücret

Yoksulluk sınırı, yeterli hayat standardında yaşayabilmek için gerekli olan minimum gelir miktarıdır. İlk defa 1990 yılında Dünya Bankası tarafından satın alma gücü paritesine göre yoksulluk sınırı günlük 1 Amerikan doları olarak tanımlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Refah devleti</span>

Refah devleti veya sosyal devlet, minimum düzey ötesinde vatandaşlarının refahı için birincil sorumluluk kabul eden devlet kavramı olup devletin vatandaşlarının iktisadi ve sosyal esenliklerinin korunması ve teşvik edilmesinde ana rol oynamasını önerir. Müdahaleci, düzenleyici, yeniden dağıtıcı, girişimci ve bireylere hak ve özgürlüklerin sağlanması bakımından pozitif bir devlet anlayışıdır. Bu şekil devlet kavramı fırsat eşitliği, servetin eşit şekilde dağılması ve nispeten rahat bir hayat sağlamak için gerekli asgari şartlara yetişemeyen kişiler için kamu mesuliyeti prensiplerine dayanır. Bu genel yaklaşım bir ülkenin çok değişik şekilde iktisaden ve sosyal bakımdan organize edilmesini mümkün kılar.

Merkez sol, siyasette sol ve merkez arasındaki görüşler bütünüdür. Fırsat eşitliği yoluyla toplumsal adaletin sağlanabileceği düşüncesini savunmaktadır. Merkez sol siyaset, toplumun varsıl ve yoksul kesimleri arasındaki gelir farkını en aza indirmeyi amaç edinmiştir. Siyaseten ve toplumsal olarak radikal kararlar alınabilir. Bunun yanında reformist tutumlar ile de ekonomik ve sosyal politikalar sağlanabilir. Çoğulculuk taraftarı bir görüştür, toplumun sosyal hak ve çıkarları el üstünde tutulur.

İsveç Modeli Danimarka, Norveç, Finlandiya, İzlanda ve İsveç gibi kuzey ülkelerinde uygulanan benzer iş gücü, eğitim ve sosyal politikalar için kullanılan bir üst terimdir. Bu model politik konsept olarak bu ülkelerdeki refah devletinin temelini oluşturur.

<span class="mw-page-title-main">Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları</span> 2030 için Birleşmiş Milletlerin 17 küresel hedefi

Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA), Birleşmiş Milletler üyesi ülkeler tarafından 2030 sonuna kadar ulaşılması amaçlanan hedefleri içeren bir evrensel eylem çağrısıdır.

Temel gelir veya vatandaşlık geliri, bir devletin tüm vatandaşlarına düzenli diğer gelirlerinden ya da servetlerinden bağımsız olarak toplumun bir bireyi olmaları nedeniyle düzenli bir gelir sağlamasını öneren sosyal güvenlik kuramıdır.

Sosyal sağlık, genellikle iki farklı ama iç içe geçmiş kavramları ifade eden bir terimdir. Sosyal sağlık, bireyin sağlığına işaret eder ve başkalarıyla etkileşime girme ve sosyal durumlarda ilerleme yeteneğini vurgular. Aynı zamanda, tüm topluluğun sağlığına ve üyelerinin nasıl davrandığına bağlı olabilir.

<span class="mw-page-title-main">Hollanda ekonomisi</span> Hollandanın ekonomisi

Hollanda ekonomisi, Dünya Bankası ve Uluslararası Para Fonu'na göre, 2012'de dünyanın en büyük 18. ekonomisiydi ve ülke sadece 17 milyon nüfusa sahipti. Kişi başına düşen GSYİH, yaklaşık 48.860 dolardır ve bu da onu dünyanın en zengin uluslarından biri yapmaktadır. 1996 ve 2000 yılları arasında yıllık ekonomik büyüme (GSYİH), Avrupa ortalamasının oldukça üzerindeydi ve %4'ün üzerinde seyretmiştir. Küresel ekonomik yavaşlamanın bir parçası olarak büyüme 2001-2005 döneminde önemli ölçüde yavaşladı. 2006 ve 2007'de ise ekonomi sırasıyla %3,4 ve %3,9'luk bir büyüme göstermiştir. Hollanda ekonomisi, devam etmekte olan küresel finansal krizden ve ardından ortaya çıkan Avrupa borç krizinden büyük ölçüde etkilenmiştir.

Sosyal sigorta bir sigorta türü ve sosyal güvenlik sistemidir. Bir grup birey, finansal sorunlara yol açan herhangi bir acil durum riskine karşı sigortalıdır veya korunmaktadır. Bu, bireylerin iddialarının kısmen katkılarına bağlı olduğu bir süreç aracılığıyla yapılır. Bu, gelecekte bireylere fayda sağlayan ortak fon oluşturmak için sigorta bedeli olarak da düşünülebilir.

Sosyal güvence, birçok katkıları sağlamayı amaçlayan bir tür hükûmet desteğidir. Bir toplumun üyeleri yemek ve barınma gibi temel ihtiyaçlar'ını karşılayabilir. Uluslararası Çalışma Örgütü sosyal güvenceyi, çocuk yardımı, yaşlılık çağındakilere destek, çocukların bakımı için destek, evrensel sağlık hizmeti, tıbbi tedavi, ebeveyn izni ve hastalık izni, işsizlik sigortası, engelli yardımı ve mesleki yaralanma mağdurları için destek olarak tanımlamaktadır.

Sosyal katılım, kişinin bir topluluğa veya topluma katılım derecesini ifade eder.

Genel sağlık sigortası; esasen 1 Ekim 2008’de yürürlüğe giren, sonradan 1 Ocak 2012 tarihi itibarı ile AK Parti Hükûmeti tarafından zorunlu statüsünde uygulanmaya başlanmış, Türkiye’de ikamet eden herkesi kapsayan bir sigorta türüdür. GSS sistemi, herkesin sağlık hizmetlerine erişimini eşit ve standart hâle getirme gerekçesiyle kurulmuştur.

Özel gereksinim, Özel gereksinime ihtiyaç duyan bireylerin^ günlük yaşamsal, sosyal, psikolojik eğitsel ve benzeri tüm gereksinimlerini belirtmek için kullanılan bir ifadedir. Otizm, asperger, down sendromu, motor bozukluğu, disleksi, diskalkuli, disgrafi, görme ve işitme yetersizliği vb gibi engel durumları için farklı farklı gereksinim türleri vardır bu sebeple bireysel özelliklerine göre her bir birey için farklı farklı özel gereksinimler belirlenir.

Yaşam standardı, bir bireye değil, genellikle bir topluma veya yere uygulanan mevcut gelir, konfor ve hizmet düzeyidir.

Güvenceli esneklik etkin bir işgücü piyasası politikasına sahip bir refah devleti modelidir. Terim ilk kez 1990'larda Danimarka'nın sosyal demokrat Başbakanı Poul Nyrup Rasmussen tarafından ortaya atılmıştır.