
Diğer anlam için Ekonomi sayfasına bakınız

El Salvador, Orta Amerika'da yer alan yaklaşık 6,9 milyonluk nüfusa sahip bir ülkedir. Ülke, batıda Guatemala'ya, kuzey ve doğuda Honduras'a komşudur. Güneyinde Büyük Okyanus bulunur.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Ticaret Odaları, Sanayi Odaları, Ticaret ve Sanayi Odaları, Deniz Ticaret Odaları ve Ticaret Borsaları'nın birleşmesiyle, 5174 sayılı Kanun ile kurulmuş, tüzel kişiliğe sahip, kamu kurumu niteliğinde meslek üst kuruluşudur. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin çatısı altında 365 Oda ve Borsa bulunmaktadır. 186 Ticaret ve Sanayi Odası, 52 Ticaret Odası, 12 Sanayi Odası, 2 Deniz Ticaret Odası ve 113 Ticaret Borsası bulunan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'ne bağlı oda ve borsalara kayıtlı toplam üye sayısı 1.200.000 civarındadır.

Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği ya da APEC Büyük Okyanus kıyısındaki 21 ülkenin katıldığı, dünya ekonomisinin %60'ını temsil eden ve bölgesel ekonomik, iş birliği, ticaret ve yatırım konularının paylaşıldığı uluslararası bir örgüttür. Üye ülkelerin bakanlarının yıllık toplantıları da dahil olmak üzere örgütün tüm eylemleri APEC Sekreterliği tarafından yürütülür.
Kamu sektörü, çeşitli kamu hizmetlerinin sağlanması ile ilgili bir ekonomik sektördür. Ekonominin hem kamu hizmeti hem de kamu işletmelerinden oluşan parçasıdır. Kamu işletmeleri veya devlet mülkiyeti, kamu mülkiyetinde olan, kendi kendini finanse eden ticari işletmelerdir. Kamu sektörünün yapısı birçok ülkeye göre değişir, ancak çoğu ülkede devlet dairesi, belediye, bakanlık, ordu, polis, altyapı, toplu taşıma, eğitim ve sağlık gibi hizmetleri içerir.

Avusturya ekonomisi, sosyal market ekonomisi olarak tanımlanmakla birlikte yapısal olarak Almanya ekonomisiyle benzerdir. 2004 yılında yapılan istatistiklere göre Avusturya, Avrupa Birliği içerisindeki satın alma paritesine göre kişi başına düşen gayri safi milli hasılada 27.666 € ile Lüksemburg, Hollanda ve İrlanda'nın ardından 4. sıradadır. Aynı bazda bakıldığında Viyana, 38.662€ kişi başına düşen gelirle Avrupa'da Londra-Merkez, Lüksemburg, Brüksel-Merkez ve Hamburg'un ardından 5. sırada yer almaktadır.
Karma ekonomi, kamu hizmetleri, güvenlik, askeriye, refah ve eğitim gibi hem özel işletmeleri hem de kamulaştırılmış devlet hizmetlerini kabul eden bir ekonomik sistemdir. Karma ekonomi aynı zamanda halkı, çevreyi veya devletin çıkarlarını korumaya yönelik bir tür düzenlemeyi de teşvik eder.

Sunat Atun Kıbrıs Türkü siyasetçi, KKTC Ekonomi ve Enerji Bakanı, KKTC Maliye Bakanı, UBP Gazimağusa Milletvekili ve Ulusal Birlik Partisi eski Genel sekreteri.

Bosna-Hersek ekonomisi, tarım, turizm ve endüstriye sahip bir geçiş ekonomisidir. Ülke 1992-1995 yılları arasında iç savaş nedeniyle üretim %80 oranında düşmüş ve işsizlik büyük bir oranda yükselmiştir. Ülkenin ekonomisi 2000'li yıllardan itibaren yeniden büyümeye başlamıştır.
Çin ekonomik reformu, Çin'de Deng Şiaoping önderliğiyle Çin Komünist Partisindeki reformist kesimlerin Aralık 1978'de başlattığı ve "Çin değerleri ile sosyalizm" olarak anılan ekonomik reform programına ilişkindir.
Sosyalist piyasa ekonomisi, Çin Halk Cumhuriyeti'nde uygulanan ekonomik model. Deng Şiaoping'in getirdiği ekonomik reformlardan ortaya çıkan açık piyasa ekonomisi çerçevisinde ekonominin büyük oranda Kamu İktisadi Teşebbüsleri'nden oluşmasına dayanır. İdeolojik açıdan bu sistemin esas mantığı, Çin'in sosyalist üretim biçiminin erken bir evresini oluşturan sosyalizmin birincil evresinde bulunması ve bu nedenle küresel bir pazar sistemi kapsamında kapitalist teknikler benimsemesi gerekmesidir. Buna rağmen, bu sistem yaygın olarak devlet kapitalizminin bir türü olduğu belirtilmiştir.

Faroe Adaları ekonomisi, 2014 yılında, yıllık brüt 2.613 milyar dolarlık nominal bir gayri safi yurt içi hasıla (GSYİH) sahip, dünyanın 166'ncı büyük ekonomisidir. Faroe Adalarının ihracatının büyük çoğunluğu, yaklaşık %90'ı balıkçılık ürünlerinden oluşmaktadır.
Finansal küreselleşme, ulusal finans sistemlerinin ekonomide, devlet denetimini gevşetmesiyle faiz veya döviz işlemlerinde kontrollerin kalkmasıyla küresel düzeyde yaşanan sermaye hareketlerini ifade etmektedir. Küreselleşme ürünlerin, fikirlerin, kültürlerin ve dünya görüşlerinin alış verişinden doğan bir uluslararası bütünleşme sürecidir. Finansal küreselleşmenin kendini gösterdiği yer finans piyasalarıdır. 1970'li yıllarda ilk önce gelişmiş ülkelerde başlamış ve ardından gelişmekte olan ülkelerde finansal serbestleşme politikaları ortaya çıkmıştır. 1970'li yıllarda gelişim aşamasındaki ülkelerin çoğunda petrol şokları ortaya çıkmış. Beraberinde ekonomik bunalım ve borçlar krizini getirmiştir. Yaşanan iktisadi bunalım sonrası ekonominin gelişmesi için ekonominin serbestleşmesi gerektiğini savunan görüşler çoğalmıştır. Küresel kelimesinin kökü 400 yıl önceye gitmektedir. Küreselleşme dünyada ilk olarak 1960' larda kullanılmaya başlanmış, 1980'li yıllarda ise daha çok yayılmıştır. Küreselleşme kelimesi insanların artık günlük hayatlarında da kullanılmaktadır. Dünyada yaşanan gelişmeleri anlatmak için küreselleşme kavramını kullanmaktayız. Politika, teknoloji, ekonomik vb. alanlardaki gelişmeleri konuşurken küreselleşme kavramı kullanılmaktadır. Genel olarak küreselleşmenin birçok tanımı yapılabilmektedir. İletişim ve bilişimin gelişmesiyle küreselleşme sürecide buna paralel olarak hız kazanmıştır. Küresel ekonominin tanımı; mal ve hizmetlerin, bilginin, sermayenin tüm dünya ülkelerin de dolaşımıdır.

İşletme ekonomisi, uygulamalı ekonomide bir alandır. Firmaların emek, sermaye ve ürün piyasaları ile ilişkileri, organizasyonel yapıların çeşitliliğine katkıda bulunan faktörleri analiz etmek için ekonomik teori ve nicel yöntemleri kullanır. Business Economics dergisinde bu, "işlerinde ekonomi uygulayan insanlar için pratik bilgiler" olarak ifade edildi.

İzmir ekonomisi, Türkiye ekonomisi içerisinde önemli bir yer tutmaktadır ve çeşitli sektörlerden oluşmaktadır. İzmir, 2018 yılı verisine göre gayri safi yurt içi hasıla bakımından ₺233,5 milyar ile ülkenin üçüncü büyük ilidir. Kişi başına düşen gelirde ise ₺54.047 ile dördüncü sırada yer almaktadır. 2019 yılında gerçekleştirdiği 10,2 milyar dolar ihracat ile İstanbul ve Bursa'nın ardından üçüncü, 7,2 milyar dolar ithalat ile İstanbul, Ankara ve Kocaeli'nin ardından dördüncü sıradadır.

İspanya ekonomisi, nominal GSYİH'ye göre dünyanın 13. büyük ekonomisi ve satın alma gücü paritesi açısından dünyanın en büyük ekonomilerinden biridir. Ülke, Avrupa Birliği, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü ve Dünya Ticaret Örgütü üyesidir. İspanya kapitalist bir karma ekonomiye sahiptir. İspanya ekonomisi, nominal GSYİH istatistiklerine göre euro bölgesinin dördüncü büyük ekonomisinin olmasının yanı sıra Almanya, Birleşik Krallık, Fransa, İtalya ve Rusya'nın ardından Avrupa'nın altıncı büyük ekonomisidir. 2012 yılında İspanya dünyanın 12. büyük ihracatçısı ve 16. büyük ithalatçısıydı. İspanya, Birleşmiş Milletler İnsani Gelişme Endeksi'nde 25. ve Dünya Bankası tarafından kişi başına GSYİH'de 30. sırada yer almakta olup yüksek gelirli bir ekonomi ve çok yüksek insani gelişme gösteren ülkeler arasında sınıflandırılmaktadır. The Economist'e göre, İspanya dünyanın en yüksek 10. yaşam kalitesine sahiptir.

Vietnam ekonomisi, 2020'de nominal gayri safi yurtiçi hasılaya (GSYİH) göre dünyanın 37. ve satın alma gücü paritesine (SAGP) göre dünyanın 23. en büyük ekonomisi olan sosyalist odaklı bir piyasa ekonomisidir. Vietnam, Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği, Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği ve Dünya Ticaret Örgütü üyesidir.

Hukuk ve ekonomi veya hukukun ekonomik analizi, ekonomik teorilerin, çoğunlukla Chicago Ekonomi Okulundan akademisyenlerle başlayan, hukuk analizine uygulanmasıdır. Ekonomik kavramlar, yasaların etkilerini açıklamak, hangi hukuk kurallarının ekonomik açıdan verimli olduğunu değerlendirmek ve hangi hukuk kurallarının yürürlüğe gireceğini tahmin etmek için kullanılmaktadır. Hukuk ve ekonominin iki ana dalı vardır: Bunlardan birincisi, neoklasik ekonominin yöntem ve teorilerinin hukukun pozitif ve normatif analizine uygulanmasına dayanır. İkincisi ise ekonomik, politik ve sosyal sonuçlara daha geniş bir odaklanma ile hukuk ve yasal kurumların kurumsal analizine odaklanır. Hukuk ve ekonominin bu ikinci dalı, daha genel olarak siyasi kurumlar ve yönetişim kurumları üzerindeki çalışmalarla daha çok örtüşmektedir.
İkincil sektör, makroekonomide üç sektör teorisinde üretimin rolünü tanımlayan ekonomik sektördür. Ekonominin ikincil sektörü, bitmiş, kullanılabilir bir ürün üreten veya inşaatla uğraşan endüstrileri kapsar.