Ada, çevresi bütünüyle sularla çevrili kara parçasına verilen addır. Yeryüzündeki adaların bütünü on milyon kilometrekarelik bir yer kaplar. Adalar, tek tek olabileceği gibi, gruplar halinde de olabilir. Bu şekildeki adalara “takımada” adı verilir. Yarımada ise suyla çevrili, ancak bir tarafından ana kara parçasına bağlı bulunan coğrafi şekildir. Yer bilimi açısından adalar, kıtasal adalar ve okyanus adaları olmak üzere temelde ikiye ayrılır. Yüzen adalar ise yeni bir yer bilimi konusudur.
Yanardağ ya da volkanik dağ, magmanın yeryüzünden dışarı püskürerek çıktığı coğrafi yer şekilleridir. Güneş Sistemi'nde bulunan kayalık gezegen ve uydularda birçok yanardağ olmasına rağmen, bu olgu, en azından Dünya'da, genellikle tektonik plaka sınırlarında görülür. Ne var ki, sıcak nokta yanardağlarında önemli istisnalar vardır. Yanardağların araştırıldığı bilim dalına volkanoloji denir.
Kayaç, çeşitli minerallerin veya mineral ve taş parçacıklarının bir araya gelmesinden ya da bir mineralin çok miktarda birikmesinden meydana gelen katı birikintilerdir. Kayaç terimi eski Türkçede sahre, yeni Türkçede külte ve yabancı dillerdeki rock, roche, gestein sözcükleri karşılığı kullanılmaktadır.
Granit, sert, kristal yapılı minerallerden meydana gelen tane görünüşlü magmatik felsik müdahaleci magmatik bir kaya türüdür. Granit kelimesi, tamamen kristalli bir kayanın kaba taneli yapısında bulunan Latince granumdan gelir. Plüton içindeki taneler çoğunlukla gözle görülebilir büyüklüktedir. Feldispatın esas mineralleri ortoklas cinsi ile az miktarda plajioklas ve kuvarstır. Ayrıca mika, hornblend, piroksen ve ikinci gruba giren turmalin, apatit, zirkon, grena, manyetit gibi mineraller de bulunabilir. Ancak genellikle "granit" terimi daha geniş bir yelpazede ifade etmek için kullanılır.
Bazalt, volkanik kaya kütlelerinden biri. Siyah renkte ve kesif yığınlar halindedir. Doğada kütle, damar ve akıntı halinde bulunur. Başlıca özelliklerinden birisi, altıgen prizmalar biçiminde, büyük sütunlar meydana getirmesidir. Bu sütunlar, mağma akıntılarının soğuyup büzülmesinden ileri gelmiştir. Sert ve dayanıklı bir taş olduğundan kaldırım, yapı taş, demiryolu, köprü malzemesi olarak kullanılır. Yeryüzünde çok bol olan bazalt, bazı memleketlerde, binlerce kilometrekarelik yerleri örter. Birleşik Krallık'ın kuzeyi, İrlanda, Almanya ve Amerika Birleşik Devletleri'nde büyük Hindistan'da Dekkan bölgesindeki bazalt yığınları 300.000 kilometrekarelik geniş bir bölgeyi kaplar.
Başkalaşım kayaçları ya da metamorfik kayaçlar, magmatik ve tortul kayaçların çeşitli etkilerle değişime uğraması sonucu oluşurlar. Mermer, başkalaşım kayaçlarına bir örnek olarak verilebilir. Gnays, elmas ve şist de bu kayaçlara verilebilecek diğer örneklerdir.
Magma, yeraltında bulunan, ergimiş haldeki kayaçlar. Kayaçların basınç düşmesi, sıcaklık yükselmesi, H2O ilavesi gibi etkenler altında erimesi sonucu oluşan silikat hamuru durumundaki eriyiklerdir. Yeryüzüne ulaşarak yanardağlardan püsküren magmaya lav denir. Magma, dünya yüzeyinin altında bulunur ve diğer karasal gezegenlerde ve bazı doğal uydularda da magmatizmanın kanıtı keşfedilmiştir. Erimiş kayanın yanı sıra, magma ayrıca kristaller ve volkanik gazlar içerebilir.
Magmatik kayaçlar, magmanın yükselerek yer kabuğunun içerisine girip veya yeryüzüne ulaşıp soğuyarak katılaşması sonucu oluşan kayaç türüdür. Üç ana kaya türünden biridir, diğerleri tortul ve metamorfiktir. Magmatik kaya magma veya lavın soğutulması ve katılaşmasıyla oluşur. Magmatik kayaçlar çok çeşitli jeolojik ortamlarda meydana gelir: kalkanlar, platformlar, orojenler, havzalar, büyük magmatik bölgeler, genişletilmiş kabuk ve okyanus kabuğu. (Resim1) Magmatik kayaçlar temel olarak silikat minerallerinden oluşmuşlardır. Magmanın bileşimi temel bazı elementlerin dağılımını yansıtsa da oranları değişmekte ve bu da belli başlı magma tiplerinin oluşmasına neden olur.
Volkanizma, erimiş kayalardan oluşan magmanın sırf gazdan oluşmayan bir gök cisminin yüzeyine magma ve gazın yüzeydeki çatlak ya da yanardağ ağzından yüzeye çıkması fenomenindir. Gök cisminin kabuğu veya mantosu magmadan kaynaklanan veya onu oluşturarak yüzeye çıkana kadar olan bütünü kapsar.
Dayk, jeolojide ortamdaki bir kayacın içerisinde daha önceden var olan ya da sonradan gelişen bir çatlak içerisine ilerleyen kaya tabakasına verilen addır. Eğer çatlak katmanlı bir kaya tabakası içinde gelişiyorsa burada oluşan yapıya “hendek” ya da “eşik” denir.
Tüf, bir volkanik patlama sonucu ortaya çıkan volkanik küllerden oluşan kaya türüdür. Tüf kimi zamanlarda inşaat malzemesi olarak kullanılan farklı bir kaya anlamına da gelir. %50’den daha fazla tüf içeren kayalar tüflü olarak kabul edilir. Tüf tortul veya magmatik kayaçlar olarak sınıflandırılabilir. Sedimantolojik terimler ile açıklanmasına rağmen magmatik petroloji bağlamında incelenmektedir.
Yer kabuğunu oluşturan üç temel kayaç türü vardır. Bunlar; magmatik kayaçlar, tortul kayaçlar ve başkalaşım kayaçlarıdır. Bu kayaçlar oluştukları günden bugüne kadar geçen zamanda birçok değişikliğe uğramışlardır. Her ne kadar bulundukları yerde hiç hareket etmeden kalsalar da, her biri çok uzun yıllardır süren bir değişikliğin parçasıdır. Kayaçların oluştukları günden bu yana devam eden ve farklı tür kayaçların doğal yollarla birbirine dönüşmesini açıklayan bu olaya "kayaç döngüsü" denir. Kayaç döngüsünü devam ettiren etken, doğal olaylardır. Kayaç döngüsünün geçtiği evreler:
Volkanik yay. Adalar dizisi (yayı); çoğunlukla birbirine yaklaşan iki tektonik plaka arasında bulunan sınıra, paralel ve yakın olarak konumlanan, yay şeklinde hizalanmış, volkan zincirlerinden oluşan takımada, yani içinde çok ada olan bir deniz türüdür. Volkanik yay ada yayının alt başlığı altında incelenmektedir. Kısmen deniz seviyesinin altında olan ada yayları, tektonik olarak yay şeklindeki dağ kuşağını oluşturur. Aslında ada yayları, okyanusun altında kısmi olarak kalan bir dağ bendinde bulunan özel bir coğrafik-topoğrafik durumu simgeler. Bunların çoğu volkanlardan oluştuğu için volkanik ada yayları olarak da sınıflandırılabilir.
Magma odası veya odacığı, Dünya'nın yüzeyinin altında yer alan akışkan bir kayaç göletidir. Böyle bir odadaki erimiş kayaç ya da magma büyük bir basınç altındadır ve bir müddet sonra bu basınç, çevresindeki kayacı kademeli olarak parçalara, magmanın yukarı doğru hareket etmesine yol açar. Yüzeye doğru yol bulursa olay, volkanik bir patlama ile sonuçlanır; dolayısıyla birçok volkan, magma odaları üzerinde yer almaktadır. Bu odacıkların Dünya'nın derinlerinde bulunması zordur ve bu nedenle bilinenlerden çoğu yüzeye yakın, genellikle 1 km ila 10 km aşağıda yer alır. Magma odaları, okyanus ortası sırtlarındaki, sıcaklık dağılımını ve okyanus kabuğu oluşumunu denetleyen önemli bileşenler olarak bilinmektedirler.
Ekstrüzif, katılaşım veya püskürük kayaç, Dünya'nın iç kısmındaki kızgın maddelerin (magmanın) yer kabuğu içine sokulması ya da yeryüzüne püskürerek lav, kül vb. maddelerin yığılması ve soğuması sonucunda oluşmuş kayaçlardır. Bu kayaçlar hızlı soğuma nedeniyle ince kristallidirler. Soğuma, ince kristallerin bile meydana gelmesine olanak tanımayacak kadar hızla olursa volkanik cam oluşur.
İç püskürük kayaçlar, mantodan kök alan magmanın yavaş soğumasıyla oluşan bir kayaç türüdür. Magmatik kayaçlar genel olarak 3 başlık altında sınıflandırılırlar. İç püskürük, dış püskürük ve yarı derinlik kayaları. Magmanın kompozisyonu veya başka bir sebepten ötürü yüzeye olan uzaklıklarına göre farklı soğuma şekilleri gösterdikleri için her biri farklı karakteristikler göstererek kayaç oluştururlar.
Breş, kırık çimentolu mineral parçalarından oluşan bir kaya veya ince taneli bir matris ile bir araya getirilmiş, kayaların bileşimine benzer veya bunlardan farklı olabilen bir kayadır.
Büyük magmatik bölge, magmanın kabuktan yüzeye doğru hareket ettiğinde ortaya çıkan, müdahaleci ve ekstrüzyonlu dahil olmak üzere son derece büyük bir magmatik kayaçlar birikimidir. Büyük magmatik bölgelerin oluşumu, manto yükselmeleri veya farklı levha tektoniği ile ilişkili süreçlere çeşitli şekillerde atfedilir. Son 500 milyon yılda bazı bölgelerin oluşumu, nedensel ilişkiler hakkında sayısız hipoteze yol açan kitlesel yok oluşlar ve hızlı iklim değişikliklerileri ile zaman içinde çakışmaktadır. Bölgeler günümüzde aktif olan diğer volkanlardan veya volkanik sistemlerden temel olarak farklıdır.
Granodiyorit, granite benzer, ancak ortoklaz feldispattan daha fazla plajiyoklaz feldispat içeren iri taneli (faneritik) müdahaleci bir magmatik kayaçtır.
Kayaç, bir veya birden fazla mineralin birleşmesinden oluşan katı ve doğal bir maddedir. Kayaçları inceleyen bilim dalına Petrografi adı verilir. İnsanlar kayaçları geçmişten bu yana çeşitli alanlarda kullanmış ve ondan yararlanmıştır. Örneğin, eskiden av ve savaş aleti yapmak için obsidyen kullanılırdı. Kayaçlar aynı zamanda mutfak gereçleri, süs eşyası, ulaşım ve enerji üretimi gibi daha birçok farklı alanda kullanılır.