Sokullupınar
Sokullupınar, Niğde'nin Demirkazık köyünde yer alan bir kamp yeridir. Dağcıların Aladağlar'a tırmanırkenki ilk kamp yerlerinden birisi olup, yaz kış su durumu uygundur. Zirvelere yakın olması nedeniyle tercih edilir.
Sokullupınar, Niğde'nin Demirkazık köyünde yer alan bir kamp yeridir. Dağcıların Aladağlar'a tırmanırkenki ilk kamp yerlerinden birisi olup, yaz kış su durumu uygundur. Zirvelere yakın olması nedeniyle tercih edilir.
Turizm ya da gezim, dinlenmek, eğlenmek, görmek ve tanımak gibi amaçlarla yapılan geziler ve bir ülkeye veya bir bölgeye gezmen (turist) çekmek için alınan ekonomik, kültürel, teknik önlemlerin, yapılan çalışmaların tümüdür. Turistik gezi, insanların sadece bir yerden bir yere gitmesi değil kültürel, ekonomik ve toplumsal olarak da iletişim içinde olmalarıdır. Turizm sayesinde insanlar hem diğer ülkelerin, hem kendi ülkelerinde yaşadıkları bölgenin dışındaki güzelliklerin, hem de geçmişte yaşamış olan insanların bırakmış oldukları kültürel mirasın farkına vararak, gelecek kuşaklara daha yaşanılabilir bir dünya bırakmanın gerekliliğine inanarak hayata farklı açılardan bakabilirler. Turistler gittikleri ülke ya da bölgede gördükleri yerler karşılığında o yöre halkına para kazandırırlar. Yani turizm ziyaret edilen ülke ve bölgenin ekonomisine büyük bir maddi katkı sağlar. Turizm açısından Türkiye'ye en çok Antalya ve Bodrum gelir kazandırır. Turizm sözcüğü ilkin 21. yüzyılda bazı İngilizlerin Avrupa'ya yaptığı yolculuklar için kullanılmıştır. II. Dünya Savaşı'ndan sonra bu eylem, dünya çapında yaygınlık kazanınca, turizm sözcüğü de dilden düşmez olmuştur. Eskiden yalnız zengin ve aylak kimselerin yaptığı bu geziler, ulaşım kolaylıklarının sürekli olarak gelişmesi ve kısa zamanda herkesin tatil yapmasını sağlayan toplumsal gelişmeler sonucunda gittikçe çoğalmıştır.
Holokost, Yahudi Soykırımı veya HaŞoah, Nazi Almanyası döneminde 1941 ve 1945 yılları arasında, Adolf Hitler ve Heinrich Himmler'in liderliğindeki SS güçleri tarafından işgal edilen sınırlar içerisinde yaklaşık 6 milyon Yahudi'nin sistemli bir şekilde öldürüldükleri soykırımdır.
Karamanlı Barajı, Burdur'da, Değirmen Deresi üzerinde, sulama amacı ile 1969 - 1973 yılları arasında inşa edilmiş bir barajdır.
Sachsenhausen, Almanya'nın başkenti Berlin'e yaklaşık 35 km uzaklıktaki Oranienburg bölgesinde 1936-1945 yılları arasında faaliyet göstermiş bir Nazi toplama kampıdır.
Hayat Güzeldir, İtalyan yönetmen Roberto Benigni'in yönettiği 1997 yapımı İtalyan drama filmidir.
Auschwitz-Birkenau, Nazi Almanyası tarafından II. Dünya Savaşı döneminde kurulmuş en büyük toplama, zorunlu çalışma, sistematik katliam ve imha kampı.
Nazi toplama kampları veya konsantrasyon kampları, Nazi Almanyası tarafından II. Dünya Savaşı döneminde Almanya'da ve işgal edilen bölgelerde, Nazilerce topluma faydasız olarak görülen kişileri zorunlu çalıştırmak üzere kurulmuşlardı. Aynı zamanda terim Yahudiler başta olmak üzere Nazilerin siyasi ya da ideolojik düşmanlarını kitlesel olarak imha etmek amacıyla kurulmuş olan imha kamplarını da ifade etmek için kullanılır. Buralara daha çok Yahudilerin getirilmesiyle birlikte, Romanlar, bazı Slav ırklarından olanlar ve akıl hastası olduğu düşünülenler de kurbanlar arasındadır. Eşcinsel insanlar da burada öldürüldüler. Öldürülme sebepleri ise üremeye bir katkıları olmamalarıydı. Büyük bir kısmı Polonya'da bulunmaktaydı.
Kristal Gece veya diğer bilinen adıyla Kırık Camlar Gecesi,, 1938'de 9 Kasım'ı 10 Kasım'a bağlayan gece, Nasyonal Sosyalist Parti idaresi tarafından düzenlenen ve Yahudiler'e âit ev, iş yeri ve sinagoglara yapılmış kanlı ve ölümcül saldırıların gerçekleştiği gecenin adıdır.
Gulag, GULAG veya GULag, Vladimir Lenin'in emriyle kurulan ve 1930'lardan 1950'lerin başına kadar Josef Stalin'in yönetimi sırasında zirveye ulaşan Sovyet zorunlu çalışma kampları ağından sorumlu devlet kurumuydu. Sovyet rejimi karşıtı unsurların hızla kovuşturulması ve toplumdan soyutlanması için 25 Nisan 1930 tarihinde kurulan bir tür yargı ve infaz sistemidir. Zaman içinde Sovyetler Birliği'nin birçok yerinde çok sayıda çalışma kampını da bünyesinde barındırır olmuştur. Bu kamplarda, 1930'dan 1953'e kadar yaklaşık 1,7 milyon mahkûm öldü. Batı dünyası Gulag kavramını ilk kez Aleksandr Soljenitsin'in Gulag Takımadaları kitabıyla tanıdı.
Telesiyej, kayak merkezlerinde kurulu olanlar çoğunlukla sandalye şeklinde, kamplar ve yerleşim yerleri arasında çalışanlar ise çoğunlukla kabin şeklinde olan küçük bir teleferik tipidir. Kabin şeklinde olanlara bazı ülkelerde gondol ya da telekabin de denir. Bazı yerlerde aynı hat üzerinde hem sandalyeler hem de kabinler yer alabilmektedir. Telesiyejler sabit ve ayrılabilir klemli olmak üzere 2 tipe ayrılır. Sabit klemli telesiyejler en fazla 3 mt/sn hız ve 2/4/6 kişilik sandalyeler ile kullanılmaktadır. Yüksek hız ve kapasiteye sahip olan ayrılabilir klemli telesiyejler ise 6 mt./sn hız ve 4/6/8 kişilik sandalyeler ile kullanılabilir.
Buchenwald toplama kampı, Almanya sınırları içerisindeki en büyük toplama kamplarından birisidir. Haziran 1937 ile Nisan 1945 yılları arasında Weimar yakınlarında Ettersberg'de çalışma kampı olarak işletilmiştir. Bu zaman içerisinde, Avrupa'nın çeşitli ülkelerinden yaklaşık 250.000 insan, tutuklanarak Buchenwald Toplama Kampı'na gönderilmiştir. 11.000 kişi Yahudi olmak üzere 56.000 kişinin öldürüldüğü tahmin edilmektedir. Kommando 99 "boyundan vurma tekniği" ile Sovyet mahkûmları Nazilerin Sovyet savaş esirlerine karşı işledikleri suçlar kapsamında sistematik olarak öldürdü.
Groß-Rosen toplama kampı, Polonya'nın Groß-Rosen, Aşağı Silezya bölgesinde kurulmuş bir Nazi toplama kampı. Kamp, Jauer ile Striegau arasındaki demiryolu üzerinde bulunmaktaydı.
Minnesota Vikings, Minneapolis, Minnesota, ABD'de bulunan profesyonel bir Amerikan futbolu takımı. Takım, National Football League'e (NFL), "genişleme takımı" olarak, 1960 yılında katıldı. National Football League (NFL)'nin National Football Conference'da (NFC) NFC Kuzey Grubu'nda yer almakta olup, daha önce Batı Konferansı Merkez Grubu ve NFC Merkez Grubu'nda yer almaktaydı.
Toplama kampı, düşman olarak görülen bir topluluğun, genelde çok kötü koşullarda toplatılıp tutsak edilmesi amacıyla yapılan büyük kapalı yerlerdir. Bu grup politik muhaliflerden, düşman bir devletin vatandaşlarından, belirli etnik veya dini gruplardan, kritik bir çatışma alanında yaşayan sivillerden veya başka insan gruplarından oluşabilir. İnsanların tutuklanması genel sebeplere bağlıdır ve hukuki bir sürecin veya gereğince bir yargılamanın sonucunda gerçekleşmez.
Ülkücü komando kampları, 1968 yılında Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi lideri Alparslan Türkeş'in emriyle kurulan ve 1978 yılına kadar Ülkü Ocaklarına bağlı gençlere paramiliter eğitim veren kamplardır. Gladio Operasyonu'nun bir parçası olarak, Amerika Birleşik Devletleri kamplara silahları finanse etti ve gönderdi ve kamplardaki eğitmenler, daha önce ABD'nden eğitim almış olan Türk düzensizlerdi. İlki 14 Temmuz 1968'de İzmir, Gümüldere’de MTTB tarafından 100 gencin eğitimi ile başladı. Kamplar 1970 sonuna kadar 35 ile yayılarak, 15 bin sağcı genç erkek eğitti. Yozgat, Çankırı, Kayseri, Trabzon, Antalya, Ankara, İzmir ve İstanbul gibi şehirlerde kurulan 35 kampta, 10 yılda 100 binden fazla ülkücü komandonun eğitildiği tahmin edilmektedir. Askerlerin "iyi disiplinli" olduğu iddia edildi, ve kamplardan mezun olduktan sonra sık sık solculara, Alevilere, Kürtlere ve İslamcılara yönelik çatışmalara ve saldırılara katıldılar.
Nazilerin Sovyet savaş esirlerine karşı işledikleri suçlar, Nazi Almanyası'nın II. Dünya Savaşı'nın Doğu Cephesi'ndeki çatışmalar sırasında 1941-1945 yılları arasında teslim olan veya zorla yakalanan Sovyet savaş tutsaklarına karşı kasıtlı olarak kötü muamele uygulamasıdır. Bu uygulamaların sonucunda esir alınan yaklaşık 5,7 milyon Kızıl Ordu askerinden 3,1 ila 3,5 milyon arası kişi yaşamını yitirdi.
Bergen-Belsen toplama kampı, Aşağı Saksonya'da, Celle yakınlarındaki Bergen kasabasının güneybatısında bulunan Nazi toplama kampı. 1943'te bir savaş esiri kampı olarak kuruldu, ardından bir kısmı toplama kampı hâline getirildi. Başlangıçta Yahudi esirlerin yurt dışında tutulan Nazi savaş esirleriyle değiş tokuş etmek amacıyla tutulduğu bir "takas kampı" idi. Kamp daha sonra diğer toplama kamplarındaki Yahudileri barındıracak şekilde genişletildi. Stalag XI-C 1943 yılında bu kampa dahil edildi.
Neuengamme toplama kampı, Almanya'nın kuzeyinde yer alan Neuengamme ve 85'in üzerinde uydu kampından oluşan Nazi toplama kampı ağı. 1938'de Hamburg'un Bergedorf bölgesindeki Neuengamme köyü yakınlarında kurulan kamp, Kuzeybatı Almanya'daki en büyük toplama kampı oldu. 100.000'den fazla mahkûm Neuengamme'deydi. Alt kamplardan 24'ü kadınlar için kurulan esir kampıydı. Doğrulanan ölüm sayısı alt kamplarda 14.000, ana kampta 12.800, II. Dünya Savaşı'nın son haftalarındaki ölüm yürüyüşlerinde ve bombalamalarda 16.100 olmak üzere toplam 42.900'dür. Nazi Almanyası'nın 1945'teki yenilgisini takiben, İngiliz Ordusu alanı SS ve diğer Nazi yetkililerinin esir tutulduğu bir kamp olarak kullandı. 1948'de İngilizler, kamp yerine bir hapishane hücresi bloğu inşa etti.
Natzweiler-Struthof toplama kampı, Almanya'nın Gau Baden-Alsace bölgesindeki Natzweiler ve Struthof köylerine yakın Vosges Dağları'nda bulunan bir Nazi toplama kampıydı. 21 Mayıs 1941'den Eylül 1944'e kadar faaliyet gösterdi ve Almanlar tarafından Fransa topraklarında kurulan tek toplama kampıydı. Kamp, 800 metre yükseklikte, yoğun ormanlık ve izole bir alanda yer alıyordu.
Banjica toplama kampı ; II. Dünya Savaşı sırasında Sırbistan'da yer alan bir Nazi toplama kampıydı. Belgrad'ın Banjica mahallesinde işletilen kampa 1941 ve 1944 yılları arasında 23.000'den fazla Sırp, Yahudi, Çingene, siyasi muhalif ve diğer kurban yerleştirildi. Mahkûmlar ya Gestapo, ya Feldgendarmerie ya da Sırp işbirlikçi bir polis teşkilatı olan Specijalna policija Uprave grada Beograda tarafından tutuklanıyor ve ardından kampa yerleştiriliyorlardı. Kamp Alman bir Gestapo subayı olan Willy Friedrich'in komutası altındaydı ve kamp personelinin kaynakları Milan Nedić altındaki Ulusal Kurtuluş Hükûmeti tarafından sağlanıyordu. Kamp; "acımasızlığı" ve mahkûmlarının tabi tutulduğu insanlık dışı ve zalim muamele ile ünlüydü, öyle ki; binlerce mahkûm Jajinci, Marinkova Bara ve mahallenin Yahudi mezarlığında yer alan poligonlarda yerinde infaz edilmişti. 1944'ün sonlarına doğru, savaşın gidişatı Nazi Almanyası için kötüleşmeye başladıkça, Naziler, Banjica'da işledikleri suçları saklamak amacıyla hayatta kalan mahkûmları kampta öldürülmüş olanların cesetlerini topraktan çıkarıp yakmaya zorladı. Alman kuvvetlerinin Ekim başlarında kamptan atılmasına kadar; 100 Yahudi ve Sırp savaş tutsağı ile 50 kadar Sicherheitspolizei memurundan oluşan özel bir birim bu görevi üstlendi.