İçeriğe atla

Sofometre

Alman yapımı bir sofometre

Sofometre telekominikasyonda kullanılan bir gürültü ölçü aletidir.

Sofometre ses yayını veya iletimi (telefon, radyo, televizyon vb.) sırasında sesin üzerine binen gürültüyü (parazit) ölçmek amacıyla geliştirilmiştir. Gerçekte sofometre efektif (rms) gerilim ölçen bir tür milivoltmetredir. Ses bandı üzerinde çok düşük düzeyde ölçü yapabilmesiyle, diğer voltmetrelerden ayrılmaktadır. Ayrıca sofometrede giriş düzeyi desibel skalasında ayarlanabilir. Sofometre doğrudan ölçü yapabilmekle birlikte, kimi zaman bir anahtar yardımıyla, ağırlıklı filtre üzerinden de ölçü yapabilir. Ağırlıklı filtre insan kulağı duyarlılığına göre oluşturulmuş elektronik filtredir.[1]

Ölçü yöntemi

Önce sistem normal ses yayını yaparken (genellikle 400 Hz. veya 1 kHz. frekansında ve, 0 dBm düzeyinde) sofometre 0 dB okuyacak şekilde ayarlanır. Daha sonra ses yayını olmaksızın aynı ölçü tekrarlanır. Bu ikinci durumda sadece gürültü ölçülmüş olur. Okunan eksi işaretli değer gürültüdür. Mesela -60 dB okunmuşsa, ( gürültü düzeyi olmak üzere)

olduğundan gürültü geriliminin ses yayını maksimum geriliminim binde biri olduğu anlaşılır.

Kaynakça

İlgili Araştırma Makaleleri

Desibel (dB), belirli bir referans güç ya da miktar seviyeye olan oranı belirten, genelde ses şiddeti için kullanılan logaritmik ve boyutsuz bir birimdir. Desibel daima iki değer arasındaki karşılaştırmadır. Bunun sonucu olarak da çoğu kez ölçülen güç değeri değişik olmasına rağmen desibel sayısı aynıdır. Desibelin yaygın olarak ses şiddeti birimi olduğu sanılır ama aslında ses şiddeti karşılaştırmalarında da kullanılabilen bir karşılaştırmadır. Telefon kullanılmaya başlandığında ilgili kurumlar bir iletim birimi bulmak/kullanmak sorunu ile karşılaşmışlardı. Doğal olarak o zaman iletim ya da haberleşme denince akla çoğunlukla telefon gelmekte idi.

<span class="mw-page-title-main">HSL ve HSV</span> iki yaygın silindirik koordinat yeniden ifadesi

HSL ve HSV, 1970'lerde bilgisayar grafikleri araştırmacıları tarafından insan vizyonunun renk oluşturma özelliklerini algılama biçimiyle daha yakından uyumlu olması için tasarlanan RGB renk modelinin alternatif temsilleridir. Bu modellerde, her renk tonunun renkleri, alttan siyahtan üste beyaz arasında değişen nötr renklerin merkezi ekseni etrafında radyal bir dilim halinde düzenlenir. HSV temsili, farklı renkteki boyaların birbirine karışma şeklini, parlak renkli boyaların çeşitli renk tonlarını andıran doygunluk boyutu ve değişen miktarlarda siyah veya beyaz boya ile bu boyaların karışımına benzeyen değer boyutu modellenir. HSL modeli, Doğal Renk Sistemi (NCS) veya Munsell renk sistemi gibi daha algısal renk modellerine benzemeye çalışır ve Doygun renkleri 1⁄2 parlaklık değerinde bir dairenin etrafına yerleştirir, burada 0 veya 1 parlaklık değeri tamamen siyah veya beyazı temsil eder.

<span class="mw-page-title-main">Analog televizyon vericisi</span>

Televizyon vericileri televizyon yayını yapan, yani stüdyolarda oluşturulan haber ve programların konutlardaki alıcılara ulaştırılmasını sağlayan en önemli teknik araçlardır. kablo ve uydu gibi alternatif yayın araçlarıyla karıştırmamak için TV vericileri bazen "yer vericileri" olarak da isimlendirilir.

Elektronikte kullanılan boyutsuz ve logaritmik bir birim.

Önvurgu ses yayıncılığında sinyal gürültü oranını artırmak amacıyla kullanılan bir tekniktir.

Yansıma Elektronikte radyo frekans devrelerinde ölçülen bir büyüklüktür.

Gürültü, elektronikte iletilmek istenen bilgi sinyaline karışan, istenmeyen sinyallere verilen isimdir.

<span class="mw-page-title-main">Frekans modülasyonu</span> frekans modülasyonu, İletişim teknolojisinde (yayıncılıkta) kullanılan bir modülasyon türü

Frekans modülasyonu, İletişim teknolojisinde (yayıncılıkta) kullanılan bir modülasyon türüdür. FM kısaltmasıyla gösterilir. Bu modülasyon türü 1933 yılında Amerikalı mühendis Edwin Howard Armstrong (1890-1954) tarafından geliştirilmiştir.

Elektronik filtre farklı frekanslara sahip sinyallerden kimilerini geçirip, kimilerini bastıran bir devredir.

Kalite faktörü, fiziğin çeşitli dallarında osilasyon yapan sistemlerde osilasyonun verimini belirtmek için kullanılan bir terim.

Distorsiyonmetre elektronikte harmonik distorsiyon oranını ölçmek için kullanılan bir ölçü aletidir.

Telekominikasyonda Anten faktörü bir antende antenin sebep olduğu elektrik alan şiddeti ile antende oluşan gerilimin oranıdır. Bu oran başta anten kazancı olmak üzere çeşitli faktörlere bağlıdır. Profesyonel antenlerde anten faktörü üretici tarafından belirlenir.

<span class="mw-page-title-main">Anten kazancı</span>

Telekomünikasyonda anten kazancı, bir antenin maksimum elektromanyetik akıyla yayın yaptığı yönde izotropik antene göre olan kazancıdır. Bu kazanç desibel cinsinden verilir.

Beyaz sınırlayıcı televizyon teknolojisinde kullanılan bir devrenin adıdır.

<span class="mw-page-title-main">VU metre</span>

VU metre elektronikte ses şiddetini ölçmek için kullanılan bir ölçü aletidir. Adındaki VU ön eki İngilizce Volume Unit kelimelerinin kısaltılmasıdır.

Zaman sabiti matematikte ve fizikte genliği zamanla asimptotik olarak artan veya azalan fonksiyonların genliğinin artış veya azalış hızını gösteren bir sabittir. ile gösterilir.

Sinyal-gürültü oranı bilim ve mühendislikte kullanılan, istenen bir sinyalin seviyesini arka plandaki gürültü seviyesiyle karşılaştıran bir ölçüdür. SNR, sinyal gücünün gürültü gücüne oranı olarak tanımlanır, genellikle desibel cinsinden ifade edilir. 1: 1'den yüksek bir oran gürültüden daha fazla sinyal olduğunu gösterir.

Başarım ölçüsü çeşitli alanlarda kullanılan bir deyimdir. Ancak uydu yayın teknolojisinde kazanç sıcaklık oranı olarak tanımlanır.

Gürültü katsayısı telekomünikasyonda bir cihazın gürültüye olan katkısını ifade eden bir çarpandır. Şayet birim kazançları desibel cinsinden ifade ediliyorsa, gürültü katsayısı yerine gürültü sayısı terimi kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Gürültü renkleri</span>

Gürültünün veya gürültü spektrumunun rengi, ses mühendisliği, elektronik ve fizik gibi birçok alanda bir gürültü sinyalinin güç spektrumunu ifade eder. Farklı gürültü renkleri önemli ölçüde farklı özelliklere sahiptir. Örneğin, ses sinyalleri olarak insan kulağına farklı gelirler ve görüntü olarak farklı bir dokuya sahip olurlar. Bu nedenle, her uygulamada gürültü için belirli bir renk gerekir. Gürültü sinyalleri için bu "renk" duygusu, müzikteki tını kavramına benzer.