İçeriğe atla

Siyah Mansur Beyliği

Siyah Mansur Beyliği (1543-1596) Halil Han tarafından 24 Kürt aşireti ile ittifak yapılarak kurulmuştur, Şah tahmasb, Halil Han'a, bütün İran Kürtler'inin Beylerbeyi ünvanını verdi.

Beylik Sultaniye, Zencan, Ebher, Zerinkemer ve birkaç nahiyeden oluşuyordu. Kendisine Şah tahmasb tarafından, 3 bin süvarisiyle Tebriz ve Kazvin bölgelerinin güvenliğini sağlama görevi verilmişti.[1]

Beylik içerisindeki bazı Kürt Aşiretleri tüccar ve kervanlara saldırınca, Tüccarlar Şah'a gidip şikayette bulundu, Şah bu duruma gücenerek Beyliğin sınırlarını küçültü, Halil Han ölünce yerine oğlu Devletyar geçti, Osmanlılar'ın Azerbaycana seferi sırasında Devletyar'a sınırları koruma görevi verildi.

Şah'ın emirnamesiyle; Kerşeb, Zerinkemer, Secas, Zencan,Sorluk,Keydar, Şebistan, Enguran, Yukarı ve Aşağı Kancuka vilayetlerinin hepsi Siyah Mansur Beyliğine verildi.[2]

Bu vilayetlerin bazıları Kürtler ve Kızılbaşların çatışmaları yüzünden viraneye dönmüştü, Devletyar buraları imar etti. Kerşeb Nahiyesini Beyliğin başkenti ilan etti ve buraya büyük bir kale inşa ettirdi, Beylik güçlendikçe Devletyar'ın bağımsızlık arzusu körüklendi ve Şah'a isyan etti.[3]

Bunun üzerine Şah, Devletyar'ın üstüne bir ordu göndermeye karar verdi, bunun haberini alan Devletyar Enburan ve Şebistan bölgesinde derhal büyük bir kale inşa ettirmeye başladı.Şah sefer için Veli Halifenin oğlu, Mürşid Kullihan Şamlu'ya 6 bin süvariden oluşan bir ordu vererek,Sefere gönderdi.

Ordu Siyah Mansur Beyliğine yaklaşınca, gece kamp kurmaya karar verdi, Devletyar gece ansızın orduya saldırdı ve Şah'ın ordusu büyük bir yenilgi yaşadı. Şerefname'de bu savaştan şöyle bahseder.

'Devletyarın annesi o çetin günde ehersiz bir atın üstünde düşmanı kovalıyordu ve avazı çıktığı kadar önce davullara, davullarını alın diye bağırıyordu, bunun üstüne davulları alındı, bu utanç verici yenilgiden dolayı Şah'ın öfkesini üstüne çekmek istemeyen Safevi ordusundan bazı askerler Geylan valisine sığındı,ancak Şah daha sonra onları geri alarak idam ettirdi.[4]

Şah Abbas döneminde Devletyar 300 subayıyla ele geçirilerek zincire vuruldu ve bir süre sonra idam edildi böylece Beylik yıkıldı.[5]

Kaynakça

  1. ^ Yıldız, Erdal. "Şerefhan Şerefnâme Kürt Tarihi cilt 1" (İngilizce). 25 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Şubat 2021. s 368
  2. ^ Yıldız, Erdal. "Şerefhan Şerefnâme Kürt Tarihi cilt 1" (İngilizce). 25 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Şubat 2021. s 369
  3. ^ Yıldız, Erdal. "Şerefhan Şerefnâme Kürt Tarihi cilt 1" (İngilizce). 25 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Şubat 2021. s 370
  4. ^ Yıldız, Erdal. "Şerefhan Şerefnâme Kürt Tarihi cilt 1" (İngilizce). 25 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Şubat 2021. s 371
  5. ^ Yıldız, Erdal. "Şerefhan Şerefnâme Kürt Tarihi cilt 1" (İngilizce). 25 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Şubat 2021. s 372

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Afşar boyu</span> Oğuz Türklerinin yirmidört boyundan biri

Afşar boyu veya Avşar boyu, Oğuz Kağan Destanı'na göre Oğuzların 24 boyundan biri ve Kaşgarlı Mahmud'a göre Divân-ı Lügati't-Türk'teki yirmi iki Oğuz bölüğünden diye tanımladığı altıncısıdır. Bu boyların Bozoklar kolundan Oğuz Kağan'ın oğlu Yıldız Han'ın dört oğlundan en büyüğü olan Afşar'ın soyundan gelir.

Şerefname Kürt sülalelerinin ayrıntılı tarihçesidir. Şeref Han tarafından 1597 tarihinde Farsça olarak kaleme alınmıştır. Kürt tarihine ilişkin en önemli özgün kaynaklardan biridir.

<span class="mw-page-title-main">Nadir Şah</span> 1. Afşar Devleti Şahı

Nadir Şah Afşar, Afşar İmparatorluğu'nun kurucusu ve ilk hükümdarı olan Türkmen şahtır. İran tarihinin en güçlü hükümdarlarından biri kabul edilip, 1736'dan 1747'deki suikastına kadar Afşar İmparatoru ve İran şahı olarak hüküm sürmüştür. Batı Asya, Güney Kafkasya, Orta Asya ve Güney Asya'da birçok seferde savaşmıştır. Askeri dehası nedeniyle, bazı tarihçiler onu İran'ın Napolyonu veya İkinci İskender olarak tanımlamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Dunbuliler</span>

Dunbuliler, İran'ın Batı Azerbaycan eyaletinde Hoy ve Salmas çevresinde yaşayan Türk dili konuşan Türkleşmiş bir Kürt aşiretidir.

<span class="mw-page-title-main">I. Tahmasb</span> 2. Safevî şahı

I. Tahmasb, Safevî Devleti'nin ikinci hükümdarıdır.

Hezarhesbi, Fadlavi ya da Luristan Atabeyliği, Orta Çağ'da (1148-1424) günümüzün İran'ın Luristan ve Fars eyaletlerinde hüküm sürmüş bir Kürt hanedanlığı. Şeref Han hanedanı Fadluya'nın soyundan geldiği için "Fadlavi" olarak adlandırdı ve hanedanın bir Kürt hanedanı olduğunu belirtmiştir.

Hurşidiler veya Küçük Luristan Atabeyliği, 1184 ile 1597 yılları arasında Luristan ve Çaharmahal ve Bahtiyari eyaletlerini kapsayan bölgede hüküm sürmüş Kürt devletidir. Halkı Kürt ve Lurlar oluşturmaktaydı. Ünlü gezgin Marco Polo buraya da seyahat etmiş ve kurucusunun Şucaedîn Hurşid Kürd, adında bir Kürt beyi olduğunu yazmıştır.

Hoy Hanlığı veya Dunbuli Beyliği, 1210–1799 yılları arasında Hoy şehri ve çevresinde Dunbuli aşireti tarafından kurulmuş Türkleşmiş Kürt hanlıktı. Hanlığın kökeni Eyyubilere dayandırılmaktadır.

Bu listede, tarihte Kürtler tarafından kurulmuş devletler, hanedanlıklar ve otonomiler bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Koçhisar Muharebesi</span>

Koçhisar Muharebesi, Mayıs 1516'da Mardin Kızıltepe yakınlarındaki Dede-Kargın mevkiinde, Bıyıklı Mehmed Paşa komutasındaki Osmanlı ordusu ile Ustaclu Kara Han komutasındaki Safevi ordusu arasında meydana gelmiştir. İki yıldır bölgede hakimiyet mücadelesi veren iki komutanın nihai karşılaşması, Safevi ordusunun önemli komutanlarıyla birlikte imha olmasıyla sonuçlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Botan Emirliği</span> Osmanlı İmparatorluğunda bir Kürt beyliği

Botan Emirliği, 1338-1855 yılları arasında Osmanlı İmparatorluğuna bağlı Güneydoğu Anadolu'da topraklarında bulunan Kürt Emirliklerinden birisidir. Cizre, Şırnak ve Siirt'in Eruh ilçesini içine almaktadır. Emirliğin adını aldığı Bûhtî Kürtleri Orta Çağlarda günümüz Hakkâri ili ile Musul arasında yaşamışlardır. Ayrıca Bûhtî Kürtleri, bazı tarihçiler nezdinde köken olarak Mervani hanedanının kurucusu olan Humeydi Kürtleri ile ilişkilendirilmişlerdir. 16. Yüzyılda yaşamış olan Kürt tarihçi Şerefhan-ı Bitlisi kaleme aldığı Şerefname adlı eserinde; Botan Emirliğinin, isminin cesaret ve savaşçılıklarıyla tanınmış olan Bûhtî aşiretinden aldığını ifade etmektedir. Antropolog Martin van Bruinessen, Botan Emirliğinin askerî gücünün Şıllet ve Çoxsor olarak ikiye ayrıldığını söylemiştir.

<span class="mw-page-title-main">Palu Beyliği</span>

Palu Beyliği, 16. yüzyıl'ın başında günümüz Türkiye sınırları içerisinde yer almakta olan doğu'da Bingöl ile Genç, kuzey'de Karakoçan ile Kiğı, Batı'da Uluova ve güney'de Akdağ ile çevrili Elazığ ilinin Palu ilçesi merkez olmak üzere kurulmuş ve yönetiminde nesep itibarıyla Abbasiler'e dayanan Sancak Beyleri tarafından 19. yüzyıl başlarına kadar yönetilmiş bir Osmanlı Hükümetidir. Osmanlı döneminde “hükümet sancak” olarak yerli hanedanlardan Cemşid Bey'e Yavuz Sultan Selim döneminde evlada intikal edecek şekilde mülkiyet üzere verilmiştir.

Hasankeyf Emirliği, Eyyubiler'in 1260'de dağılmasıyla birlikte bağımsız olan bir emirliktir. Eyyubi Hanedanının Soyundan Gelmektedir Eyyubiler'in dağılmasından sonra kurulan emirlikler arasında en uzun süre varlığını koruyabilenidir. 1462'de Akkoyunlular'ın işgaline uğramıştır ve 1482'de Salih II. Halil'in bölgeyi almasıyla birlikte Akkoyunlu işgalinden kurtulmuştur. 1511'de ise Şah ismail' tarafından kuşatılmış fakat bu kuşatma başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Bunun üzerine Salih II. Halil tuzağa çekilmiş, bölgeyi Ustacalı Mehmet'e bırakmıştır.

Eğil Beyliği veya Eğil Emirliği, Emir Mansur'un neslinden Pir Bedir tarafından, Mirdasi aşireti ile Diyarbakır yöresinde Zazalar ve bazı Kürt aşiretlerinin yardımıyla 1049 yılında kurulan ve günümüz Eğil ve çevresinde hüküm süren beyliktir.

Mahmudi Beyliği, Hoşap'ta hüküm sürmüş Mahmudi aşiretinin kurmuş olduğu Kürt beyliktir. Mahmudi aşiretinin bölgeye nereden geldiği hakkında ihtilaflı bilgiler mevcuttur. Şerefname'de, Karakoyunlular döneminde Kara Yusuf tarafından Şam'dan veyahut Azerbaycan'dan bölgeye getirildikleri yönünde bilgiler yer almaktadır. Ayrıca Mahmudi aşireti reisi Mahmud Ağa'nın Cizre'den, Azerbaycan'a gittikleri ifade edilmiştir.

Hezo Emirleri, 11. yüzyıl ve 16. yüzyıllar aralığında merkezleri Hezo ve Sason olmak üzere Erzen bölgesini ellerinde tutmuş bir Kürt Beyliğidir.

Atak Beyliği Beyliğin kurucusu Zırkanlı Mir Mahmud oğlu Ahmed Bey'dir. Kendisi Şah İsmail'in çağdaşıydı. Şah İsmail Diyarbakır bölgesini istila ederken, Ahmed Bey'in elinden de Atak Kalesi'ni ve çevresindeki nahiyeleri almış, Kaçar oymağına vermişti. Zırkanlılar burayı terk etmek, başka yörelere göç etmek zorunda kaldılar. Bu durum Çaldıran Savaşı'na kadar sürdü.

Gırdıkan Beyliği Bu beylik Hazan Ezraki'nin oğullarından Kabil tarafından kurulmuştur. Zirki Aşiretinin kurduğu dört beylikden biridir.

<span class="mw-page-title-main">Mukri Emirliği</span>

Mukri Emirliği (Mukriyan,Mokri) olarak da bilinen Mukri Emirliği, 15. yüzyılın sonundan itibaren dört yüzyıl boyunca Urmiye gölünün güney ve batısındaki Mahabad ve çevresi bölgelerinde merkezlenmiş bir Kürt emirliğiydi.

Hizan Beyliği (1520-1845) Kürt Beyliği Beylik Hizan, İsabyerd ve Müks bölgelerinden oluşmaktaydı. Bu beyliğin halkı ve aşiretleri 'Nemıran' (ölümsüzler) adıyla tanınmışlardır. Bu adla adlandırılmalarının nedeni şudur:Aşiret ve kabilelerin, Ulufe sahibi olan herhangi bir ferdi öldüğünde, yönetici bu ulufeyi eksisiz olarak, ister küçük ister büyük olsun çocuklarına dağıtırmış; böylece, geçimlerini sağlar,ölmemiş gibi fazlalaşmak ya da eksilmekle durumlarında bir değişiklik olmazmış. Bu nedenle onlara 'ölümsüzler'anlamına gelen 'Nemıran' adı verilmiştir.