Malezya, Güneydoğu Asya’da yer alan, doğu ve batı olarak iki kara parçasına ayrılmış, 13 eyaletten oluşan ve parlamenter monarşi ile yönetilen bir ülkedir. Malezya'da toplam 878 adet ada bulunur.
İngilizce (
Çince, Çin anakarası ve çevresinde yaşayan bir milyardan fazla kişi tarafından konuşulan Eski Çinceden türemiş dillerin oluşturduğu diller grubudur. Dünyadaki her beş kişiden birinin anadili olarak konuştuğu Çince, lehçeleriyle birlikte dünyada en çok konuşulan dildir. Çince ve lehçeleri Büyük Çin olarak adlandırılan Çin anakarası, Hong Kong, Makao, Tayvan ve Malezya, Endonezya, Tayland, Singapur, Myanmar, Vietnam, Güney Kore gibi Doğu ve Güneydoğu Asya ülkelerinde konuşulmaktadır. Çince, dünyanın en çok konuşulan dil olmasına bağlı olarak Birleşmiş Milletler'in altı resmî dilinden biridir. Aynı zamanda Çin, Tayvan, Singapur, Hong Kong ve Makao'nun resmî dilidir.
Endonezce ya da Endonezya dili, Endonezya ve çevresinde yaklaşık 300 milyon kişi tarafından konuşulan Avustronezya dil ailesine bağlı bir dil. Malaycanın standartlaştırılmış bir değişkesi olan Endonezce Endonezya'nın dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesi olmasına bağlı olarak dünyanın en çok konuşulan dillerinden biridir. Tarih boyuncaGüneydoğu Asya takımadaları üzerinde lingua franca olarak kullanılmıştır. 700'den fazla yerel dilin konuşulduğu Endonezya'nı resmî dilidir. 1976-1999 yılları arasında Endonezya hakimiyetine bağlı olarak Doğu Timor'da resmî dil olarak kullanılmış olup daha sonra İngilizce ile birlikte çalışma dili olarak kabul edilmiştir. Kasım 2023'te UNESCO'nun resmî dillerinden biri olarak kabul edilmiştir. Endonezya'nın 1945'te bağımsızlığını ilan etmesinden sonra standartlaştırılmış bir Malayca şivesi olmasına bağlı olarak Endonezce ve Malayca farklı diller olarak kabul edilmelerine rağmen neredeyse aynıdırlar.
Yabancı dil olarak İngilizce eğitimi, anadili İngilizce olmayan kimselere, İngilizce konuşulan ülkelerde veya kendi yaşadıkları ülkelerde verilen İngilizce eğitimidir.
Lingua franca veya geçer dil, ortak bir dili veya lehçeyi paylaşmayan insanların birbiriyle iletişim kurmak için kullandığı ortak dildir. Lingua francalar insan tarihi boyunca, ticari, kültürel, dinî, yönetimsel veya diplomatik gereklilikler dolayısı ile gelişmiş, farklı milletlere mensup bilim insanları ve akademisyenler arasındaki iletişimi sağlamak için de kullanılmıştır.
Brunei, resmî adıyla Brunei Ülkesi, Barışın Ülkesi veya Bruney Darüsselam, Güneydoğu Asya'daki Borneo adasında yer alan sultanlık. Ülkenin tek komşusu Malezya'dır. Başkenti Bandar Seri Begavan'dır. İslami monarşi ile yönetilen ülkenin resmî dili Malaycadır. Ülkenin gelir kaynaklarının başında doğal gaz ve petrol vardır. Ülke ekonomisi Sultan'ın ve Shell'in elindedir. Katar'dan sonra GSMH ölçütüne göre dünyanın en zengin ikinci ülkesi olarak kabul edilmektedir.
Singapur, resmî adıyla Singapur Cumhuriyeti, Güneydoğu Asya'da bir ada ülkesi ve şehir devletidir. Ekvatorun 1 derece (137 km) kuzeyinde, Malay Yarımadası'nın güney ucunda yer alan ülke batıda Malakka Boğazı, güneyde Endonezya'ya bağlı Riau Adaları ve doğuda Güney Çin Denizi ile çevrilidir. Ülke toprakları ana ada olan Singapur adası ile 64 ada ve adacıktan meydana gelir. Biri dışında tüm adacıklar Singapur adasının etrafında yer alır. Arazi ıslahı projeleri sayesinde ülkenin yüzölçümü bağımsızlığını kazandığı günden bu yana %25 artmıştır. Dünyanın en yoğun nüfuslu ikinci ülkesi olan Singapur'un nüfusu 5,7 milyondur. Bu nüfusun yalnızca %61'i Singapur vatandaşıdır. Singapur'un resmî dilleri İngilizce, Malayca, Çince ve Tamilcedir. İngilizce ortak dil olarak kullanılır. Ülkenin çok ırklı yapısı anayasa ile güvence altında alınmıştır ve eğitim, konut ve siyaset alanlarında ulusal politikaları şekillendirmeye devam etmektedir.
Afrikalı Amerikan Yerel İngilizcesi, ABD'de Afrikalı-Amerikalı toplumun büyük kısmının konuştuğu dilin adı.
Amerikan İngilizcesi veya Amerikanca, İngilizcenin çoğunlukla ABD'de konuşulan lehçelerinin bütünüdür. Dünyada anadili İngilizce olanların yaklaşık üçte ikisi Birleşik Devletler'de yaşamaktadır.
Ethnologue verilerine göre Çin'de toplam 298 yaşayan dil konuşulmaktadır. Bu dillerin birçoğu, Çin'deki tanınmış etnik gruplar tarafından konuşulur. Çin'deki en yaygın dil yedi ana lehçe grubuna bölünür ve Hanyu olarak bilinir. Çin'de bu dille ilgili çalışmalar, kendine özgü bir akademik disiplin olarak düşünülmektedir. Hanyu kapsamına giren lehçe grupları, birbirinden hem morfolojik hem de fonetik açıdan o kadar çok farklılık gösterir ki farklı bölgelerde konuşulan lehçeler karşılıklı olarak anlaşılmaz. Çince, Moğolca, Tibetçe, Uygurca ve Zhuangca, Çin'de en çok öğrenilen ve hükûmetten en çok destek gören dillerdir.
Çin asıllı Singapurlular ya da Singapur Çinlileri, kısmen ya da tamamen Çin kökenli Singapur vatandaşlarıdır. Bir yüzyıldan fazla kültürel uzaklaşmanın ardından ve Çin diasporasının üyeleri olarak Çin asıllı Singapurlular, kıta Çinlilerinden oldukça farklıdır. Etnik açıdan birbirine benzeseler de Singapur Çinlileri tipik olarak batılaşmıştır ve İngilizceyi anadil olarak konuşurlar.
Tok Pisin, Papua Yeni Gine'nin en çok kullanılan ve resmi kreol dildir. Ancak, Batı, Körfez, Merkez, Oro Eyaleti ve Milne Körfezi İllerinin bazı bölgelerinde, Tok Pisin kullanımı daha kısa bir tarihe sahiptir ve özellikle yaşlı insanlar arasında daha az yaygındır. Muhtemelen ticaret amaçlı bir pidgin olarak gelişmesine rağmen, Tok Pisin kendi başına ayrı bir dil haline gelmiştir. Dil, genellikle İngilizce konuşurları tarafından "Yeni Gine Pidgini" veya "Pidgin İngilizce" olarak adlandırılır.
Alıntı kelime veya alıntı sözcük bir dilden başka bir dile çevrilmeden geçmiş sözcüktür. Alıntı sözcükler, ortak bir kökene sahip oldukları için iki veya daha fazla dilde birbirlerine benzer olan soydaş sözcüklerden farklıdır. Ayrıca başka bir dilden geçmiş olan, ancak geçerken o dile çevrilmiş, calque olarak adlandırılan sözcükler de alıntı olarak sınıflandırılmaz.
Singapur Ulusal Üniversitesi,, Singapur'da bulunan bir araştırma üniversitesidir. Üniversite, 1905 yılında kurulmuş olup ülkenin en eski ve en büyük üniversitesidir. Ana kampüsü güneybatıda Kent Ridge'de yer almaktadır. Yaklaşık 35.000'den fazla öğrencisi bulunmaktadır.
Evrensel dil, toplumdilbilimde coğrafi olarak yaygın olan ve farklı dil topluluklarının üyelerinin iletişim kurmasını mümkün kılan bir dildir. Bu terim aynı zamanda Esperanto gibi inşa edilmiş uluslararası yardımcı dillere atıfta bulunmak için de kullanılabilir.
Millî dil veya ulusal dil, bir ulusla fiili veya hukuken bir bağlantısı bulunan dildir. Bir ülkenin topraklarında birinci dil olarak konuşulan bir veya daha fazla dil, gayri resmi olarak veya mevzuatta ülkenin ulusal dilleri olarak belirtilebilir. Ulusal diller 150'den fazla dünya anayasasında belirtilmiştir.
Çİngilizce, ya bir Çin dilinden etkilenen ya da kötü bir şekilde tercüme edilen sözlü veya yazılı İngilizce için kullanılan bir terimdir. Hong Kong, Makao, Guangdong ve Guangşi'de Çİngilizce terimi esas olarak Kantonca etkisindeki İngilizceyi ifade eder. Bu terim genellikle Çince bağlamlarda dilbilgisine aykırı veya anlamsız İngilizceye uygulanır ve aşağılayıcı veya küçümseyen çağrışımlara sahip olabilir. Bu fenomeni tanımlamak için kullanılan diğer terimler arasında "Çince İngilizcesi", "Çin İngilizcesi", " İngirizce" ve "Çinlileştirilmiş İngilizce" yer alır. Bir Çin İngilizce değişkesinin ne ölçüde var olduğu veya meşru olarak kabul edilebileceği hala tartışmaya açıktır.
Brunei'nin resmî devlet dili, Malezya ve Endonezya'daki standartların temelini oluşturan aynı lehçe olan Standart Malayca olmasına rağmen Brunei'de konuşulan çeşitli diller mevcuttur. Resmî dil olan Malaycanın kullanımı, 29 Eylül 1959'da Brunei'nin 1959 anayasasının imzalanmasıyla yürürlüğe girmiştir.
Resmî yazı sistemi, ülkelerin, eyaletlerin ve diğer yetki alanlarının anayasalarında veya diğer geçerli yasalarında resmi olarak özel olarak belirlenmiş bir yazı sistemidir. Resmi bir dile benzer şekildedir ama resmi bir yazı sistemi çok daha nadirdir. Öncelikle resmi bir dilin pratikte iki veya daha fazla yazı sistemiyle yazıldığı durumlarda kullanılır. Bu dillerde yazı kullanımı genellikle kültürel veya siyasi çağrışımlara sahip olduğundan, resmi bir yazı sisteminin ilan edilmesi bazen kültürü veya siyaseti ya da her ikisini birden etkileme amacı taşıdığı gerekçesiyle eleştirilir. İstenen etkiler arasında eğitim, iletişim ve hayatın diğer bazı yönlerinin kolaylaştırılması da yer alabilir.