İçeriğe atla

Sinüs (anatomi)

Sinüs ya da girit, herhangi bir organ veya dokuda bulunan boşluk veya açıklık. Sinüs kelimesi günlük hayatta genellikle burunda bulunan paranazal sinüsleri anlatmak için kullanılır.

Sinüs dokusu
Sinüs ameliyatı

Etimoloji

Sinus, Latincede "körfez", "cep" anlamlarına gelir.

Paranazal sinüsler

Kafatasında burun boşlukları çevresindeki kemiklerin içinde bulunan ve burun boşluklarına açılan kemik boşlukları paranazal sinüs olarak tanımlanır.

Sinüzit

Sinüzit, yüz sinüsleri yüzeyindeki mukoza zarının iltihaplanması sonucu ortaya çıkan hastalıktır. Burun mukoza iltihabı ya da diş çürüğünden kaynaklanan üst çene kemiği iltihaplanmasından ileri gelir.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Burun</span> koku alma organı

Burun, anatomik olarak hayvan ve insan yüzü üzerinde alınla üst dudak arasında bulunan, dışa çıkıntılı, iki delikli koklama ve solunum organıdır. İnsan burnu ve hayvan burnu arasında birçok anatomik farklar bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Alın</span> kaşların üstü ile saç bitimi arasındaki bölge

Alın yüzün bir parçasıdır ve kaşların üstünden saç bitimi başlangıcına kadar olan bölgeyi kapsar.

Dekonjestan, burun tıkanıklıklarını gidermek için kullanılan geniş bir ilaç sınıfıdır. Birçok farklı ilacı içeren bu sınıf ilaçlar genellikle, nazal yollardaki sümükdokulardaki şişlikleri azaltarak çalışırlar. Bu ajanlar genellikle burundan veya ağızdan (oral) verilerek kullanılırlar. Oral dekonjestanlara örnek olarak psilistin ve fenilefrin verilebilir.

Yutak veya farinks, sindirim kanalının, ağız ve burun boşluğunun arkasında yer alan bölümüdür.

<span class="mw-page-title-main">Mukoza</span> İçi boş organların içini kaplayan koruyucu tabaka

Mukoza veya sümükdoku bazı iç organlar ve dışarıya açılan boşluklarda en dış katmanı oluşturan, ektodermik kökenli, kaplayıcı, sümük (mukus) salgılayan zar. Epitel bir yapıdır. Emilim ve salgılamada görev alırlar.

<span class="mw-page-title-main">Ağız</span> Gıda alan alimentary kanalının ilk bölümü

Ağız, sindirim sisteminin giriş boşluğudur. Bu boşlukta, diş arkları ve dil bulunur.

<span class="mw-page-title-main">Sinüzit</span>

Sinüzit, yüz sinüsleri yüzeyindeki mukoza zarının iltihaplanması sonucu ortaya çıkan hastalıktır. Burun mukoza iltihabı ya da diş çürüğünden kaynaklanan üst çene kemiği iltihaplanmasından ileri gelir. Burundaki biçim bozuklukları ve polipler sinüzit oluşumunda yardımcı etkenlerdir.

<span class="mw-page-title-main">Os frontale</span>

Os frontale, bu tek kemik kafanın ön kısmını meydana getirir. Alın kemiği bir yandan kafa boşluğunun ön bölümünün büyük bir kısmını ve göz çukurunun üst kısmını meydana getirir.Kemik iki ana parçadan oluşmaktadır: Dikey sedef parça ve göz-çukuru burun parçası

<span class="mw-page-title-main">Kafatası</span> omurgalıların kafasında bulunan kemik yapı

Kafatası, omurgalılarda başı oluşturan kemik bir yapıdır. Yüzün yapılarını destekler ve beyin için koruyucu bir boşluk sağlar. Kafatası iki bölümden oluşur: kranyum ve mandibula. İnsanlarda bu iki kısım, nörokranyum ve en büyük kemiği olarak mandibulayı içeren viscerocranium'dur. Kafatası, iskeletin en ön kısmını oluşturur ve bir sefalizasyon ürünüdür - beyni ve gözler, kulaklar, burun ve ağız gibi çeşitli duyusal yapıları barındırır. İnsanlarda bu duyusal yapılar yüz iskeletinin bir parçasıdır.

<span class="mw-page-title-main">Maksilla</span>

Üst çene kemiği, maksilla veya maxilla, iskeletin yüz bölümünde Altçene kemiğinden sonraki en büyük alanı kaplayan ve çift olan bu kemik, göz çukuru, burun boşluğu ve ağız boşluğu gibi boşlukların meydana gelmesine yardım eder. Üst çene kemiğinin içinde üstçene kemiği giriti denilen büyük bir boşluk vardır. Üst çene kemiğinde, tabanı burun boşluğuna bakan bir piramit şeklinde üstçene kemiği gövdesi denilen bir cisim vardır. Ayrıca kemiğin elmacık çıkıntısı, alın çıkıntısı, diş yuvası çıkıntısı ve damak çıkıntısı denilen dört çıkıntısı, üst, ön, alt ve arka olmak üzere dört kenarı vardır.

<span class="mw-page-title-main">Kafa</span> organizmanın bir parçası

Kafa veya baş, anatomide hayvan ve insanların en rostral bölümünde bulunan, genellikle beyin, göz, kafatası, kulak, burun ve ağızı içeren kısımdır.

Sinüs, kafatasında burun boşlukları çevresindeki kemiklerin içinde bulunan ve burun boşluklarına açılan kemik boşlukları. Genellikle doğumdan sonra gelişerek ortaya çıkan sinüsler, mukoza ile döşeli olup sağlıklı şartlarda içlerinde hava bulunur. Bu boşlukların kafa ağırlığını azaltmak, ses rezonansına katkı sağlamak, solunum havasını nemlendirme, havanın içindeki partiküller ile organizmaları temizleme ve ısıtma gibi görevleri vardır.

<span class="mw-page-title-main">Etmoid kemik</span>

Etmoid kemik ya da kalbursu kemik, burun boşluğunu beyinden ayıran, kafatasında bulunan bir kemiktir. Burunun üst kısmında ve yörüngemsilerin arasında bulunur. Bu küpsel kemik süngerimsi yapıda olduğu için hafiftir. Etmoid kemik, göz çukurlarını oluşturan kemiklerden biridir.

<span class="mw-page-title-main">Empiyem</span>

Empiyem, vücudun doğal boşluklarına irin toplanmasıdır. Çok tehlikeli bir yangı şeklidir.

<span class="mw-page-title-main">Ankylosauria</span> kuş kalçalı dinozor grubu

Ankylosauria, kuş kalçalı (Ornithischia) dinozorların bir grubudur. Dört ayağıyla hareket eden ve kemik plakalardan oluşmuş zırhlı bir otçullardır. Ankilozorlar, orta Jura'da ortaya çıkmıştır ve Kretase'de dünyanın her yerine dağılmıştır. Grup genellikle Nodosauridae ve Ankylosauridae olarak iki ana gruba ayrılır.

Epidural apse, merkezî sinir sisteminin epidural boşluğunda bulunan irin ve bulaşıcı materyallerin toplanması anlamına gelir. Beyin veya omuriliğe komşu olması nedeniyle, epidural apseler zayıflık, ağrı ve felce neden olma potansiyeline sahiptir.

<span class="mw-page-title-main">Anozmi</span>

Anozmi veya koku kaybı, bir veya daha fazla kokuyu algılama yeteneğinin kaybedilmesi. Anozmi geçici veya kalıcı olabilir. Bazı kokulara veya tüm kokulara karşı duyarlılığın azalmasını kapsayan hipozmiden farklıdır. Bazı insanlar belirli bir koku için anozmik olabilir, bu durum "spesifik anozmi" olarak bilinir. Doğumdan koku duyusunun yokluğu konjenital anozmi olarak adlandırılır.

<span class="mw-page-title-main">Bosma arini mikroftalmi sendromu</span>

Bosma arini mikroftalmi sendromu, otosomal dominant yolla aktarılan kalıtsal bir sendromdur; göz ve burun bulguları ön plandadır.

<span class="mw-page-title-main">Mukor</span>

Mukor, doğada çürüyen bitkilerde ve ekmek küfünün içeriğinde bulunan normalde hastalık yapamayan (saprofit) fakat vücut direncinin bozulduğu durumlarda hastalık yapan (çıkarcı) bir maya mantarıdır. Burun ve üst solunum yollarının nekrozlu-ülserli lezyonlarının en önemli nedenlerinden biridir. Özellikle ketoasidozlu diabet hastalarında, nötropenisi olanlarda, deri yaralarının oluştuğu travmalarda ve eroin bağımlılarında önemlidir. Lenfomalar, karaciğer sirozu, böbrek yetmezliği, geniş yanıklar, beslenme bozuklukları ve organ transplantasyonları başlıca risk faktörleridir. Organizmaya sindirim ya da solunum yoluyla giren etken, özellikle üst solunum yollarında yerleşir. Burun mukozasından paranazal sinüslere ve elmacık kemiğine doğru genişleyen nekrotik lezyonlar oluşur; damak delinmesi (perforasyon) ile ağız boşluğuna açılabilir. Yukarıya doğru gelişen enfeksiyon göz yuvasına (orbita) ve beyine ulaşabilir, kafadaki sinirleri etkileyebilir, beyindeki büyük toplardamar olan kavernöz sinüs’te tromboz gelişebilir. Aspergillus gibi atardamar çeperlerinin içine girerek yerel arterit oluşturabilen mantarların başında gelir. Beyin damarlarının çeperlerine girerek tromboza ve beyin infarktlarına yol açar; felçler, konuşma bozuklukları (afazi) ve epileptiform nöbetler görülür. Rinoserebral mukor'un prognozu kötüdür.

Oftalmik sinir, trigeminal sinirin üç dalından biridir. Göze,alın derisine ve ön taraf saçlı deriye duyusal innervasyon sağlayan üç dalı vardır.