İçeriğe atla

Sima taşları

Sima taşları, antik dönemlerden günümüze kadar uzanan tarihi bir yapı malzemesidir. Bu taşlar, özellikle çatıların kenarlarını süslemek ve suyun tahliye edilmesini sağlamak amacıyla kullanılmıştır. Sima taşları, Antik Yunan, Roma ve diğer medeniyetlerin yapılarında sıkça bulunmuş ve bu yapıların estetik açıdan zenginleştirilmesinde önemli bir rol oynamıştır.

Sima taşları, çeşitli malzemelerden yapılabilirdi. Genellikle kil, taş veya mermer kullanılırdı. Bu malzemeler, taşın dayanıklılığına ve estetik potansiyele bağlı olarak seçilirdi.

Bu taşların işlevi, çatıların suları tahliye etmesini sağlamaktı. Çatıların kenarlarını çevreler ve suyun binanın duvarlarına veya temeline zarar vermesini engellerdi. Aynı zamanda, sima taşları yapıların çatılarını desteklerdi.

Ancak sima taşları sadece işlevsel değildi, aynı zamanda estetik açıdan da büyüleyiciydi. Bu taşlar sıkça figüratif oymalar, kabartmalar veya karmaşık desenlerle süslenirdi. Antik Yunan'da, bu taşlar mitolojik figürler, bitki motifleri, hayvanlar ve geometrik desenlerle dekore edilirdi.

Sima taşları, sadece yapıların çatılarını tamamlamakla kalmaz, aynı zamanda antik dönemin zanaatkarlık ve sanatsal yeteneklerinin bir ifadesi olarak da önemlidir. Bu taşlar, geçmiş medeniyetlerin zenginliklerini ve zarafetini yansıtan önemli sanat eserleridir. Bugün bile arkeologlar ve tarihçiler, bu taşları inceleyerek geçmişin güzelliklerini ve ustalığını keşfetmektedir.

Sima taşları, antik dönemlerden günümüze kadar gelen bir mirasın bir parçasıdır ve bu taşlar, tarih ve sanat tutkunlarının hala büyük ilgisini çekmektedir. Bu taşlar, yapıların çatılarını süsleyen ve işlevsel bir unsur olarak kullanılan tarihi bir yapı malzemesi olarak büyük bir öneme sahiptir.[1]

Tarihi

Sima taşları, antik dönemlerde başlayarak Ortaçağ'a kadar önemli bir yapı malzemesi olarak kullanıldı. Özellikle Antik Yunan ve Roma dönemlerinde bu taşlar yoğun bir şekilde kullanıldı. Antik dönemlerdeki yapılar, sima taşları sayesinde hem işlevsel hem de estetik açıdan zenginleştirildi.

Sima taşları, sadece antik dönemlerde değil, aynı zamanda Orta Çağ ve sonraki dönemlerde de kullanılmaya devam etti. Bu taşlar, mimari mirasın bir parçası olarak günümüze kadar ulaşmıştır. Özellikle antik yapıların restorasyonunda ve korunmasında sima taşları büyük bir öneme sahiptir.

Bugün bile sima taşları, tarih ve sanat meraklılarının ilgisini çeken önemli yapı malzemeleridir. Arkeologlar ve tarihçiler, bu taşları inceleyerek geçmiş medeniyetlerin zanaatkarlığını ve estetik anlayışını anlamaya çalışır. Aynı zamanda, sima taşları antik dönemin izlerini taşıyan önemli tarihî eserlerdir.[2]

Malzemeler ve Yapım

Antik dönemlerde sima taşları için çeşitli malzemeler kullanılırdı. Bu malzemelerin başında kil, taş ve mermer gelirdi. Malzeme seçimi, taşın dayanıklılığına ve yapıların estetik ihtiyaçlarına bağlı olarak yapılırdı. Özellikle mermer sima taşları, zengin bir görünüm sunması nedeniyle sıkça tercih edilirdi.

Sima taşlarının imalatı antik dönemlerden bu yana özenle gerçekleştirilen bir zanaatkarlık işidir. İşte bu taşların imalatı ve kullanımı hakkında daha fazla detay:

Malzeme Seçimi: İmalatta kullanılacak malzeme seçimi büyük önem taşır. Genellikle kil, taş veya mermer kullanılır. Mermer sima taşları özellikle estetik açıdan göz alıcı olmaları nedeniyle tercih edilirdi. Malzeme seçimi, taşın dayanıklılığına ve dekoratif potansiyele bağlı olarak yapılırdı.

Şekillendirme: İmalat süreci, seçilen malzemeyi şekillendirmeyi içerirdi. Taşlar, genellikle dikdörtgen veya yarım daire şeklinde kesilirdi. Bu kesimler, çatıların kenarlarını tamamlamak için kullanılmak üzere tasarlanırdı.

Oyma ve Kabartma: Sima taşları, genellikle figüratif oymalar, kabartmalar veya desenlerle süslenirdi. Bu süslemeler mitolojik figürler, bitki motifleri, hayvanlar ve geometrik desenler içerebilirdi. Zanaatkarlar, bu detayları ustalıkla taşın yüzeyine eklerdi.

Yapıştırma ve Tamamlama: Sima taşları, çatıların kenarlarını çevreler ve çatının son katmanını oluştururdu. Bu taşlar genellikle birbirine yapıştırılır veya çivilenirdi. Çatı yapımının son aşamasında eklenirler ve çatının su tahliyesini sağlarlar.

Koruma ve Bakım: Sima taşları, dış hava koşullarına maruz kaldıklarından zamanla aşınabilirler. Bu nedenle, tarihi binaları korumak ve sima taşlarını bakımlı tutmak önemlidir. Restorasyon projeleri sırasında, hasar görmüş taşlar onarılır veya yeniden yapılır.

İşlevsellik

Sima taşlarının temel işlevi, çatıların suyunu tahliye etmektir. Bu taşlar, çatıların kenarlarını çevreler ve suyun binanın duvarlarına veya temeline zarar vermesini engeller. Aynı zamanda, çatının kenarlarını destekler ve çatının sağlam kalmasını sağlar.[3]

Sonuç

Sima taşları antik dönemlerden bugüne kadar gelen tarihi bir mirasın parçasıdır. Hem işlevsel hem de estetik açıdan büyük bir öneme sahip olan bu taşlar, yapıların çatılarını tamamlamanın yanı sıra sanatsal eserlere dönüşmüştür. Bu taşlar, geçmişin güzelliklerini ve zanaatkarlığını günümüze taşıyan önemli yapı malzemelerindendir.

Kaynakça

  1. ^ Wynn Ann Wells-Mourre. "Cornice in Architecture: Overview & Types". 3 Kasım 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Kasım 2023. 
  2. ^ "What is a cornice in Greek architecture?". Quora (İngilizce). Erişim tarihi: 6 Kasım 2023. 
  3. ^ "Cornice | Moulding, Decoration & Design | Britannica". www.britannica.com (İngilizce). 20 Şubat 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Kasım 2023. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Mozaik</span>

Sanatta mozaik; bir yüzeyin, farklı renklerdeki küçük parçacıkların yan yana getirilmesi yöntemiyle süslenmesi ve bu şekilde üretilmiş eserdir. Taş, cam, tuğla, metal veya deniz kabuğu gibi çok çeşitli malzemelerden mozaik yapılabilir. Kakmacılıktan farklı olarak, mozaik sanatında parçacıklar yüzeydeki çukurcuklara yerleştirilmez, yüzeye yapıştırıcı ile tutturulur.

<span class="mw-page-title-main">Heykel</span> taş, tunç, bakır, kil, alçı vb. maddelerden yontularak, kalıba dökülerek veya yoğrulup pişirilerek biçimlendirilen eser, yontu

Heykel ya da yontu, sanatsal bakış açısıyla meydana getirilmiş üç boyutlu formlara denir. Heykel temelde mekânın kapsanması, kavranması ve mekân ile ilişki kurulması ile ilgilenir.

<span class="mw-page-title-main">Beton</span> kompozit yapı malzemesi

Beton, çakıl, kum gibi "agrega" denilen maddelerin bir bağlayıcı madde ve su ile birleştirilmesinden meydana gelen inşaat yapı taşıdır.

<span class="mw-page-title-main">Knidos</span> Muğlanın Datça ilçesinde bulunan, Karya dönemine ait antik yerleşim

Knidos, Muğla'nın Datça ilçesinde bulunan, Karya dönemine ait antik yerleşimdir.

<span class="mw-page-title-main">Çatı</span> Bir binanın en üst bölümü

Çatı, bir binanın en üst bölümüdür. Esas olarak binanın hava şartlarından korunması için yapılır.

<span class="mw-page-title-main">Kabartma</span>

Kabartma veya diğer adıyla rölyef, yüzey üzerine yapılan yükseltme ya da çökertmelere denir.

<span class="mw-page-title-main">Malzeme bilimi</span> yeni malzemelerin keşfi ve tasarımı ile ilgilenen disiplinlerarası alan; öncelikli olarak katıların fiziksel ve kimyasal özellikleriyle ilgilidir

Malzeme bilimi, malzemelerin yapı ve özelliklerini inceleyen, yeni malzemelerin üretilmesini veya sentezlenmesini de içine alan disiplinlerarası bir bilim dalıdır.

<span class="mw-page-title-main">Hierapolis</span> Denizlide bir antik Roma kenti

Hierapolis, Pamukkale (Denizli) yakınlarında bulunan ve Frigler döneminde ana tanrıça Kibele kültünün merkezlerinden biri olarak faaliyet göstermiş bir antik kenttir. Antik coğrafyacı Strabon ile Ptolemaios verdikleri bilgilerde, Karia bölgesine sınır olan Laodikeia ve Tripolis kentlerine yakınlığı ile Hierapolisin bir Frigya kenti olduğunu ileri sürülmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Mermer</span> heykel ve yapı malzemesi olarak yaygın olarak kullanılan katmansız metamorfik kaya

Mermer, metomorfizma olayı sonucunda kalker ve dolomitik kalkerlerin yeniden kristalleşmesiyle meydana gelmiş bileşimdir. Bileşimlerinin %90-98'i CaCO3'ten (Kalsiyum karbonat) oluşmaktadır. Düşük oranda MgCO3 (Magnezyum karbonat) içermektedir. CaCO3 kristallerinden oluşan mermerlerde esas mineral “Kalsit” tir. Aynı zamanda az miktarda silis, silika, feldspat, demiroksit, mika, fluorin ve organik maddeler bulunabilir. Renkleri genellikle beyaz ve grimsidir. Fakat yabancı maddeler nedeniyle sarı, pembe, kırmızı, mavimtırak, esmerimsi ve siyah gibi renklerde de olabilirler. Mikroskop altında incelendiğinde, birbirine iyice kenetlenmiş "Kalsit Kristalleri"nden oluştuğu görülür.

<span class="mw-page-title-main">Ankara Etnografya Müzesi</span> Ankara, Türkiyede bir müze

Ankara Etnografya Müzesi, Ankara'nın Altındağ ilçesinde bulunmaktadır. Kurtuluş Savaşı'nda cuma namazlarının kılındığı eski adı Namazgâh Tepesi olan yerde kuruldu. Önceleri Arkeoloji Müzesi olarak kullanılması düşünülmüş, sonra Resim Heykel Müzesi olmasına karar verilmiş, açılış töreninden sonra bugünkü işlevine kavuşmuştur.

<span class="mw-page-title-main">İnce Minareli Medrese</span>

İnce Minareli Medrese, Konya ili, Selçuklu İlçesi'nde, Alaaddin Tepesi'nin batısındadır. Selçuklu Sultanı II. İzzeddin Keykavus devrinde Vezir Sahip Ata Fahrettin Ali tarafından, hadis ilmi öğretilmek üzere 663 H.(1264 M.) yılında inşa ettirilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Yönlendirilmiş yonga levha</span> rutubete ve darbeye dayanıklı ahşap malzeme

Yönlendirilmiş yonga levha yonga levhalar, rutubete darbeye dayanıklı ahşap malzemedir.

<span class="mw-page-title-main">Kiremit</span> pişmiş topraktan yapılmış çatı kaplaması

Kiremit, esas olarak terakota ve kayrak'tan yapılmış çatı örtüsü. Beton, metal ve plastik gibi modern malzemeler de kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Kontrplak</span>

Kontrplak, yoğun olarak inşaat sektöründe kullanilan bir orman ürünüdür. Suya dayanıklılığı ve yüksek mukavemeti bu sektör için önemlidir. Özellikle beton kalıplarının hazırlanmasında kullanılır. Brüt kalıp olarak da nitelendirilen sıvasız kalıp sistemleri için çok uygun bir malzemedir.

<span class="mw-page-title-main">Viktorya mimarisi</span>

Viktorya mimarisi, 19. yüzyılın ortalarından sonlarına uzanan bir mimari tarz dizisidir. Adını, Victoria devrinde 1837-1901 yılları arasında Britanya İmparatorluğu'na hükmeden kraliçe I. Victoria'dan alır.

<span class="mw-page-title-main">Aziziye Camii</span> Konya, Türkiyede bir cami

Aziziye Camii, Konya'da 17. yüzyıl Osmanlı dönemine ait tarihi camidir.

<span class="mw-page-title-main">Antik Yunan mimarisi</span>

Antik Yunan mimarisi, Yunanca konuşan insanların, Yunan anakarası, Mora, Ege Adaları ile Anadolu ve İtalya'daki kolonilerde MÖ 9. Yüzyıl ile MS 1. Yüzyıl arasında geliştirdiği mimari tarzdır.

<span class="mw-page-title-main">Kazlı Çeşme</span> İstanbulda çeşme

Kazlı Çeşme, İstanbul'un Zeytinburnu ilçesinde bulunan ve adını aynasındaki kaz kabartmasından alan klasik üslupta bir Osmanlı çeşmesi.

Plarting, "Plaster art" ifadesinden türemiştir. "Plaster art", Türkçede genel olarak "alçı sanatı" olarak karşılık bulur. Alçı sıvayı geleneksel tekniklerin ötesine taşıyan Plarting ise duvar sanatının bir türüdür. Bu sanat türüne uygun olarak formüle edilen sıvayı başlıca malzeme olarak kullanarak, duvar üzerine görsel sanat eserleri uygulamayı ifade eder. Plarting uygulamaları için Türkiye'de Terraper gibi az sayıda markanın dekoratif sıva ürünlerinden ve uygulama aparatlarından faydalanılmaktadır. Bu tür sıvalar kalıplara dökülebilir veya doğrudan yüzeye uygulanabilir, bu da sanatçılara ve zanaatkarlara detaylı işçilikle çeşitli formlar ve dokular yaratma imkanı sağlar.

<span class="mw-page-title-main">Antik Roma'da mühendislik</span>

Antik Roma mühendisliği, tarihte eşine az rastlanır bir teknik beceri ve pratik zekanın ürünüdür. Bu mühendislik başarısı, Roma İmparatorluğu'nun genişlemesini, şehirleşmesini ve sosyal yaşamını şekillendirmiş ve modern dünyanın mühendislik prensiplerine ilham vermiştir.