İçeriğe atla

Sic

Sic, "böyle" veya "bu şekilde" ve uzun hali ile ("sic erat scriptum") "böylece yazılmış" anlamına gelen Latince bir sözcük. Yazımda genellikle köşeli parantez içinde eğik yazı ile [sic] şeklinde gösterilir ve kendisinden önce gelen kelimenin, deyimin ya da imlâ işaretinin okunan metinde hatalı yazılmadığını; orijinal metne sadık kalındığını belirtir.[1]

Etimoloji

Latince sözcüğün aslı uzun i harfi ile sīc şeklinde yazılıyor ve İngilizcedeki "seek" sözcüğü gibi (IPA /'sik/) okunuyordu. Ancak zamanla İngilizceleşti ve "sick" (/'sɪk/) şeklinde okunmaya başlandı. Bazen Batılı dillerde hatalı olarak, sic sözcüğünün bir kelime grubunun akronimi olduğu düşünülür. Bu sözcük gruplarına örnek olarak İngilizce "spelling is correct" (yazılış doğrudur), "spelled incorrectly" (hatalı yazılış), "same in copy" (kopyada da aynı), "spelling intentionally conserved" (yazılış kasten muhafaza edilmiştir), "spelling included" (yazılışı kapsar), "said in context" (metinde öyle yazılı) ve Fransızca "sans intention comique" (espri amaçlı değildir) verilebilir.

Kullanım

sic sözcüğü genellikle tarihi metinlerden alıntı yapıldığında ya da bir kelimenin yaygın olmayan bir kullanılışı ile karşılaşıldığında kullanılır. Bazen de bir metindeki yazım hatasını alaya almak için kullanılır.

"The House of Representatives shall chuse [sic] their Speaker ... (Temsilciler Meclisi kendi Sözcüsünü seçmelidir ...)" ABD Anayasası'ndan yapılan bu alıntıda "choose" (seçmek) fiilinin eski bir kullanımı olan "chuse" kullanıldığından, alıntıyı yapan kişi kendisinin bir yazım hatası yapmadığını, orijinal metindeki ifadenin böyle olduğunu vurgulamak için sic ibaresini yerleştirmiştir.

Eğer bir alıntı, yeniden alıntılandıysa, sic ibaresini kimin koyduğu anlaşılmayabilir. Bu gibi durumlarda alıntı sonunda "(köşeli parantezli ifade metnin orijinalinde mevcuttur)" benzeri bir uyarı konulabilir.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. ^ Wilson, Kenneth G. The Columbia Guide to Standard American English. <http://www.bartleby.com/68/67/5467.html 11 Aralık 2007 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.> Columbia University Press, 1993.

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Latince</span> İtalik ailesinin neredeyse soyu tükenmiş Hint-Avrupa dili

Latince, Hint-Avrupa dil ailesinin İtalik koluna ait bir dildir.

<span class="mw-page-title-main">Kitâb-ı Mukaddes</span> Yahudiliğin ve Hristiyanlığın kutsal metinlerini oluşturan kitapların kanonik bir koleksiyonu

Kitâb-ı Mukaddes, Mukaddes Kitap veya Kutsal Kitap, Eski Ahit ve Yeni Ahit'i kapsayan, Hristiyan inanışının temelini oluşturan ve Hristiyanlarca kutsal sayılan kitaptır.

<span class="mw-page-title-main">Fince</span> Sondan eklemeli Finlandiyanın resmi dili

Fince (

Libretto, opera, operet, oratoryo, bale, müzikal, mask gibi müziksel sahne eserlerinin metinlerine verilen ad. Hristiyan dinî ayinlerinde sesle şarkı şeklinde söylenen dua, ilahi, kantata vb. için yazılan metinlere de libretto denilmektedir.

Asterisk, yıldız imi veya yıldız işareti, tipografik bir sembol veya gliftir. İsmini yıldız biçimine olan benzerliğinden alır. Asterisk ismi de geç Latince asteriscus yani "küçük yıldız"dan gelir. Bunun kökeni ise aynı anlama gelen Yunanca asteriskos sözcüğüdür. Bilgisayar bilimleriyle uğraşanlar genellikle işareti İngilizce yıldız anlamına gelen star sözcüğü ile anarlar. Zaman zaman yanlış biçimde asteriks (asterix) olarak anılır.

<span class="mw-page-title-main">Salatalık</span> bir bitki

Hıyar veya salatalık, kabakgiller (Cucurbitaceae) familyasından bir bitki türü ve meyvesine verilen ad. Ana yurdunun Kuzey Hindistan olduğu sanılan bitkinin tarımı çok eski dönemlerden beri yaygın olarak yapılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Tırnak işareti</span> noktalama işareti

Tırnak işareti, bir noktalama işaretidir. Kelime veya kelime gruplarının bir başına bir de sonuna gelecek şekilde kullanılır. Tırnak işareti içindeki bir cümlede yeniden tırnak içine alınması gereken sözler tek tırnak işareti içine alınır.

Ayraç ya da parantez, bir noktalama işareti. Yay, köşeli ve çengelli parantez olmak üzere başlıca 3 çeşidi vardır. Bunun haricinde yatık V şeklinde parantezlere de rastlanır. Türkçede parantez sözcüğüyle çoğunlukla yay parantez kastedilir.

Köşeli ayraç veya köşeli parantez, bir noktalama işareti.

Kısaltma, herhangi bir sözcük veya sözcük grubunu oluşturan harflerin bir kısmı kullanılarak oluşturulmuş kısa sözcük. Kısaltmalar tek bir harften oluşabildiği gibi, harf ve noktalama işaretlerinden veya noktalama işareti olmaksızın yan yana dizilmiş harflerden de meydana gelebilir.

<span class="mw-page-title-main">Japonca</span> Doğu Asya dili

Japonca, Japonlar tarafından konuşulan Japon dil ailesine bağlı bir dildir. Başta Japonya ve Japon diasporasındakiler olmak üzere yaklaşık 128 milyon kişi tarafından konuşulmaktadır. Japonya'da de facto millî dil olarak kabul edilip Palau'da tanınmış azınlık dilidir.

<span class="mw-page-title-main">Kavanoz</span>

Kavanoz, plastik ve cam gibi maddelerden yapılmış ağzı geniş, çeşitli boylarda kap.

Halk Latincesi, Latin dilinin halk lehçelerinin ve sosyolektlerini kapsayan bir genel terimdir. Bu farklı lehçeler Orta Çağların başlarında birbirlerinden farklılaşarak 9. yüzyılda Latin dillerine dönüştüler.

Yunancanın romanizasyonu, genelde Yunan alfabesi ile yazılan Yunanca metinlerin, Latin alfabesi ile temsili veya bunu yapmayı sağlayan bir sistemdir. Yunancanın romanizasyonu için çeşitli yöntemler kullanılmaktadır. Bu yöntemler, kaynak metnin Eski Yunanca mı Modern Yunanca mı olduğuna ve arzu edilen dönüştürmenin transkripsiyon mu transliterasyon mu olduğuna bağlı olarak değişiklik göstermektedir.

İmlâ veya yazım, bir dilin söz varlığını o dilde yürürlükte olan ses, şekil, köken vb. kurallara uygun olarak yazıya geçirme; dildeki sözleri kurallarına uygun olarak yazma. Alfabetik dillerde standart belirleme açısından imlâ, ortografi biliminin bir alt disiplinidir.

Eşsesli, sesteş veya homofon; söylenişleri (telaffuzları) aynı, anlamları farklı olan (sözcükler). Eşsesli kelimelerin yazılışları (imlâları) her zaman aynı olmayabilir. Eğer telaffuzun yanı sıra yazılışları da aynı ise homonim olarak adlandırılırlar. -Telaffuzuna bakılmaksızın- yazılışları aynı olan sözcüklere ise homograf denir.

Anlatım bozuklukları, yazılı veya sözlü anlatımda karşılaşılan hatalardır. Bu hatalar yapısal (dilbilgisel) veya anlam ve mantık bakımından olabilir. Öge eksikliği, ek eksikliği gibi yapısal bozukluklara "bağlaşıklık hataları"; gereksiz sözcük kullanımı, yanlış sözcük kullanımı gibi anlamsal bozukluklara ise "bağdaşıklık hataları" denir.

Ortografik transkripsiyon, aktarma yapılacak olan dilin standart ortografisi kullanılarak yapılan bir transkripsiyon yöntemidir.

Ünsüz değişmesi, sessiz harflerin ek almaksızın sözcüğün söylenişine ya da yazımına daha uygun ünsüzlerle değişmesi sonucu oluşan Türkçedeki ses olaylarından biridir. Ünsüz benzeşmesi ve sertleşmesi olayları, sözcük ek alırken gerçekleşir. Ünsüz değişmesi ise kelimenin kökeni ile ilgilidir. Genellikle alıntı sözcüklerin Türkçenin ses yapısına uyarlanması ile gerçekleşen bir olaydır. Altı adet ünsüz değişmesi vardır.

<span class="mw-page-title-main">Yeni Ahit'in Metin Tarihi</span>

Yeni Ahit'in Metin Tarihi, Yunanca ve diğer dillerde günümüze ulaşan çok sayıda el yazmasının aktarılmasıdır. Yeni Ahit'in el yazısı aktarılması, diğer tüm eski edebi eserlerden daha iyi ve daha kapsamlıdır. En eski metin tanıkları, yazarların orijinal metinlerinin çıkış zamanına çok yakındır.