İçeriğe atla

Seyirci etkisi

Seyirci etkisi[1] (İngilizceBystander effect),[1] yardıma ihtiyaç duyulan bir durumda, çevrede olaya tanıklık eden kişi sayısı ne kadar fazla ise, müdahale eden kişi sayısının o oranda düştüğünü belirten psikolojik terim.[1] Olası bir yardım ihtiyacı durumunda, etrafta çok sayıda tanık varsa, her bir tanık orada bulunan diğerlerinin müdahale edeceğini düşünerek duruma kayıtsız kalıyor ve bu durum hiç kimsenin müdahale etmemesi gibi sonuçlara yol açabiliyor.[2][3] İlk olarak 1964 yılında ortaya atılan etki hakkındaki çalışmalar tanıkların sayısı, grup bağlılığı (İngilizce: Group cohesiveness), sorumluluğun dağılması (İngilizce: Diffusion of responsibility[4]) gibi farklı faktörler üzerinde yoğunlaşmıştır. Otuz sekiz kişi izlerken Kitty Genovese'nin öldürülmesi[5] iddiası üzerine teori üzerine çalışılmaya başlanmıştır.

Sosyal psikoloji araştırmaları

Seyirci etkisinin ilk olarak ortaya atılması ve popülerleşmesi 1968 yılında sosyal psikolog olan John M. Darley and Bibb Latané tarafından olmuştur. Bu araştırmacıların yayınladığı deneyler sosyal psikoloji alanında en fazla etkisi olan çalışmalardan olmuştur.[6] Deneklerin tek başına ve grup halinde olduğu yalancı denekleri barındıran ve barındırmayan çalışmalar yapılmıştır. Acil bir durumda deneklerin olaya müdahale edip etmeyeceği ve edecekse ne kadar süreceği gözlemlenmiştir. Yapılan çalışmalar deneklerle birlikte olaya şahit olan başkalarının bulunmasının müdahale etme ihtimallerini azalttığı görülmüştür.[7] Örneğin, Bibb Latané ve Judith Rodin (1969) yılında yaptığı deneyde; denekler tekken, yanlarında tanımadıkları biri varken ve arkadaşları varken bir kadının tehlikeli bir durumda olduğuna şahit olmaları sağlanmıştır. Denekler, tekken yüzde 70 oranında kadına yardım etmek için çabalarken, yanlarında bir yabancı varken %40 oranında yardım etmişlerdir.[8]

Seyircileri etkileyen değişkenler

Tehlike olan ve olmayan durumlar

Latané ve Darley, seyircilerin davranışlarını görmek için tehlike içermeyen üç deney yaptı.[9] Deneyin sonuçları ise mağdurun yardım isteyiş şeklinin önemine dikkat çekti. Deneylerden birinde mağdur, denekten adıyla seslenerek yardım istedi. Çoğu insan adlarıyla seslenilince karşılık verdi. Deneylerin bir diğerinde mağdurlar deneklerden para istedi. Neden paraya ihtiyacı olduğunu açıkladığı zaman yüzde 72 oranında yardım alırken nedenini söylemediğinde yüzde 34 oranında yardım aldı.

Latané ve Darley'e göre seyircileri etkileyen beş acil durum özelliği vardır.[9]

  1. Tehdit veya zarar içermesi
  2. Olağan dışı veya nadir olması
  3. Yardım etmek için gereken eylem
  4. Tahmin edilebilir veya beklenebilir olması
  5. Hemen harekete geçilmesinin gerekliliği

Bu beş özelliğe göre seyirciler beş ayrı bilişsel ve davranışsal süreçten geçmektedir.

  1. Bir farklılığın olduğunu fark etmek
  2. Durumun aciliyetini yorumlamak
  3. Sorumluluk hissetmek
  4. Yardım yolu bulmak
  5. Harekete geçmek

Kaynakça

  1. ^ a b c "İngilizce Türkçe Psikoloji Sözlüğü". termbank.net. 12 Kasım 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Kasım 2015. 
  2. ^ "Seyirci Etkisi". guncelpsikoloji.net. 12 Kasım 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Kasım 2015. 
  3. ^ "Kitty Genovese cinayeti: "Bystander Effect"". dunyalilar.org. 19 Kasım 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Kasım 2015. 
  4. ^ "Diffusion of responsibility". 17 Haziran 2004 tarihinde kaynağından arşivlendi. 
  5. ^ "Kitty Genovese Cinayeti". 11 Ocak 2017 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Mart 2020. 
  6. ^ Fischer, Peter; Krueger, Joachim I.; Greitemeyer, Tobias; Vogrincic, Claudia; Kastenmüller, Andreas; Frey, Dieter; Heene, Moritz; Wicher, Magdalena; Kainbacher, Martina (2011). "The bystander-effect: A meta-analytic review on bystander intervention in dangerous and non-dangerous emergencies". Psychological Bulletin. 137 (4): 517–537. doi:10.1037/a0023304. PMID 21534650. 
  7. ^ Hudson, James M. & Bruckman, Amy S. (2004). The Bystander Effect: A Lens for Understanding Patterns of Participation. 
  8. ^ Meyers, D. G. (2010). Social Psychology (10th ed.). New York: McGraw- Hill. 
  9. ^ a b Darley, J. M., & Latane, B. (1970). The unresponsive bystander: why doesn't he help? New York: Appleton Century Crofts. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

İman, etimolojik olarak güvenmek ve samimiyetle inanmak anlamlarına gelir. Kur'an'da sadece bir olan Allah'a ve kendisinin mesajına güvenmek anlamına gelmektedir. Genel anlamda bir dine ya da yaşam tarzına gönülden bağlanmak anlamı taşır.

<span class="mw-page-title-main">Aile içi şiddet</span> Bir aile üyesinin; diğer veya eski üyesine fiziksel ya da psikolojik olarak hükmetmesi, zarar vermesi

Aile içi şiddet, bir aile üyesinin; diğer üyesi veya eski üyesine karşı fiziksel ya da psikolojik olarak hükmetme ya da zarar vermesidir.

<span class="mw-page-title-main">Sosyal psikoloji</span> toplumun insanların düşüncelerini ve davranışlarını nasıl etkilediğini araştıran bilim dalı

Sosyal psikoloji bireylerin düşüncelerinin, iç dünyalarının ve davranışlarının başkalarının gerçek, hayalî ve anlaşılan oluşundan nasıl etkilendiğine dair bir bilimsel çalışmadır. Bu alanda araştırma yapanlar genellikle psikolog veya sosyolog'lardan oluşmaktadır. Buna rağmen bütün sosyal psikologlar hem birey, hem de topluluk bazında çalışırlar. Benzerliklerine rağmen iki alan amaçları, yaklaşımları, yöntemleri ve terimlerinde farklılaşırlar. Biyofizik ve kavrama psikolojisi gibi sosyal psikoloji de disiplinlerarası bir alandır.

<span class="mw-page-title-main">Akıllı Hans</span> Akıllı at

Akıllı Hans (1895-1916), aritmetik işlemler yapabildiği ve zekâ gerektiren başka problemleri çözebildiği iddia edilen bir at.

<span class="mw-page-title-main">Sınır Tanımayan Doktorlar</span>

Médecins Sans Frontières, savaş ve doğal afetler dolayısıyla zarar görmüş bölgelerde çalışan; gelişmekte olan ülkelerdeki endemik hastalıklara karşı projeler üreten, tarafsızlık prensibini benimsemiş, insani yardım amaçlı ve Nobel Barış Ödülü almış bir sivil toplum kuruluşudur. Fransa'da kurulmuştur ancak günümüzde merkezi Cenevre, İsviçre' dedir. Dünyanın çoğu yerinde orijinal Fransızca ismini veya MSF kısaltmasını kullanan kuruluş, Türkiye'de daha çok "Sınır Tanımayan Doktorlar" olarak anılır. 2015 yılında, bünyesindeki 30.000'den fazla doktor, hemşire, tıbbi elemanlar, ulaşım uzmanları, su ve sağlık alanında uzmanlaşmış mühendisleri, yöneticileri ve gönüllüleriyle birlikte, 70'ten fazla ülkeye tıbbi destek ve hizmet sağlamıştır. Özel bağışlar, kuruluşun gelirlerinin %89'unu oluştururken; geri kalan kısım hükûmetlerin ve şirketlerin yardımlarından sağlanır. Organizasyonun yıllık bütçesi yaklaşık olarak 1,066 milyon euro'dur.

<span class="mw-page-title-main">OST-Arbeiter</span>

OST - Arbeiter, II. Dünya Savaşının Doğu Cephesindeki topraklarda yaşayan ve bu toprakların Nazi Almanyası işgaline uğramasıyla beraber esir işçi olarak çalışmaya zorlananlara Naziler tarafından verilen isim. OST-Arbeiter çoğunlukla Ukrayna Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti bölgesinden sağlanmaktaydı. Beyaz Ruslar, Ruslar, Tatarlar da bulunuyordu. Savaş döneminde OST-Arbeiter sayısının 3.5 ila 5 milyon dolayında olduğu öne sürülmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Cinsel taciz</span>

Cinsel taciz, cinsel iyilik karşılığında istenmeyen ve uygunsuz ödül vaatleri dahil olmak üzere, açık veya örtülü cinsel imaların kullanılmasını içeren bir taciz türüdür. Cinsel taciz, sözlü ihlallerden cinsel istismara veya saldırıya kadar bir dizi eylemi içerir. Taciz işyeri, ev, okul veya dini kurumlar gibi birçok farklı sosyal ortamda meydana gelebilir. Tacizciler veya kurbanlar herhangi bir cinsiyetten olabilir.

<span class="mw-page-title-main">Federal Acil Durum Yönetim Kurumu</span>

Federal Acil Durum Yönetim Kurumu ; ilk olarak 1978 yılının birinci "Başkanlık Yeniden Yapılanma Planı" kapsamında ele alınan ve bir sonraki yıl, 1 Nisan 1979 tarihinde Başkanlık emriyle kurulan afet ve acil durum yönetimi kurumu.

Psikofizik nicelik bakımından, fiziksel uyaranın ve etkilediği algı ve hislerin arasındaki ilişkiyi inceler. Psikofizik, "uyarıcı ile algının arasındaki ilişkinin bilimsel çalışmasıdır ya da tam olarak "anlayış sürecinin, öznenin deneyimlerinin veya davranışlarının değişken özelliklerinin bir veya birden fazla fiziksel boyutların uyarıcılığındaki analizidir." diye tanımlanmıştır." Psikofizik, ruhi olanla fiziki olan arasındaki münasebetleri, deneysiz olarak inceler. Psikofiziğe göre, beden ve zihin iki farklı ama birbiri ile etkileşim içinde olan; birbirini değiştiren/dönüştüren, bir yapıda hareket etmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Deadpool</span> Marvel Comics karakteri

Deadpool, Fabian Nicieza ve Rob Liefeld tarafından yaratılan kurgusal bir karakterdir. İlk olarak New Mutants'ın 98. sayısında kötü bir karakter olarak ortaya çıkmıştır. Sonrasında Wolverine'nin kurduğu X-Force'a katılıp iyilerin safına geçmiştir. Bir kahraman değil, antikahramandır. Yaratıcılarından Rob Liefeld bir Teen Titans hayranıdır. Serideki Slade Wilson, diğer adı ile Deathstroke karakterinin bir parodisi olarak ortaya çıkmıştır. Deadpool'un gerçek adı olan Wade Winston Wilson ismi ise bu karakterden esinlenerek konmuştur. Konuşkan kişiliğinden dolayı "Merc With a Mouth” olarak tanınır. Kafasında iki farklı ses vardır.

Doğrulama yanlılığı ya da teyit yanlılığı, kişilerin kendi inançlarını, düşüncelerini ve varsayımlarını destekleyen ya da teyit eden bilgileri kayırma, dikkate alma ve öne çıkarma eğilimidir. Bu yanlılığa sahip kişiler inançlarına, düşüncelerine ve varsayımlarına ters düşen, karşı duran, onlarla çelişen bilgileri ihmal etme, yok sayma eğilimi gösterir. Bilişsel eğilimin bir çeşidi ve tümevarımın sistematik hatasıdır. İnsanlar bilgiyi seçici olarak topladıklarında veya anımsadıklarında ya da belirli bir eğilime göre bu bilgiyi yorumladıklarında doğrulama yanlılığına eğilim gösterirler. Etkisi, duygusallıkla yaklaşılan konularla, iyice yerleşmiş ve değişmesi zor inanışlarla ilgili olduğu takdirde çok daha güçlüdür. İnsanlar aynı zamanda müphem ve belirsiz kanıtları da kendi görüşlerini destekleyici yönde yorumlamaya eğilimlidir. Yanlı araştırma, yorumlama ve bellek karşı tarafların aynı kanıtlara ulaşması durumunda bile anlaşmazlığın daha keskinleşmesi olan tutum kutuplaşmasını, doğru olmadığının kanıtları gösterilmesine rağmen inançlarda ısrar, ilk olarak edinilen bilgiye daha fazla güvenme olan irrasyonel öncüllük etkisi ve iki olay ya da durum arasında bir bağlantı olduğuna dair yanlış algılama olan yanılsama korelasyonunu açıklamak için kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">İstanbul Sözleşmesi</span> kadına karşı ve aile içi şiddetin önlenmesiyle ilgili uluslararası sözleşme

İstanbul Sözleşmesi ya da tam adıyla Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi, Avrupa Konseyi tarafından hazırlanan, 45 ülke ve Avrupa Birliği tarafından imzalanan, kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddeti önleme ve bununla mücadelede temel standartları ve devletlerin bu konudaki yükümlülüklerini belirleyen uluslararası insan hakları sözleşmesidir.

<span class="mw-page-title-main">Nükleer manyetik rezonans spektroskopisi</span> atom çekirdeğinin belirli manyetik özelliklerini kullanan bir araştırma tekniği

Nükleer manyetik rezonans spektroskopisi, yaygın bilinen adıyla NMR spektroskopisi, atom çekirdeğinin belirli manyetik özelliklerini kullanan bir araştırma tekniğidir. İçerisindeki atomların ya da moleküllerin fiziksel ve kimyasal özelliklerini belirler. NMR spektroskopisi nükleer manyetik rezonans olgusuna dayanmaktadır ve içerisindeki atomun ya da molekülün yapısı, dinamiği, reaksiyon durumu ve molekülün kimyasal çevresi hakkında detaylandırılmış bilgi sağlar. Molekül içerisindeki bir atomun atom içi manyetik alanı, rezonans frekansını değiştirdiği için molekülün elektronik yapısının detaylarına erişimi sağlar.

İşlevsel sabitlik, kişiyi bir objeyi sadece geleneksel şekilde kullanmakla sınırlayan bilişsel önyargıdır. İşlevsel sabitlik kavramının temeli, psikolojide bütünsel işlemeyi vurgulayan Geştalt Psikolojisidir. Karl Duncker işlevsel sabitliği “bir objeyi problem çözmek için gerekli olacak şekilde yeni bir yöntemle kullanmaya karşı zihinsel tıkanıklık” olarak tanımlamıştır. Bu “tıkanıklık”, bireyin bir görevi tamamlaması için verilen bileşenleri kullanma becerisini, kişi bu bileşenlerin orijinal amacını yok sayamıyormuş gibi sınırlar. Örneğin, eğer biri kâğıtların uçmasını önleyecek bir ağırlığa ihtiyaç duyuyorsa ve elinde yalnızca bir çekiç varsa, çekicin nasıl kâğıt ağırlığı olarak kullanılabileceğini düşünemeyebilir. İşlevsel sabitlik, çekicin çivi çakmak dışındaki herhangi bir işlevini görememe durumudur; kişi çekici bilinen fonksiyonunun dışında bir şekilde kullanmayı düşünemez.

<i>Tesir</i> (oyun) Tiyatro oyunu


Tesir, İngiliz oyun yazarı Lucy Prebble’in orijinal adı “The Effect” olan iki perdelik tiyatro oyunu.

<span class="mw-page-title-main">Zaman algısı</span>

Zaman algısı, psikolojide, bilişsel dilbilimde ve nörobilimde, birinin belirsiz olayların süresinin algılanması ve olayların gelişmesi ile ölçülen öznel deneyime veya zaman duygusuna atıfta bulunan bir çalışma alanıdır. İki ardışık olay arasındaki algılanan zaman aralığı algılanan süre olarak adlandırılır . Başka bir kişinin zaman algısını doğrudan deneyimlemek veya anlamak mümkün olmasa da, böyle bir algı nesnel olarak incelenebilir ve bir dizi bilimsel deney yoluyla çıkarılabilir. Bazı zamansal yanılsamalar zaman algısının altında yatan sinirsel mekanizmaları ortaya çıkarmaya yardımcı olur.

<span class="mw-page-title-main">Prososyal davranış</span>

Prososyal davranışlar, olumlu sosyal davranışlar ya da başkalarına yarar sağlama niyeti; yardım etmek, paylaşmak, bağış yapmak, işbirliği yapmak ve gönüllülük gibi, diğer insanlara ya da bir bütün olarak topluma fayda sağlayan sosyal davranışlar bütünüdür. Bunlara ek olarak kurallara uymak ya da sosyal olarak kabul edilen davranışlarla uyum içinde olmak da prososyal davranışlar arasında sayılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Yeniden yapılandırılan bellek</span>

Yeniden yapılandırılan bellek, hatırlama eyleminin algı, hayal gücü, semantik bellek ve inançlar gibi çeşitli bilişsel süreçler tarafından etkilendiği bir anı hatırlama teorisidir. İnsanlar bir anıyı hatırlarken epizodik belleklerinin tutarlı ve doğru olduğuna; hatırlama anında bakış açılarının hatasız olduğuna inanmaktadır. Halbuki, hatırlamanın yeniden yaratım süreci, bireysel algılar, sosyal etkiler ve genel kültür gibi yeniden yaratma sürecinde hatalara sebep olabilecek etkenlerce bozulmaktadır.

Flynn etkisi, 20. yüzyılda dünyanın birçok yerinde ölçülen akışkan ve kristalize zeka testi puanlarındaki kayda değer ve uzun süreli artıştır. Zekâ seviyesi (IQ) testleri, katılımcılarından oluşan bir örneklem kullanılarak standartlaştırıldığında, geleneksel olarak test sonuçlarının ortalaması 100 ve standart sapma 15 veya 16 IQ puanı olacak şekilde ayarlanır. IQ testleri yeniden düzenlendiğinde, genellikle önceki katılımcılarla yakın zamanda doğmuş örnekler kullanılarak tekrar standartlaştırılır. Her seferinde, ortalama sonuç 100 olarak ayarlanır. Bununla birlikte, yeni denekler eski IQ testlerini çözdüklerinde hemen hemen her durumda 100'ün önemli ölçüde üstünde puan alırlar.

Aşağıda, sosyal psikoloji alanına çığır açıcı katkılarıyla geniş çapta tanınan, geçmişteki ve günümüzdeki akademisyenlerin bir listesi yer almaktadır. Liste soy isimlerine göre sıralanmıştır.