
Harita, yeryüzünün tümünün ya da bir parçasının belirli oranlarda küçültülmüş bir şekilde bir düzlem üzerinde gösterimidir. Yeryüzü düzleme açılamayan kapalı bir şekil olduğundan küçültme ile birlikte harita projeksiyonları kullanılarak düzleme izdüşüm işlemi de yapılır.

Kerteriz, herhangi bir cismin yönü ile esas alınan yön arasındaki açı. Esas alınan yön, bir kişinin yüzünün dönük olduğu yön, bir teknenin yönü veya kuzey olabilir. Kuzeyin esas alınması durumunda, buna hakiki kerteriz denir. Kerteriz ölçümü için açı ölçmekte kullan herhangi bir araç kullanılabilir. Hakiki kerteriz genellikle pusula ile ölçülür.

Pusula, başlıca olarak ulaşımda ve arazi incelemesinde kullanılan, dünya üzerinde yön tespit etmeye yarayan cihaz. Pusulalar; manyetik veya cayroskopik olarak ya da bir yıldıza göre yön belirleme prensipleriyle çalışırlar. En eski pusula türü, Dünya'nın manyetik alanına göre yönleri gösteren manyetik pusuladır ve sıklıkla pusula sözcüğü, manyetik pusula ile eşanlamlı olarak kullanılır.
Sekstant, yerküre üzerinde bulunulan yerin enlemini ve boylamını belirlemek amacıyla, bir gök cismiyle ufuk düzlemi arasındaki açısal mesafeyi ölçmekte kullanılan optik seyir cihazı. 60 derecelik yaya sahip olduğu için Latincedeki sextus kelimesinden hareketle sextant adı verilmiştir.

Bulanıklık, belirsizlik veya müphemlik; bir cümlenin, ifadenin veya çözümün açıkça tanımlanmadığı ve birkaç yorumu makul kıldığı bir anlam türüdür. Bir işaretin, sembolün, resmin ya da deyimin birden fazla anlama, mânâya gelebileceği durumları tarif eden bir terimdir. Bu nedenle, amaçlanan anlamı sınırlı sayıda adımla bir kurala veya sürece göre kesin olarak çözülemeyen herhangi bir fikrin veya ifadenin bir niteliğidir. Belirsizlik kavramı genellikle felsefe ile bağdaştırılır. Bulanıklıkta, farklı yorumlara izin verilir, belirsiz olan bilgilerle, istenen özgüllük seviyesinde herhangi bir yorum oluşturmak zordur. Eğer olabilecek sadece iki anlam varsa, bu durumda çiftanlamlılık söz konusudur. Edebiyatta ve konuşma dilinde kullanılan kinaye ve alegori de bulanıklık kavramı içinde incelenebilir. Bulanıklık, özellikle dil ile ilgili işaretler, yani harfler, semboller gibi işaretlerin bir özelliğidir.

Kuzey, dört ana yönden biri. Kuzey kutbunu işaret eder.

Eşyükselti eğrisi ya da izohips, bir haritada aynı yükseklikteki noktaları birleştiren hayalî eğrilere denir.

Teleferik, birbirinden uzak iki yer arasında, havada gerilmiş olan bir ya da birkaç çelik halat üzerinde bağlanarak yol alan asılı taşıtla yapılan nakliyat sistemidir. Teleferikler, asansör prensibiyle çalışırlar ancak özellikle vadi geçişlerinde tıpkı bir helikopter gibi yer zemininden oldukça yüksek noktalara çıkabilirler.

Rota, genellikle deniz ve hava taşıtları için kullanılan, taşıtın bir referans noktasına göre "izlemeye çalıştığı" düz hattı belirten bir kavram. Amerikan sistemini kullanan ülkelerde course, Britanya sistemini kullanan ülkelerde track olarak adlandırılır ve bu durum zaman zaman karışıklıklara yol açmaktadır. Uluslararası standardizasyonu sağlamak amacıyla ICAO da, track sözcüğünün kullanımını tavsiye etmektedir.

Tren istasyonu, trenlerin yolcu veya yük alıp bırakmak için düzenli olarak durdukları demiryolu tesisidir. Genellikle en az bir platform ve bilet satışı ile bekleme odalarının olduğu bir istasyon binasına sahiptir. Daha büyük tren istasyonları gar olarak adlandırılır.
Otomatik Tanımlama Sistemi-OTS (Automatic Identification System - AIS) Deniz Trafiğinde ve GMDSS içinde A1 Alanında-VHF eriminde- bulunan Gemilerin/İstasyonların kendilerine ait;
- sabit verilerini,
- sefer bilgilerini (Draft, Tehlikeli Yük, Varış Limanı, ETA,
- hareket ve rota bilgileri

DME, havacılıkta yaygın olarak kullanılan bir radyo seyrüsefer yardımcısı. Taşıtın yer istasyonundan olan uzaklığını -genellikle deniz mili (nm) cinsinden- ölçen aviyonik bir sistemdir.

VOR ; alet uçuşunda yaygın olarak kullanılan bir radyo seyrüsefer yardımcısı. Bir yer istasyonu ile hava aracındaki alıcıdan oluşur. En basit tanımı ile, hava aracının yer istasyonuna göre hangi manyetik radyal üzerinde olduğunu gösterir. Tek başına VOR sistemi baş ve mesafe bilgisi vermez.

NDB ve ADF, hava ve deniz seyrüseferinde yön bulma amacıyla kullanılan basit bir radyo seyrüseferi sistemi. NDB ve ADF sistemi yer bazlı bir seyrüsefer yardımcısıdır. Yeryüzündeki Non-directional beacon ve taşıttaki automatic direction finder olmak üzere iki eleman ile taşıt içindeki kumanda ve göstergelerden meydana gelir. NDB/ADF sistemi, manyetik pusulaya benzer çalışma prensibi nedeniyle radyo pusulası olarak da bilinir.
Güdüm sistemi, bir füze, uydu, roket, uçak, helikopter, gemi veya benzeri aracın, iki veya üç boyutlu ortamdaki bir konumdan ayrılarak varmaya programlandığı bir başka konuma ulaşabilmesini sağlayan elektromekanik aygıt veya aygıtlara verilen genel isimdir. Özellikle askeri terminolojide bu söylem, herhangi bir insan kontrolü olmaksızın otonom seyir yeteneğine sahip araçlar için kullanılır. Operasyonunda yüksek oranda beşeri katkıya ihtiyaç duyan benzeri sistemlere ise navigasyon veya seyrüsefer sistemleri denir ve bunlar güdüm sistemlerinden farklı bir kategoride değerlendirilirler.

Demiryolu hat açıklığı, bir demiryolu hattını oluşturan yük taşıyan iki tren rayı arasındaki mesafeyi tanımlar. Dünyadaki demiryolu hatlarının %60'ı standart hat açıklığı olarak 1.435 mm mesafeyi kullanır. Farklı mesafelerdeki hat açıklıkları geniş veya dar olarak adlandırılır. İki farklı hat açıklığına sahip hatların buluştuğu yerlerde hat kesintiye uğrar. Bu yüzden bazı geçiş bölgelerinde farklı hat genişlikleri arasında kolayca geçiş yapılabilmesi için çok sayıda hat içeren kısımlar inşa edilmiştir. Hat açıklığı olmayan tek demiryolu türü monoray olarak adlandırılan hat yapısıdır. Bazı hafif yük taşıyan elektrikli demiryolu hatlarında üçüncü veya dördüncü hat bulunabilmektedir. Esas hattın dışında yer alan bu hat elektrik şebekesinin beslenmesi amacıyla kullanılır.

Radyo seyrüseferi veya radyo navigasyonu, Dünya üzerindeki bir noktadan başka bir noktaya giderken, seyrüsefer yardımcısı olarak radyo frekansları ile çalışan araçların kullanımı. Radyo seyrüsefer yardımcıları genellikle; vericinin gönderdigi radyo elektromanyetik dalgalarının alıcı tarafından alınması ve ses, görüntü veya yazıya dönüştürülmesi prensibiyle çalışırlar.

Denizaltı navigasyonu denizaltıların su altında veya su üstünde konum ve yön bulmak için kullandığı sistemleri kapsar. Denizaltılar su altı gemileri olduklarından konum ve yön bulma sistemleri yüzey gemilerinden farklı olarak daha özel teknolojiler gerektirmektedir. Denizaltılar daha uzun süre su altında kalmak, daha yüksek hızlarda ilerlemek ve daha uzun mesafeler katetmek için gelişmiş bir navigasyona ihtiyaç duymaktadır. Askeri denizaltılar pencereleri ve dış ışıklandırmaları olmadığından su altında karanlık bir ortamda seyretmektedir. Askeri denizaltılar gizli olabilmek için olabildiğince sessiz seyretmeleri gerektiğinden deniz altı dağlarını, sondaj kulelerini veya diğer denizaltıları tespit için "aktif sonar pingi" kullanamamaktadır. Anti-denizaltı savaş sistemleri, uydular ve radarlar tarafından tespit edilmemek için sürekli olarak yüzeye çıkıp seyir düzeltmeleri yapamamaktadırlar. Anten direkleri ve periskop anteni de gelişmiş radarlar tarafından tespit edilebilmektedir. Ayrıca denizaltılar periskop derinliği ve üstünde iken havadan su içinde gölge biçiminde görülebilmektedir.

Manyetik sapma ya da varyasyon, yatay düzlemde ve gerçek kuzey ile manyetik kuzey arasındaki açıdır. Pusulanın kuzeyi gösteren iğnesi, Dünya'nın manyetik alan çizgilerinin yönünü, manyetik kuzeyi, sapma olmadan, 0 noktası ise coğrafi kuzeyi gösterir. Sapma açısı, Dünya'nın neresinde olduğuna göre, zamanla birlikte değişir.

Bekleme paterni veya holding pattern, havacılıkta hava taşıtlarının çeşitli nedenlerle, prosedür ve kurallar çerçevesinde belli bir noktada beklemek için tur atmasına verilen terim.