İçeriğe atla

Seyfiye

Seyfiye, Osmanlı toplum yapısında askerleri ve askeri yöneticileri tanımlayan toplumsal sınıf. Ehl-i seyf veya Ehl-i örf olarak da bilinir. Toplum içerisinde savaş zamanında savaş bölgesinde görev almaktan, barış zamanında ise halkın güvenliğini sağlamak ve iç karışıklık çıkmasını önlemekten sorumluydular. Sadrazam, vezirler, tımarlı sipahiler, kapıkulu askerleri ve deniz askerleri seyfiye üyelerinden bazılarıdır. Osmanlı İmparatorluğu'nda sivil ve idari yönetimden sorumlu Mülkiye sınıfı oluşana kadar Seyfiye, kamu yönetiminden de sorumluydu.

Etimolojisi

Seyfiye kelimesi, Arapça kılıç anlamına gelen سَيْف (sayf) kelimesinden türetilmiştir. Bu isimlendirme, seyfiye sınıfının askeriye ve savaşla ilgili görevlerini tanımlamaya uygun olup barış zamanıyla ilgili görevleri olan kalemiye sınıfıyla kıyaslanabilir.

Sınıf üyeleri

Divan-ı Hümayun

Yönetimde Padişah'tan sonra en yetkili kişi konumundaki Sadrazam ve kubbealtı vezirleri gibi idareciler ile Kaptan-ı Derya ve Yeniçeri Ağası gibi askerler bu sınıfa mensuptular. Bu sebeple devlet yönetiminde seyfiye sınıfının en etkin sınıf olduğu söylenebilir.[1]

Merkez ve Taşra teşkilatı

Devletin payitahtta yer alan merkez teşkilatı içerisinde seyfiye sınıfına mensup birimler Kapıkulu askerleri olarak bilinirdi. Özellikle yeniçeriler bu birimler arasında çok etkindi. Yeniçeriler, profesyonel bir ordu olarak savaş zamanı savaşmaktan, barış zamanı ise payitahtın ve sultanın korunmasından sorumluydular. Çıkarttıkları bazı olaylar ile yeniçeriler zaman zaman devlet yönetiminde çok etkili olmuşlardır.

Taşra teşkilatında ise bu sınıfa mensup askeri yöneticiler, aynı zamanda birer idareci olarak da görev almıştır. Daha düşük seviye askerler barış zamanlarında halkın güvenliğini sağlamıştır. Beylerbeyi büyük bir eyaletin yönetiminde, Sancakbeyleri ise bir sancağın yönetiminden sorumluydu. Aynı zamanda tımarlı sipahiler de köy gibi küçük birimlerde asayişi sağlardı.[2]

Kaynakça

  1. ^ Divanı Hümayun Nedir? 5 Haziran 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. - Hürriyet
  2. ^ G. Akyılmaz, "OSMANLI DEVLETİN’DE YÖNETİCİ SINIF-REAYA AYRIMI" 5 Haziran 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi

İlgili Araştırma Makaleleri

Kanijeli Siyavuş Paşa III. Murad saltanatı döneminde 1582-1584, 1586-1589 ve 1592-1593 yıllarında üç dönem sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır.

<span class="mw-page-title-main">Serdar Ferhat Paşa</span> 43. Osmanlı sadrazamı

Serdar Ferhat Paşa, III. Murad saltanatı döneminde 1 Ağustos 1591-4 Nisan 1592 tarihleri arasında yaklaşık sekiz ay, 16 Şubat 1595-7 Temmuz 1595 tarihleri arasında da yaklaşık dört ay sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır.

Yemişçi Hasan Paşa III. Mehmed saltanatı döneminde 10 Temmuz 1601 - 24 Eylül 1603 tarihleri arasında toplam iki yıl üç ay yedi gün sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır.

Kara Davud Paşa ya da Sultan II. Osman'ı öldürdükten sonraki unvanıyla Hain Davud Paşa, Sultan I. Mustafa'nın ikinci padişahlık döneminde, 20 Mayıs 1622 - 13 Haziran 1622 tarihleri arasında 24 gün Veziriazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır.

Mere Hüseyin Paşa, II. Osman'ın yeniçeriler tarafından tahttan indirilerek öldürüldüğü ve amcası I. Mustafa'nın ikinci kez tahta geçirildiği anarşi sırasında 13 Haziran 1622 - 8 Temmuz 1622 ve 5 Şubat 1623 - 30 Ağustos 1623 tarihleri arasında iki kez olmak üzere toplam yedi ay on sekiz gün sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır.

Gürcü Hadım Mehmed Paşa I. Mustafa'nın ikinci kez tahtan indirilmesinden hemen önce 21 Eylül 1622 - 5 Şubat 1623 tarihleri arasında dört ay on gün sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamıdır.

Abaza Siyavuş Paşa, II. Süleyman saltanatında, 23 Eylül 1687 - 2 Şubat 1688 tarihleri arasında beş ay dokuz gün sadrazamlık yapmış Osmanlı devlet adamıdır. Köprülü ailesi damadıdır.

<span class="mw-page-title-main">Askerlik hizmeti</span>

Askerlik hizmeti, herhangi bir ülkede belirli bir yaşa gelen vatandaşların, zorunlu olarak, belirli bir süre orduda görev yapması veya anlaşmalı oldukları bir süre boyunca meslek olarak icra etmesi. Ayrıca askerlik veya vatanî görev olarak da bilinir.

<span class="mw-page-title-main">Humbaracı Ocağı</span> Osmanlı ordusunda bir tür patlayıcı olan humbaranın üretiminden sorumlu askeri birlik

Humbaracı Ocağı, Osmanlı Devleti'nin askeri teşkilatı'nda humbara imal eden ve bunu kullanan sınıfın bağlı olduğu ocak. Kumbaracı ocağı da denilmektedir. Dünyanın ilk havan topu sınıfıdır.

Sofu Mehmet Paşa veya Mevlevi Mehmed Paşa, Osmanlı Padişahı I. İbrahim'in saltanatının son döneminde ve IV. Mehmed saltanatında 7 Ağustos 1648-21 Mayıs 1649 tarihleri arasında dokuz ay on beş gün sadrazamlık yapmış bir Osmanlı devlet adamı. 18 Ağustos 1648'de İstanbul'da liderliğini yaptığı isyanda Sultan İbrahim'in boğdurulması emrini vermiştir.

<span class="mw-page-title-main">Azab</span>

Azab veya azap, Osmanlı devletinde çoğunlukla garnizon askeri olarak görev yapan askeri birimdir. Henüz evlenmemiş genç erkekler azab yazılabilirlerdi. Sözcüğün anlamı "bekar erkek"tir ve gönüllülerden oluşan yaya birliğidir. Savaşta ordunun en önünde yer alırdı.

Eyalet askerleri, başlıca topraklı veya tımarlı sipahi olarak adlandırılan süvarilerle; yaya, müsellem, azab ve akıncılardan oluşan askerî bir sınıftı. Osmanlı ordusunun önemli bir kısmını oluşturan Türk ve Müslüman askerlerden oluşmaktaydı. Bu askerler yeniçerilere göre daha üst düzey sayılmış ve daha fazla gelir elde etmiştir. Bu sınıfa dahil askerler de gördükleri hizmetlere göre, azablar, sekban ve tüfekçiler, icareliler, lağımcılar ve müsellemler olmak üzere beş gruba ayrılırdı.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı ordusu (klasik dönem)</span> 15-19. yüzyıllarda Osmanlı Ordusuna genel bakış

Klasik Osmanlı Ordusu, Osmanlı ordusunun 1451'de II. Mehmed'in yapılandırmasından başlayıp 1826 Vaka-i Hayriye biten kısmına verilen isimdir. Dönemin ordusu, 1606 sonrasında yenilmeye başlamış ve 17. ve 18. yy itibarıyla geçirdiği reformlar ardından 1826 yılında lağvedilmiştir. Bu dönemde birçok ocaklardan birisi olan Yeniçeri ocağı olarak adlandırılan ve devşirmelerden kurulan ocağın ordu ve siyasette büyük yeri ve etkisi vardır.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı İmparatorluğu gerileme dönemi</span> Osmanlı İmparatorluğunun reform dönemi

Osmanlı Devleti Gerileme Dönemi, Osmanlı tarihinde Karlofça Antlaşması'ndan (1699) başlayarak, Yaş Antlaşmasına kadar (1792) geçen süreye denir.

<span class="mw-page-title-main">Sipahi</span> askeri sınıf

Sipahi, Osmanlı ordusunun ağır süvari sınıfı askeri. Tımar sahibi olan tımarlı sipahiler ve Kapıkulu Ocağı'na bağlı kapıkulu sipahileri olmak üzere ikiye ayrılır. "

Kapıkulu, Osmanlı Devleti'nin sürekli ordusunu oluşturan ve doğrudan padişaha bağlı olan yaya, atlı ve teknik sınıftan asker ocaklarına ve bu sisteme verilen addır. Kapıkulu ocaklarının kurulmasından önceki dönemde Osmanlı Devleti'nin askerî gücünü yayalar ve müsellemler oluşturuyordu.

<span class="mw-page-title-main">Dulkadiroğulları Beyliği</span> Türk beyliği

Dulkadiroğulları Devleti (Beyliği), II. Dönem Anadolu beyliklerinden biridir. 1339-1522 yılları arasında Anadolu'nun güneyinde, Elbistan merkez olmak üzere kurulmuş bir Türkmen devletidir. Dulkadiroğulları Oğuzlar'ın Bozok kolundan, Yıldız Han soyundan, Avşar, Beydilli, Kargın boyundandır. İlk reisi Zeyneddin Karaca Bey'dir. Osmanlı İmparatorluğu ve Memlükler arasında mücadelelere neden olan devlet, 1515 yılı Turnadağ Muharebesi sonucunda yıkılarak Osmanlı İmparatorluğu'na bağlanmıştır.

Kubbealtı vezirleri, Osmanlı İmparatorluğu'nda dîvân-ı hümâyûn üyesidirler. Askerî sınıfa mensup beylerbeyi rütbeli paşalar arasından sadrâzam ve pâdişâh tarafından seçilirler. Sadrâzama bağlı olarak çalışırlar. Sadrâzama ve pâdişâha danışmanlık ederler, verilen özel görevleri yerine getirirlerdi. Dîvân müzakerelerinde ve siyasi herhangi bir işin hallinde de tecrübeli devlet adamları olan kubbealtı vezîrlerinin fikirlerinden istifade edilirdi.

<span class="mw-page-title-main">Osmanlı toplumu</span> Osmanlı İmparatorluğu bünyesinde yaşamış halkların sosyal yapısı

Osmanlı toplumu, Osmanlı İmparatorluğu bünyesinde yaşamış halkların bütününü ifade eder. Toplum, Müslüman ve Müslüman olmayan (gayrimüslim) milletlerden oluşuyordu. Gayrimüslimler, "cizye" vergisi ödemek dışında toplumdan bir ayrıma tâbi değildi. Müslüman toplumun yaşantısı şeriat ile şekillenirken, farklı milletlerin din ve örflerine göre mahalli yaşam tarzlarını koruma imkânı da vardı. Toplumu "yönetenler" ve "yönetilenler" olarak, art zamanlı şekilde, iki sınıfa ayırmak mümkündür. Sınıflar arası geçiş yasak değildir, ancak sınırlı tutulmuştur.

Beylerbeyi Vakası veya Beylerbeyi İsyanı, III. Murad devrindeki ekonomik krize karşı çıkan ayaklanma. Aynı zamanda bu isyanda ilk kez isyancılar belirttikleri kimselerin öldürülmesini istedi.