İçeriğe atla

Seyahatnâme (Evliya Çelebi)

Seyahatnâme
Eserin birinci cildinin 1895 basımı kapağı
YazarEvliya Çelebi
ÜlkeOsmanlı İmparatorluğu Osmanlı İmparatorluğu
DilOsmanlı Türkçesi
TürGezi yazısı
Yayım tarihi17. yüzyıl
Kitap sayısı10 cilt

Seyahatname (Osmanlıcaسياحت نامه) veya Evliya Çelebi Seyahatnamesi (Osmanlıcaاوليا چلبى سياحتنامه‌سى), Evliya Çelebi tarafından 17. yüzyılda yazılmış olan gezi yazısı kitabıdır. On ciltten oluşur. Seyâhatnâme ilk olarak 1848’de Kahire Bulak Matbaasında Müntehâbât-ı Evliya Çelebi adıyla yayımlanmıştır. İkdam Gazetesi sahibi Ahmed Cevdet Bey ile Necib Asım Bey, Pertev Paşa Kütüphanesindeki nüshayı esas alarak 1896 senesinde İstanbul’da basmaya başlamışlardır. 1902 senesine kadar ancak ilk altı cildi yayımlanabilmiştir. Yedinci ve sekizinci ciltleri 1928’de Türk Tarih Encümeni, dokuz ve onuncu ciltleri ise 1935-1938 yılları arasında yeni harflerle Türkiye Cumhuriyeti Maarif Vekâleti tarafından yayımlanmıştır. Seyahatname’nin 1814 yılında Hammer tarafından keşfedilmesinden sonra birçok yabancı bilim insanı Çelebi hakkında araştırmalar yapmış eseri birçok dile çevrilmiş ve yayımlanmıştır. Orhan Şaik Gökyay, Seyahatname'nin birinci cildini Latin alfabesine çevirmiş ve böylece eser daha çok kişi tarafından incelenmeye başlanmıştır.[1]

Haziran 2013’te UNESCO Dünya Belleği Listesine dahil edilmiştir.[2] Eserin bazı noktalarında fantastik olaylara yer verilmiştir.[3]

İçerik

Gerçekçi bir gözle izlenen olaylar, yalın ve duru, zaman zaman da fantastik bir anlatım içinde, halkın anlayacağı şekilde yazılmış, yine halkın anlayacağı deyimler çokça kullanılmıştır.

Evliya Çelebi, Seyahatname'sinde gezip gördüğü yerleri kendi üslubu ile anlatan, az sayıdaki 17. yüzyıl nesir yazarlarındandır. Evliya Çelebi'nin on ciltlik Seyahatname'si, bütün görmüş ve gezmiş olduğu memleketler hakkında oldukça önemli bilgiler içermektedir. Eser bu yönden Türk kültür tarihi ve gezi edebiyatı açısından önemli bir yere sahiptir. Eserinde; 17. yüzyıl Osmanlı coğrafyası, bu dönem konuşulan Türkçe ve ağız özellikleri, Gittiği bütün yerlerin genel durumu, coğrafi konumu, tarihi, halkının özellikleri, dili, dini, kıyafetleri, sanatları, gündelik yaşamları, tarih, karşılaştırmalı coğrafya, sanat tarihi ve etnografya açısından eşsiz bilgiler, Osmanlı toplumundaki müslüman-gayrimüslim ilişkileri, gayrimüslim halkların gündelik hayatları, ekonomik ve kültürel durumları, nüfusları, ibadet yerleri, inanç ve itikatları, farklı topluluklara ait öyküler, türküler, halk şiirleri, söylenceler, masal, mani, ağız ayrılıkları, halk oyunları, giyim-kuşam, düğün, eğlence, inançlar, komşuluk bağlantıları, toplumsal davranışlar, sanat ve zanaat varlıkları, gezilen yörelerin evlerinden, cami, mescid, çeşme, han, saray, konak, hamam, kilise, manastır, kule, kale, sur, yol, havra gibi değişik yapıların bütün özellikleri; bunların yapılış yılları, onarımları, yapan, yaptıran veya onaranlar, bulunduğu bölgelerin mutfak kültürü ile ilgili zengin bilgiler, gezilen bölgenin yönetiminden, eski ailelerinden, ileri gelen kişilerinden, şairlerinden, oyuncularından, çeşitli kademelerdeki görevlilerine kadar ayrıntılı bilgiler ile 17. yüzyıl Osmanlı araç gereçleri hakkında da yer yer bilgiler verilmektedir. Osmanlı mutfağı araştırmacısı Marianna Yerasimos, Seyahatname’de 44 pilav, 40 çorba, 23 baharat, 90 balık, 80 üzüm, 27 armut, 50’ye yakın ekmek çeşidinden bahsedildiğini belirtmektedir.[1]

Ciltler

Seyahatine dair bıraktığı 10 ciltlik Seyahatname’nin konuları şu şekildedir:

Ayrıca bakınız

Dış bağlantılar

Kaynakça

  1. ^ a b "Sorularla Evliya Çelebi, Hacettepe Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, 2011-Ankara, Ülkü Çelik Şavk" (PDF). 12 Nisan 2015 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 11 Ocak 2015. 
  2. ^ "Evliya Çelebi Seyahatnamesi UNESCO Dünya Belleğinde, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü web sitesi, Erişim tarihi:08.02.2014". 8 Kasım 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Şubat 2014. 
  3. ^ "Arşivlenmiş kopya". 13 Kasım 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Ocak 2022. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">IV. Murad</span> 17. Osmanlı padişahı (1623–1640)

IV. Murad, dîvân edebiyatındaki mahlası Murâdî, 17. Osmanlı padişahı ve 96. İslam halifesi. 1623 ile 1640 yılları arasında hüküm sürdü. Revan ve Bağdat fatihidir. IV. Murad İstanbul'da, Sultan I. Ahmed'in ve Kösem Sultan'ın oğlu olarak dünyaya geldi. Ağabeyi II. Osman'ın Yedikule Zindanları'nda bir grup isyancı tarafından öldürülmesi üzerine amcası I. Mustafa tahta geçmişti. Aklî dengesi bozuk olan amcası I. Mustafa'nın yerine 11 yaşındaki IV. Murad padişah yapıldı.

Saltuknâme, 13. yüzyıl alp-erenlerinden olan ve Rumeli’nin Türkleşmesinde büyük rolü bulunan Sarı Saltuk'un efsanevi hayatını anlatan Anadolu Türk destanlarından biridir. Eserde, Sarı Saltuk'un menkıbelerinin yanı sıra, dönemin önemli kişilerinin menkıbeleri ve bu kişilerin Sarı Saltuk ile olan münasebetleri de anlatılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Karamanlıca</span>

Karamanlıca ya da Karamanlı Türkçesi, Osmanlı döneminde anadili Türkçe olan Anadolu Rumları (Karamanlılar) tarafından konuşulmuş olan Orta Anadolu Türkçesinin Karamanlılar tarafından Yunan alfabesi ile yazılmış bir biçimidir.

<span class="mw-page-title-main">Günlük</span>

Günlük ya da günce, bir kişinin yaşadıklarını, duygu ve izlenimlerini, tarih belirterek günü gününe anlatmasıyla oluşan edebî türdür. Günlükler her gün yazıldığı için çoğunlukla kısadır. Bu yazılar yazarın yaşamından izler taşır. Anı ile günlük çoğu zaman karıştırılmaktadır. Günlük adından anlaşılacağı üzere; yaşanırken, günü gününe yazılır. Anı ise aradan zaman geçtikten sonra yazılır.

<span class="mw-page-title-main">Deşt-i Kıpçak</span> Tarihsel bir bölge

Deşt-i Kıpçak, Kafkas Dağları'nın kuzeyinde, Dinyester ile İrtiş ırmakları arasındaki bölgenin tarihsel adı. Kıpçak çölü veya Kıpçak bozkırı anlamına da gelir. Heyhat sahrası ya da kısaca Heyhat olarak da bilinir.

<span class="mw-page-title-main">Evliya Çelebi</span> Osmanlı Türk gezgini ve yazar (1611–1682)

Derviş Mehmed Zıllî veya bilinen adıyla Evliyâ Çelebi, 17. yüzyılın önde gelen bir Osmanlı seyyahı ve nesir yazarıdır. Evliyâ Çelebi, imparatorluk kültürel zirvesinde iken, elli yılı aşkın süreyle Osmanlı topraklarını ve komşu toprakları gezmiş, gördüklerini ve yaşadıklarını Seyahatnâme adlı 10 ciltlik ünlü eserinde toplamıştır. Hayatı boyunca gezdiği şehir sayısı 257'dir.

<span class="mw-page-title-main">Dunkerque</span> Fransada komün

Dunkerque, Kuzey Fransa'nın Kuzey Bölümü'nün bir yerel yönetim bölgesidir.

<span class="mw-page-title-main">Seyahatnâme</span>

Gezi yazısı ya da diğer adıyla seyahatname bir yazarın gezdiği, gördüğü yerleri edebi bir üslûpla anlattığı yazı türü. Genellikle yazılan bu tür yazılarda betimleme tekniği kullanılır. Yazarın kendi düşüncesi çok önemli olan bir faktördür Türk edebiyatındaki ilk örneği Seydi Âli Reis'in Mir'atü'l-memalik adlı eseridir. Bu türün Türk Edebiyatı'ndaki en bilinen örneği ise Evliya Çelebi'nin Seyahatnâme adlı eseridir.

17. yüzyıl klasik Türk edebiyatı; Nefi, Nabi ve Şeyhülislam Yahyâ gibi tanınmış divan şairlerinin yanında, Evliya Çelebi, Naima ve Kâtip Çelebi gibi önemli nesir yazarları da çıkarmıştır. Bu dönem, toplumsal ve iktisadi alanlarda büyük bir karmaşanın içine giren Osmanlı İmparatorluğu'nun Gerileme Dönemi'ne rastlar. Dönem içerisinde her ne kadar, belirli münşilerden bahsedilse de; bu dönemdeki nesir yapıtlar klasik tarzla sınırlı değildir. 17. yüzyılda İstanbul’daki Floransa konsolosu sekreteri Filippo Argenti, İtalyan papazlarından Pietro Ferraguto (1580-1656) gibi yabancıların Türkçeyi iyice öğrenip, nesir alanında önemli Türkoloji çalışmaları yaptıkları bilinmektedir. Ayrıca “Cizvitlerin misyonerlik faaliyetleri için” matbaa kurdukları ve bu matbaanın 1703'te kapatıldığı söylenmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Halk etimolojisi</span>

Halk etimolojisi, çözümlenmesi zor yabancı gelen bilinmedik bir formdan, daha bilindik yerli bir forma zaman içinde dönüşen ve etimolojik açıdan yanlış ve yakıştırma olan kelime ya da deyim.

<i>Anadolu Notları</i> Reşat Nuri Güntekinin gezi kitabı

Anadolu Notları, Reşat Nuri Güntekin'in gezi yazısı eseridir. Birinci cildi 1936'da, ikinci cildi 1966'da ilk defa basılan 2 ciltten oluşmaktadır. Reşat Nuri, İkinci Dünya Savaşı öncesinde, millî eğitim müfettişi olarak Anadolu'nun pek çok yerini dolaşmış ve bu seyahatlerinde karşılaştıkğı, yaşadığı ve gözlediği olay ve kişileri anılar hâlinde yazmıştır.

Şinasi Tekin, Türk etnolojisi uzmanı, Türkolog ve dilbilimcidir.

<span class="mw-page-title-main">Hünkâr Camii</span>

Hünkâr Camii veya Fatih Sultan II. Mehmet Camii, Bosna-Hersek’in başkenti Saraybosna’da yer alan ve 1457 yılında yapılan Osmanlı dönemi camilerindendir.

<span class="mw-page-title-main">Nakura</span>

Nakura, Lübnan'ın güneyindeki Cenub ilinin Sur ilçesinde bulunan bir şehirdir. İsrail sınırına yakın bir yerleşim yeriolan Nakura, Lübnan'daki Birleşmiş Milletler Geçici Görev Gücü'nün 23 Mart 1978'den beri merkezidir.

<span class="mw-page-title-main">Şehrizor</span> Vikimedya liste maddesi

Şehrizor veya Şehrezûr, Irak'ın Kürdistan Bölgesel Yönetimi sınırları içerisinde kalan Süleymaniye şehrinin batısında, Cibâl bölgesinde verimli bir ovadır. Bölge, İran, Irak ve Türkiye arasındaki sınır bölgesinde kalmaktadır. Havraman Dağları'nın batısında yer alır ve yaklaşık 60 x 40 km genişliğindedir.

Aziz Mahmud Urmevi, 17. yüzyılda Osmanlı'da etkili olan bir Nakşibendi şeyhi. IV. Murad'ın emri üzerine boğdurularak idam edilmiştir. Yaşadığı dönemde geniş bir bölgede adı bilinen Mahmud Urmevi'nin 40.000 kadar müridinin bulunduğu kaynaklarda yer alır. Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesi'nde şöyle geçer: "Murad Han Diyarbakır'a geldiğinde Kimyacı Maanoğlu kızını ve Rumiyye şeyhi Aziz hazretlerini bir günde şehit edip İstanbul'a hicri 1048 tarihinde girdi ve yedi gün yedi gece şenlikler oldu."

Nuran Tezcan, Türk edebiyatçı, akademisyen.

Sefer Paşa ya da III. Beka Cakeli, Osmanlı İmparatorluğu’nun Samtshe-Saatabago toprakları üzerinde kurduğu Çıldır Eyaleti’nin Gürcü yöneticisidir. 1625-1635 yılları arasındaki beylerbeyi olan Sefer Paşa, Cakeli hanedanından II. Kaihosro ile Dedisimedi’nin üçüncü oğludur.

Söhrab (Sührab) Mehmed Paşa ; yeniçeri ağası, vezir ve beylerbeyi görevlerinde bulunmuş Osmanlı devlet adamıdır.

Tortum Kalesi Kilisesi, tarihsel Tao bölgesinde, günümüzde Erzurum ilinin Tortum ilçesine bağlı Tortumkale köyünde, Tortum Kalesi'nin güney yamacında Orta Çağ'dan kalma Gürcü kilisesidir.