İçeriğe atla

Ses ve Öfke (roman)

Amerikalı yazar William Faulkner'ın yazdığı Ses ve Öfke (1929) kitabının ilk basımı ve kapağı.

Ses ve Öfke (özgün adı: The Sound and The Fury), Nobel Edebiyat Ödülü sahibi yazar William Faulkner'in dördüncü romanıdır. İlk kez 1929 yılında yayımlanmıştır.

Ses ve Öfke, bilinç akışı tekniğinin en iyi örneklerinden biridir. Romanda olay örgüsü karmaşıktır; ayrı parçalar ayrı zaman dilimlerine aittir, genel bir bakışla romanın sondan başa doğru olduğu söylenebilir. Kitap dört bölümden oluşmaktadır; ilk bölüm zihinsel engelli olan olan Benjy'nin ağzından anlatılmıştır, ikinci bölüm ise Benjy'nin kardeşi Quentin'in intihar ettiği gün aklından geçenlerden oluşmaktadır, üçüncü bölümde 6 Nisan'da olanlar diğer erkek kardeş Jason'ın ağzından anlatılmıştır, dördüncü bölüm ise her şeyi bilen hikâyeci tarafından anlatılmıştır. İlk iki bölümde şimdiki zaman için geçmiş zaman kullanılır ve diğer bölümlere göre okuyucuyu için yorucudur.

Konu ve karakterler

1929 yılında basılmış olmasına rağmen, Ses ve Öfke William Faulkner’ın yazdığı ilk romanlardan biridir. Pek çok eleştirmen ve Faulkner bizzat, kitabın yazarın yazdığı en iyi roman olduğu görüşündedir. Romanın konusu, önde gelen Jason Lycurgus Compson’ın varisi Compson ailesinin çöküşüdür. Aileyi Jason Compson III ve eşi Caroline, onların dört çocuğu olan Jason IV, Quentin, Candance (Caddy) ve Maury (ismi 1900’de Benjamin olarak değiştirilmiştir);Caroline’ın erkek kardeşi Maury Bascomb ve zenci hizmetkarlarının ailesi Dilsey, Roskus ve çocukları Versh, T.P ve Frony oluşturur. Hikâyenin çoğunun geçtiği yıl olan 1928’de, diğer önemli karakterler Caddy’nin gayri meşru kızı Quentin ve Frony’nin oğlu Luster’dır.

Romanın ilk üç bölümünün her biri Compson ailesinin bir başka üyesi tarafından anlatılmaktadır; ilki Benjamin (Benjy) tarafından, ikincisi Quentin tarafından (Jason III’ün oğlu olan) ve üçüncüsü ise Jason IV tarafından anlatılır. Okuyucular dördüncü bölümü Compson’ların ihtiyar zenci hizmetkarı Dilsey'nin anlattığını farkederler fakat bu üçüncü tekil şahıs ağzından bir anlatımdır. Romanı üç erkek kardeş ve bir hizmetkar anlatır ancak romanın merkezini aslında kız kardeş, Caddy oluşturur. Erkek kardeşlerden her birinin Caddy’nin önüne gelenle yatıp kalması hakkında farklı bir görüşü vardır. Benjy’ye göre Caddy onun şefkatli bakıcısıdır; Caddy’nin evliliği ve ahlaksız yaşam tarzından kaynaklanan yokluğu Benjy’nin hayatını cehenneme çevirmiştir. Quentin için, Caddy’nin ahlaksızlığı İç Savaş öncesi Güney’deki aile onurunun zedelendiğine dair bir işaret ve onu (Quentin) intihara sürükleyen olaydır. Jason’a göre ise Caddy’nin bu durumu onun iş fırsatını kaçırmasına sebep olmuştur ; fazlasıyla zahmetli olan masa başındaki işinin ve aynı zamanda da, onu soyup soğana çeviren hastalık hastası annesi, zihinsel engelli kardeşi, isyankar gayri meşru yeğeni ve hizmetkarlarının ailesiyle eve tıkılıp kalmasının nedenidir.Romanın son bölümündeki anlatım Caddy’nin yaşam tarzı hakkında daha tarafsız bir tutum sergiler. Faulkner, romanın içinde olmayan Caddy karakteri ve onun hikâyesi etrafında döndüğünü bizzat doğrulamıştır; yazar çamurlu külotuyla ağacın tepesindeki küçük bir kız imajı olan basit bir fikirle yola çıktığını ve bunun “Alacakaranlık” isminde kısa bir öyküye dönüştüğünü söylemiştir; fakat Caddy karakterini o kadar sevmiştir ki bu kısa öyküyü bir romana çevirmiştir.

İlk üç bölüm bilinç akışı tekniği ile yazılmıştır, bu teknikte yazar karakterin düşüncelerini olaylara ve oluş sırasına çok dikkat etmeksizin olduğu gibi aktarır. Teknik en fazla Benjy’nin bilincinin zamanla geçmişten geleceğe atladığı ve geçmişteki olayları şimdiki zamandaymış gibi anlattığı ilk bölümde kendini belli eder. Quentin’in bölümü onun huzursuz ruh halinden dolayı zaman zaman benzer sekmeler yapsa da biraz da düzenlidir. Jason’ın bölümü ise neredeyse tamamen kronolojik olup ilk iki bölümden çok daha düzenlidir. Romanın okunmasını kolaylaştırmak amacıyla Faulkner bir keresinde farklı zaman dilimlerinin renkli bir mürekkeple basılması önerisinde bulunmuştur fakat bu fazlasıyla masraflıdır. Bunun yerine, ilk bölümde zaman değişimini belirtmek için bazı cümleleri italik olarak yazmıştır. Ancak italik yazılara rağmen hikâyenin okunması zordur.

Romanın çoğunun geçtiği ilk üç gün içerisinde pek fazla olay yaşanmaz; aksine bilinç akışı tekniğiyle yapılan anlatım, okuyucuyu Compson ailesinin tarihine götürüp bozulmakta olan bu Güneyli ailenin yaşamına ilk adımı attırır. Ailedeki sorunlu ilişkiler hepten sıradan fakat bir hayli trajik olup okuyucuyu derin bir girdaba doğru sürükler.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Joker (karakter)</span> DC Comics karakteri

Joker, Bob Kane ve Bill Finger tarafından oluşturulan DC Comics kurgusal karakteridir ve süper kötü. Çizgi roman kahramanı Batman'in en büyük düşmanı olan Joker; çoğunlukla beyaz, mavi, kırmızıdan oluşan ikonik yüz boyası ve görünümüyle tanınan en popüler kurgusal karakterlerden birisidir. Joker 1989 tarihli Batman filminde Jack Nicholson tarafından, 2016'da Jared Leto ve 2019'da kendi adında ilk solo filmi olan Joker'de Joaquin Phoenix tarafından canlandırılmıştır. 2008 yılında vizyona giren Kara Şövalye'deki Joker karakterini, film çekimleri bittikten sonra ölen Heath Ledger canlandırmıştır. Jack Nicholson'un canlandırdığı Joker rolüne oranla daha çok şiddetten yana ve karanlık tarafı ağır basan yenilenmiş bir Joker'i oynamıştır.

<span class="mw-page-title-main">Virginia Woolf</span> İngiliz yazar (1882-1941)

Virginia Woolf, İngiliz feminist, yazar, romancı ve eleştirmen.

<i>Cevdet Bey ve Oğulları</i>

Cevdet Bey ve Oğulları, Orhan Pamuk'un ilk kez 1982'de yayımlanmış; bir tüccar ailesinin 1905'ten 1970'e kadar yaşadıklarını ve bu hikâye etrafında Türkiye Cumhuriyeti'nin toplumsal, ekonomik ve kültürel tarihinin de anlatıldığı ilk romanıdır. Romanın ilk baskısı Karacan Yayınları tarafından basılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">William Faulkner</span> Amerikalı yazar (1897 – 1962)

William Cuthbert Faulkner Nobel ödüllü, Amerikalı yazar.

<span class="mw-page-title-main">Bilinç akışı (anlatım yöntemi)</span> Kişinin aklından geçenlerin birinci kişi ağzından yansıtılması

Bilinç akışı karakterin düşünme eylemini olduğu gibi aktarmaya çalışan bir edebi tekniktir. Yapıtlarda iç diyalog şeklinde göze çarpar. Bilinç akışı tekniğini kullanan yazarlara örnek olarak James Joyce, William Faulkner ve Virginia Woolf gösterilebilir. Bilinç akışsal edebiyat modernist akımla yakından ilişkilidir. Psikolojiden edebiyata girişi May Sinclair sayesinde olmuştur.

<i>Aylak Adam</i> Yusuf Atılgan tarafından yazılan roman

Aylak Adam, Türk yazar Yusuf Atılgan'ın 1959'da yayımlanan ilk romanıdır. "Kış", "ilkyaz", "yaz" ve "güz" olmak üzere dört "mevsim" başlığından oluşan eserde mevsimlerden kış, ilkyaz ve yaz kendi içlerinde yedi bölüme ayrılırken güz mevsimi dört bölüme ayrılmaktadır. 28 yaşlarında, içerisinde hizmetçilerin olduğu evde çocukluğunun geçtiği söylenen, kumar düşkünü babaya sahip bir roman karakteri olan C.'nin hayatına anlam verecek değeri arama çabası romanda anlatılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Robin (karakter)</span> kurgusal karakter

Robin ilk defa 1940 yılında Detective Comics'in 38. sayısında görülen bir çizgi roman kahramanıdır. Bu tarihten itibaren Batman çizgi romanlarında Batman'in yardımcısı olarak görev almıştır.

Aşağıdakiler, ABD yapımı korku filmi Teksas Katliamı serisinin hayali karakterleridir.

İç monolog, oyun, roman ve öyküde, kahramanların aklından geçen düşünceleri açığa vuran anlatı tekniğidir.

Döşeğimde Ölürken,, Amerikalı yazar William Faulkner'ın yazdığı bir romandır. Kitabın ilk Türkçe baskısı 1965 yılında De Yayınevi tarafından Murat Belge`nin çevirisi ve Memet Fuat`ın redaktörlüğü ile yapılmıştır.

<i>Molloy</i> Samuel Beckettın ilk defa 1951de yayımlanmış romanı

Molloy, Samuel Beckett'ın ilk defa 1951'de yayımlanmış romanı.

<i>Watt</i> (roman) Samuel Beckettın ilk defa 1953te yayımlanmış romanı

Watt, Samuel Beckett'ın yayınlanmış ikinci İngilizce romanı.

Anlatım biçimleri, anlatılacak olay veya kavramların nasıl anlatıldığını belirten edebiyat terimidir; yazarın anlatımını yaparken kullandığı üsluba, başvurduğu yönteme anlatım biçimi denir. Anlatılacakların türüne ya da amacına göre değişik anlatım biçimleri kullanılır. Örneğin romanda kullanılan anlatım biçimi ile bir makalede kullanılan anlatım biçimi birbirinden farklıdır.

Higurashi no Naku Koro ni; korku, gerilim, trajedi içeren bir anime. Seri, toplamda 4 sezondan ve Nekogoroshi-hen adında bir OVA'dan oluşur. Korku ve gerilim içerikli animeler arasında çok seçkin bir yere sahip bir anime olmasıyla beraber, hikâyesi ve anlatım tarzı oldukça farklı seyretmektedir.

<i>Kafamda Bir Tuhaflık</i>

Kafamda Bir Tuhaflık, Orhan Pamuk'un 2014'te yayımlanan romanıdır.

<i>Beyoğlunun En Güzel Abisi</i> Türk yazar Ahmet Ümit tarafından yazılan polisiye romanı

Beyoğlu'nun En Güzel Abisi, Türk yazar Ahmet Ümit tarafından yazılan polisiye romanıdır. Romanda, İstanbul'un Beyoğlu semtindeki Tarlabaşı'nda bir erkek cesedinin bulunmasıyla birlikte gelişen olaylar ve cinayet araştırması, romanın kurgusal karakteri Başkomiser Nevzat'ın ağzından anlatılmaktadır.

Yılanı Öldürseler, Yaşar Kemal'in aşk, töre ve anne şefkati üçgeninde filmlere konu olmuş romanıdır. Eserde Yaşar Kemal'in doğup büyüdüğü Osmaniye'nin Hemite köyündeki Esme'nin hikâyesini anlatılır. Yazar, Yılanı Öldürseler'i 1950'de Kozan hapishanesinde yatarken tanıştığı bir çocuğun başından geçenlerden esinlenerek yazmıştır. 1976'da Cumhuriyet gazetesinde tefrika edildikten sonra aynı yıl Cem Yayınevi tarafından kitap olarak basılmıştır. 1982'de Türkan Şoray'ın yönetmenliğinde aynı adla sinemaya uyarlanan kitap, 1983 yılında Marianik Revillon tarafından Paris'te tiyatro oyunu olarak sahnelenmiştir. 1991 yılında Yaşar Kemal'in eşi Thilda Kemal tarafından To Crush the Serpent adıyla İngilizceye çevrilmiştir.

Kılavuz, Bilge Karasu tarafından yazılan ve 1990 yılında yayımlanan polisiye tekniğine sahip bir postmodern romandır.

Ruh Üşümesi, yazar Adalet Ağaoğlu tarafından kaleme alınan, 1991 yılında yayımlanan ve erotizm ile toplumsal-siyasi gerçekliği bir arada aktaran bir romandır.

Zargana, Hakan Günday tarafından yazılan ve Mayıs 2002'de Doğan Kitap tarafından yayımlanan yer altı edebiyatı türündeki romandır.