Türk alfabesi, Türkçenin yazımında kullanılan Latin alfabesi temelli alfabedir. 1 Kasım 1928 tarihli ve 1353 sayılı yasayla tespit ve kabul edilmiştir.
Fince (
Tekerleme, genellikle ölçülü ve kafiyeli, basmakalıp sözdür. Masal, hikâye, bilmece, halk tiyatrosu gibi bazı edebi türler içinde ve çocuk oyunlarında tekerlemelere rastlanır.
Moğolca, Moğolistan ve civardaki bazı özerk bölgelerde resmî dil olan Asya dilidir.
Düzeltme imi ya da düzeltme işareti (ˆ) ya da şapka işareti harflerin üzerine gelerek ses değerlerini incelten bir diyakritik işarettir. Yerine getirdiği işlev nedeniyle uzatma işareti adıyla, karıştırılan bir kavram olarak inceltme işareti olarak da adlandırılır. Üzerinde bulunduğu ünlüden önce gelen ünsüz harfi inceltir. Kural oluşturulurken kabul edilen bu durum genelgeçer olarak Türkçe diline yerleşmiştir. İnceltme işareti Kürtçe, Türkçe, Sırpça, Hırvatça, Esperanto, Fransızca, Norveççe, Rumence, Slovakça, Vietnamca, İskoçça, Portekizce, İtalyanca, Afrikaanca gibi dillerde;Farsça ve Japoncanın Latin harflerine aktarılmasında kullanılan diyakritik işaretlerden biridir.
İyelik ekleri veya sahiplik ekleri, isimlere ve isim görevinde kullanılan sözcüklere eklenerek kime veya neye ait olduğunu bildiren ekler.
Ünlü türemesi, Türkçede görülen bir ses olayıdır.
Ünsüz yumuşaması veya ünsüz değişimi, Türkçedeki bir ses olayıdır. Süreksiz sert ünsüzlerle biten sözcüklerin, ünlüyle başlayan bir ek aldıklarında, sözcüklerin sonundaki ç, k, p, t ünsüzlerinin yumuşayarak - sırasıyla- c, g/ğ, b ve d'ye dönüşmesidir.
Ünsüz türemesi, Türkçedeki Arapça kökenli sözcüklerin ünlü harfle başlayan ek aldıklarında veya başka bir sözcükle birleşmesi sonucunda, sözcüğün sonundaki ünsüz harfin tekrarlanmasıyla oluşan ses olayıdır.
- Örnek
- Af + etmek = Affetmek
- Ret + etmek = Reddetmek
- Zan + etmek = Zannetmek
- Hak + ı = Hakkı
- his + etmek = hissetmek
Kaynaştırma ünsüzü veya yardımcı ünsüz, Türkçede iki ünlü harf yan yana gelemeyeceği için, ünlü ile biten bir kök veya gövdenin sonuna eklenen ve yine bir ünlü ile başlayan ekin önüne gelen ünsüzü belirtir. Sadece Türkiye Türkçesi için değil, bütün tarihî ve çağdaş Türk yazı dillerinde temel kaynaştırma ünsüzü veya yardımcı ünsüz /y/ ve /n/ sesleridir. Bu ünsüz; kök+ek veya ek+ek durumlarında, iki ünlü yan yana geldiğinde kullanılır.
Büyük ünlü uyumu ya da kalınlık-incelik kuralı, Türkçedeki iki ses uyumundan biri. Kökeni Türkçe sözcüklerin ayırt edilmesinde kullanılır. Türkçedeki öz Türkçe sözcüklere ait ortak bir özelliktir.
Mari (Çirmiş) dili Ural Altay Dil Ailesinin Ural Koluna bağlı Fin/Ugor dilleri ana grubundandır ve 600.000 kişi tarafından konuşulur. Çirmiş dili; Rusya'ya bağlı Mari El Cumhuriyeti başta olmak üzere Rusya'da Tataristan, Udmurtya ve Perm bölgelerinde konuşulur. Etnik Çirmişler, çoğunlukla Ural Dağları'nın doğusunda Vyatka Nehri çevresinde yaşamaktadır.
Türkçede ismin hâlleri ; kelimeleri belirtme (yükleme), yönelme, bulunma ve ayrılma açısından tanımlayan, sözcüğün yalın hâl ile hâl eki almış durumlarından her biridir. Türkçede ismin beş farklı hâlleri vardır:
- Yalın hâli
- -e hâli (yönelme)
- -i hâli (belirtme)
- -de hâli (bulunma)
- -den hâli (ayrılma/çıkma)
Pekiştirme, bir sözcüğe anlamını kuvvetlendirmek için ilaveler yapılması veya sözcüğün tekrarlanmasıdır. Türkçede başlıca beş çeşit pekiştirme vardır.
Eski Anadolu Türkçesi veya Eski Türkiye Türkçesi, 13. yüzyılın başlarında oluşup sonrasında Anadolu ve Rumeli'de kullanılan Oğuz Türkçesi temelindeki ölü dildir. Batı Türkçesinin ilk dönemini teşkil eden Eski Anadolu Türkçesine Batı Türkçesinin bir oluş, bir kuruluş devresi olarak bakılmaktadır. Batı Türkçesini Eski Türkçeye bağlayan birçok bağlar bu devrede henüz kendisini iyice hissettirmektedir. Bu devreden sonraki Türkçede görülen birçok yeni şekiller bu devrede henüz Eski Türkçedeki eski şekillerinin izlerini taşımaktadırlar.
Ses değişmesi, dildeki konuşma seslerinden birinin diğerinin yerine geçmesi ya da türemesi ve düşmesi olarak tanımlanabilir. Dil bilimciler, dillerin çoğunlukla benzer ses değişimlerine uğradığını göstererek konuyla ilgili evrensel kurallar ortaya koymaya çalışmaktadır.
Ünlü, sesli veya vokal; ses yolu görece açık durumda iken, ses tellerinin titreşmesi ile bir engele takılmadan oluşan; hecenin en küçük birimini oluşturan konuşma sesi. Ünsüz veya sessiz karşıtıdır. Ünlülük kavramı harflerden ziyade "sesleri" tanımlar zira bir harf kimi sözcüklerde ünlü, kimi sözcüklerde ise ünsüz bir sesi simgeleyebilir.
İsim tamlaması; aralarında anlamca ilgi bulunan, biri diğerini iyelik (sahiplik) yönünden bütünleyen, en az iki farklı isimden meydana gelmiş kelime grubu. İsim tamlamalarında birinci sözcük grubuna tamlayan, ikinci sözcük grubuna tamlanan denir. Aşağıdaki tabloda isim tamlamalarına çeşitli örnekler verilmiştir:
İlgi eki veya tamlayan eki, dil bilgisinde bir varlığın kime ait olduğunu bildiren bu ek, Türkiye Türkçesinde ünsüzle biten ad kök ve gövdelerine {+In} "-ın, -in, -un, -ün" ve ünlüyle bitenlerden sonra {+nIn} "-nın, -nin, -nun, -nün" şekillerine sahiptir. Bu ek, sözcüklerin genitif hâlini oluşturmakta kullanılır. Sadece "ben" ve "biz" zamirlerine eklendiğinde -im şekline dönüşür. Belirtili isim tamlamalarında ilk sözcüğe (tamlayana) eklendiği için tamlayan eki olarak da bilinir. "i" harfi, büyük ve küçük ünlü uyumuna uyacak şekilde dar ünlülerden birine dönüşebilir:
- evin kapısı
- ağacın dalı
- okulun bahçesi
- üzümün çöpü
Ünlü daralması, Türkçede geniş ünlülerin dar ünlülere dönüşmesi şeklinde gerçekleşen bir ses olayıdır. a veya e ünlüleriyle biten bir fiile -yor eki getirildiğinde, fiilin son hecesindeki ünlü, ı, i, u veya ü ünlülerinden birine dönüşür:
- sakla + yor > saklıyor
- dile + yor > diliyor
- kutla + yor > kutluyor
- gözle + yor > gözlüyor