
Nüfus yoğunluğu, birim alanda yaşayan organizma sayısı olarak ifade edilir.
Cins, birbirine benzeyen ve ortak birçok karakterleri olan türler topluluğu. Taksonomideki en önemli sınıflandırma basamaklarından biridir. Cins isimleri unominal olmak zorundadır. Her zaman büyük hafle başlar ve italik yazılır. Bazen türler arasındaki farkları kategorize edebilmek için alt cinsler kullanılır.

Pansuman, genel olarak ilk yardım ve acil tıpta yara tedavisi demektir. Yaraların mikroplardan temizlenmesi ve korunması için yapılan yıkama ve örtme işlemidir. Yara iyileşmesinin iyi, çabuk ve iz bırakmadan olması için bölgenin ölü dokulardan ve mikroorganizmalardan temizlenmesi ve dış ortamın zararlı etkilerinden korunması gerekir. Böylece hem mikropların hem de tahriş edici maddelerin yaraya ulaşması engellenmiş olur. Pansuman, ifraz maddelerini yaradan uzaklaştıran, emen, kanayan kısmı tampone eden, yaralı bölgenin anatomik ve fizyolojik durumunu muhafaza eden ve aseptik esaslar içinde uygulanan tedavidir. Yumuşak parafin pansumanlar, çinko bandajlar, esmark bandı, yapışkan bandaj, sıvı bandaj, koheziv bandaj, sargı bezi, gazlı bez yaygın kullanılan pansuman türleridir.

İki yaşamlılar ya da iki yaşayışlılar, amfibiler, amfibyumlar, amniyotik yumurtaya sahip olmayan, değişkensıcaklı, derisi çıplak ve nemli, göğüs kemiği hiçbir zaman kaburgalarla bağlanmamış, çoğu ses çıkarabilen, omurgalı hayvan sınıfı. Sınıf, Gymnophiona, Anura ve Caudata olmak üzere 3 takımdan oluşur.

İlaç ya da em, canlı hücre üzerinde oluşturduğu etki ile bir hastalığın tanısını, iyileştirilmesi veya semptomlarının azaltılması amacıyla tedavisini veya bu hastalıktan korunmayı mümkün kılan, canlılara değişik uygulama yöntemleri ile verilen doğal, yarı sentetik veya sentetik kimyasal preparatlardır. İlaçların tüketimi inhalasyon, enjeksiyon, sigara içme, yutma, derideki bir yama yoluyla emilim, fitil veya dil altında çözünme yoluyla olabilir. Ticari ilaçlar ilaç firmaları tarafından üretilir ve genellikle patentlidir. Etken maddesinin patent süresi dolmuş ve birden çok firmanın üretebildiği ilaçlara ise jenerik ilaçlar denir. İlaçlar uygulama yoluna, kimyasal özelliklerine ve etkilediği biyolojik sistemlere göre sınırlandırılabilir. Daha güvenilir ve geniş kullanım alanına sahip sınıflandırma sistemi ise Anatomical Therapeutic Chemical Classification Systemdir.

Anne ya da ana, bir çocuğu doğuran, bakımını üstlenen veya kendi doğurmadığı bir çocuğu evlat edinen ve bakımını üstlenen kadın. Genlerin yarısı anneden gelir. Bir çocuğu evlat edinen veya eşinin kendinden olmayan çocuklarına annelik yapan kadınlara üvey anne denir. Tanımlama amacıyla kullanılan bu terim çocuklar veya ebeveynler tarafından tercih edilmeyebilir. Bu durumda üvey olsun ya da olmasın ilgili şahıs, anne olarak adlandırılır. Bir çocuğun dünyaya gelmesinde yumurta hücresi kullanılan ve genellikle çocuğu dünyaya getiren anneye öz anne, tıbbi olarak da fizyolojik anne denir. Yumurta hücresini sağlamayan ve başka bir annenin çocuğunu dünyaya getiren kişiye de taşıyıcı anne denir. Taşıyıcı anneler, genellikle annelik haklarından feragat ederler ve bu işlemi, ya çocuk sahibi olamayan bir yakınlarına yardımcı olmak ya da maddi kazanç elde etmek için uygularlar.

İnsan cinselliği, başlıca; erkek cinselliği ve kadın cinselliği iki alt alanı olmak üzere cinsel davranışı konu alan ve içeren bir şemsiye kavramdır.

Kortizol, böbrek üstü bezinin kabuk bölgesinde üretilen, vücudun strese gösterdiği tepkiyle ilişkili bir kortikosteroid hormondur. Kan basıncını ve şekerini artırır, kadınlarda kısırlığa neden olur ve bağışıklık sistemini baskılar. Hidrokortizon veya kortizon olarak bilinen yapay kortizol alerji ve yangı'ya karşı sağaltımda kullanılır.

Sertleşme veya ereksiyon, penisin büyüdüğü ve sıkılaştığı fizyolojik bir kavramdır. Sertleşme, genelde cinsel uyarılma veya cinsel olarak cezbedilme kaynaklı; psikolojik, nöral, vasküler ve endokral faktörlerin kompleks etkileşimlerin bir sonucudur. Kadınlarda benzer uyarılma, klitoral ereksiyon'dur.

Serin , organik bir molekül ve aynı zamanda hayvansal proteinlerde sıkça bulunan aminoasitlerden biridir. Hayvansal proteinlerde serinin sadece L-stereoizomeri bulunur. Serin insan vücudu tarafından glisin gibi diğer metabolitlerden sentezlenebildiği için dışarıdan beslenme yoluyla alınması şart değildir. Serin, ilk olarak ipek proteinlerinden 1865 yılında izole edilmiştir. İpek bol miktarda serin içerir. Serin ismini, ipek'in latincesi sericum 'dan almaktadır. Serin'in moleküler yapısı ilk defa 1902 yılında çözülmüştür.

Kuluçka, kanatlı hayvanların nesillerini devam ettirebilmek için gösterdikleri doğal ve fizyolojik arzu hali.

Prostaglandinler hayvanların vücudunda önemli görevleri olan yağ asitlerinden enzimatik olarak türeyen lipid bileşenleridir. Prostaglandinler 20 Karbon atomu ve 5-karbon halkası içerirler.

Kanal tedavisi dişin pulpası geri dönülmez bir şekilde iltihaplandığında gerçekleştirilen bir müdahaledir. Dişin damar ve sinir paketini içeren pulpanın alınmasıyla gerçekleştirilir. Bu esnada ilhitap sadece kanal içindeki pulpayı etkilemekteyse diş canlı olabilir. Fakat eğer dişin apeksini de etkileyen bir iltihabi olay varsa diş muhtemelen canlılığını kaybetmiştir. Akut bir durumda kanal tedavisi ağrılı olabilir. Onun dışında genellikle ağrısız olmaktadır. Pulpa eğe adı verilen aletlerle çıkartılır. Daha sonra pulpanın içinde bulunduğu kanal ya da kanallar yeterli genişliğe gelene kadar eğelerle genişletme işlemi yapılır. Bu sırada kanallar sodyum hipoklorit, serum fizyolojik, EDTA ve klorheksidinle yıkanır. Sonra güta perka, gümüş konlar ya da benzeri bir doku dostu bir malzemeyle doldurulur. Tedavi dişin durumuna göre bir seans sürebileceği gibi birkaç seans da sürebilir. Kanal tedavisi görmüş diş canlılığını yitirmiştir. Bu nedenle canlı bir dişe göre dış etkenlere karşı daha savunmasız olduğu fokal enfeksiyon odağı olabileceği iddia edilmiştir. Fakat yapılan çalışmalar sağlıklı bir kişide böyle bir etkisi olmadığını ortaya koymuştur. Kanal tedavisi bir dişi kurtarmak için yapılacak son müdahaledir. Dişin ve hastanın durumununa ve yapılan tedavinin niteliğine göre kanal tedavili diş ağızda yıllarca sağlıklı bir şekilde kalabilir. Ancak dişte 2 yıl kadar bir süre içinde renk değişiklikleri ve morarmalar gözlenmektedir. Kanal tedavisi yapılmış olan dişe normal dişlere yapılan bakım yapılmazsa çürümeler meydana gelir.

Karın, omurgalı hayvanlarda kaburga kemiklerinden kasıklara ve pelvise kadar olan kısımdır.
Sodyum klorür, belli ölçülerde sodyum bikarbonat ve sodyum klorür içeren distile su çözeltileridir. Daha çok eczacılıkta burun içi bakımı ve nemlendirilmesi için kullanılır. Kontakt lens bakımı için de kullanılır.

Ligand ya da ligant, bir biyomoleküle bağlanarak bir kompleks oluşturan bir bileşiktir. Genelde, iyonik bağlar, hidrojen bağları veya Van der Waals güçleri ile hedef bir proteindeki bağlanma yerine bağlanır. Ligand molekülün bağlanma yerine yanaşması genelde tersinir, yani birleşme ve ayrışma arasında bir denge vardır. Biyolojik sistemlerde bir ligandın hedef molekülü ile tersinmez kovalent bağlanması enderdir. İnorganik kimyadaki ligand tanımından farklı olarak, ligandın mutlaka bir metale bağlanması şart değildir. Sinyal reseptörlerine bir ligand bağlanınca reseptör proteinin üç boyutlu şekli değişebilir, bu da onun işlevsel özelliğini değiştirir. Bağlanma eğilimi veya gücüne "afinite" denir. Ligand tipleri arasında substratlar, inhibitörler, aktivatörler ve nörotransmitterler sayılabilir. Radyoligandlar, radyoizotopla işaretlenmiş bileşiklerdir, ligand bağlanma ölçümlerinde kullanılırlar.

Hugo Theorell tam adı ile Axel Hugo Theodor Theorell, İsveçli biyokimyacı. Thoerell 1924 yılında Karolinska Enstitüsünde tıp eğitimini bitirdi. Sonraki üç ayda Paris'te Pasteur Enstitüsü nde bakteriyoloji okudu. 1930 yılında doktorasını yaptı ve Karolinska Enstitüsünde fizyolojik kimya profesörü oldu.

Şaşkınlık, beklenmeyen bir olayın sonucu olarak hayvanlar ve insanlarda bir irkilme tepkisi ile deneyimlenen, kısa, zihinsel ve fizyolojik durumdur. Şaşkınlık herhangi bir değerlikte hissedilebilir; yani, nötr/ılımlı, hoş, hoş olmayan, pozitif veya negatif olabilir. Şaşırtıcı uyaranlara tepki kişiye göre az veya çok şaşırtıcı olmasıyla ilgilidir. Örneğin çok şaşkınlık uyandıran durumlarda "savaş ya da kaç" tepkisi oluşabilir.
Psikofizyoloji psikolojinin psikolojik süreçlerin fizyolojik temelleri ile ilgilenen dalıdır. Psikofizyoloji 1960'larda ve 1970'lerde genel bir araştırma alanı iken, şimdi oldukça özelleşmiş ve sosyal psikofizyoloji, kardiyovasküler psikofizyoloji, bilişsel psikofizyoloji ve bilişsel sinirbilim gibi alt uzmanlıklara dallanmıştır.