
Ateroskleroz, atardamarları (arterleri) etkileyen bir hastalıktır. Yaygın olarak "damar sertleşmesi" olarak adlandırılan arteriosklerozun bir türüdür. Orta boy ve büyük arterlerde görülen "aterom" veya "plak" olarak adlandırılan yapısal bozukluklardan (lezyonlardan) oluşur. Aterom, hangi safhada olduğuna bağlı olarak çeşitli yapılar barındırabilir:

İnsan penisi, erkek bireylerde, görünür kısımda yer alan eşey ve üreme organı yapısıdır. İdrar ve üreme salgısı kanalıyla, bunun çevresini saran süngerimsi bir yapıda kan damarlarınca zengin bir üreme organıdır. Penisin ucunda yer alan açıklıktan hem idrar hem de meni ayrı zamanlarda dışarıya atılır. Penis uyarıldığında damarların kanla dolmasıyla büyür ve sertleşir. Buna sertleşme (ereksiyon) denir. Sertleşen penis içindeki meninin dışarı atılmasına boşalma (ejakülasyon) denir.

Ördek, Anatinae alt familyasından, tıknaz gövdeli, kısa bacaklı ve kısa boyunlu, yassı gagalı, paytak yürüyüşlü, tavuktan daha iri, yabanıl ve evcil türleri bulunan, eti ve yumurtası yenen bir su kuşu.

Viagra, penis sertleşmesi bozukluğuna karşı kullanılan bir ilacın marka ismidir. Pfizer ilaç firması tarafından piyasaya sürülen bu ilacın etken maddesi sildenafil sitrattır. İlaç, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Gıda ve İlaç Dairesi'nin onayını 1998'de almıştır.

Çin karakterleri veya Çin harfleri, günümüzde Çince, Japonca ve nadiren Korecenin yazılmasında kullanılan simgesel grafikler ya da logogramlardır. Bunlara Mandarin Çincesinde hànzì, Japoncada kanji, Korecede hanja ya da hanmun, Vietnamcada ise hán tự ya da chữ nho adı verilir.

Kemik veya süyek, vücudu oluşturan dokular arasında en sert olanıdır. Organizmada gerçek anlamda destek görevi yapan dokudur. Ayrıca organizmanın kalsiyum depolarıdır. Kalsiyum bakımından doymuş olduklarından serttir. Sert olmalarına rağmen kıkırdak dokusundan farkları damar içermeleridir. Bu doku yapısında çeşitli tipte hücreler ve hücrelerarası madde (matrix) bulunmaktadır.
Piriz, çimento ve alçı gibi bağlayıcı maddelerin su ile karıştırılıp bir hamur haline geldikten bir süre sonra yapısındaki suyu kaybederek katılaşması.

Yazı sistemi, bir dildeki unsurları ve tarif edilebilir durumları temsil etmek için kullanılan bir çeşit semboller sistemidir.
Damar sertleşmesi olarak bilinen arteriyoskleroz, atardamar (arter) duvarlarının kalınlaşıp esnekliklerini kaybettikleri birkaç hastalığın genel adıdır.

Sertleşme veya ereksiyon, penisin büyüdüğü ve sıkılaştığı fizyolojik bir kavramdır. Sertleşme, genelde cinsel uyarılma veya cinsel olarak cezbedilme kaynaklı; psikolojik, nöral, vasküler ve endokral faktörlerin kompleks etkileşimlerin bir sonucudur. Kadınlarda benzer uyarılma, klitoral ereksiyon'dur.

Baskça (euskara), Baskların konuştuğu izole dil. Baskça, dil bilimcileri tarafından Hint-Avrupa dilleri Avrupa'ya yayılmadan önce Avrupa'da konuşulan dillerden arta kalan biri olarak kabul edilir. Bu sebepten bu dilin dünyada konuşulan başka hiçbir dille yakından akraba olmayan çok eski bir dil olduğu düşünülür. Hint-Avrupalılar buraya gelmeden önce çok geniş bir bölgede, tüm İber yarımadasında ve Gaskonya/Akitanya bölgesinde, konuşulmakta idi.

Harf, yazı yazmak için kullanılan semboldür. Harfler, Seslerin yazı sistemlerindeki karşılığıdır. Harflerin hepsi birleşerek alfabeyi oluştururlar. Yazı harfler dışında rakam, noktalama işaretleri ya da başka semboller içerebilir ama harfler yazının en temel öğesidir.

Karakalpakça, Türk dillerinin Kıpçak grubuna bağlı bir dildir. Aynı gruba mensup olduğu Kazakça ile aralarında karşılıklı anlaşılabilirlik vardır.
Ünsüz benzeşmesi ya da ünsüz uyumu, Türkçe dilbilgisindeki ses olaylarından biridir. Bu kurala göre herhangi bir kelimeye eklenen ve ünsüz harfle başlayan yapım ve çekim ekleri kendisinden önceki son harf sert ünsüz ise sert, yumuşak ünsüz ise yumuşak ünsüz harfle başlamak zorundadır:
- dolapta, aşçı, kitapçı vb.
Ünsüz yumuşaması veya ünsüz değişimi, Türkçedeki bir ses olayıdır. Süreksiz sert ünsüzlerle biten sözcüklerin, ünlüyle başlayan bir ek aldıklarında, sözcüklerin sonundaki ç, k, p, t ünsüzlerinin yumuşayarak - sırasıyla- c, g/ğ, b ve d'ye dönüşmesidir.

Haketia nesli tehlika altında olan Yahudi-Fas Romen dilidir; Djudeo Spañol veya Ladino Occidental olarak da bilinir. Fas'ın Kuzeydoğusundaki Tetuan, Tanca ve İspanyol kasabaları olan Ceuta ve Melilla'da konuşulurdu.

Sertleşme bozukluğu veya ereksiyon bozukluğu, penis sertleşmesi bozukluğu veya halk arasındaki adı ile iktidarsızlık, cinsel güç yetersizliği veya sertleşme sorunu, bazı psikolojik ya da fizyolojik sağlık sorunlarından dolayı cinsel birleşme sırasında yalnız erkeklerde görülen sertleşme olamama durumudur.
Telaffuz, söyleyiş, sesletim ya da boğumlanma; bir dildeki sözcüklerin söyleniş biçimi. Telaffuz sözcüğü Arapça kökenlidir. Dilbilimde, ilgili sözcük ya da cümlenin kullanıldığı dilin okuma özellikleri ve sese dönüşmesinin ifadesi olan telaffuz, kendi içinde yöresel farklılıklar gösterebilir. Her dilin söyleyiş özellikleri farklıdır. Türkçe yazıldığı gibi okunan bir dil olmasına karşın, yerel söyleniş ayrımları ile bunun geçerli olmadığı durumlar görülür. Ayrıca Türkçeye yabancı dillerden geçen sözcükler için de telaffuzdaki vurgu kuralları söz konusu olmayabilir.
Ünsüz sertleşmesi Türkçedeki ses olaylarından biridir. Bu kurala göre sert ünsüzle biten kelimeler b, c, d, g ünsüzleriyle başlayan bir ek aldığında, ekin bu ilk ünsüzü sertleşerek p, ç, t, k ünsüzlerinden birine dönüşür:
- dolap+da - dolapta, aç+dı -açtı, kitap+cı - kitapçı, bit+gin - bitkin, 15+de -15'te, Türk+ce - Türkçe
Ölüm sertleşmesi, melek şehveti veya terminal sertleşmesi özellikle asılarak idam edilen erkeklerin cesetlerinde gözlemlenen bir post-mortem sertleşmedir. Teknik olarak bir priapizmdir.