İçeriğe atla

Serotonin sendromu

Serotonin sendromu
Diğer adlarSerotonin zehirlenmesi, serotonin hastalığı, hiperserotonemi
Serotonin
Olağan başlangıcıBir ngün içinde[1]
UzmanlıkYoğun bakım tıbbı, psikiyatri
NedenleriSeçici serotonin geri alım inhibitörü (SSRI), serotonin norepinefrin geri alım inhibitörü (SNRI), monoamin oksidaz inhibitörü (MAOI), trisiklik antidepresanlar (TCA'lar), amfetamin, petidin (meperidin), tramadol, dekstrometorfan, ondansetron, kokain[1]
TanıSemptomlara ve ilaç kullanımına göre[1]
TedaviActive cooling[2]
İlaçBenzodiazepines, cyproheptadine[2]
SıklıkBilinmiyor

Serotonin sendromu (SS) serotonerjik ilaçların veya psikotrop madde kullanılmasıyla ortaya çıkabilen bir grup semptomdur.[2] Semptomların derecesi, ölüm potansiyeli dahil olmak üzere hafiften şiddetliye kadar değişebilir[3][4] Hafif vakalardaki semptomlar arasında yüksek tansiyon ve hızlı kalp atışı olur; genellikle ateş görülmez. Orta dereceli vakalardaki semptomlar arasında yüksek vücut ısısı, ajitasyon, artan refleksler, titreme, terleme, genişlemiş göz bebekleri ve ishal bulunur.[1] Ağır vakalarda vücut ısısı 41,1 °C (106,0 °F) çıkabilir. Komplikasyonlar arasında nöbetler ve kas yıkımı olabilir.

Serotonin sendromuna tipik olarak iki veya daha fazla serotonerjik ilaç veya ilacın kullanılması neden olur.[1][5]

Ayrıca bakınız

  • Karsinoid sendrom

Kaynakça

  1. ^ a b c d e "Serotonin syndrome". The Ochsner Journal. 13 (4): 533-40. 2013. PMC 3865832 $2. PMID 24358002. 
  2. ^ a b c Ferri's Clinical Advisor 2017: 5 Books in 1 (İngilizce). Elsevier Health Sciences. 2016. ss. 1154-1155. ISBN 9780323448383. 29 Ağustos 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Nisan 2021. 
  3. ^ New (1 Ekim 2015). Alexander, Earnest; Susla, Gregory M. (Ed.). "Psychiatric Emergencies in the Intensive Care Unit". AACN Advanced Critical Care (İngilizce). 26 (4): 285-293. doi:10.4037/NCI.0000000000000104. ISSN 1559-7768. 
  4. ^ Boyer EW, Shannon M . The serotonin syndrome . N Engl J Med. 2005 ; 352 ( 11 ): 1112-1120
  5. ^ Volpi-Abadie J, Kaye AM, Kaye AD (2013). "Serotonin syndrome". The Ochsner Journal. 13 (4): 533–40. PMC 3865832. PMID 24358002.

Dış bağlantılar

Sınıflandırma
Dış kaynaklar


İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Seçici serotonin geri alım inhibitörü</span> Antidepresan ilaç sınıfı

Seçici serotonin geri alım inhibitörleri majör depresif bozukluk, anksiyete bozuklukları ve diğer psikolojik bozuklukların tedavisinde antidepresan olarak kullanılan bir ilaç grubudur. Yan etkilerinin az olması, etkinlikleri ve tolere edilebilirlikleri nedeniyle sıklıkla depresyon ve diğer birçok psikiyatrik bozukluk için birinci basamak ilaçlar olarak kullanılırlar.

Antipsikotik ya da nöroleptik ilaçlar başta şizofreni olmak üzere psikozların tedavisinde kullanılan ilaçlardır.

<span class="mw-page-title-main">Antidepresan</span> Majör depresif bozukluk ve anksiyete gibi rahatsızlıkları tedavi etmek için kullanılan psikiyatrik ilaçlar

Antidepresanlar, majör depresif bozukluk gibi bazı duygudurum bozukluklarını, bazı anksiyete bozukluklarını ve bazı kronik ağrı durumlarını tedavi etmek için kullanılan ilaçlardır. Antidepresanların yaygın yan etkileri arasında ağız kuruluğu, kilo alımı, baş dönmesi, baş ağrısı, cinsel işlev bozuklukları ve duygusal körelme bulunur. Antidepresanlar, çocuklar, ergenler ve genç yetişkinler tarafından alındığında intihar düşüncesi ve davranışı riskinde artışa neden olabilir. Antidepresanların özellikle ani bir şekilde kesilmeleri sonucunda, antidepresan yoksunluk sendromu ortaya çıkabilir.

<span class="mw-page-title-main">Streptokok farenjiti</span> Tıbbi durum

Streptokok farenjiti ya da strep boğaz ağrısı “grup A streptokok” denilen bakteriden kaynaklanan bir hastalıktır. Streptokok farenjiti boğazı ve bademcikleri etkiler. Bademcikler, ağzın arka tarafında, boğazda yer alan iki bezedir. Streptokok farenjiti ses tellerini de (larenks) etkileyebilir. Yaygın semptomları arasında ateş, boğaz ağrısı ve boyundaki bezelerde şişik yer alır. Streptokok farenjiti çocuklardaki boğaz ağrılarının %37'sinin nedenidir.

<span class="mw-page-title-main">Trikotillomani</span>

Trikotillomani; saç, kirpik ve kaş yolma gibi etkileri olan psikolojik kaynaklı bir hastalıktır. Rahatsızlığa sahip bazı bireylerde devamında trikofaji gözlemlenebilir.

Postkolesistektomi sendromu (PKS), kolesistektomiden iki yıl sonra karında hala devam eden semptomların var olduğu bir durumdur. Semptomlar, kolesistektomi geçirmiş hastaların yaklaşık yüzde 5 ila 40'ında meydana gelir, ve geçici, kalıcı veya ömür boyu olabilir. Kronik durum, postkolesistektomi vakalarının yaklaşık %10'unda teşhis edilir.

<span class="mw-page-title-main">Revesz sendromu</span>

Revesz sendromu, eksüdatif retinopati ve kemik iliği yetmezliğine neden olan ölümcül bir hastalıktır. Diğer semptomlar arasında şiddetli aplastik anemi, İntrauterin gelişme geriliği, ince seyrek saçlar, ince retiküler cilt pigmentasyonu, serebellar hipoplaziye bağlı ataksi ve serebral kalsifikasyonlar bulunur. Etkileri Zinsser-Cole-Engman sendromunkine benzer. Dyskeratosis congenita varyantıdır.

Sitokin salınım sendromu (SSS), enfeksiyon ve ilaç kullanımı gibi çeşitli faktörler tarafından tetiklenebilen bir sistemik inflamatuar yanıt sendromu türüdür. Durum, çok sayıda beyaz kan hücresinin aktive edilmesi ve bu hücrelerin daha fazla beyaz kan hücresini aktive edecek inflamatuar sitokinleri serbest bırakması sonucunda ortaya çıkar. CRS ayrıca bazı monoklonal antikor ilaçlarının yanı sıra T hücre tedavilerinin yan etkisidir. Şiddetli vakalara sitokin fırtınası adı verilmektedir. İlaç uygulaması sonucunda meydana geldiğinde, infüzyon reaksiyonu olarak da bilinir.

<span class="mw-page-title-main">Waardenburg sendromu</span>

Waardenburg sendromu, en azından bir dereceye kadar doğuştan işitme kaybı ve pigmentasyon eksiklikleri ile karakterize edilen, parlak mavi gözleri, poliosis veya açık ten lekelerini içerebilen bir grup nadir genetik durumdur. Bu temel özellikler, durumun tip 2'sini oluşturur; tip 1, olarak adlandırılan gözlerin iç köşeler arasında daha geniş bir aralık olan telekantus veya distopia kantorum olarak adlandırılan tipi de mevcuttur. Nadir görülen tip 3'te, kollar ve eller de bozuk, kalıcı parmak kontraktürleri veya kaynaşmış parmaklar, tip 4'te ise kişide bağırsak disfonksiyonuna yol açan doğuştan sinir eksikliği olan Hirschsprung hastalığı vardır. Ayrıca, gelişimsel gecikme ve kas tonusu anormallikleri gibi merkezi sinir sistemi semptomlarına neden olabilecek en az iki tip vardır.

<span class="mw-page-title-main">Dopamin disregülasyon sendromu</span>

Dopamin Düzensizlik Sendromu (DDS), uzun süre dopaminerjik ilaçlar alan bazı bireylerde gözlenen bir işlev bozukluğudur. Tipik olarak, uzun bir süre boyunca dopamin agonist ilaçları almış olan Parkinson hastalığı (PD) olan kişilerde ortaya çıkar. İlaç bağımlılığı, kumar veya cinsel davranış gibi kendi kendini kontrol etme problemleriyle bağdaştırılmıştır.

Serotonerjik ( ) ya da serotonerjik ile ilgili demektir. Serotonin bir nörotransmiter'dir. Bir sinaps, nörotransmitteri olarak serotonin kullanıyorsa serotonerjiktir. Serotonerjik bir nöron , serotonin üretir. Bir madde, etkilerini serotonin sistemiyle etkileşimler yoluyla, örneğin nörotransmisyonu uyararak veya bloke ederek üretirse, serotonerjiktir.

<span class="mw-page-title-main">Akatizi</span>

Akatizi, hareketsizce oturamama ile birlikte öznel bir iç huzursuzluk hissi ile karakterize bir hareket bozukluğudur. Genellikle, bacaklar en belirgin şekilde etkilenir. Etkilenen vücut bölgeleri kıpırdayabilir, ileri geri sallanabilir veya hızlanabilir, bazı kişiler ise sadece vücutlarında huzursuzluk hissedebilir. En şiddetli vakalar saldırganlık, şiddet veya intihar düşünceleriyle sonuçlanabilir.

Klindamisin, osteomiyelit (kemik) veya eklem enfeksiyonları, pelvik inflamatuar hastalık, boğaz ağrısı, zatürre, akut otitis media ve endokardit dahil olmak üzere bir dizi bakteriyel enfeksiyonun tedavisinde kullanılan bir antibiyotik ilaçtır. Ayrıca akne, ve metisiline dirençli bazı Staphylococcus aureus (MRSA) vakalarını tedavi etmek için de kullanılabilir. Kinin ile kombinasyon halinde sıtma tedavisinde kullanılabilir. Ağız yoluyla, damar içine enjeksiyon yoluyla ve cilde veya vajinaya uygulanmak üzere krem veya jel olarak mevcuttur.

Droperidol, antiemetik ve antipsikotik olarak kullanılan bir antidopaminerjik ilaçtır. Droperidol ayrıca, yoğun bakım tedavisinde ve "ajitasyon saldırganlığı veya şiddetli davranış"ın mevcut olduğu durumlarda sıklıkla hızlı bir yatıştırıcı olarak kullanılır.

Wernicke ensefalopatisi, B vitamini rezervlerinin, özellikle tiamin tükenmesinden sonra merkezi sinir sisteminin biyokimyasal lezyonlarının neden olduğu nörolojik semptomların varlığıdır. Bu durum, tüm formlarında beriberi ve alkolik Korsakoff sendromunu içeren daha büyük bir tiamin eksikliği bozuklukları grubunun parçasıdır. Alkolik Korsakoff sendromu ile aynı anda ortaya çıktığında Wernicke-Korsakoff sendromu olarak bilinir.

Antidepresan kesilme sendromu, en az bir aylık sürekli kullanımı takiben antidepresan ilaçların kesilmesi veya azaltılması sonrasında ortaya çıkabilen bir durumdur. Semptomlar grip benzeri semptomlar, uyku sorunları, mide bulantısı, zayıf denge, duyusal değişiklikler, anksiyete ve depresyonu içerebilir. Sorun genellikle üç gün içinde başlar ve birkaç ay sürebilir. Nadiren psikoz oluşabilir.

Bir örtüşme sendromu, daha yaygın olarak tanınan en az iki bozukluğun özelliklerini paylaşan tıbbi bir durumdur. Örtüşme sendromlarının örnekleri, romatolojide örtüşen bağ dokusu bozuklukları ve kardiyolojide örtüşen genetik bozukluklar gibi birçok tıbbi uzmanlıkta bulunabilir.

Bromokriptin, hipofiz tümörleri, Parkinson hastalığı, hiperprolaktinemi, nöroleptik malign sendrom ve yardımcı olarak tip 2 diyabet tedavisinde kullanılan bir ergolin türevi ve dopamin agonistidir.

<span class="mw-page-title-main">Löfgren sendromu</span>

Löfgren sendromu, bir akut sarkoidoz türüdür; bu hastalık, göğüsteki lenf nodlarında büyüme, bacaklarda dokunmaya hassas kırmızı nodüller, ateş ve artritle karakterize bir inflamatuar hastalıktır. Bu hastalık kadınlarda erkeklere kıyasla daha sıktır ve, İskandinavya, İrlanda, Afrika ve Puerto Rika kökenli insanlarda daha sık görülür. Bu hastalık, 1953'te İsveçli bir klinisyen olan Sven Halvar Löfgren tarafından tanımlanmıştır. Bazı kişiler, bu durumun kesin olmayarak tanımlandığını düşünmektedir.

Lemierre sendromu, iç şah damarının enfeksiyöz tromboflebitidir. Çoğu zaman genç, sağlıklı yetişkinlerde bakteriyel boğaz ağrısının bir komplikasyonu olarak gelişir. Tromboflebit ciddi bir durumdur ve kanda bakteri veya septik emboli gibi başka sistemik komplikasyonlara yol açabilir.