İçeriğe atla

Semûd

Kısas'ı enbiya'dan Salih insanları dişi deveyi görmeye davet ederken.
Kısas'ı enbiya'dan Salih insanları dişi deveyi görmeye davet ederken.

Semûd (Ar. ثَمُود ‎), İslam'da Sâlih peygamberin gönderilmiş olduğuna inanılan, Kuzeybatı Arabistanda, daha sonraları Medain Salih adı verilen Hicr (İng. Hegra) bölgesinde yaşayan kavmin (İng, Thamud) adıdır.

Rivayete göre Semûd ve ailesi Medine ve Şam arasındaki bir bölgeye yerleşmiş ve burada çoğalarak Semûd kavmini meydana getirmişlerdi. Bu kavim Kur'ân'a göre Allah'ın imtihan için gönderdiği bir dişi deveyi öldürdükleri için cezalandırılmışlardır. İnanca göre bu deve bir mûcizedir ve kayanın yarığından yavrusu ile birlikte çıkmıştır.

Semûd kavmi de uyarıcıları yalanlamış ve şöyle demişlerdi: "İçimizden bir insana mı uyacağız? O takdirde biz apaçık bir sapıklık ve delilik içine düşmüş oluruz. Bizim aramızdan vahiy ona mı verildi? Hayır o, yalancının, şımarığın biridir. Onlar yarın bilecekler: Kimmiş yalancı, kimmiş şımarık! Şüphesiz biz, onlara bir imtihan olmak üzere o dişi deveyi göndereceğiz. Şimdi onları gözetle ve sabret. Onlara suyun (deve ile) kendileri arasında (nöbetleşe) paylaştırıldığını bildir. Her su nöbetinde sâhibi hazır bulunsun. Derken, arkadaşlarını çağırdılar. O da işe koyuldu ve deveyi kesti." (Kamer Sûresi: 23-29)

Ayrıca bakınız

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Thor</span> İskandinav mitolojisinde bir tanrı

Kuzey Cermenleri'nin teleffuzu ile Thor, diğer Cermen halklarının teleffuzları ile Donar, Donner, Dunor, Thunraz, Thunor; çeşitli Cermen mitolojilerinde yer alan gök gürültüsü tanrısı. Thor hakkındaki bilgilerin çoğu Cermen mitolojilerinde çok önemli bir yeri olan İskandinav mitolojisinde geçmektedir. Megingjord adlı sihirli bir kemeri ve Tanngniost ve Tanngnisrir denilen iki keçisi vardır. Mjölnir adlı efsanevi çekici kullanmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Abbâsîler</span> 750–1258 yılları arasında hüküm süren Müslüman Arap hanedanlığı ve üçüncü İslam hâlifeliği

Abbâsîler, Emevî Hanedanı'ndan sonra başa gelerek İslam Devleti'nin yönetimini ve halifeliği beş yüzyıldan daha uzun bir süre elinde tutan Müslüman Arap hanedanı.

<span class="mw-page-title-main">İsmail</span>

İsmail veya Yişmael, Tanah ve Kur'an'da bahsedilen İbrani din büyüğü. Yahudilikte, Hristiyanlıkta ve İslamda, İbrahim'in ilk oğlu olarak geçer. Özellikle İslam'da önemi oldukça yüksektir.

<span class="mw-page-title-main">Alpaka</span>

Alpaka, devegiller (Camelidae) familyasından ağırlıklı olarak yünleri için beslenen, Güney Amerika'nın And Dağları'nda yaygın evcilleştirilmiş bir deve türü. Kökeninin guanakolardan mı yoksa vikunyalardan mı geldiği ya da kendine özgü bir cins mi olduğu ya da her iki türün bir melezi olup olmadığı tartışma konusudur.

<span class="mw-page-title-main">Peygamberdevesi</span> Mantodea alttakımında yer alan, 1.800 böcek türünün ortak adı

Peygamberdevesi (Mantodea), Polyneoptera üsttakımına bağlı bir böcek takımıdır. Dönencel ve sıcak bölgelerde yaşar, başka böcekler üzerinden beslenir.

<span class="mw-page-title-main">Şems Suresi</span> Kuranın 91. suresi

Şems Suresi, Kur'an'ın 91. suresidir. Sure 15 ayetten oluşur.

<span class="mw-page-title-main">Deve</span>

Deve, devegiller (Camelidae) familyasının Camelus cinsini oluşturan iki evcil hayvan türünün ortak adı. Develer yük çeki ve binek hayvanı olarak kullanıldığı gibi, yünü, sütü, derisi ve eti için de beslenir. Yalnızca evcil türleriyle tanınan bu hayvanların yabanıl atalarından bu yana pek az değişikliğe uğradığı sanılmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Devegiller</span> çift toynaklı familyası

Devegiller (Camelidae), çift toynaklılar takımı içerisinde topuktabanlılar (Tylopoda) alt takımındaki tek hayatta olan familya.

<span class="mw-page-title-main">Deve güreşi</span>

Deve güreşi, genellikle Ege, Marmara ve Akdeniz bölgelerinde düzenlenen ve Yörük kültürüyle ilişkili olan güreşlerdir. Deve güreşleri, açık meydanlarda yapılır. En son deve güreşi sahası Yenipazar'da inşâ edilmiştir.

Kurban, İslami bir terim olarak Arapçadan Farsçaya, oradan da Türkçeye geçmiş bir sözcük olup her türlü adağa kurban dense de İslamda özellikle Kurban Bayramı'nda Allah adına kurban kesme ibadetini tanımlar.

<span class="mw-page-title-main">Salih</span> Peygamber

Sâlih, İslam dininde kutsal sayılan bir peygamberdir. Kur’an anlatımında Salih, Semud kavmine gönderilir ve buranın neresi olduğu konusunda Kur'an'da hiçbir bilgi yoktur. Ancak Semud'un Orta veya doğu Arabistan halklarından biri olabileceğine veya Onların Hicr Bölgesi'nde yaşadıklarına inanılmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Lût Kavmi</span> İslam inancına göre MÖ 1900 yıllarına kadar varlığını sürdürmüş topluluk

Lût Kavmi, İslam inancına göre MÖ 1900 yıllarına kadar varlığını sürdürmüş topluluk. Bu kavim bir doğal afet sonucu yok olmuştur.

<span class="mw-page-title-main">Ebu Zer el-Gıfârî</span> İlk Müslümanlardan biri

Cündeb bin Cünâde bin Süfyân, lakabı Ebu Zer, Ebu Zer el-Gıfârî, İslam'ı ilk kabul eden sahabilerden biriydi. İslam peygamberi Muhammed kendisine Abdullah adını vermiştir. Beni Gifar kabilesindendi. Doğum tarihi bilinmemektedir. 652 yılında, Medine çölü yakınlarındaki El-Rabaza kentinde ölmüştür.

<span class="mw-page-title-main">Deve yarışı</span>

Deve yarışı, Suudi Arabistan, Bahreyn, Ürdün, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, Umman, Avustralya ve Moğolistan'da popüler olan ve kökü bedevi aşiretlerine dayanan bir spor. Profesyonel deve yarışı, at yarışı gibi organizasyon şeklinde düzenlenirken, turizm açısından da ülkeye bir çekicilik katar. Yarışmalarda dişi develer tercih edilir. Yarışlarda develer, 65 km/s hıza kadar çıkabilirken hızlarını bir saat boyunca 30 km/s kadar koruyabilirler.

Kur'an mucizeleri ya da orijinal adıyla Îcâzü'l-Kur'ân, İslam peygamberi Muhammed'in ümmi olduğu inancıyla birlikte, Kur'an'ın söz söyleme sanatı, gelecekten haber verme, yazılım zamanındaki bilimsel seviyenin çok ilerisinde bilimsel temellere dayalı alegorik anlatımlar ve ifadeler içerdiği inancıyla ileriki zamanlardaki gelişmelerin bu ifadeleri doğruladığı, dolayısıyla Kur'an'ın taklit edilemez ve insanüstü bir kaynaktan geldiğine verilen isimdir. İslam'a göre eski peygamberlere verilen mucize gösterme yetkisi Muhammed'e gelince, bu, mucize kitap şeklinde ortaya çıkar.

<span class="mw-page-title-main">Melez deve</span>

Melez deve, tek ve çift hörgüçlü develerin melezlenmesi ile elde edilir. En önemli melezlerden biri Tüylü veya Tülü devedir. Tüylü devenin erkeğine Besrek, dişisine Maya denir. Soğuk bölgelerde kullanılan bu develer tek hörgüçlü ve uzun tüylüdür. Maya ile çift hörgüçlü erkek devenin geriye melezlenmesinden elde edilen çift hörgüçlü Tavsi deve, Besrek ile tek hörgüçlü dişi devenin geriye melezlenmesinden elde edilen ve özellikle Aydın ile Adana arasındaki Yörükler tarafından yetiştirilen kısa tüylü Teke devesi, dişi Teke ile Buhur erkeğin geriye melezlenmesinden elde edilen Kerteles devesi, Maya ile tek hörgüçlü erkek devenin geriye melezlenmesinden elde edilen Yeğen devesi öbür önemli melezlerdir.

Safvan bin Muattal, İfk Hadisesi'ne adı karışan sahabedir.

<span class="mw-page-title-main">Deve idrarı</span>

Deve sidiği veya idrarı, develerin ürettiği idrardır. İslam peygamberi Muhammed'in tıp ile ilgili hadislerini kaynak alan tıbb-ı nebevide de yer alan sıvı, Arap Yarımadası'nda yüzyıllarca tıbbi ve dini amaçlar için kullanılmıştır.

Antik zamanlardan günümüze kadar hayvanlar dinlerde aktif rol almışlardır. Çeşitli dinlerde ve mitolojilerde tanrı seviyesinde görülmüş, bazen tanrıları temsilen kullanılmış bazen de tanrıların elçileri olarak görülmüştür. Lakin İslam ve diğer semavi dinler hayvanları din içinde çok kullanmaz. İslam yayıldığı coğrafya gereği Ortadoğu'ya özel bazı varlıkları dini hikâyelerde anmıştır. Bunlardan en çok bilineni Muhammed ve Ebubekir'in müşriklerden kaçmak için sığındığı Sevr Dağı çevresinde bulunan bir mağaraya saklanmaları ve mağaranın girişinin bir örümcek tarafından ağ ile gizlenmesi hikâyesidir. Başka bir hikâye ise Nuh ile ilgili olan hikâyedir. İnanışa göre Nuh tufan sırasında gemisine her ırktan iki cinsiyete ait canlılar almış ve tufandan sonra bu canlılar üreyerek soyunu devam etmiştir. İslam neredeyse tüm İbrahimî dinler gibi insanları hayvanların sahibi olarak kabul eder. Kur'an'da ise hayvan kelimesi bazen hakaret olarak kullanılır. Lakin Allah Kur'an'da hayvanlara merhameti de emretmiştir. Muhammed'in kedisi Müezza bu konu üzerinde fikir vermek için kullanılabilir. Kaynaklara göre bir gün kedi Muhammed'in kıyafeti üstünde uykuya dalmış, Muhammed ise onu uyandırmamak için kıyafetindeki kumaşı kesmiştir. Bu yüzden kedi beslemek İslam inancına göre sünnettir. Muhammed'in kedi sevgisine atıfta bulunan bir başka hikâye ise Uhud Savaşı sırasında gerçekleşir. Muhammed ordunun önüne yavrularını emziren bir kedi çıkınca durdurmuştur. Ayrıca kedinin başına ezilmemesi için bir nöbetçi dikmiş, orduyu o kedinin etrafından dolaştırmıştır. Savaş sonunda ise nöbetçiden kediyi geri istemiş ve ismini Müezza koyup sahiplenmiştir. İddialara göre Müezza siyah ve beyaz renklerinde bir Habeş kedisidir. Müezza isminin geçtiği son hikâye ise kedilerin temizliği ile ilgilidir. Muhammed, kedisi Müezza içtikten sonra kapta kalan su ile abdest alacakken Sahabe-i Kiram Ebu Nuaym "Ya Resul o sudan kedi içti" deyince, Muhammed "Onlar en temiz ağıza sahiptirler." demiş ve abdest almıştır. Ayrıca Muhammed'in Umeyr adını verdiği kuşu ölen Zeyd adlı bir çocuğa taziye ziyaretine gittiği de söylenir. Deve ayrıca coğrafya gereği İslam kaynaklarında geçer, Muhammed ile ilgili hikâyelerin bazılarında deve geçer. Bunlardan biri Muhammed'in torunlarının deve isteğidir. Muhammed parası olmadığı için deve alamamış ama çocukları sırtına almıştır. Bu konuyla ilgili son hikâye ise Abdullah bin Ömer'in deve istediği hikâyedir. Bir gün Abdullah, babası ve Muhammed'in bulunduğu bir kafilede deveye biniyordu. Abdullah hafif olduğu için hızlı gidiyor ve sık sık kafilenin başına geçiyordu, babası ise bu duruma oldukça kızıyordu. Bunun üzerine Muhammed deveyi satın almak istedi, Abdullah'ın babası ise ücretsiz olarak vermek istedi, Muhammed ısrarcı oldu ve deveyi satın aldı. Deveyi aldıktan sonra ise deveyi çocuğa verdi. Ayrıca istediği kadar hızlı gidebileceğini söyledi.

<span class="mw-page-title-main">Allah'ın dişi devesi</span>

Allah'ın dişi devesi, İslam'da Allah tarafından Hicr'deki Semûd kavmine Salih peygamberden bir mucize talep ettikten sonra gönderilen mucizevi bir dişi deveydi. Dişi devenin anlatımı ve hikâyesi Kur'an'da, özellikle de Hicr Suresi'nde yer alıyor.