İçeriğe atla

Sekülerite

Sekülerite veya sekülerlik, dinle ilişkisiz veya dine karşı tarafsız olma durumudur. Latince saecularis, "dünyevi" veya "geçici" anlamına gelmekte olup devlet ve dinin ayrı olması veya özellikle bir dine bağlı veya karşı olmama anlamını taşır. Sıfat hali sekülerdir.[1]

Örneğin, yemek, içmek ve banyo yapmak gibi işler gündelik hayata ilişkin dünyevi/seküler işler olarak örneklendirilirken ibadet etmek ve dinsel tavsiyelere uymak gibi hareketler dinsel işler olarak örneklendirilmektedir. Bununla birlikte hem yemek hem de banyo yapmak bazı dinsel kaynak ve geleneklerde o bakış açısına göre ibadetlerden bir parça olarak kabul edilebilmektedir. Bir dinsel söylem veya doktrinden elde edilmiş bir duayı söylemek, bir dinin içeriği bağlamında açıklanan biçimde tapınmak ve bir dinsel okula devam etmek dinsel (dünyevi veya seküler olmayan) edimlerden olarak değerlendirilmektedir. Dinsel olan ile dinsel olmayanın içeriğini tespit etmek örneklendirmelerde açıklandığı üzere bazen net olabilirken bazı durumlarda ise karmaşık bir durum alabilmektedir. Ancak bununla birlikte laik hukuk anlayışının çizgilerine göre bakıldığında siyasal açıdan devlet yönetiminde ve yasama işlemlerinde dinsel öğretilerin kaynak alınmaması, din ve devlet iş ve kurumlarının birbirinden ayrı olmasıyla birlikte bir diğerine hükmetme çabası içinde bulunmamaları olarak netleştirilmektedir.

Sekülerizm, seküleritenin devlet kurumları ve kuruluşları ile devleti temsil etme durumunu taşıyan yapıların dinsel kurumlardan, dinsel inanışlardan ve dinsel rütbe veya konum taşıyan kişilerden ayrı ve bağımsız bulunmasıdır. ABD'deki bütün devlet üniversiteleri (özellikle de Haklar Senedi-Bill of Rights) tashihi gereğince bu anlamda seküler kurumlardır. Sekülerizm, Latince çağ anlamına gelen saeculumdan İngilizceye geçmiş olan sözcük genel olarak din ve devlet kurumlarının birbirinden ayrı olmalarını ifade etmek üzere kullanılmaktadır. Sekülerizm ateizm demek değildir.[2] Sekülerizm başlıca iki temel önermeyi içermektedir: Birincisi devletin dinsel kurumlardan kesin bir biçimde ayrı olmasıdır. İkincisi ise farklı din ve inanışlardan olan kişilerin kanun önünde eşit olarak değerlendirilmeleridir.[2]

Bununla birlikte bazı üniversiteler ise Kilise veya İbrani organizasyonlara bağlıdır. Bunların arasında bulunan pek çoğundan bazıları; Baylor Üniversitesi, Brigham Young Üniversitesi, Boston Koleji, Emory Üniversitesi, Notre Dame Üniversitesi, Duquesne Üniversitesi, Teksas Hristiyan Üniversitesi, Güney Metodist Üniversitesi ve Yeshiva Koleji'dir.

Bazı devletlerde birincil veya ikincil derecede devlet desteği sağlanan dinsel okullar bulunmakla birlikte Birleşik Krallık, Avustralya, Yeni Zelanda, Kanada ve Japonya'da bulunan kamu üniversiteleri de devlete bağlı ve seküler okullardır.

Etimoloji ve tanımlamalar

Seküler ve sekülerite Latince 'bir kuşağa/bir jenerasyona' ait, 'bir çağa ait olan' anlamlarına gelen saecularis sözcüğünden elde edilmiştir. Hristiyanlık doktrinine göre Tanrı sonsuz olup zamanın dışında kabul edildiğinden Orta Çağ Batı kültüründe Seküler sözcüğü dinsel işlemlerden ayrılığı ve geçici olanı ifade etmek üzere kullanılmıştır.

Birçok dinsel oluşum kendilerini seküler olarak gördüğünden ve sekülerizmin en çok sayıdaki biçimleri dinsizlik olarak tanımlanmadığından dolayı sekülerizmin en doğru anlaşılan biçimi, din karşıtı olmak değildir ancak dinsel tarafsızlığa sahip olmaktır.[3]

Güncel kullanımı

Seküler teriminin kullanıldığı durumlara örnekler:

  • Seküler otorite/kurum: Kamu kurum ve kuruluşları.
  • Seküler din adamları: Roma Katolik Kilisesi'nde, düzenli manastır ruhban hayatı yaşamayan kişiler. Bir bakışa göre, bunların daha dünyevi/seküler bir yaşam sürdürdükleri öne sürülmektedir.
  • Seküler eğitim: Yerel kiliseye, sinagoglara, İslami otoritelere veya diğer dinsel organizasyonlara bağlı bulunmayan eğitim ve öğretim kurumları.
  • Seküler devlet(ler): Seküler yönetimlere sahip olmakla birlikte lâik hukuk aracılığı ile idare olunan, şeriat fıkhı, Katolik doktrin, kanonik yasa veya İbrani Halakha hukukundan bağımsız ve özellikle belirlenmiş bir dinin taraflısı veya karşıtı olmaktan uzak bir yasal dizgeye sahip devletler seküler devletler olarak kabul edilir.
  • Seküler İbrani kültürü: Yahudiliğe ait dinsel olmayan kültürel manifestolardır.
  • Secular market, longer-term trends in financial markets (viz.: secular bear market, secular bull market) that subsume brief periods of contrary movement.
  • Seküler müzik: Bir kilise veya başkaca bir dinsel oluşum için bestelenmiş bir ilahiden farklı olarak yazılmış ve bestelenmiş eserler. 17. yüzyılda, kilise kullanımı amacı dışında bestelenmiş eserler (muhtemelen daha önceleri besteler ekseriyetle kilise için yapılıyor olmasından dolayı) buna örnek olarak verilmektedir.
  • Çağdaş seküler toplum: Kilise, cami, sinagog veya başka bir tapınakla (üyelik) bağlılığı bulunmayan toplum/topluluk olarak tanımlanıyor. (Bazı ülkelerde özerk yapılı ve bütçeli tapınaklara üyelik sistemi bulunduğundan olsa gerek.)
  • Seküler toplum: Toplumun cami, kilise, sinagog veya tapınağa bağlı olmayan yönlerini ifade eder.
  • Seküler maneviyat: Bir kiliseyle, bir Müslüman cemaatiyle veya başka bir dini örgütlenmeyle resmi bir ilişkiye girmeden maneviyatın peşinde koşmak ya da özellikle geçici olaylar bağlamında maneviyat peşinde olmak.

İlgili kavramlar

Lübnan, Beyrut Merkezi Bölgesi'nde bir lâiklik yürüyüşü.
  • Laïcité: Fransa'da din ve devlet ayrılığı ile ilgili olarak kullanılan Fransızca terimdir. Bazen aynı kökten gelen "laicity" teriminin İngilizcedeki karşılığı olarak kullanılmakta ve "Secularity / Secularization" olarak da İngilizce diline çevrilmektedir. Laïcité terimi bazı durumlarda İngilizce karşılığı olarak verilen Sécularisme sözcüğü ile birebir eşit anlam örtüşmesi sağlamaktadır.
  • Sekülerizm: Dinsel konuların siyasetin temeli olmayacağı yönünde bir doğrulama, garanti verme, savunum veya bir ideal biçimidir ve buna ek olarak kamusal (devlete ait) işlerde dinsel görüşlerin yer tutmayacağına dair idealleri ilerletme hareketidir. Sekülarist organizasyonlar; salt seküler olanlardan kendilerine ait seküler duruşlarını belirten bir siyasal taraf olma biçimleriyle ayırt edilmektedir.
  • Laïcisme: Sécularisme'in Fransızcadaki en çok benzeri olan terimdir. Fransızcada Radikal Sécularisme anlamında kullanılır. Özellikle, Roma Katolik Kilisesi tarafından algılandığı bir biçim olarak; laïcisme; sözde karşıtı olarak belirtilmekte olan laïcité'den biraz daha yumuşak bulunan bir kavramdır. Fransızcadaki Laïcisme'e tekabül eden "Laicism", İngilizcede bazen "sekülerizm"e eş anlamlı olarak kullanılmaktadır.

Kaynakça

  1. ^ The American Heritage Dictionary of the English Language, Fourth Edition. "Secularity". ("1. The condition or quality of being secular. 2. Something secular.")
  2. ^ a b "Secularism.org.uk What is secularism? -Sekülerizm Nedir?". 19 Mart 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Aralık 2013. 
  3. ^ Eller, Jack (2010). "What Is Atheism?". Phil Zuckerman (Ed.). Atheism and Secularity Vol.1: Issues, Concepts, Definitions. Praeger. ss. 12-13. ISBN 9780313351839. 

Dış bağlantılar

İlgili Araştırma Makaleleri

Teokrasi ya da din erki, dine dayalı yönetim biçimini tanımlamak için kullanılan terim. Daha doğru bir anlatımla, dini otorite organlarının siyasi otorite organları yerine devlet idaresini elde tuttuğu devlet biçimidir. Teokrasi en yalın anlamda "devlet işlerinden yönetim ile görevli din adamları sınıfının sorumlu olduğu ve devlet işlerinin dini temellere dayandırıldığı sistem" olarak tanımlanabilir.

Laiklik veya laisizm, devlet yönetiminde dinin veya dinsizliğin referans alınmamasını ve devletin din veya dinsizlik karşısında tarafsız ve tepkisiz olmasını savunan ilkedir.

<span class="mw-page-title-main">Sekülerizm</span> Akıl ve mantığı esas alan örgütlü bir toplum yaratmayı amaçlayan düşünce akımı

Sekülarizm veya sekülerizm; toplumda ahiretten ve diğer dinî, ruhani meselelerden ziyade dünya hayatına odaklanılması yönündeki hareket. TDK, sekülerizm kavramına karşılık olarak dünyacılık sözcüğünü önermiştir. Sekülerizm, din merkezli veyahut dinî öğeleri sosyal, hukuki ve siyasi anlamda tayin edici kılan bir yaklaşımın tersine, bunları sosyal, hukuki ve siyasi kümeden ayıran bir yaklaşımı tanımlar. Çok geniş bir terim olan sekülerizm, içinde birçok farklı akım, tür ve teori barındırır. Seküler kelimesi, dünyevi veya çağa uygun olanı belirtir ve dünyanın nesnel hâlinin göz önünde tutulması demektir. Latince çağ anlamına gelen Saeculum sözcüğünden İngiliz dili için türetilen Secularism (Sekülerizm) Türkçeye laiklik, çağdaşlaşma veya dünyevileşme olarak üç farklı terimle çevrilebilmektedir. Fransa'da laiklik için Laïcité (Laicisme) terimi kullanılmaktadır. Bu terim, somut ve bilimsel olan ile soyut ve dinsel olanın birbirine karıştırılmamasını ifade etmektedirler.

Spiritüalizm, öte âlemcilik ya da tinselcilik terimi Latince “ruh” anlamına gelen “spiritus” sözcüğünün sıfatı “spiritualis” sözcüğünden türetilmiş olup ruhçuluk anlamında kullanılmaktadır. Türkçede tinselcilik olarak da adlandırılmaktadır. Günümüzde dinsel, mistik ve felsefi alanlarda pek çok akım, ekol ve gruplar kendilerine spiritüalist adını vermekteyse de aralarında ilke, görüş ve kavram bakımından önemli farklar bulunmaktadır. Aralarındaki temel ortak nokta, ruh denilen manevi bir unsurun varlığını kabul etmeleridir. Fakat bunlardan bir kısmı, ruhun orijinal ve kendine özgü olduğunu kabul etmez, bir kısmı ruhun sürekli gelişim içinde olduğuna karşıdır, bir kısmı ise ruhun sürekli olarak tekrar bedenlendiğini kabul eder. Bu yüzden kimi ansiklopedilerde spiritüalizm denen ruhçuluk iki kısımda ele alınır:

Kökten dincilik, genellikle dinî esaslı aslî kaidelere geri dönme talebiyle kendini belli eden ve bu kaidelere katı bir biçimde bağlı olan, diğer görüşlere karşı toleranssız ve laiklik karşıtı dinî hareket veya bakış açısı. Kökten dincilik, genellikle dinî tabiattaki bir dizi kurala sıkı sıkıya bağlı, çağdaş, sosyal ve siyâsî yaşam ile ilgili üzerinde uzlaşılmış prensiplere karşı tepkisi olan inancı belirtir.

<span class="mw-page-title-main">Türkiye'de laiklik</span> Din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması

Türkiye'de laiklik, Osmanlı İmparatorluğu zamanında yargı ve devlet yönetiminde kısmen kendini göstermeye başlamış, Cumhuriyet devrimi ile anayasanın temel unsurlarından biri haline gelmiş, din ve siyasetin birbirine karışmaması ilkesidir. Laiklik terimi Fransızcadaki karşılığı Laïcité kelimesinden Türkçeye uyarlanmıştır.

<span class="mw-page-title-main">Karaköy</span> Beyoğlu, İstanbulda bir semt

Karaköy, İstanbul ilinin Beyoğlu ilçesine bağlı semt. Bankaları ve iş hanlarıyla ünlü en eski ticaret merkezlerinden biridir. Eski Galata semtinin modern adıdır. Tarih boyunca bir liman ve ticaret merkezi olma özelliğiyle ön plana çıkmıştır. Boğaziçi'nin Avrupa tarafında Haliç'in ağzında yer alır. Karaköy, şehrin çok tarihsel bölgelerinden ve en eskilerinden biridir. 19. yüzyılın son çeyreğinde Osmanlı Devleti'nin finans merkezi haline gelmişti. Bugün ise, önemli bir ticaret ve ulaşım merkezidir.

<span class="mw-page-title-main">Muhammed Ahmed</span> Mehdilik hareketinin kurucusu

Mehdi, asıl adı Muhammed Ahmed İbnü's Seyyid Abdullah, Kızıldeniz'den Orta Afrika'ya kadar uzanan büyük bir İslam devletinin ve bir yüzyıl boyunca Sudan'da etkisini koruyan Mehdilik hareketinin kurucusu. 1881'de mehdiliğini ilan ederek Mısır ve İngiliz sömürge yönetimine karşı ayaklanmıştır. Günümüzde hâlâ takipçileri bulunmaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Seküler devlet</span> resmî bir dini olmayan devlet

Seküler devlet ya da laik devlet, resmî bir dini bulunmayan ve yasaların belli bir dine göre şekillendirilmediği devlettir. Laik devletler, herhangi bir dine inanan veya hiçbir dine inanmayan tüm vatandaşlarına eşit mesafede bulunur, bu tür devletlerde kişiler dinî inançlarına bakılmaksızın aynı mahkemelerde aynı yasalarla yargılanır. Dinî kurumların siyasete karışması yasaktır. Laik devlet yapısının egemen olduğu ülkelerde din ve vicdan özgürlüğü vardır ve bu yüzden herkes inandığı dinin gereklerini yerine getirme, inansa bile o gerekleri yerine getirmeme veya hiçbir dine mensup olmama özgürlüğüne sahiptir.

Mısır'da lâiklik hem hem Mısır hem de Orta Doğu tarihinde önemli bir rol oynamıştır. Mısır'ın lâiklikle ilk tanışması tartışma ortamının korunduğu 1882 ve 1952 yılları arasında olmuştur. Bu dönemin ortamında; ön seküler entelektüller olan Ya'kub Sarruf, Faris Nimr ve Nikola Haddad çalışmalarını yayımlatma imkânı buldular. Bu tartışma El Ezher ulemasından, dinsel yargıç, Ümmet (Umma) Partisi kurucularından ve hükûmet bakanı olan Mısırlı Şeyh Ali Abdurrazık (1888-1966) göreve geldiğinde hararetli bir meseleye dönüştü, "çağdaş İslam tarihinin kritik, entelektüel ve dinsel tartışma ortamında en önemli belgedir."

Lâik devlet bir devletin dinî konularda resmen tarafsızlığını belirten, ne dini ne de dinsizliği desteklemediğini ifade eden lâiklik kavramıdır. Lâik bir devlet, aynı zamanda tüm yurttaşlarına dinsel inançlarına bakılmaksızın eşit uygulamada bulunmayı iddia ve taahhüt eden ve belirli bir din/dinsizliğin diğer din/dinsizlik görüşlerinden imtiyazlı bir ön tercihe göre herhangi bir muameleden kaçındığını iddia ve taahhüt eden devlettir.

<span class="mw-page-title-main">Laik</span>

Laik, Türk Dil Kurumu sözlüğünde bulunan tanıma göre, Din işlerini devlet işlerine karıştırmayan, devlet işlerini dinden ayrı tutan. Örneğin, "Türkiye ... laik ve sosyal bir hukuk devletidir." Kısaca Laikler, kelime anlamı olarak Türkçeye ruhban sınıfından olmayanlar olarak girmiştir ve ruhban sınıfı (Dinî ibâdetleri topluca yürütmekle görevli olanlar) dışında kalanların tümü için kullanılır.

<span class="mw-page-title-main">Lübnan'da laiklik</span>

Lübnan'da laikleşme süreci Fransa Mandası altında bulunduğu 1920'lerde başladı, bağımsızlığını elde ettikten sonra bugüne kadar değişik yönetimler süresince devam etti. Lübnan konfesyonizm adı verilen ve kaynağı itibarı ile dinsel ve politik organların bir karması olarak açıklanan bir hükûmet biçimi üzerinde şekillendirilmiş bir tür parlamenter demokrasi ile yönetilmektedir. konfesyonizm adı verilen bu değişik hükûmet biçiminde yüksek devlet organlarının bir kısmı önceden belirlenmiş bir biçimde ülkede bulunan değişik dinsel topluluklara tahsis edilmiştir.

Pakistan'da laiklik, "iki ulus teorisi" ile ilgilidir. İki ulus teorisi, Pakistan'ın daha çoğunlukla Müslüman olan nüfus ağırlıklı olarak üzerine teşkilatlanarak kurulduğu kavramdır. 1947'de kurulan Pakistan'da milli kimliğin ana belirleyicisi İslam'dır. Bununla birlikte, kuruluşta ülke İslami bir çizgiye sahip olmaktan uzaktı. Nitekim 1956 Anayasası İslami devlet tanımlamasını içermiyordu. Ancak ülkenin adı yine de "Pakistan İslam Cumhuriyeti" olarak belirtilmişti. 1980'lerdeki askeri diktatör Ziya ül Hak'ın İslamileştirme yönündeki politik duruşuyla Pakistan'da laiklik yasal bir uygulama olmaktan çıkarıldı.

<span class="mw-page-title-main">Hindistan'da laiklik</span>

Hindistan'da lâiklik veya sekülerizm Hindistan'da, devletin bütün dinlere eşit yaklaşması anlamında kullanılmaktadır. Lâiklik veya sekülerizmin batıda içerdiği din ve devletin ayrılığına yakın biçimde tanımlanan kavramsal ifadenin dışında yer alan bir anlam içererek, Hindistan'da dinsel hukuk; devlet yasal yapısına bütün dinler için eşit katılımlı olmak üzere eklemlendirilmiştir.

<span class="mw-page-title-main">Arnavutluk'ta İslam</span>

Arnavutluk'ta İslam, esas olarak Osmanlı İmparatorluğu'nun hakimiyetinin başladığı dönemde yaygınlaşmıştır. Bu dönemde Arnavutların çoğunluğu zamanla İslam'a ve özellikle Sünni ve Bektaşi olmak üzere iki mezhebe mensup oldular.

Dini demokrasi, belirli bir dinin değerlerinin yasaları ve kuralları etkilediği bir hükümet biçimidir. Bu terim, dinin hükûmet biçimine dahil edildiği tüm ülkelere uygulanır.

Din karşıtlığı (Antireligion), her türlü dine karşı çıkmaktır. Örgütlenmiş dine, dinî ayinlere ve dinî kurumlara karşı çıkmayı içerir. Din karşıtlığı terimi, örgütlenmiş olsun ya da olmasın belirli doğaüstü ibadet veya uygulama biçimlerinin karşıtlığı olarak da kullanılmıştır.

Seküler liberalizm, özellikle seküler prensipler ve değerler ile bazen dini olmayan etik değerlerin vurgulandığı bir liberalizm biçimidir. Bu akım, din ile devletin ayrılmasını destekler. Ayrıca, seküler liberaller genellikle liberal demokrasiyi ve açık toplumu, istikrarlı ve barışçıl toplumları düzenlemek için modeller olarak savunurlar.