Boz ayı, Ursus cinsine bağlı Avrasya'nın kuzeyinin büyük bir kısmında ve Kuzey Amerika'da yaşayan bir ayı türüdür. Carnivora takımının karada yaşayan en büyük üyelerinden biridir ve boyut açısından tek rakibi ortalama boyutları kısmen daha büyük olan kutup ayısıdır..
Sombalığı, som balığı ya da somon olarak adlandırılan balıkların hepsi Salmoniformes sınıfının Salmonidae familyasına ait olsalar da aslında bu familyanın farklı cinslerindenlerdir: Salmo, Salmothymus, Stenodus ve Oncorhynchus.
Avrupa saksağanı, kargagiller (Corvidae) familyasından tarlalar, orman kenarları, parklar ve banliyölerde yaygın görülen bir kuş türü. Avrupa'da boydan boya, daha çok Asya'da ve Kuzeybatı Afrika'da üreyen yerleşik bir kuştur.
Bitkiler, ağırlıklı olarak fotosentetik ökaryot canlılardır. Tarihsel olarak bitkiler alemi, algler ve mantarlar da dahil olmak üzere hayvan olmayan tüm canlıları kapsarken, günümüzde mevcut tüm tanımlamalar prokaryotları, mantarları ve bazı algleri hariç tutar. Tanımlamalardan birine göre: Çiçekli bitkiler, kozalaklı bitkiler ve diğer açık tohumlular, eğrelti otları ve benzerleri, boynuz otları, ciğer otları, kara yosunları ve yeşil algler hep birlikte Viridiplantae adı verilen kladı oluştururlar. Buna kırmızı ve esmer algler dahil değildir.
Darwin tilkisi, köpekgiller (Canidae) familyasının, Canini oymağına ait bir tür. 1831 yılında ünlü İngiliz doğabilimci Charles Darwin tarafından Şili sahilinde bulunan Chiloé Adası'nda keşfedildi. Uzun süre Arjantin dövüş tilkisinin ada formu olarak dikkate alındı. Ancak 1990 yılında Nahuelbuta Millî Parkı'nda küçük bir popülasyonun keşfiyle ve bunu takip eden genetik incelemelerin neticesinde, bir tür statüsüne hakkı olduğu açıklığa kavuştu.
Varanus komodoensis veya Komodo ejderi, Varanus cinsine bağlı bir sürüngen türüdür. Endonezya'nın Komodo, Rinca, Flores ve Gili Motang adalarına özgüdür. Maksimum 3 metre (10 ft) uzunluğa ulaşan ve yaklaşık 70 kilograma (150 lb) kadar çıkan mevcut en büyük kertenkele türüdür.
Pelikansılar ya da Pelecaniformes orta ve büyük boyda su kuşlarının oluşturduğu kuşlar sınıfına ait bir takımdır. Geleneksel olarak dört parmakları arasında perde bulunan tüm kuşları içeren takım olarak tanımlanmış olsa da bu tanım doğru değildir. Daha önceleri kullanılan kürek ayaklılar ya da kürek ayaklı kuşlar adlandırması da bu yanlış tanımlamadan gelir. Çoğunun boğazlarındaki deri tüysüzdür ve burun delikleri işlevi olmayan yarıklar hâline dönüşmüş ve bu nedenle ağızdan soluma yapmaktadırlar. Balık, kalamar benzeri deniz hayvanlarıyla beslenirler. Koloniler hâlinde yuva yaparlar ancak bireysel çiftler tek eşlidir. Yavruları yumurtadan tüysüz ve gözleri açılmamış olarak çıkar, bakıma ihtiyaçları vardır.
Afrika yaban kedisi, kedigiller (Felidae) familyasından Felis cinsine mensup bir tür. Afrika, Batı ve Orta Asya 'ya ve Hindistan'da Racastan'dan Çin 'de Sincan'a [kadar yayılmış küçük yaban kedisi türler'dir.
Balıkçılgiller (Ardeidae), pelikansılar takımına ait, tatlısu ya da tuzlusu kıyılarında yaşayan uzun bacaklı kuşları kapsayan bir familyadır.
Asgari endişe (LC), IUCN kırmızı listesinde nesli tehlikede olmayan türleri içine alan bir kategoridir. Yaygın bulunan türlerin çoğunluğu asgari endişe altında olarak sınıflandırılmıştır.
Ortak ata, evrimsel süreçte, birden fazla canlı türünün ortak genetik öncülü olan canlı. Modern biyolojide, Dünya üzerinde yaşayan ya da soyu tükenmiş birçok canlının, diğer alt canlı türlerinin ortak atası olduğu kabul edilir. Ayrıca tüm canlıların "evrensel bir ortak ata"dan ya da "ortak gen havuzu"ndan geldiği kabul edilir. Evrensel ortak ata kavramı, ilk kez 1859'da Charles Darwin'in Türlerin Kökeni kitabında ortaya atılmıştır.
Tinamidae, Tinamiformes alttakımına bağlı bir hayvan familyasıdır.
Hymenolaimus malacorhynchos, Hymenolaimus cinsine bağlı Yeni Zelanda'ya endemik bir ördek türüdür. Sınıflandırmada yalnızca kendisinin bulunduğu Hymenolaimus cinsinde yer alan monotipik taksondur.
Mesoplodon perrini, yeni dönemde tanımlanan gagalı balina türü. Türe ait örnekler 1970'li yıllarda ortaya çıkarılmıştır. İlk örnekler 1975 yılında, ardından 1978 ve 1979 yıllarında Kaliforniya sahillerinde bulunmuştur. Son örnek Eylül 1997'de bulunmuştur. Bu türler başta Hektor gagalı balinası ve Cuvier gagalı balinası olarak tanımlanmalarına rağmen, sonradan 2002 yılında yapılan DNA merkezli bir çalışmada tür yeni olarak tanımlanmış ve William F. Perrin'in adı verilerek "Perrin gagalı balinası" olarak anılmıştır.
Dev gagalı balina, gagalı balinagiller (Ziphiidae) familyasından Berardius cinsine ait üç balina türünden ikisi Güney yarıküre'nin soğuk sularında yaşayan Arnoux gagalı balinası ve Büyük Okyanus'un kuzeyindeki soğuk sularda bulunan Baird gagalı balinasıdır. Üçüncü bir tür 2016 yılında tanımlanmış ancak adlandırılmamıştır. Gagalı balinagillerin en büyükleri olup boyları 10-12 metreye ulaşabilmektedir. Dört dişli balina veya dev gagalı balina olarak da adlandırılsalar bile genellikle cins isimleri olan Berardius olarak bilinirler. Arnoux ve Baird gagalı balinaları o kadar birbirine benzerdir ki ayrı tür olup olmamaları tartışma konusu olmuş ancak genetik kanıtlar ve yaşadıkları coğrafyaların farklılığı nedeniyle ayrı ayrı sınıflandırılmalarına karar verilmiştir. Arnoux gagalı balinası, ilk olarak Georges Louis Duvernoy tarafından 1851 yılında Baird gagalı balinası ise 1883 yılında Leonhard Hess Stejneger tarafından tanımlanmıştır.
Tür kompleksi biyolojide görünüş olarak birbirine çok benzeyen ve aralarında ayrım yapılmasının oldukça güç olduğu ve bu ayrımların tam olarak ne olduğu belirli olmayan birbirleriyle yakın akraba türlerden oluşan bir grubu anlatmak için kullanılan terimdir.
Denisova Mağarası, Rusya, Sibirya'daki Altay Dağları'nda bulunan bir mağaradır. Mağara büyük paleoarkeolojik ve paleontolojik öneme sahiptir. Denisova insanının kemik parçaları ve yaklaşık GÖ 40.000'e tarihlenen kalıntılar mağarada bulunmuştur. Mağarada 32.000 yıllık bir tarih öncesi at türü de keşfedilmiştir.
Kırmızı kuyruklu papağan olarak da bilinen kırmızı kuyruklu amazon, Psittacidae ailesindeki bir papağan türüdür. Brezilya'nın güneydoğu eyaletleri olan São Paulo ve Paraná'daki kıyı bölgelerine endemiktir. Kuş, habitat kaybı ve yabani kuş ticareti nedeniyle tehdit altındadır ve Dünya'nın biyolojik olarak en çeşitli ekosistemlerinden birini koruma çabalarının bir sembolüdür. BirdLife International ve IUCN tarafından Neredeyse Tehdit Altında olarak kabul edilmektedir. 1991–92'de nüfus 2000 bireyin altına düştü. Devam eden koruma çabalarının ardından, 2015 yılına ait bir sayımda popülasyonun 9,000 - 10,000 arasına çıktığı tahmin edildi ve bu, bu türün daha önceki tehlikelerden kurtulmaya başladığını gösterdi. Yakın zamanda yapılan bir araştırma, bu türün popülasyonunun Güney Brezilya'daki Paraná eyaletinde sabit olduğunu ve son 12 yılda popülasyon eğilimi dalgalanmasını ortaya çıkardı.
Okladnikov Mağarası ,güney Sibirya, Rusya'daki Altay Krayı'nda, Soloneshensky Rayonu'ndaki Altay Dağları'nın eteklerinde bulunan bir paleoantropolojik sit alanıdır. Mağara güneye bakar ve aşağıdaki Anuy Nehri'nin bir kolu olan Sibiryachikha Nehri vadisinin sol kıyısından yaklaşık 14 metre (46 ft) yukarıda yer alan Devoniyen bir karstik yamaçta bulunur.
Amerikan saksağanı olarak da bilinen Kara gagalı saksağan, Kuzey Amerika'nın batı tarafında bulunan kargagiller familyasından bir kuştur. Siyah ve beyazdır; kanatlarında ve kuyruğunda yanardöner mavi ve mavi-yeşil tonları da görülür. Bir zamanlar Avrasya saksağanının bir alt türü olduğu düşünülse de 2000 yılında yapılan genetik araştırmalara dayanarak ayrı bir tür olarak tanımlandı.