İçeriğe atla

Santurî Ethem Bey

Santurî Ethem Bey
Doğum1855
Fatih, İstanbul, Osmanlı Devleti
Ölüm14 Eylül 1926 (71 yaşında)
Beykoz, İstanbul, Türkiye
TarzlarKlasik Türk müziği
ÇalgılarSantur

Santurî Ethem Bey (1855 – 14 Eylül 1926) Santur müziğinin son dönem Osmanlı döneminin en önemli isimlerinden biri olarak kabul edilen Türk bestekâr.

Hayatı

Ethem Bey, 1855 yılında Beyazıt'ta doğdu.[1][2] Babası Kaptan Ali Bey, İkinci Mahmud döneminde yeniçerilik yapmış, yeniçeri ocağının kaldırılması sırasında annesi Fatma Hanım'ın da yardımıyla tavan arasında saklanmış, sonra bir gemide kaptanlık yapmıştır.[1] Burada gösterdiği başarılar sonucunda padişah kendisine Mekteb-i Sultani karşısında bir bina hediye etmiştir.[1]

Musikiye ilgisi küçük yaşlarda başlayan Ethem Bey, Soğukçeşme Askeri Rüştiyesi’ni bitirdikten sonra müzik eğitimine Enderûn'da başladı.[1][3] Keman çalmayı istemesine rağmen santur çalmaya yönlendirildi.[1] İlk musiki bilgisini Hacı Arif Bey ve Müezzinbaşı Rifat Bey gibi ünlü hocalardan aldı.[2][3] Maliyede miras memuru olarak çalışmaya başlayan Ethem Bey, bir taraftan da mûsikî derslerine devam etti.[1] 25 yaşındayken Sabiha Hanım'la evlendi ve bu evlilikten dört yıl ara ile Mehmet Ali ve Münir adında iki oğlu dünyaya geldi.[1]

1871 yılında Firuzağa'da dershane açarak öğrenci yetiştirmeye başladı.[3] Aynı görevi 1908-1913 yılları arasında Dar-ül Musiki-i Osmani’de yaptı. 1911'de Göksu'daki yalısı bir su baskınında hasar gördü. Bu baskında bestekârın notaya alınmış birçok eseri, önemli nota koleksiyonları, şâir Enderunlu Vâsıf Efendi’nin el yazısı olan divânı kayboldu.[1] Daha sonra hafızasında yer alan musikî eserlerini yeniden yazmaya başladı. Birkaç yıl sonra büyük oğlu Mehmet Ali, Diyale Muharebesi’nde öldü.[1] Oğlunun vefatının ardından sağ tarafına felç vuran Ethem Bey, hayatının sonuna kadar felçli yaşadı.[2]

Santurî Ethem Bey, 14 Eylül 1926'da odasında yanan mangaldan sıçrayan ateşle yorganının tutuşması sonucunda yanarak öldü.[1][2] Cenazesinde sadece yedi kişinin yer aldığı Ethem Bey, Anadoluhisarı'ndaki Göksu Mezarlığı’na defnedildi.[1][2]

Ethem Bey, birçok makamdan 400'e yakın eser vermiştir.[3] En bilinen eserleri Şehnaz ve Sultaniyegah longalarıdır.[3] Bir diğer eseri ise sultanîyegâh makamındaki Güller açmış bülbül olmuş bîkarar adlı eserdir.

Popüler kültürde

Kartal Tibet'in yönettiği 1976 yapımı Tosun Paşa filminde, Ethem Bey'in şehnaz makamındaki ve longa formundaki eseri kullanılmıştır.[1]

Kaynakça

  1. ^ a b c d e f g h i j k l Eryılmaz, Orhan (12 Aralık 2013). "SANTÛRÎ ETHEM BEY" (PDF). Kubbealti.org.tr. 10 Haziran 2016 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Aralık 2013. 
  2. ^ a b c d e İnal, İbnülemin Mahmut Kemal (Ekim 2019). Hoş Sadâ: Son Asır Türk Musikişinasları. İstanbul: Ketebe Yayınları. ss. sayfa 288. 
  3. ^ a b c d e Özcan, Nuri. "Santurî Ethem Bey". islamansiklopedisi.org.tr. 11 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Aralık 2013. 

İlgili Araştırma Makaleleri

Mahur, Klasik Türk musikisinde bir makam. En sevilen makamlardan biridir. İran ve Hindistan'da Mahur isminde şehirler vardır. Mahur makamı ismini muhtemelen bu şehirlerden almıştır. Çeşitli kâr-ı nâtık güftelerinde de Mahur adının coğrafi isim olarak kullanılması bu görüşü doğrulamaktadır.

<span class="mw-page-title-main">Dârülelhan</span>

Dârülelhan, Osmanlı Devleti’nin ilk resmi müzik okulu olarak İstanbul’da 1917-1927 arasında faaliyet gösteren dört yıllık eğitim kurumu. Osmanlı Devleti’nde Maarif Nezareti’ne bağlı okullarda öğretmenlik yapmak üzere hem Türk hem Batı müziğinin bilen öğretmenler yetiştirmek amacı ile kurulmuştur. Günümüzde İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı olarak geçmektedir.

<span class="mw-page-title-main">Ahmed Arifi Paşa</span> 200. Osmanlı sadrazamı

Ahmed Arifi Paşa II. Abdülhamid saltanatında 29 Temmuz 1879 - 18 Ekim 1879 tarihleri arasında iki ay yirmi gün sadrazamlık yapmış Osmanlı devlet adamıdır.

<span class="mw-page-title-main">Tatyos Efendi</span> Ermeni asıllı Osmanlı keman sanatçısı ve besteci (1855-1913)

Tateos Ekserciyan, , Osmanlı Ermenisi müzisyen ve bestekar.

Selahattin İçli,. Türk müziği bestecisi, müzisyen, tıp doktoru. Bestekâr Şerif İçli, babasının amca oğludur.

Şevki Bey, 19. yüzyıl Klasik Türk müziği bestekârlarından musiki türünde eser veren bir sanatçıdır.

<span class="mw-page-title-main">Bekir Sıdkı Sezgin</span> Klasik Türk müziği bestekâr ve şarkıcı

Bekir Sıdkı Sezgin, Türk ses sanatçısı, bestekârdır. Son dönem klasik musiki üslubunun en önemli temsilcilerinden biriydi.

Dügâh Kâr, Hacı Fâik Bey'in Dügâh makamında ve Kâr formunda bestelediği mûsikî eseridir.

Hüseyin Mayadağ, Türk Sanat Müziği bestecisi.

<span class="mw-page-title-main">Neveser Kökdeş</span> Türk besteci

Neveser Kökdeş, Türk besteci, güfteci, tanburidir.

Aleko Bacanos, Rum kemençeci.

<span class="mw-page-title-main">Ali Ufkî Bey</span> Osmanlı besteci

Ali Ufkî Bey, Klasik Türk musikisi bestekârı, santûrî, müzikolog ve "Mecmua-i Sâz ü Söz" adlı nota ve güfte mecmuasının müellifi, Kitâb-ı Mukaddes'i Türkçeye ilk çeviren mütercimdir.

<span class="mw-page-title-main">Santur</span>

Santur,, Irak, İran ve Hindistan kökenli bir çalgıdır.

<span class="mw-page-title-main">Zekai Dede Efendi</span> Osmanlı besteci

Zekâi Dede Efendi, Osmanlı klasik Türk müziği bestecisi.

<span class="mw-page-title-main">Lemi Atlı</span> Klasik Türk müziği bestecisi

Lemi Atlı ya da Hâlid Lemi Atlı, 20. yüzyıl Klasik Türk müziği bestekârlarından biri.

Ali Rıza Şengel yahut Eyyubî Ali Rıza Bey, Klasik Türk müziği bestekârı ve hocası, nevbezen.

Emin Ongan, keman üstadı klasik Türk müziği bestecisi, Üsküdar Musikî Cemiyeti'ne ismi verilen eski başkanlarından.

Salih Zeki Ataergin,, Türk musikişinas, bestekâr ve hukukçu. Kanun virtüözü Hacı Arif Bey'in oğludur. Asıl ismi Salih Zeki olmasına rağmen, babasına izâfetle Zeki Ârif adıyla tanınmıştır. Annesi Hatice Huriye Hanım’ dır.

Cüneyd Kosal,, kanun üstâdı, bestekâr.

<span class="mw-page-title-main">Rauf Yekta</span> Türk müzikolog

Râuf Yektâ Bey,, Türk bestekâr, müzikolog ve neyzen. Asıl adı Mehmet Rauf'tur. Hat hocası Nasûhî Efendi tarafından kendisine yekta unvanı verildi. 1917 yılında Dârülelhan'ın kuruluşunda yer alan isimlerden biri oldu. Araştırma ve çalışmalarıyla Türk müziğinin temelini oluşturdu. Mevlevî tarikatına girerek önemli mevlevihanelerde baş neyzenlik yaptı. Tifo nedeniyle hayatını kaybetmesi sonrasında Cemal Reşit Rey tarafından "musikî şehidi" olarak nitelendirildiği yönünde söylentiler de mevcuttur.