İçeriğe atla

Sadık Doğanay

Sadık Doğanay
Doğum1933
Yücepınar, Zile, Tokat, Türkiye
Ölüm23 Ocak 1979 (46 yaşında)
Zile, Tokat, Türkiye
Ölüm sebebiKalp krizi
Defin yeriYücepınar mezarlığı
Diğer ad(lar)ıSadık baba
Tanınma nedeniTürk Halk Müziği sanatçısı, söz yazarı
Önemli eser(ler)"Bir Güzelin Hasretinden Ahından"
"El Vurup Yaremi İncitme Tabip"
"İzzetli hürmetli bilirim seni"
EvlilikSatı Doğanay
Çocuk(lar)6

Sadık Doğanay (1933, Yücepınar, Zile, Tokat - 23 Ocak 1979, Zile) Türk Halk Müziği sanatçısı, söz yazarıdır.

Hayatı

Zileli aşık Kemterî kolunun önemli âşıklarından olan Sadık Doğanay, 1933 yılında Zile’ye bağlı oldukça yüksek rakımlı bir dağ ve orman köyü olan Yücepınar'da, İbrahim ve Feruze çiftinin altı çocuğundan üçüncüsü olarak dünyaya gelmiştir. Doğuştan gözleri görmeyen âşık o dönemlerdeki ekonomik yokluklar ve bilinçsizlik nedeniyle doktora götürülememiştir.[1] Güçlü âşıklık geleneği olan bir ailede dünyaya gelmiş olan Sadık Doğanay, yedi-sekiz yaşlarına geldiğinde, o dönemin ünlü âşıklarından olan, bağlama ve kemanı ustalıkla çalabilen ve ilerde kayınpederi olacak olan amcası Sefil Edna adıyla bilinen Abuzer Doğanay’ın da desteği ile bağlama ve keman çalmasını öğrenmiştir.[1]

Ocakzade bir ailenin ferdi olan âşık, çocuklukta amcası ve ustası olan Sefil Edna’dan öğrendikleriyle on dört-on beş yaşlarında köydeki cemlerde zakirlik yapmaya başlamıştır. Âşık’ın amcası Sefil Edna genellikle tarla işlerinden dolayı yazları köyde, kış aylarıda ise at sırtında çevre köyleri ve yakın vilayetleri zakirlik yapmak için çok gezermiş. Haftalarca bazen de aylarca köye gelmez, köyde durduğu zamanlarda ise bildiklerini yeğeni Sadık Doğanay’a öğretirmiş.[2] Alevi, yol ve hizmet erkânı olan dedelik, zakirlik gibi özel konularda ve güncel, sosyal konularda kendini o günün olanaklarına göre oldukça iyi yetiştirmiştir. İlerleyen zamanlarda ise çevre köy ve ilçelerdeki cemlerde zakirlik yaparak çevrede kendisini tanıtmıştır.[1]

Evlenme çağına geldiğinde görme özründen dolayı kimse âşığa kızını vermek istememiştir. Ancak, hem ustası, hem de amcası olan Abuzer Doğanay kendi kızı Satı Doğanay’ın gönül rızasını alarak âşık ile evlendirmiştir. Bu evlilikten sırasıyla Yadigâr, İbrahim, Zöhre, Abuzer, Mürüvvet ve Kemalettin olmak üzere altı çocukları olur.[1]

Gezgin bir âşık olarak sık sık yakın çevredeki çeşitli illeri ve köyleri dolaşmış, Alevi-Bektaşî cem ayinlerinde dedelik ve zakirlik yapmış, çevredeki birçok konserde mahalli sanatçı olarak bağlama çalıp türküler, deyişler söylemiştir.

Çocuklarını okutmak amacıyla 1978 yılının Eylül ayında Zile’ye yerleşen Sadık Doğanay, 23 Ocak 1979'da Zile'de geçirdiği kalp krizi sonucu vefat etmiş, doğduğu köy olan Yücepınar’da dedesi Kemterî ve ustası (amcası) Sefil Edna’nın yanlarına defnedilmiştir.[1]

Âşıklığa başladığı ilk yıllarda Nesimi, Virani, Şah Hatayî, Fuzuli, Pir Sultan Abdal, Âşık Veli, Seyit Seyfullah, Kâtibi, Kul Himmet, Derviş Ali, Sıtkı ve daha birçok âşığın deyişlerini ustamalı olarak söylemiş, bununla birlikte de yavaş yavaş kendi deyişlerini havalandırmıştır. Kendi deyişlerindeki konular daha çok tasavvuf ağırlıklı, Nazım biçimleri ise Türkü, Koşma, Semai şeklindedir. Genellikle 11’li ve 8’li hece veznini kullanmıştır. Deyişlerinde Sadık, Âşık Sadık ve Sadık Baba mahlaslarını kullanmakla birlikte bu araştırma sırasında derlediğimiz yeni şiirlerde, Sefil Sadık ve Sefil Sadık Baba mahlasını da kullandığı görülmüştür. Ayrıca yine bu çalışma sırasında Kubilay Dökmetaş tarafından bize ulaştırılan âşığın 1972 tarihli bir fotoğrafının arkasına Dr. Recai Özdil tarafından Sadık Baba ve Sefil Sadık mahlasları da not olarak düşülmüştür.[2]

Günümüze dek birçok sanatçı tarafından ve Çöpçüler Kralı filminde de Kemal Sunal tarafından söylenen "Bir Güzelin Hasretinden Ahından"[3] ile "El Vurup Yaremi İncitme Tabip" bilinen eserleri arasındadır.[4]

Kaynakça

  1. ^ a b c d e "Sadık Doğanay - Ozanlarımız". www.turkuler.com. 29 Kasım 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Ocak 2023. 
  2. ^ a b ERGÜ, Muaz. "Âşık Sadık Doğanay". 5 Ocak 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Ocak 2023. 
  3. ^ "Sadık Doğanay - ilgili olduğu türküler". Türküler.com. 19 Haziran 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Nisan 2016. 
  4. ^ "Sadık Doğanay biyografisi". AşıkRemzani.net. 22 Nisan 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Nisan 2016. 

İlgili Araştırma Makaleleri

<span class="mw-page-title-main">Pîr Sultan Abdal</span> Türk halk şairi, ozan

Pîr Sultan Abdal, 16. yüzyılda Anadolu'da yaşadığı varsayılan Alevi-Bektaşi Türk/Türkmen âşık, sözlü Türkçe ve âşık halk edebiyatının, Alevi inancının en önemli temsilcilerinden Yedi Ulu Ozan'dan biri, zakir ve dede.

Türklerin Anadolu'ya geldikten sonra edebiyatları iki gruba ayrılmıştır. Arapça ve Farsçayı çok iyi bilen aydınların oluşturduğu "Yüksek Zümre Edebiyatı" ve İslam öncesinden gelen sözlü bir "Halk Edebiyatı". Anadolu'ya göç eden Türkler arasında aynı ayrım devam etti. Medrese eğitimi gören aydın kesim Arap ve Fars edebiyatlarının tesirini devam ettirirken, halk yine saz şairleri aracılığıyla halk edebiyatını devam ettirdi. Dolayısı ile Anadolu Türk Edebiyatı iki grupta incelenmektedir. Bu gruplardan biri halk edebiyatıdır.

Âşık halk edebiyatı, halk diliyle ve hece vezniyle meydana getirilen, saz eşliğinde söylenen şiirlerden oluşan geleneksel Türk edebiyatı dalıdır. âşıkların oluşturduğu eserlerin bütününe verilen isimdir.Halk edebiyatı içerisinde yer alır. Anonim ürünlerin dışında kalan şiirlerin oluşturduğu edebi ürünler toplamıdır. Kimi âşıkların başından geçen ve yaygınlaşıp ünlenen hikâyeler de âşık edebiyatı içinde incelenir.

<span class="mw-page-title-main">Muhlis Akarsu</span> Türk halk müziği sanatçısı

Muhlis Akarsu, Türk halk ozanı. 1965 yılında İdareli Kullan / Çıkarım Dağlara Ederim Seyran adını verdiği ilk 45'liğini yayınladı. 1970'li yılların başında İstanbul'a yerleşti. İstanbul'a yerleşene kadar on beşe yakın 45'lik çıkardı. 1974 yılında Muhlis Akarsu adını verdiği ilk albümünü yayınladı. Daha sonra aynı yıl içinde Muhlis Akarsu 1, Muhlis Akarsu 2 ve Muhlis Akarsu 3 adındaki albümleri yayınladı. Bir seri haline getirdiği bu albümlerin sonuncusu Muhlis Akarsu 8 (1978) adlı albümdü. Bu seri albümleri yayınlarken bir yandan 45'lik ve farklı albümler yayınlamaya devam ediyordu. 1974-1978 yılları arasında yirmi beşe yakın 45'lik yayınladı. 1970'li yıllarda yayınladığı albümlerin yanı sıra katıldığı radyo ve televizyon programlarıyla tanınmaya başlandı. Dönemin hızlı siyasi gündeminde protest yanı şekillenmeye başladı.

Semah, Alevi ve Bektaşi topluluklarında cem olunarak canların dayanışma ruhunu yükseltip, doğayla/evrenle bir olma halinin saz, deyiş ve hareketle temsil eden törendir. Aynı zamanda yeni nesillerin sözlü gelenekle bilgi edinmelerini sağlayan yöntemlerden biridir. Belli bir disiplin içinde törensel niteliği olan semah, eşitlik, sevgi ve birlik gözetilerek uygulanır.

Âşık Feymani, ünlü Türk halk şairidir.

<span class="mw-page-title-main">Âşık Veysel</span> Türk halk ozanı (1894-1973)

Âşık Veysel, gerçek adıyla Veysel Şatıroğlu, Türk halk ozanı ve şair. Afşar boyunun Şatırlı obasına mensup olan Veysel Şatıroğlu, Gülizar ve Ahmet Şatıroğlu çiftinin çocuklarından biri olarak 25 Ekim 1894'te Sivas Vilayeti'nin Tenos kazasında doğdu. Çocukken görme yetisini kaybetmesine rağmen şiirlerinde hoşgörü, sevgi, birlik ve beraberlik, vatanseverlik ve tabiat konularını işleyen Âşık Veysel; "Uzun İnce Bir Yoldayım", "Dostlar Beni Hatırlasın", "Kara Toprak" ve "Güzelliğin On Para Etmez" gibi birçok eser bıraktı. Türkiye'de âşıklık geleneğinin en önemli temsilcilerinden birisi olarak kabul gören Veysel, Türkçeyi en yalın ve güçlü şekilde kullanan isimlerden birisi olarak kabul edilmektedir.

Mazlum Çimen, Türk besteci, keman sanatçısı, balet ve oyuncu.

Ruhsati, asıl adı Mustafa olan köy şairi. Sivas'ın Deliktaş bucağında 1835 yılında doğmuş ve ömrünün hemen hemen tamamını burada geçirmiştir. Babasının adı Mehmet'tir. Eflatun Cem Güney, annesinin adının Safiye olduğunu savunur.

<span class="mw-page-title-main">Davut Sulari</span>

Davut Sularî, gerçek adıyla Davut Ağbaba,, Türk halk müziği sanatçısı ve âşık.

<span class="mw-page-title-main">Âşık Daimi</span> Türk halk müziği sanatçısı, ozan.

İsmail Aydın ya da aşık olarak Aşık Daimi, halk ozanı.

Âşık, Anadolu, Güney Kafkasya ve İran'da sürdürülen, genellikle bağlama veya başka bir telli müzik aleti eşliğinde söylenen sözlü halk müziği geleneğini icra eden kişidir. Aşıklık geleneği, Türk kökenli ve Türkler arasında yaygın olan Anadolu, Ortadoğu ve Orta Asya'ya özgü bir halk şairliği türüdür. Türkçe "Ozan" kavramı ile de ifade edilir.

İmâmet ya da İmâmîlik İslam'ın bir kolu olan Şiiliğin temel ilkelerinden birisidir. Sünnilik imâmeti imanın esaslarından biri olarak saymaz.

<span class="mw-page-title-main">İmamet (İsnâaşeriyye öğretisi)</span>

Onikicilik / On ikiciler İlâhiyatı ya da On İki İmamcılık; Şiîliğin "İsnâaşeriyye" meşrebi içerisinde mevcûd olan On İki İmamcı tüm tarikat ve mezheplerin ortak itikadını tanımlamak maksadıyla kullanılan bir fıkıh deyimi olup, Ca'feriyye, Alevîlik, Bektaşîlik ile Arap Aleviliği'ni de kapsamı altına almaktadır. Şiîliğin "İsnâaşerîyye" ya da "On ikiciler" şubesine göre "On İki İmam", Muhammed bin Abdullah'ın ruhani ve siyâsi takipçileri olarak kabul edilmektedirler. Onikiciler'in İlâhiyâtı'na göre, Muhammed ile tâkipçilerinden oluşan toplam "On Dört Masum" insan (Muhammed, Fâtıma ve On İki İmâm) sadece toplumu adaletle yönetmekle kalmayıp, ayni zamanda şeriatın tefsiri ve Kur'an-ı Kerîm'in bâtınî te'vilini yapmakla selâhiyetlendirilmişlerdir. Toplum için birer rehber ve model olma husûsiyeti taşıyan peygamber ve imâmlar hatadan ve günahtan arındırılmış şahsiyetler olup, Allah tarafından ilâhî bir hüküm yani nass neticesinde seçilerek tâyin edilmişlerdir. On ikiciler'in itikadına göre, müslümanları ilgilendiren itikadî ve fıkhî konuların hepsi üzerinde tam bir mutlak otorite sahibi olan ve Cenâb-ı Hak tarafından ilâhî olarak atanmış olan bir "Mehdî" her çağda mevcûttur. Bu sıra içerisinde Ali birinci sırada yer almakta ve arkasından on bir tane imâm daha gelmektedir. (Bu kural Ehl-i Sünnet tarikat için de geçerli olup, orada yalnızca imâma, "Hazreti Üstâd", "Efendi", ya da "Pîr" gibi ünvânlar verilmekte olup, fıkhî ve diğer hususlarda bu hazreti üstâd efendiler tam bir mutlak otoriteye sahip bulunmaktadırlar.) Bunlar Muhammed bin Abdullah'ın neslinden olup, onun kızı olan Fâtıma'nın erkek çocuklarının soyundan gelmektedirler. Her bir "İmâm-ı Zamân" evvelkinin erkek çocuğu olmak zorundadır ve silsile bu şekilde devam etmektedir. Burada istisnâi kural sadece Hasan el-Mûctebâ'nın erkek kardeşi olan Hüseyin için geçerlidir. On İkinci ve son imâm olan Mehdî'nin ise hâlâ sağ olduğuna ve gayba halinde gizlendiğine inanılmaktadır.

İmamîye Şiası, Şiîlik meşrebi içerisinde mevcut olan tüm tarikât ve mezheplerin ortak i'tikatlarını tanımlamak maksadıyla kullanılan bir fıkıh deyimi olup, Aşırı Ghulât (Radikal dinci fırkalar), Keysanîlik (Dörtçüler), Zeydîlik (Beşçiler), İsmailîlik (Yedicilik/Yedi İmamcılık) (Mustâlîlik ve Nizarîlik) ve İsnâaşerîyye (Onikicilik/On İki İmamcılık) (Câferiyye Şiîliği ve Anadolu Alevîliği) ile Arap Aleviliği'ni de kapsamı altına alan bir şekilde tanımlanmaktadır.

Âşık Veli,, halk ozanı.

Dertli Divani, Türk Alevi halk ozanı. Asıl adı Veli Aykut'tur. Babası Aşık Büryani'dir.

Yaşar Yılmaz, aşık olarak Aşık Reyhani, Türk Halk ozanı.

Emlek yöresi, Sivas ili, Şarkışla ilçesinde bir bölge. Kendine özgü kültürel bir bütünlüğe sahip olup özellikle de halk ozanları ve aşıklık geleneği ile tanınmaktadır. Halk inanışları açısından oldukça zengindir. Halk ağzında yanlışlıkla Arapça kökenli "Emlak" sözcüğü ile karıştırılarak bu biçimi ile de kullanılır; ancak etimolojik köken olarak gerçekte hiçbir bağlantısı yoktur.

Âşık Şem-î, Ahmed ya da Konyalı Şem-î (1783-1839) Türk âşıktır. 1930 - 1839 seneleri arasında Osmanlı İmparatorluğu döneminde Konya belediye başkanı olarak görev yapmıştır.