
Eretna Beyliği ya da Eretna Devleti, Anadolu'nun Moğol (İlhanlılar) istilasına uğramasından sonra, Sivas ve Kayseri merkezli kurulan, 1335 - 1381 yılları arası hüküm süren bir Anadolu beyliğidir. Beyliğin kurucusu Alaeddin Eretna, Uygur kökenli olup, İlhanlılar Devletinin Rûm (Anadolu) valisi Timurtaş'a hizmet eden komutanlardan birisiydi. Timurtaş ile kızkardeşini evlendirerek akrabalık bağı da kuran Eretna, onun Mısır'a kendisini yerine vekil bırakmasını fırsat bilip Moğollara karşı ayaklandı. Memlük sultanı adına sikke kestirip hutbe okuttu. Celayirî Emir (Şeyh) Hasan Büzurg kendisine tabiliği reddeden Eretna üzerine bir ordu ile yürüdü ve Sivas ile Erzincan arasında Karanbük mevkiinde meydana gelen savaşı Eretna kazandı. Bundan sonra nüfuzunu kuvvetlendiren Eretna bağımsızlığını ilan etti. Kayseri'de ölen Alaeddin Eretna, Köşk Medresesi avlusundaki kümbete gömüldü. Öldüğünde Sivas, Tunceli, Elazığ (kısmen), Kayseri, Amasya, Tokat, Çorum, Develi, Şebinkarahisar, Ankara, Zile, Canik, Ürgüp, Niğde, Aksaray, Erzincan, Doğu Karahisar ve Darende onun hakimiyeti altındaydı.

Afyonkarahisar veya eski ve halk arasındaki ismiyle Afyon, Afyonkarahisar ilinin merkezi olan şehirdir. Mermercilik ve gıda sektöründe Türkiye içinde ve dışında isim yapmıştır. Şehrin Afyon olan ismi, 2005 yılında Afyonkarahisar olarak değiştirilmiştir.

Candaroğulları Beyliği, Anadolu Selçuklu Devleti'nin yıkılışından sonra Kastamonu ve çevresinde kurulan bir Türkmen beyliğidir.

Germiyanoğulları Beyliği, Anadolu Selçuklu Devleti’nin çökmesi ve dağılmasıyla başlayan Anadolu Beylikleri döneminde Batı Anadolu’da Kütahya merkezli olarak kurulmuş bir beyliktir. Germiyan adının anlamı Farsçada "sıcak" anlamına gelen germâ sözcüğünden, yine Farsçadaki çoğul üretme takısı -yân ile türetilmiştir. "Ilıcalar" anlamına gelir. Germiyan aşiretinin menşei hakkında çeşitli görüşler vardır.

Karamanoğlu Mehmed, Şemseddin Mehmed Bey ya da Karamanoğlu Mehmed Bey,, Karamanoğulları Beyliği'nin kurucusu Kamerüddin-ili'nin subaşısı Kerimüddin Karaman Bey'in en büyük oğludur.

Anadolu Beylikleri, Anadolu Türkmenlerinin 1071'deki Malazgirt Savaşı'ndan sonra Anadolu’da kurdukları devletlerdir. Savaşın hemen ardından, özellikle Doğu Anadolu Bölgesi ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde kurulan devletlere Birinci Dönem Anadolu Beylikleri denir. Anadolu'nun batı ucunda İznik'i başkent edinen, sonradan da Haçlı Seferleri nedeniyle başkentini Konya'ya taşıyarak Orta Anadolu merkezli olarak devam eden Anadolu Selçuklu Devleti’nin zayıflaması ve yıkılmasından sonra kurulan devletler ise İkinci Dönem Anadolu Beylikleri olarak ifade edilir.

Artuklu Beyliği ya da diğer adıyla Artuklular, Harput, Mardin ve Hasankeyf bölgelerinde 1102-1409 yılları arasında hüküm sürmüş bir Oğuz Türkmen beyliğidir.

Pervâneoğulları Beyliği, Sinop ve Karadeniz kıyılarında 1277 yılında kurulmuş II. Dönem Anadolu Beyliği'dir. Kurucusu Muînüddin Süleyman'ın oğlu Muînüddin Mehmed'dir.

Sahib Ata Fahrettin Ali, Selçuklu büyük veziridir. Sahip Ata Fahrettin Ali, daha çok Sâhib Ata veya Sahib diye tanınırdı.

Pervâne Muineddin Süleyman,, Anadolu Selçuklu dönemi devlet adamı.

İnançoğulları Beyliği veya Ladik Beyliği, 1261-1368 arasında Denizli ve Ladik çevresinde hüküm süren II. Dönem Anadolu Türk Beylikleri'ndendir. Moğol istilasından kaçarak Ladik, Honaz ve Dalaman yörelerine gelen Türkmenlerin uç beylerinden Mehmed Bey, 1261’de Anadolu Selçuklu sultanı II. İzzeddin Keykavus’a karşı ayaklandı. Aynı yıl İlhanlı hükümdarı Hülagü Han’a bağlı olarak İnançoğulları Beyliği'ni kurdu. Ama Hülagü’nün huzuruna çıkarak ona bağlılığını bildirmeyi kabul etmeyince, 1262’de damadı Ali Bey'in de yardım ettiği İlhanlılar tarafından yakalatılarak öldürüldü. Beyliğin başına Ali Bey geçti. Türkiye Selçukluları'na bağlanan Ali Bey, 1277 yılında meydana gelen Cimri Olayı'nda Alaeddin Siyavuş'u desteklediği için hapse atıldı. Bundan sonra Ladik'in yönetimi Sâhib Ataoğulları’nın eline geçti. 1310 yılına doğru Germiyanoğlu I. Yakup Bey, Ladik’i alarak hapiste ölen Ali Bey'in oğlu İnanç Bey'i beyliğin başına geçirdi. Beyliği yeniden güçlendiren İnanç Bey'den sonra oğlu Murad Arslan'ın ve İshak Bey'in yönettiği İnançoğulları, Germiyanoğulları Beyliği’nin 1368'de Lâdik'i almasıyla ortadan kalktı.

Dilmaçoğulları Beyliği, 1085-1192 yılları arasında Bitlis ve Erzen'de egemen olan Türk beyliğidir. Kurucusu, Büyük Selçuklu hükümdarı Alp Arslan'ın komutanlarından Dilmaçoğlu Mehmed Bey'dir (Hükümdarlığı:. Kuruluş döneminde Büyük Selçuklu Devleti'ne biçimsel bağlılığını sürdüren Dilmaçoğulları, Toğan Arslan döneminde en parlak yıllarını yaşadılar. Saltuklular ve Artuklular ile birlikte Haçlılara ve Gürcülere karşı savaştılar.
Sahip Şemseddin Mehmed Cüveyni, İlhanlı hükümdarı Abaka Han zamanında yaşamış zamanının ünlü vezirlerinden birisidir. Bazı kaynaklara göre başvezirdir. Ayrıca İlhanlı Devleti'nin kurucusu Hülagû Han zamanında da maliye bakanlığı yapmıştır. Zamanının yazarlarından olan ve kendisi gibi vezirlik yapmış Alaaddin Ata Melik Cüveynî'nin kardeşidir.
Şemseddin Yaman Candar, Anadolu'da tahmini 1291-92 yıllarında kurulmuş olan Candaroğulları Beyliğinin kurucu beyi.
Tâceddîn Seferiyye ya da Seferiyye Hâtun olarak bilinen Tâceddîn Hâtun, Büyük Selçuklu Devleti'nin 3. hükümdarı Melikşah'ın eşi, Sultan Muhammed Tapar ve Sultan Ahmed Sencer'in annesidir.
Konkurtay, Cengiz Han'ın soyundan gelen bir prens ve Anadolu'daki İlhanlı valisidir. Hitay kabilesinden Hülaku Han'ın cariye eşinden dünyaya gelen Konkurtay, doğrudan tahta sahip çıkamasa da askeri ve siyasi yeteneği sayesinde Elhanlı devletinin yönetiminde önemli kişilerden biri haline geldi. Ahmed Teküder'in 1282'de iktidara gelmesi ve 1284'te Argun tarafından devrilmesi gibi olaylarda önemli rol oynadı. Devlet içinde seçildiği bir diğer konu da uzun süre İlhanlılar devletinin Anadolu naibi olarak görev yapmasıydı.
I. Yakub Bey Germiyanoğlu veya Yakub bin Kerimüddin Ali Şîr, Germiyanoğulları Beyliği'nin kurucusu. Ankara’daki Kızılbey Camii'nin minberindeki kitabeden Yakub Bey'in hükümdarlığını Ankara'ya kadar genişlettiği ve Selçuklu hakimiyetini tanıyarak III. Alâeddin Keykubad'a tabiyet sunduğu anlaşılmaktadır. Ancak ondan önce Selçuklu tahtına bulunan II. Gıyaseddin Mesud’a tabi olmamış ve İlhanlı hakimiyetini tanımıştı. Merkezi hükümetin çöküşüyle birlikte Germiyanoğulları da yavaş yavaş bağımsızlık kazanmaya başlamıştır. Yakub Bey'den sonra oğlu Çağsadan Mehmed Bey başa geçmiştir.