Ruhr ayaklanması
Ruhr ayaklanması (Almanca: Ruhraufstand) 1920 yılı Mart ayında Weimar Cumhuriyeti'nin Ruhr bölgesindeki solcu işçiler tarafından başlatılan ayaklanmadır. 13 Mart 1920 tarihinde Kapp Darbesi'ne karşı olarak sosyal-demokrat Alman Hükûmeti tarafından ilan edilen genel grev çağrısına uyan başta Almanya Komünist Partisi üyeleri olmak üzere komünistler, sosyalistler ve solcular Kapp Darbesi'nin bastırılmasının ardından iktidarı alarak proletarya diktatörlüğünü ilan etmek üzere harekete geçer. Alman Hükûmeti tarafından görevlendirilen Reichswehr ordu birlikleri ve Freikorps adı altında örgütlenen düzensiz sağcı milis güçleri tarafından ayaklanma bastırılır. 12 Nisan'da sona eren çatışmaların ardından yaklaşık 1.600 komünist yargısız infaz edilmiştir.
Arka planı
I. Dünya Savaşının ardından imzalanan Versay Antlaşması 10 Ocak 1920 tarihinde yürürlüğe girince Alman hükûmeti silahlı kuvvetlerdeki personel sayısını gözle görülür derecede azaltmak ve Freikorps gibi milis kuvvetlerini dağıtmak durumunda kaldı. Talimat Savunma Bakanı Gustav Noske tarafından verildi. Ancak Reichswehr'deki en kıdemli komutan olan Walther von Lüttwitz emre uymadı. Takip eden olaylar Kapp Darbesi veya Lüttwitz-Kapp Darbesi adı verilen süreci tetikledi. Lüttwitz'i destekleyen ordu mensupları ve sağcılardan oluşan destekçileri seçilmiş hükûmete karşı darbe girişiminde bulunarak Berlin üzerine yürüdü, monarşinin yeniden tesis edilmesi amacıyla başbakan olarak Wolfgang Kapp'ı başa getirdi.
Noske, ayaklanmanın bastırılması için ordu komutanı Hans von Seeckt'i göreve çağırmış ancak Seeckt ve diğer komutanlar görevi reddedince hükûmet Berlin'den kaçmıştır.
Darbe başarılı olmuş gözükse de bürokrasi darbecilerle işbirliği yapmayı reddettiği için darbeciler ülkeyi yönetemez duruma gelmiştir. Darbe günü Sosyal Demokrat Parti lideri Otto Wels tarafından darbeye karşı yapılan genel grev çağrısı kabul görmüş ve başta Almanya Komünist Partisi olmak üzere sol partiler tarafından destek görmüştür. Yaklaşık 12 milyon işçinin destek verdiği düşünülen grev sonrasında 17 Mart günü darbeciler alaşağı edilmiştir.
Kapp Darbesi'nin engellenmesi
Ruhr bölgesindeki ilk gösteriler 13 Mart 1920 günü başladı. Bochum'daki protestolarda 20 bin kişinin sokaklara çıktığı bildirilmektedir. 14 Mart günü Kapp Darbesi Berlin'de sürerken Elberfeld'de biraraya gelen Almanya Komünist Partisi, Almanya Bağımsız Sosyal Demokrat Partisi ve Almanya Sosyal Demokrat Partisi yöneticileri darbecilere karşı derhal birleşilmesi ve ortak adımlar atılması yönünde karar alırlar. Partiler iktidarın geri alınması ve proletarya diktatörlüğünün kurulması yönünde bir bildiri yayınladılar.
Genel grev ve iktidarın alınması çağrısına uygun şekilde hareket eden yerel örgütler Ruhr bölgesinde kimi bölgelerde konseyler eliyle iktidara el koydular. Konseyler genel olarak ağırlıklı şekilde Almanya Komünist Partisi ve Almanya Bağımsız Sosyal Demokrat Partisi üyelerinin çoğunlukta olduğu yapılar olmasına rağmen bileşimi içinde anarşistler vb de bulunuyordu. Konseyler iktidara el koyduğu kentlerde oluşturduğu milisler sayesinde kontrolü ele geçirdi.
Oluşturulan Kızıl Ruhr Ordusu'nun toplam gücünün 50 bin civarında olduğu daha sonra ayaklanma bastırıldığında ele geçen silahlardan anlaşılmaktadır.
17 Mart günü Wetter bölgesindeki Kızıl Ruhr Ordusu birlikleri Kapp Hükûmetine destek verdiği ortaya çıkan 600 kişilik bir Freikorps birliğini esir eder, sonrasında Dortmund kentinde denetimi ele geçirir. 20 Mart günü Essen'de denetimi işçi konseyleri alır. Ayaklanmada öne çıkan bir liderlik veya bir siyasi program olmasa da önemli kentlerdeki sanayi tesisleri ve fabrikalar doğrudan işçilerin yönetimine geçmiştir.
Ayaklanma
Kapp Darbesi 18 Mart tarihi itibarıyla bastırılmış, göreve gelen Başbakan Gustav Bauer genel grev kararı alan başta komünistler olmak üzere sosyalistlerin Gustav Noske'nin görevden alınması gibi bazı isteklerini kabul etmiş ancak sosyalist bir işçi hükûmeti kurulması kararı reddedilmiştir. Berlin'e dönen yasal hükûmet 24 Mart günü yayınladığı ültimatom belgesinde işçi konseyleri tarafından devam ettirilen grevlerin ve ayaklanma durumunun 30 Mart (sonra 2 Nisan'a uzatılmıştır) tarihine kadar sona erdirilmesi emredilmiştir. 25 Mart günü Gustav Bauer hükûmeti istifa etmiş, Cumhurbaşkanı Friedrich Ebert, Hermann Müller'i yeni başbakan olarak atamıştır. Durumun barışçıl şekilde çözülmesine yönelik girişimler sonuçsuz kalınca bölgedeki 300 bin maden işçisi de greve dahil olmuştur. Mart ayının sonuna gelindiğinde Düsseldorf, Elberfeld başta olmak üzere Ruhr bölgesinde komünistler hakimiyeti ele geçirmiştir.
Sonrası
2 Nisan günü hükûmete bağlı düzenli ordu birlikleri denetimi sağlamak üzere Ruhr bölgesine girer. Düzenli ordu birlikleri içinde daha birkaç hafta öncesinde Kapp Darbesi'ni desteklemiş birliklerin de yer aldığı görülmüştür. Freikorps milislerinin de desteğini alan düzenli ordu birlikleri direnişi kırarak denetimi ele almıştır. Çatışmaların ardından silahıyla ele geçirilenler yerinde infaz edilmiştir. Katliamdan kaçmaya çalışanlar Versay Antlaşması gereğince Ruhr bölgesini işgal etmiş olan Fransız Ordusunun denetimindeki bölgelere kaçmış, Ruhr bölgesindeki katliamları önlemek için Fransız Ordusu 6 Nisan günü Frankfurt, Hanau ve Darmstadt'a girmiştir.[1] Ayaklanma sonrasında binlerce işçinin katledildiği bilinmektedir.
Kaynakça
- ^ Alman Tarih Müzesi sitesinde 1920 Kronolojisi içinde 8 Temmuz 2023 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. (Almanca) 7 Temmuz 2023 tarihinde erişilmiştir